Yerel Seçim Öncesi Nuray Başaran Cengiz Topel Yıldırım ile Buluştu

Yerel Seçim Öncesi Nuray Başaran Cengiz Topel Yıldırım ile Buluştu

Nuray Başaran Yerel seçim öncesi İYİ Parti Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Cengiz Topel Yıldırım ile konuştu. Yıldırım, "Büyükşehir belediyesinin nasıl zarara uğratıldığını, kimlerin zengin edildiğini anlatacağım. " dedi.

NURAY BAŞARAN: Bugün Yerel Seçim Özel programımızın önemli bir konuğu var İyi Parti Ankara büyükşehir belediye başkan adayı Sayın Cengiz Topel Yıldırım. Hoş geldiniz.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Hoş bulduk teşekkür ederim. Çok şükür sizi gördük daha iyi olduk.

NURAY BAŞARAN: Sağ olun, bugün ayrıca dünya çalışan kadınlar günü biliyorsunuz Emekçi kadınlar günü bu sabah siz de çok yoğun başladınız programlara. Bana göre Türkiye'nin eş başkanları saymazsak Eğer tek kadın genel başkanı olan Meral Akşener’le Anıtkabir’e gittiniz Sonrasında da bir programınız vardı isterseniz bununla başlayalım.

''1 NİSAN'DAN İTİBAREN ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KADIN BELEDİYESİ OLACAK''

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Evet bugün sabah sayın genel başkanımız Akşener’le Anıtkabir’i ziyaret ettik atanın huzuruna gittik. Oradan sonra da Kuğulu Park'ta, Tunalı tarafında etkinlik vardı. Oraya katıldık. Ondan sonra da biz diğer çalışmalarımıza geçtik. Kadınlar gününü kutladık. Sizin vesilenizle de dünya Emekçi kadınlarının bu gününü kutlamak isterim. Bu arada da şunu söylemek isterim, 1 Nisan'dan itibaren Ankara Büyükşehir Belediyesi Kadın belediyesi olacak. Bunun da müjdesini şimdiden tüm kadınlarımıza söyleyebiliriz.

NURAY BAŞARAN: Nasıl bir kadın Belediyesi?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Kadınlar için özel projelerimiz var. Onu ileriki günlerde anlatacağız, kadının olduğu yerde hayat güzel olur kadının elinin değdiği her yerde her şey daha güzel olur buna inanan birisiyim ve bu ülkede çok fazla liyakatli kadın olduğunu, bürokrat olduğunu ve kadınların her işi yapabileceklerine inanan birisiyim. Bu manada belediyemizde kadın istihdamında ve kadın yönetici sayısında çok ciddi farklar olacak. Zaten bunu halkımız görecek şimdi bu arada bir şeye değineyim. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde 34 tane daire başkanı var 34 daire başkanı içerisinde kadın daire başkanı sayısı sadece bir yani şu andaki Türkiye Cumhuriyeti'nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bize bıraktığı Başkentin Büyükşehir Belediye Başkanlığı kadın Daire Başkanı sayısı 1. Yani mevcut belediye başkanlığının kadına bakışı da bu. 34 daire başkanı içerisinde bir tane kadın daire başkanı var.

NURAY BAŞARAN: O zaman ben tüm kadınlar adına şimdiden size teşekkür ediyorum. Aslında Cengiz Bey siz çok etkin bir propaganda yöntemi belirlediniz başından beri. Hemen hemen her gün bir kanalda görüyoruz, sokakta görüyoruz. Bu alışılmışın da dışında ve beklentinin de aslında dışında bir konu. Malum Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve AK Parti'nin Belediye Başkan Adayı Altınok arasında geçecek bir seçim beklenirken siz ezberleri bozuyorsunuz. Sayın Altınok’tan daha fazla muhalefet yapıyorsunuz daha çok ekranda çok sokaktasınız ve çok aktifsiniz. Hatta ciddi açıklamalarda bulunuyorsunuz. Önceki gün de Sayın mevcut Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a çok iddialı bir çıkış yaptınız adaylıktan çekil şeklinde. Neler oluyor, ne yapmaya çalışıyorsunuz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Neler oluyor E bunu halkımız görüyor. Biz ne yapmaya çalışıyoruz, biz bu seçimi kazanacağız diye yola çıktık ve kazanacağımızı da görüyoruz. Ve bu seçim kampanyamızın fazları da - aslında dinamik bir kampanya fazı uyguluyoruz - biraz da rakiplerimizin davranış ve tavırlarıyla şekilleniyor. Rakibimiz Mansur Yavaş iyi Parti'nin evinin yani genel merkezinin salonuna kadar iyi Parti'ye operasyon yapma cesaretinde bulunup bir aday tanıtımını dahi sabote edecek kadar sınırları zorladı.

NURAY BAŞARAN: Nasıl yani?

''MANSUR BEY'İN YETİŞTİRİP BÜYÜTTÜĞÜ TOSUNCUKLAR...''

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şimdi şöyle: İyi Parti'nin teşkilatlanma yapısında özellikle 2018'den sonra 2019'da Mansur Yavaş da belediye başkanı olduğunda teşkilatlarda çaycıya kadar teşkilatlanma gerçekleştirmiş.

Sonrasında iyi Parti Ben müstakil hür ve müstakil gireceğim ve İttifak yapmayacağım dediği andan itibaren de Sayın Mansur Yavaş kendisi desteklenmeyeceğini anlayıp bir operasyona başlamış ve İyi Parti teşkilatlarından türlü türlü istifalar gerçekleştirmiş. Bu istifalar halen daha devam ettiriliyor çünkü aslında başaramadığını ve seçimi kaybettiğini anladıkça daha çok agresifleşiyor. Agresifleştikçe de istifa yoluna başvuruyor fakat bunların hiçbiri bir şey olmadı, gidenler çantalarını aldılar gittiler, kaya burada duruyor, üzerindeki toz gitti. Belediye kaynaklarından nemalanan buralardan çıkar sağlayan bir güruh gitti onların bazılarına da ben tosuncuk diyorum. Mansur Bey'in yetiştirip büyüttüğü tosuncukları da Mansur Bey aldı götürdü buradan, Cumhuriyet Halk Partisi'ne ilçe belediye başkan adayı yaptı belediye meclis üyeliği üyeleri sırasına koydu, onlarla beraber orada seçim kampanyası yapıyorlar.

NURAY BAŞARAN: Peki bu normal değil mi? Çünkü başlangıçta Altılı Masa’nın ortak adayıydı İyi Parti de destekledi Sayın Mansur Yavaş'ı, bu tosuncuklar nasıl oluştu, yani kim bunlar? Bunlar çok önemli iddialar.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Evet bu iddiamızda devam ediyoruz. Bunlarla ilgili önümüzdeki hafta içerisinde, yani hafta başından itibaren isim isim, kişi kişi neler yaptıklarını söyleyeceğiz. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde kurdukları bu saadet zinciri, bu vurgun düzenini, daha ileri giderek Büyükşehir Belediyesi'nin nasıl yağmalandığını kimlerle birlikte nasıl iş tuttuklarını, hepsini kamuoyunun ortasına koyacağız. Bu oldu ve bu tosuncuklarla beraber de şimdi Cumhuriyet Halk Partisi'nde adaylaştırdı Mansur Yavaş hepsini götürdü. Kimisine yer bulmakta zorlandı ve bunları her bir yere yerleştirdi. Aslında buradaki hesap da şudur: Mansur Yavaş'ın iyi Parti'den götürerek Cumhuriyet Halk Partisi’nde adaylaştırdığı tosuncukları adaylaştırma gerekçesi bunların ne kadar yolsuzluğa battığını biliyor olmasıdır. Bu adaylaştırma bunlar hakkındaki yolsuzluk iddialarına Cumhuriyet Halk Partililerin savunmasını sağlamaya yönelik bir işlemdir. Buradan sağduyulu Cumhuriyet Halk partililere sesleniyorum beni lütfen can kulaklarıyla gönül gözlerini açarak gelecek hafta içerisinde dinlesinler. Cumhuriyet Halk Partisi'nin çeşitli ilçelerinde adaylık yapan aday gösterilen o tosuncukların neler yaptığını Büyükşehir belediyesinde hangi iş ve iş işlemlerle belediyenin nasıl zarara uğratıldığını, hangi kişilerin zengin edildiğini, bunların nasıl olduğunu tek tek anlatacağım. Ondan sonra da tahmin ediyorum ki Cumhuriyet Halk Partisi kurumsalı da şapkasını önüne koyacak ve bu arkadaşlarla ilgili gereğini yapacaktır.

NURAY BAŞARAN: Aslında Mansur Yavaş çok da eleştirilmişti CHP'liler tarafından biliyorsunuz CHP'li de ülkücü gelenekten geliyor ama siz de son ana kadar Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanıydınız. CHP geleneğinden geliyorsunuz 2014'te de CHP'nin adayıydı şimdi siz İyi Parti'nin adayısınız Yani bu noktada Mansur Yavaş şu anda CHP'yi mi ele geçirmeye çalışıyor, yoksa CHP kimliği adı altında CHP'yi bu iddialara göre kirli Hale mi getiriyor?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Nuray Hanım, 2019 seçiminde muhalefet bir umutla seçim kampanyasına girdi ve bir umutla seçim yaptı ve bu umut Erdoğan'a karşıtlık üzerine kurulmuş bir seçimdi, ve bu seçimde de daha önce üç seçime girip kaybetmiş olan Mansur Yavaş ittifakta olmasından kaynaklı oyların toplanmasıyla seçildi. Şimdi bunun üzerine herkes aslında şöyle bir şey hissetti yani bu çok doğal bir şey, evet kaybettirdik artık biz muhalefet olarak. Adında Cumhuriyet Halk Partisi yazan bir adayın listesinde Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni görünce Cumhuriyet Halk partililer bence mutlu oldu, bu mutluluğun yanına Mansur Yavaş ve ekibi de şunu kattı, “Gökçek'i gönderdik”, Gökçek gitti nerede anlı şanlı gazeteci, kanaat önderi varsa bize “Mansur Yavaş bizi Gökçek’ten kurtardı” dedi. Şimdi basit bir şey var Mansur Yavaş sadece bir kişidir Mansur Yavaş sizi Gökçek'ten falan kurtarmadı. Gökçek'ten Ankara'yı o gün Gökçek'in karşısında aday olan kişilere oy veren seçmenler kurtardı. Bunlar iyi Partili seçmenler, Cumhuriyet Halk Partili seçmenler. Bunlar o zamanın ismiyle HDP seçmeniydi, işçi Partili seçmendi, falan partili seçmendi 2017 referandumunda “Hayır” bileşenlerini oluşturan tüm seçmenler oy verdi ve Gökçek gitti. Aslında Gökçek iki sene önce gitmişti ama Gökçek zihniyeti gitti. Biz böyle baktık bu da Cumhuriyet Halk partilileri mutlu etmeye yetti.

Sayın Gökçek’i Sayın Cumhurbaşkanı almadı mı görevden? iki sene önce aldı ama yeni Belediye Başkanı Mansur Yavaş 5 yıldır Ankara'yı kendini Gökçek'le kıyaslayarak yönetiyor. Gökçek'ten hiçbir farkı yok yaptığı işlem ve eylemlerle fakat Cumhuriyet Halk partililere, kamuoyuna Gökçek'le kendisini kıyas ederek Belediye Başkanlığı yürütüyor.

NURAY BAŞARAN: Sayın Turgut Altınok'un da bu noktada eleştirileri var Gökçek döneminde kimlerle Gökçek çalışıyorsa halen Sayın Yavaş'ın da aynı şekilde aynı ekiplerle aynı kadrolarla ihaleler noktasında ve diğer konularda çalıştığını iddia ediyor yani Sizce gerçekten kurtardı mı yoksa Sayın Altınok'un bu iddialarına ne diyorsunuz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Altınok da yani günde bir iki defa demek ki doğru bir şeyler söylüyor. Olay şu, benim söylediğim Cumhuriyet Halk partililer bu duymak ve görmek istedikleriyle mutlu oldular aslında. Gerçekte Gökçek'le Mansur Yavaş arasında belediyecilik noktasında hiçbir değişiklik olmadı müteahhitlerde hiçbir değişiklik olmadı, Gökçek hangi işi hangi iş tutuş şekliyle devam ediyorsa aynısını Mansur Yavaş’la yaptı fakat CUMHURİYET HALK PARTİLİLER;

1. Belediyeye sokulmadı

2. 25 yıl sonra Gökçek'ten kurtulduk hissiyle Mansur Yavaş'ın ne dediğine ne yaptığına dahi bakmaz oldular. Bu arada Mansur Yavaş ne yaptı? Ne iyi partili belediye başkanı oldu, ne Cumhuriyet Halk Partili Belediye Başkanı oldu.

NURAY BAŞARAN: İyi Parti’ye herhalde daha fazla tavizler ver az önce dediniz ya birtakım kişileri mutlu etti iyi Parti'de tosuncuklar oluştu gerçi o tosuncukları da biz merak ediyoruz kimler olduğunu ama İyi Parti'ye biraz daha mı acaba kapıları açtı belediyede?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şimdi şöyle bu emekçi bölümünde yani personel bölümünde söyleyebiliriz ama yönetim kademesinde hiç böyle bir şey olmadı Mansur Yavaş kendince oluşturduğu ahbap çavuş ilişkisiyle bakın internet sitesine üç tane daire başkanının CV'sini göremezsiniz. Çünkü oraya asılacak nitelikte daire başkanı bile bir elin parmakları kadardır. Bu çerçevede bir düzen kurdu. Bu düzenin yanına bir troll ordusu kurdu belediye kaynaklarıyla bu troll ordusunun yanına kendisiyle birlikte hareket eden prcı basın ekibi kurdu anlı şanlı bazı gazeteciyim diye gezenlerle güzel ilişkiler kurdu. Ankara'dan bir tane negatif haber İstanbul'a gitmedi. Her şey çok güzel bir belediyecilik hissiyle herkes böyle baktı. Mansur Yavaş layüsel ilan edildi kimse Mansur Yavaş'ı eleştiremez oldu. Halka ulaşacak haber kaynaklarının önü bu trollerle ve medyadaki bu ekiple kesildiği için halk hiçbir şeyi görmedi sadece şunu gördü bir tane tonton dede var kimin ihtiyacı varsa gidiyor ona yardım ediyor. Mesela bakkalda veresiye defteri var Tonton dede gidiyor yardım ediyor. Sanki Mansur Yavaş eşinin kolundaki bilezikleri bozduruyor bunları götürüyor vatandaşın oradaki borcunu ödüyor. Algı bu böyle de yönettiler sonra ne oluyor efendim ihtiyacı olan insanlara Mansur Yavaş yardım ediyor. Basın etiği şeklinde bile şöyle bir şey var, “Mansur Yavaş 1000 lira yatırdı!” Şimdi Mansur Yavaş 1000 lira yatırdı diyorsanız Mansur Yavaş cebinden çıkaracak, öz varlığından oraya 1000 lirayı yatıracak onu söyleyeceksiniz. Şimdi bunu söyleme. Bunu söyleyecek kadar ileri gittiler. Halkımız da şöyle baktı bir bir şey var, pandemi oldu vesaire oldu sonra türlü türlü yalanlar ortaya çıktı. Efendim engelleniyor, işte biz iş yapacağız yaptırmıyorlar, pandemi oldu ,yangın oldu.

