Orakçıoğlu: Yabancı fonların sahip olduğu AVM'lerde sorun var, bize tazminatsız çıkış hakkı verin

Orakçıoğlu: Yabancı fonların sahip olduğu AVM'lerde sorun var, bize tazminatsız çıkış hakkı verin

Süleyman Orakçıoğlu, pandemi sonrasında sürdürülebilir ürünlerin önem kazanacağına işaret ederek, “Kış koleksiyonumuz için doğadan topladığımız 300 bin pet şişeden 5 bin takım elbise üreteceğiz” dedi

Uzun süredir gündemde olan ancak şirketler tarafından bir türlü gerektiği kadar hayata geçirilmeyen doğa dostu, sürdürülebilir üretim ve hizmet süreçleri, pandemi sonrası yeni normalin temelini oluşturacak gibi görünüyor. Moda perakendesinin önemli temsilcilerinden Orka Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu, artık dünyada sürdürülebilirlik faaliyetlerinden ya da bu alandaki hedeflerden söz etmemenin ayıp karşılandığına dikkat çekiyor.

Sürdürülebilirliğin özellikle pandemi sonrasında tartışmasız üretim sürecini belirleyen en önemli unsur olduğunu kaydeden Orakçıoğlu, "Biz yıllardır yürüttüğümüz AR-GE faaliyetlerimizle sürdürülebilir doğa dostu üretim süreçlerimizi güçlendirdik. Bu alanda iddialı hedeflerimiz var. 2020-2021 sonbahar/ kış koleksiyonumuzda 300 bin pet şişeden 5 bin takım elbise üretmeyi planlıyoruz" dedi.

2025'e kadar koleksiyonlarının yüzde 80'inin sürdürülebilir, doğa dostu ürünlerden oluşmasını hedeflediklerini söyleyen Orakçıoğlu ile tüketicinin psikolojisini ve sektörün yeni dinamiklerini konuştuk.

 Son 2 haftadır artık yavaş yavaş dışarı çıkıyoruz. İşler nasıl açılmaya başladı mı?

İşler yavaş yavaş açılıyor. Çok sayıda müşterimiz pandemi döneminde online mağazalarımıza yöneldi. Bu dönemde online satışlarımız artmasına rağmen, hâlâ almak istediği giysiye dokunmak, üzerinde görmek isteyen müşterilerimiz var. Müşterilerin güveni arttıkça, mağazalara ve AVM'lere olan ziyaretler ilerideki dönemlerde daha da artacak. Perakendede normale dönüşün son çeyreği bulabileceğini düşünüyoruz.

 Müşteri hâlâ tedirgin diyorsunuz…

Evet, tüketicide bir tedirginlik var. Müşterinin güvenini kazanmak, tüketicinin psikolojisine eğilmek gerekiyor. Bu dönemin konusu; sadece kira ve gelir olmamalı. Tüketici artık alışveriş yaparken ürünlerin nasıl üretildiğine, doğaya zarar verip vermediğine daha fazla bakacak. Yeni normalin temelinde sürdürülebilirlik tartışmasız önemli bir yere sahip olacak.

 Siz grup olarak hazır mısınız, sürdürülebilirlik ne kadar gündeminizde?

Son 4 yıldır Ar-Ge faaliyetlerimizin önemli bir kısmında sürdürülebilirlik vardı. Bütün bu çalışmalarımız artık sonuç vermeye başladı. Örneğin pet şişeden ürettiğimiz kumaşlarla artık takım elbise üretiyoruz. Bu yıl ürettiğimiz doğa dostu ürünleri, 2020-21 Sonbahar/Kış koleksiyonunda müşterilerimiz ile buluşturacağız. Bu kapsül koleksiyonda pet şişelerin geri dönüştürülmesinden meydana gelen kumaşlardan üretilen takım elbiseler de yer alacak. Bu sezon tedarikçilerimizin topladığı 300 bin pet şişeden 5 bin takım elbise üretmeyi planlıyoruz. Şu anda koleksiyonumuzun yüzde 20'ye yakını bu ürünlerden oluşuyor. 2025 yılına kadar koleksiyonumuzun yüzde 80'inin bu şekilde olmasını hedefliyoruz.


 Pet şişeden kumaş nasıl üretiliyor, biraz anlatabilir misiniz?

Tedarik firmalarımızın doğadan topladıkları pet şişeler eritilerek iplik haline getiriliyor. Daha sonra bu iplikler grs (global recycle standart) belgesi olan fabrikalarda dokunarak kumaş formuna geliyor.

GELİNLERİ DAHA FAZLA BEKLETMEYİN

Süleyman Orakçıoğlu, damat adaylarına seslendi. Mağazalara girişte ateş ölçümünden, dezenfektana ve giysilerin dezenfekte edilmesine kadar tüm gerekli hijyen önlemlerini aldıklarını söyleyen Orakçıoğlu, "Damat adaylarımız rahat olsunlar. Tüm önlemleri aldık, gelinleri daha fazla bekletmesinler" dedi.

ÖNLEMLER RAHATLATTI

 Emek yoğun bir sektör temsilcisi olarak alınan ekonomik tedbirleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hükümetin zamanında aldığı önlemler çok büyük bir rahatlama yaptı. Hem kısa çalışma ödeneği, hem kısmi çalışma her ikisi de firmaların imdadına yetişti. Bu desteklerin mevcut haliyle uzatılması önem taşıyor.

BU NASIL BİR MAHKUMİYET!

 Perakende markaları ile alışveriş merkezleri (AVM) arasında süren kira anlaşmazlığına ilişkin neler söyleyeceksiniz?

Herkesin empati göstermesi lazım. Biz diyoruz ki haziran-temmuz-ağustos döneminde ciro nispetinde kira ödeyelim. Zaten ben iş yaparsam daha çok kira ödeyeceğim. Burada AVM'nin bir kaybı olmayacak. AVM'lerin yüzde 60'ı olumlu yaklaştı. Ancak ağırlıklı yabancı fonların sahip olduğu AVM'lerde sorun var. Bize tazminatsız çıkış hakkı verin. Bu korona sürecinde Af Yasası bile çıktı. AVM'ler de tazminatsız çıkmamıza izin versinler. Bu nasıl bir mahkumiyet!

KÂRI DÜŞÜNMEK HATA YAPTIRIR


Empatiden söz ettiniz. AVM'lerin de finansal yükümlülükleri var...

Bu yıl kârı düşünmek, daha çok gelirin peşine düşmek hata yaptırır. Bu yıl bölüşecek çikolatalı bir pasta yok; ekmek var ve o ekmeği de bölüşmek lazım. Şu an kredi faizleri son derece düşük ve krediye ulaşma konusunda hükümetin çok ciddi bir desteği var. Var olan krediler çok rahatlıkla yeniden yapılandırılıp yeni normal koşullarına uygun ödeme planları ile biz markalar da rahatlatılabilir. Kısa çalışma tam bir can suyu oldu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler