Beş yıl önce O gece

Sadullah Özcan

Evet, tamı tamına beş yıl önce tarihin akışının değiştiği O gece. Başkalarına masal ve hikâye gibi gelebilir. Ama benim için unutulmaz, unutmakta imkânsızdır.

O gece aynı duygu, aynı inanç aynı ruhla sokaklara çıkmış, meydanları doldurmuş, aynı kaygıları yaşamış, aynı bombaların hedefi olmuş, aynı mermilere hedef olmuş bir tarihin akışını birlikte değiştirmiş fakat bir birini hiç tanımayan, hiç görmemiş, akrabalık bağı olmayan milyonların kardeşten öte bağ kurduğu gündür.

O gece bir birimizi görmeden tanışmadan kader birliği yaptık milyonlarla. O gece kimimiz şahadet şerbeti içerek kimimiz gazilik payesi ile ebedi kardeşliğe ulaştık.

Evet, o gece Genelkurmay’ın önünde öyle kardeşler öyle dostlar edindik ki bir birimizin yüzünü görmesek de bilmesek de kırk yıllık ahbap gibi mesafe söz konusu olmadan tanırız birbirimiz.

Mesela sizin aynı kaldırımda aynı helikopterin aynı mermileriyle kimimiz şehit kimimiz gazi bağı ile bağlandınız mı? O gece o anları birlikte yudumladığınız oldu mu? Şahadet şerbetini yudumlarken o kardeşlerinizi gördüğünüz mü?

Ben gördüm. O gece milyonlarla kardeş oldum. Binlerce insanla aynı safta omuz omuza olduğumu gördüm. O gece hiçbirini görmediğim halde şahadet şerbeti içen şehit kardeşlerim oldu.

Aynı kaldırımın üstünde, aynı meydanda, aynı mermilere, aynı bombalara elinde bayrak dilinde tekbirden başka bir şey olmadan direnmek…

1-Murat İNCi, 2-Yasin Naci AĞAROĞLU, 3-Ali ALITKAN, 4-Suat ALOĞLU, 5-Osman ARSLAN, 6-İbrahim ATEŞ, 7-Mustafa AVCU, 8-Muzaffer AYDOĞDU, 9-Vedat BÜYÜKÖZTAŞ, 10-Selim CANSIZ, 11-Yusuf ÇELİK, 12-Erhan DURAL, 13-Yusuf  ELİTAŞ, 14-Osman EVSAHİBİOĞLU, 15-Fazıl GÜRS, 16-Necati SAYIN, 17-Yıldız GÜRSOY, 18-Uhud Kadir IŞIK, 19-Celalettin İBİŞ, 20-Resul KAPTANCI, 21-Davut KARAÇAM, 22-Mustafa KARASAKAL, 23-Ramazan KONUŞ, 24-Yakup KOZAN, 25-Serhat ÖNDER, 26-Özkan ÖZENDİ, 27-Cengiz POLAT, 28-Mehmet ŞENGÜL, 29-Mehmet Ali VUREL, 30-Beytullah YEŞİLAY, 31-Mucip ARIGAN, 32-Fuat BOZKURT, 33-Volkan CANÖZ, 34-Ali İhsan LEZGİ, 35- Sultan Selim KARAKOÇ.

Bu 35 isim aynı kaldırımda, aynı meydanda aynı duygularla, aynı inançla, aynı ideal uğruna bir birimizi hiç tanımadan mücadele verdiğimiz şahadet kardeşlerimizdir. Rabbim bizleri onların şahadetlerine layık eylesin.

Büyük sorumluluğumuz var. Ne şehit olan kardeşlerinizi, ne onların emanetlerini unutamayız. Devlet unutmamalıdır. Millet unutmamalıdır.

Bu sütunda 5 buçuk yıldır yazarım. Sağ olsun gazete yönetimi bu zaman zarfında kaleme aldığım 566 yazıya müdahale etmedi. Bazı dengelerden dolayı 15 Temmuz’la ilgili “Hulusi Akar’a çağrımdır” başlığını taşıyan yazıyla alakalı haklı olarak hassasiyetleri oldu. Bu da doğaldır. O dönem de yazıyı Hulusi Akar’a elden gönderdim zaten. Ayrıca http://www.balikesirim.net/15-temmuz-uzerine-2-hulusi-akara-cagrimdir-makale,1745.html ve https://www.ngazete.com/15-temmuz-uzerine-2-hulusi-akara-cagrimdir-95yy.htm mecralarında da yayınladım. Tekrar okunabilir

Bugün geldiğimiz noktada o tarihteki hassasiyetim geçerliliğini koruyor. 15 Temmuz’da milletin direnişi ve bu direnişin değeri tam olarak anlaşılması ve gelecek nesillere ciddi tecrübe olarak aktarılması için bütün detaylar bilinmelidir.

Mesela o gün beş saatten fazla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın telefonlarına ısrarla çıkmayanların hiçbir şey olmamış gibi hayatlarına devam etmemelidirler.

15 Temmuz’un Beşinci Yıl dönümünde yeni bilgiler ve iddialar mutlaka çıkacaktır. Bu iddialar neleri değiştireceğini hep beraber göreceğiz.  Türkiye olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve millet olarak nasıl bir badireden geçtiğimiz mutlaka gün geçtikçe daha iyi anlaşılacaktır. 252 Şehidimiz ve milyonlarca insanımızın direnişi daha iyi anlaşılacaktır.

Allah bu millete bu ülkeye bir daha ABD başta olmak üzere batıya ve onun taşeronu FETÖ gibi hainlere fırsat vermesin. Milletimizin direniş ruhu hiç eksilmesin…