Sel oldu Ankara'da 7 kişi öldü, Mansur Yavaş'ın hiç suçu olmadı. Sadece iklim değişikliğinden ötürü çok yağmur yağmış da onun için sel olmuş. Efendim 25 yıl bu işe bakılmamış da onun için sel olmuş. Mansur Yavaş 2019'dan beri Ankara'da büyükşehir belediye başkanı değil mi? 5 yıldır bunları görmemiş 4 yıldır görmemiş, onun hiç mi kabahati yok? Böylece tüm algı kabahatsizleştirme ve layüsel bir tavırla Ankara halkının önüne konmadı. Şimdi gelinen yerde bir de bu konfor alanı üretti. Kim bir şey söylerse yahu kardeşim Gökçek de aynıydı diyorlar. Mansur Yavaş Sen kendini Gökçek'le kıyaslayacaksın da bu insanlar seni niye seçti sen Gökçek'le aynı şeyleri yap diye mi seçti? Şimdi buradan geldiğinde bu iki kutuplu sistem insanlara şunu verdi, burada bir şey söylüyorsan aman Gökçek gelir aman AK Parti gelir yahu arkadaş sen AK Parti gelir korkusuyla aynı AK Parti'den aynı işleri yapan aynı iş tutuş biçimiyle belediyeyi yöneteni kabullenmek ve onunla devam etmek zorunda mısın? Hayır!

İşte biz üncü yol denilen yani kamuoyunda böyle ifade edilen ama benim tek yol dediğim iki aynının yanında tek yol olarak bir irade ortaya koyduk. İyi Parti ve biz de büyükşehir belediye başkanına aday olduk.

NURAY BAŞARAN: 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimindeki o hezimetten sonra bu arada Cumhurbaşkanlığına geçmeden önce şunu söylemek sormak istiyorum. Şimdi aynı zamanda işte bu sel olduğunda insanlar selde kaybolduğunda hayatlarını yitirdiğinde Mansur Yavaş resmi olarak Cumhuriyet Halk Partisi'nden aday olmuş bir Büyükşehir Belediye başkanıydı siz de o dönemin Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun başdanışmanıydınız. Bunları kendi aranızda konuştunuz mu Mansur Yavaş'ı uyardı mı yani bir değerlendirme yaptınız mı yoksa bugün İyi Parti adayı olarak mı İlk kez mi dillendiriyor?

''2019 BAŞLARKEN BAŞDANIŞMANLIK GÖREVİMİ BIRAKMIŞTIM.''

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Peki şöyle yapalım, şimdi burada aslında bir zamanda bir şey var ben Kemal beyle çalışmalarımı 2018 yılının Aralık ayında sonlandırmış yani Mansur Yavaş Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda Kemal beyle Baş danışmanlık işim yoktu. Ben 2018 yılı sonunda yani 2019 başlarken başdanışmanlık görevimi bırakmıştım. Yani kendi isteğimle bu görevde bulunmayacağımı ifade ederek ayrılmıştım.

NURAY BAŞARAN: Belki kamuoyu Onu bilmiyor 2016'da siz başladınız çünkü Danışman olarak.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Doğru, belki öyle bir bölüm var o iş bitmişti şimdi bunun üzerine biz aslında defalarca Sayın Mansur Yavaş'ı uyardık bakın yanlış yaptığı bazı şeyleri çeşitli yol ve yöntemlerle uyardık, duydu Sayın Mansur Yavaş fakat hiçbirini düzeltmedi. Sonra benim şahsımda memlekette işlerimiz var, yoğunluklarımız var. Çekildik kenara durduk. Biraz evvel söylediğim şu cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra İyi Partili daha çok insan Cumhuriyet Halk Partisi gibi belediyeyle ilişkili olduklarından belediyede yapılan iş ve işlemlerle usulsüzlük ve yolsuzluklarla ilgili bence yüzlerce bilgi ve belge İyi Parti'ye ulaştı. Bunun yanında şöyle bir şey var yine 2023 yılının 31 Mart’ında Mansur Yavaş’a Ankara Büyükşehir belediyesinin belediye meclisi tarafından seçilmiş 5 üye tarafından düzenlenmiş bir denetim komisyonu raporu takdim edildi. Bu denetim raporunu düzenleyenler içinde Cumhuriyet Halk partililer var İyi partililer var Milliyetçi Hareket Partililer var AK Partili üyeler var.

