Prof. Dr. Erkan SEVİNÇ

Prof. Dr. Erkan SEVİNÇ

NE OLACAK HALİMİZ?

Yapay Zeka tarım devrimi ve sanayi devriminden sonra beklenen büyük devrim. Bu devrimin dünyanin en büyük iki devrimini geride bırakması bekleniyor. 1997'de satranç ustası Kasporov'un ikinci maçta “deep blue” adlı bilgisayara yenilgisi yapay zekanın baslangıcı için dönüm noktası oldu. Bilgisayarın insan gibi düşünebileceğine, insan ve hayvan sesleriyle konuşabileceğine dair fikirler gelişti. Hatta onların duyguları bile olacağına dair fikirler üretildi. Geldiğimiz noktaya baktığımızda bu devrim korkutucu veya heyecan verici olabilir. Makineleşmeyle birlikte kol gücüyle yapılan işleri büyük ölçüde makinelere devrettiğimiz gibi önümüzdeki dönemde zeka gerektiren işleri de yapay zekaya devredeceğiz. Türkiye’de şirketlerin yüzde 55’i yapay zekanın gelecek 5 yıl içinde önemli bir etkisi olmasını bekliyor. Stratejik önem, kullanım alanları, farkındalık ve yapılan yatırımlar açısından bakıldığında Türkiye, bölgede yapay zekaya en çok yatırım yapan ülke olarak öne çıkıyor. Yaklaşık 3,4 milyar dolarlık yapay zeka teknolojisi harcamasıyla, son 10 yılda yapay zekaya en çok yatırım yapan ülke Türkiye. Ve Türkiye'deki şirketlerin yüzde 80’ini, yapay zeka stratejisini doğrudan üst düzey yönetimde ele alıyor.

yapay-zeka-2020111-001.jpg

Yapay Zeka ile ilgili uluslararası bir kongreye ev sahipliği yaptı İzmir. SBÜ Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak yapay zeka uygulamalarının Tıp alanında kullanımı konusunda Tıp insanlarını, üniversiteleri, özel şirketleri, hastaları ve kamu otoritesinden oluşan tüm paydaşları bir araya getirdi kongre. Kongre başkanlığını İzmir Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Burak Öztop ve Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mustafa Emiroğlu’nun üstlendiği kongre 2 gün sürdü, 6 ülkeden bilim insanlarının da yer aldığı yaklaşık 750 katılımcıyı ağırladı. Yapay zeka konusuna başta Cumhurbaşkanı olmak üzere devletin üst kademesindeki sorumlular çok ilgili. İlgili olmamak zaten mümkün değil. TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal’ın verdiği bilgiye göre 2020 yılında her 73 günde sağlık alanında ki veri 2 katına çıkıyor ve yapay zekanın en çok etkileyeceği alanların başında sağlık konusu geliyor. Özellikle Sağlık Bakanlığı’nın yapay zeka temelli projeleri gündemde.

Yapay Zeka’nın sağlıkta uygulamalarına kısaca göz atarsak.. Bir; hastalıkların çok erken tanınması. Bu şu demek, genetik analizlerle bir kişi kanser olmadan yıllar önce ya da şeker, tansiyon gibi kronik hastalıklar yıllar önce tanınıp önlemi alınabilir. Çok erken bir tanıdan bahsediyoruz.

İki; hastalık varolduktan sonra bunun erken teşhis edilmesi. Biliyoruz ki pek çok kanser türünden erken teşhisle kurtulmak mümkün. Ancak bu genellikle ileri evrelerde saptanabiliyor. Yapay zeka sayesinde çok daha erken teşhis edilebilecek.

Üçüncü alanı  kanserin tanınması. Günümüzde pek çok ileri tetkik, inceleme, klinik belirti ve muayeneler sonucu bir tanı koyuyoruz. Bu ortalama 1,5-2 aylık uzun bir süre. Bu uygulamalarla çok daha hızlı ve erken tanı konabilecek. Ve daha doğru ve daha az problemli tedavi edilebilecek. Bu çok önemli. Yapılan araştırmalara göre; yapay zeka destekli yapılan tedavi programlarında cerrahi komplikasyonlar 5 kat daha az. Hastanede yatış süresi ise yüzde 25’e kadar daha kısa.

Dördüncü destek ise hastanın ameliyat ve tedavilerinden sonraki izlem sürecinde. Bu hastaların hastaneye bile gelmesine gerek yok. Hastane yerine evinde takip edilebilir. Hem daha iyi takip edilir, hem daha yakından tedavi edilebilir, hem de olası problemler orada çözülebilir. Yani yerinde ve evinde çözüm.

5d80513f7152d82fc85112e9.jpg

Teknolojiye dayanan Radyoloji ve Nükleer Tıp gibi alanlarda yapay zeka uygulamaları konunun uzmanlarını işsiz bırakacak mı? Tabii ki hayır. Radyasyona maruziyetini en aza indirgeme,Görüntü kalitesini iyileştirme,Görüntü analizini hızlandırma,Görüntü yorumlamasını destekleme, Yapılandırılmış raporlar oluşturma, Risk sınıflandırması yapma gibi katkılar gelecek yapay zeka’dan.

Antwerp Üniversitesi Hastanesi Radyoloji Birimi Başkanı Prof. Paul Parizel, “Yapay Zeka tıpkı bir arabaya rehberlik eden bir GPS gibi olacak. Bir doktora önerileri sunacak ve doktorun daha iyi teşhis koyabilmesi için ona çok kapsamlı şekilde yardımcı olacak. Ama sonuçta kesin kararı veren yine doktor olacaktır” diyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.