Sözde işsizler…

Geleceğini hazırlama, kendi ayakları üstünde durmak, ileride rahat etmek…. Bizim toplumumuzda insanların eğitim hayatını sonlandırdıktan sonrası için kullandıkları cümlelerdir. Bu eğitim hayatı kimi için ilkokul olabilir, kimi için meslek kursları, kimi için ön lisans, lisan, yüksek lisans…. Erkekler okullarını bitirir askerlik görevi ile ilişiğini keser, kadınlar okullarını bitirir ve hiç bitmeyecek olan ihtiyaçlar listesinin bir yerinden tutmak için iş aramaya başlarlar.

Bizde eskiden beridir gelen bir laf vardır “ millet iş beğenmiyor” diye. Maalesef öyle bir hale geldik ki iş beğenmeyenlere, maaş beğenmeyenlere ne istiyorsun diye sormak yerine, gençlerin sesini duymak yerine üst perdeden iş beğenmiyorlar, çalıştıracak adam bulamıyorum diyerek patronlar egolarını tatmin ediyorlar. Katma değer yaratan girişimciye destek vermek yerine, danışmana ihale verdirilince, sırf üniversite mezunu sayısını artırmak için eğitimci kadrosu bile bulunmayan bölümlerden, istihdam edilebilecek kişi sayısının onlarca katı kadar kişi mezun edersen, liyakat sahibi olmayanları bu bizden diyerek başköşeye oturtur, hakkını aramaya çalışan öğretmenlere biber gazı ile müdahale edersen, Avrupa’da ya da herhangi bir yabancı ülkede üniversite okumuş, diplomasını almış kendi vatandaşlarının görmezlikten gelinerek ana dilimizi bile bilmeyen hangi okullarda nasıl bir eğitim aldığı belli olmayan kaçak göçmen tayfasına denklik veren kurumlarını denetlemezsen ama en önemlisi kendi gencine, kendi vatandaşına, kendi geleceğine sizin için ne yapabilirim diye sorgulamazsan zannedersin ki gençler iş beğenmiyor, gençler maaş beğenmiyor. Felsefe mezunu lojistikte, gemi işletmeciliği mezunu maden sektöründe, sağlık mezunu tekstilde iş arasın, istiyorsunuz. İş seçmesin diyorsunuz. O zaman bu gençler neden üniversite okusun ya da bölüm tercihi yapsın bunu açıklar mısınız? Peki resmi rakamlarla 2021 Ekim ayı raporu 3 milyon 717 bin kişi kayıtlı işsiz. 5.500TL net maaş ile aile evinden ayrılıp hayat kurmak isteyen veya mecbur kalan biri yolu büyükşehirlere ve işi gereği nispeten biraz pahalı semtlere düştüğünde geçinebilecek mi? Şimdi konuşuyoruz aramızda büyüklerimiz örnek veriyor, biz merdiven altlarında yattık, biz camilerde yattık… Diye evet doğru sizde çok emek verdiniz ve karşılığını alamadınız. O kadar çalıştınız evlatlarınıza güzel bir gelecek bırakmak için ama onlarında sonu aynı sizler gibi olacak. Sizin içinizden 3-5 kişi kendine yetecek kadar kazandı ama büyük çoğunluğunuz hala çalışıyor. Bazı toplumlar çalışmak için yaşar, bazı toplumlar yaşamak için çalışır. Biz çalışmak için yaşayanlardanız. Biz akşam erken yatıyorsak sebebi ertesi gün iş gücümüzü kaybetmemek. Yemek yiyorsak sebebi işte kaybettiğimiz enerjiyi tamamlamak. Maaşı asgari ücreti geçmeyen kaç kişi ara ara çıkıp değişik kültürlerin yemeklerini tadabiliyor restoranlarda? Kaçı dünyanın farklı şehirlerini görmek için yurt dışına çıkabiliyor? Hangi asgari ücretli seneye umre yapayım diyebiliyor? Gençler diyor ki asgari ücretle çalışarak sürüneceğime çalışmadan babamın evinde sürünürüm. Çünkü asgari ücretle çalışabileceği işler bile yakınlarında değil. E gidecek ev tutacak, fatura ödeyecek, yol, yemek…. Maaştan kendine hiçbir şey kalmayacak, sosyal hayat zaten yok, spora güç yetmez… e diyor birde üstüne elin adamı emirler yağdıracak. Baba evinde çorba kaynıyor, sosyal hayat, sanat, spor burada da yok orada da yok o zaman çalışmam diyor. Peki, bunu demesine yol açan yozlaşmaya kim sebep oldu? Neden vakti zamanında o merdiven altlarında yatan gençlerden bugün çalışmam daha iyi diyen gençlere geldik? Neden Avrupa bizi kıskanırken imkânı olan herkesin batıya kaçtığı, ülkemizde krizlere sebep olan göçmenlerin bile Avrupa’ya kaçamayanlarının burada kaldığı (imkânları olsa onlar bir dakika durmaz) bir hale düştük.

Sözde işsiz dediğimiz bu gençlere bir söz verelim. Diyelim ki siz eğitiminizin hakkını verin. Bakın bu devlet arkanızda var olduğu sürece zaten iş sahibi olacak zaten kazanacaksınız. Yeter ki birbirimizi anlayalım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum