Gazim ne diyor?

Gazim ne diyor?

19 Eylül Gaziler Günü

GAZİLERİMİZE VERDİĞİMİZ ÖNEM ASLINDA KENDİMİZE VERDİĞİMİZ ÖNEMİNDİR.

 

19 EYLÜL GAZİLER GÜNÜ

TARİHİ GELİŞİMİ VE ANLAMI

Açıklama: gaziler günü.jpg

 

Tarih boyunca hür ve bağımsız yaşamış Türk milleti işgal ve esarete alışık olmayan, asil ve büyük bir millettir.

 

Yani tarihinde bu uğurda birden çok savaş yapmış, birçok sivil insanını, askerini şehit ve gazi vermiştir.

 

Ülkemizde “Gazilik” unvanı devlet tarafından verilir.

 

En büyük Gazi, bu unvanı 19 Eylül 1921 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kararı ile kazanan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür.

 

2002 senesinde çıkartılan yasa ile 19 Eylül “Gaziler Günü” olarak kabul edilmiştir.

 

Gaziler Günü, her yıl büyük bir gurur ile 19 Eylül’de Türkiye Cumhuriyeti’nde törenlerle kutlanmakta ve milletimiz her daim gazilerin yanında  olduğunu göstermektedir.

 

19 Eylül günü, Atatürk’e 1921 yılında Mareşallik rütbesi ile gazilik unvanının verildiği gündür. Türkiye Cumhuriyeti’nde “Gaziler Günü” her yıl -resmi olarak- 19 Eylül’de kutlanmaktadır.

 

19 Eylül Gaziler Günü, diğer bir deyimle “Kahramanlık Günü” olarak da kutlanmaktadır. 

 

Ne yazık ki devletimizin ve Ak Parti hükümetinin malul saymadığı gaziler, bu yılı da sessiz ve buruk geçirmiştir.

Açıklama: WhatsApp Image 2018-09-19 at 21.43.26.jpeg

 

* Birinci Dünya Savaşı’nda,

* Kurtuluş Savaşı’nda,

* Kore Savaşı’nda ve

* Kıbrıs Türk Barış Harekâtı’nda

Birçok askerimiz şehit oldu, bir kısmı da Gazi olarak geri döndü.

Devletimiz yasa ile şehit yakınlarına “Övünç Madalyası” vererek şehitlik maaşı bağlamaktadır.

Yine Gazilere de madalya ile aylık maaş vermekte ve tedavi, ulaşım gibi hizmetlerde ücretsiz olanaklar tanımaktadır. Devletimizin ve Ak Parti hükümetinin Malul saymadığı gaziler hiçbir haktan maalesef yararlanmamaktadır.

Türk askeri ve milleti için, “şehitler Allah'ın nuruyla nurlanmış” ve “gaziler onurlanmış” asker demektir. Bunların en başında; Başkomutan, Gazi, Mareşal Mustafa Kemal Atatürk gelmektedir.

 

Malul sayılmayan gaziler yapılan bunca görmezden gelme ve gazilik unvanının verilmemesine rağmen hiç pişman olmadılar ve “Pişman da değiliz” dediler. İlk başta Mustafa Kurubacak, Levent Demir ve ismini sayamadığım diğer “Malul Sayılmayan Gazilerin”

Açıklama: musticim.jpg

dilerim ki gazaları mübarek olur, uğrunda savaştıkları devlet, malul saymadığı gazilerini unvanların en asil ve en şereflisi ile onurlandırır diye sabırla beklemektedirler.

Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve Ak Parti hükümetinin “Siz artık bu milletin bir değerisiniz”, siz gazisiniz” derse, malul sayılmayan Gaziler de bu milletin bir değeri olmanın gururu içinde onurlu ve gururlu olurlar.

Zaman zaman malul sayılmayan Gazilerin bu milletin bir değeri olduğunu kavrayamayan, onları küçümseyenler çıkmaktadır. Bugünü bizler çalışarak geçirdik sadece bizim gibi durumda olanlar, bizleri arayıp halimizi hatırımızı sorup gaziler günümüzü kutladılar.

Bunları kadir kıymet bilen Türk Milleti ile karıştırmıyor ve biliyoruz ki Türk milleti tarih boyunca Gazisine ve şehidine sahip çıkmıştır.

 

Malul sayılmayan Gaziler, devletine saygılı, Türkiye Cumhuriyet’inin en büyük Gazisi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yaşayan temsilcisi, asil, vakurlu, ahlak ve fazilet sahibi, kendisine sahip çıkan devletine şükran borçludur. Her zaman da devletinin ve hükümetinin yanında yer almaktadır.

Malul sayılmayan Gaziler, devlet düşmanları ile aynı safta olmayan, çevresi ile barışık, gazilik unvanına sarılarak kendisine menfaat sağlamayan, kimseye el açmayan, yalvarmayan, siyasi tercihini gazilik unvanı ile karıştırmayan; yüreği Atatürk, Vatan ve Ay Yıldız’lı Bayrak sevgisi ile dolu bu vatanın evlatları ve Türk askerleridir.

Türk tarihinde İslam öncesi ve sonrası şehitlik ve gazilik onuru vardır. Yüce kitabımızda şehitliğin mertebeleri belli olduğu için Her Türk de bu onura kavuşmak için vatanı, milleti, bayrağı, milli marşı ve kutsal değerleri için savaşır.

Türk tarihi böylesine “kahramanlık günleri” ile doludur.

Kahramanlık günlerini şehit ve gazilerimize borçluyuz. Destanlar yazan, tarihin sayfalarında şahitlik yapan, çağ kapatıp çağ açan şehit ve gaziler tek tek birer onur abidemizdir.

Vatanı uğruna ölümü göze almış kahraman Türk Ordusu, gazi ve şehitleri ile destansılaştırmıştır.

Türk tarihi “şehitlik ve gazilik destanları” ile doludur.

Her Türk evladı bu onura sahip olabilmek için; vatanı, milleti, bayrağı, milli ve dini değerleri için savaşmayı, Allah'ın verdiği en büyük mertebeye ulaşmak için ölmeye değer olarak görmektedir.

Çanakkale Savaşı, Kurtuluş Savaş’ı bunun en büyük örnekleridir.

Türk Milleti, kahramanlık öykülerini sadece yurt içinde değil yurt dışında da tüm dünyaya ezberletmiştir. Hala ülke bütünlüğümüze ve milli beraberliğimize saldırıda bulunanlara karşı mücadelesini her an ve her yerde durmadan veren milletimiz, askeri ve sivil birçok şehit ve gazi vermiş ve günümüzde  de vermeye devam etmektedir.

Açıklama: gazilerimiz.jpg

Gaziler ve Malul sayılmayan Gazilerimiz ülkemizin en önemli değerlerindendir. Bunu Ak Parti hükümeti kabul etse de etmese de bu bir gerçektir.

Onlar, sizler için en güç şartlarda bütün güçleri ve duygularıyla mücadele etmiş, canlarını bile vermekten asla çekinmemiş büyük şahsiyetlerdir. Peki, “Ak Parti hükümeti malul sayılmayan gazilerini Gazi saymamak için çeşitli bahanelere sığınacak mı? Malul sayılmayan gaziler bir daha ki 19 Eylül’de onurlarına kavuşacak mı? Ve daha nice sorular cevap bulacak mı?” gibi soruların cevaplanmasını malul sayılmayan gaziler beklemekte ve cevapların bekledikleri gibi olmasını ümit etmektedirler. Buradan, o sığındıkları bahaneleri, cevapların olumsuz olmasının sebeplerini yazsam, sizler Ak Partiye oy verdiğinize pişman olursunuz.

Cevapların ümit ettiğimiz şekilde olması dileğiyle gelmiş ve geçmiş tüm gazilerimizin Gaziler Günü’nü kutlarım.

Yazmaya devam edeceğim

3713 Terörle Mücadele sırasında 1995 yılında kuzey ırakta yaralanıp

1053 nizamname ve T.S.K.sağlık yönetmeliği mağduru

Malul GAZİ Sayılmayanların SOSYAL MEDYA SORUMLUSU

GAZİ Mustafa KURUBACAK

NGAZETE Gazi ne diyor köşe yazarı

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum