‘KALPAKLI’ DEVLET BAHÇELİ RESMİNİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ VE YENİ İHTİYAÇLAR…

NURAY BAŞARAN

Gündem çok hızlı ve bir de seçime günler kalınca, bazı metaforları anında değerlendirmek ve gündemde tutmak zor oluyor. 

Ancak her ne olursa olsun,  bazılarını ‘es’ geçmek mümkün değil. Hatta ‘es’ geçersek,  bugünü ve yarını yakalamamış oluruz. 

Tıpkı Devlet Bahçeli’nin ‘KALPAKLI‘ fotoğrafı gibi…

Her ne kadar medyada sadece bir ‘siyasi magazin’ haberi gibi yer alsa da ben Devlet Bahçeli’nin bu resmi sadece magazin olsun diye verdiğini düşünmüyorum. 

Sayın Bahçeli’nin son zamanlarda yaptıklarını da , ‘ileri yaşta’ bir siyasetçinin yaptıklarından çok,  ‘yaşın verdiği tecrübe’ ile yapılmış eylemler olarak nitelendiriyorum.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Binali Yıldırım’a önce ‘ istifası gereksiz ‘ deyip,  istifa kararı aldıktan sonra da, ‘gerekli olanı yani ahlaklı ve erdemli olanı yapmıştır’ yorumundan kalpaklı resmine kadar…

Neyse sözü uzatmadan önce soralım.

Acaba Devlet Bey böyle bir resim verme ihtiyacını neden duymuştur?

Bunu anlamak için önce  ‘kalpak’ın ne anlama geldiğine bakalım.

Türk Dil Kurumuna göre, kesik koni biçiminde deri, kürk veya kumaştan yapılmış başlık. 

Kurtuluş Savaşı’nın sembolü olmuş ama sonra bir ara yasaklanmış. 

Kimler ne için takar?

Kimisi yapacağı devrimlerin müjdecisi olarak takarken, kimisi de gelenekçiliğini öne çıkarmak için takıyor.

Ama kalpağı daha çok,  Hazar Bölgesi’nden gelenler takar. Kalpağı Kuvay-i Milliye’ ye girenler takar. Kalpağı bir mücadeleye, idealist bir çizgide var olmak ve  kurtuluş savaşı için yola çıkanlar takar. 

Kalpağı aynı zamanda Kafkasyalılar da takar. 

Peki Devlet Bey’in kalpağı hangisidir?

Muhtemelen Türk Dünyasından gelen bir yansıma olarak ele alabiliriz. Devlet Bey’in kalpağı  ile Lenin’in kalpağı ve Yalçın Küçük’ün kalpağı arasında ne gibi  bağ var dersek;  hepsi Avrasya’ya, Türk Dünyasına Hazar’a, Kafkasya’ya gelir dayanır. 

Yalçın Küçük kalpağı hep ‘ Hazar birikimini ‘simgeliyordu. Yukarıdan gelen rüzgardı.  Türkiye’yi var eden ayağa kaldıran. 

Türkiye Cumhuriyeti’ni var eden Kurtuluş savaşının öncüsü olan  guruplar da kalpaklılardır. Ve o kalpaklıların çoğu da Kafkas göçmenidir. Kuzeyden gelmişlerdir. Ve kullanmışlardır.

Peki ne mesajı vermiştir ve niye şimdi takmıştır?

Devlet Bey’in,  İslamcı gidişten rahatsız olan Türkçü kesimlere mesaj verdiği gibi, (Yalçın Küçük çizgisinde kalpak takanların), ‘Kuvay-ı Milliye‘   çizgisinde bir darbe senaryosu’na kalkışmalarını da dikkate alarak bu aşamada kalpağı kullandığı kanaatindeyim. 

Ve Devlet Bey'in şimdiye kadar hiç kalpak takmaması da önemli bir detaydır.

Devlet Bey bence, seçimlerle beraber bir savaş döneminin geldiğini görüyor ve bir anlamda mesaj veriyor.

Bu arada, ‘Balkan’ geleneğinde ise kalpak yok. Kafkas ve Hazar geleneğinde var. 

Ve savaş devam ederse;  Kafkasya’ya Orta Asya’ya ve Hazar’a kadar uzanacak. 

Bütün bu sürece hazır olmamız lazım. 

Ayrıca ülkücülük artık geride kaldı ve belli bir noktada kendini yenileyemedi. 

Bizim yeniden hakkaniyet- meşruiyet çizgisinde bir mücadeleye ihtiyacımız var. 

O nedenle halkevlerinin bölücü, ADD’lerin darbecilerin eline geçtiği algısı ve ‘gerçekliği’ göz önüne alındığında;  yeni bir çıkış ile yeni bir yapılanmaya ihtiyaç var.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.