Küreselleşme Partisi

Kıssadan hissesi güzel bir Çin hikayesidir. Hiç duymamış olanlar için kısaca yazayım. Eskiden Çin’de idam mahkumları son gecelerinde eğlendirilirmiş. Sabaha kadar cellatlar ve gardiyanların da katılımıyla şarkılar söyleyip, kaygısıza pirinç içkileri eşliğinde düzenlenen eğlenceler sabah gün ağarıncaya kadar sürermiş. 

Sabaha doğru herkes kıvamında sarhoş iken, idam mahkumları avluda yan yana dizilir ve cellat da kendini toparlayarak her birini kellesine keskin ve uzun kılıcını sallamaya başlarmış.

Yine bir keresinde tan yeri ağarmadan, mahkumlar avluya dizlerinin üstünde yan yana dizilmişler ama saat ilerlemiş ve gün de ağarmış. Mahkumlardan biri cellata sormuş “ee hani sabah oldu, kellemizi hala uçurmayacak mısın?”. Cellat da soğukkanlı bir şekilde kılıcındaki kan lekesini göstererek “Ben mesleğimde öylesine keskin iş yapan bir ustayım ki, aslında çoktan kılıçtan geçirdim hepinizi ama kelleleriniz yerinde duruyor, ayağa kalktığınız anda önünüze düşecek.”

Son kırk yılda Çin ekonomisinin katlanarak artan gelişimine karşın, Batının, üç yüz yıllık ekonomik tahtının sarsıldığına yeni uyanmış gibi bir hali var sanki. 

Ama nasıl olur? Göstere göstere gelmesine rağmen. Çin’in kişi başı milli geliri 1979’da 1,000USD bile değilken bugün 9,000 dolar olmuş. Yurt içi hasılası 12 kat artmış. 800 milyondan fazla insanı yoksulluk sınırındayken ihracat şampiyonu e-ticaretçiler haline dönüşmüş. 

Öyle ki sonraki büyüme planları için sadece Orta Asya ülkelerine 650 milyar dolar kaynak kredi verecek kadar büyümüş bir ekonomik güç olmuş. Orta Asya ile da kalmamış. Afrika’dan Latin Amerika’ya pazar açmak adına altyapı, ulaşım ve iletişim projelerine devasa kaynaklar aktarıyorlar. Birçok batılı şirketi veya finans kurumunu satın aldılar ve hızla almaya devam ediyorlar. 

Küreselleşmenin eğlenceli partisi, gelirinden fazlasını borçlanarak tüketen ve bencilliğin pençesindeki tüm toplumlar için günün ağarması gibi bitişe gidiyor. Borçlanmanın sonunu düşünmeden, tüm hovardalıkların geri dönüşü olur mu acaba diye ticaret savaşı açanlar, sanırım biraz daha ayağa kalkacak olurlarsa kelleyi önlerinde bulacaklar.

Başkan Trump faizleri sıfırla dese de, daha ayık olan FED “kuşluk vaktine kadar bari kurduğumuz küresel kapitalizmin tadını çıkaralım” havasında küçük faiz indirimleri yapıyor. Dizlerinin üstünde vücudunu dengede tutmayı başarmaktan başka çare kalmamıştır ne de olsa.(Teşbihte hata olmaz)

Her eğlence sonrası bir “chill-out” mutlaka olur buna da resesyon denebilir ama bu küreselleşme eğlencesi yeni yükselen aktörleriyle devam edecektir. 

Türkiye, miadı dolan küresel ekonomide yer aldığı gibi, yenisinde de yer alır. Yeter ki “eski veya yeni tüm partiler”, asıl yeni küreselleşme partisindeki ortamın nasıl olduğunu iyi anlamış olsunlar.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.