NURAY BAŞARAN: Bu yıllık olağan denetim raporu değil mi?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Belediye meclisi içinden 5 üyeyi seçer ve bu be üye belediyenin iş ve işlemlerini denetler mesela 2021 yılı, yani 2019, 2020,2022 yılının Komisyon raporları var. Bu rapor bize de ulaştı, biz bu raporu inceledik, şunu tekrar etmek istiyorum bu rapor 31 Mart 2023 tarihinde Mansur Yavaş’a ulaştırıldı. Yani bu raporun içinde yazan 10 milyon milyarlarca liralık yolsuzluk tespiti içeren bu rapor 31 Mart 2023 tarihinde Mansur Yavaş’a takdim edildi.

NURAY BAŞARAN: Bunlar çok önemli iddialar bunların denetiminden sonra yaptırımı, bir hukuki süreci olmuyor mu?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Olması gereken şu, yasa der ki denetim komisyonu raporunu 31 Mart gününe kadar belediye başkanlığına teslim eder. Bu teslim edildi orada devam eder yasa Belediye Meclisi Başkanı burada somut durumda Mansur Yavaş’tır. Evet belediye Meclisi Başkanı buradaki suç öngörülen işlerle ilgili Cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunur. Der ki bu raporun içinde 10 milyarlarca liralık usulsüzlük ve yolsuzluk tespiti var Mansur Yavaş'ın yapması gereken burada bunlarla ilgili Cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunmasıdır. Mansur Yavaş bunlarla ilgili hiçbir suç duyurusunda bulunmamıştır. Bulunduğu var ise ben buradayım. Mansur Yavaş tarafından bu raporda tespit edilen hususlarla ilgili suç duyurusunda bulunulmuş ise söylerse biz de mutlu oluruz.

NURAY BAŞARAN: Bunlarla ilgili bir süre var mı suç duyurusunda bulunma süresi?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: İhalelerle ilgili vesaire olduğu için böyle bir suç duyurusunda bulunma süresi olduğunu düşünmüyorum yani ben biraz hukuk bilirim de o kadar büyük hükümler de kurmam. Biz bunları tek tek anlatıyoruz. Biz söylediğimiz hiçbir şeyi bir yerden hayal ederek konuşmuyoruz. Bu raporun 1000 sayfa içinde de ek var. Bu rapordaki ekler de dahil hepsi Büyükşehir Belediyesi'nin kendi bilgi ve belgeleridir.

NURAY BAŞARAN: Neler var mesela?

''SÜTTE LEKE VAR MANSUR YAVAŞ’TA YOK.''

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şimdi neler var… Hani Mansur Yavaş süper Belediye Başkanı, dünyanın en şeffaf belediye başkanı ya. Sütte leke var Mansur Yavaş’ta yok.

NURAY BAŞARAN: İhaleleri geldiğinde şeffaf yaptı. Medyaya canlı yayınladı biliyorsunuz.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Yaklaşık 300 trollüyle kurduğu troll ordusuyla böyle anlattı ve biz de böyle dinledik. 4 bin tane ihaleyi canlı yaptı. Her ihalesini açık yapıyor vesaire bunları anlattı. Şimdi bu rapor diyor ki Mansur Yavaş'ın 2022 yılında Mansur Yavaş Belediyesi'nin alımlarının yarıdan fazlasını yüzde 50’den fazlasını ihale mevzuatı dışında gerçekleştirdiğini söylüyor. Bu Türkiye'de tektir.

NURAY BAŞARAN: Nasıl yani?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Böyle bir belediye yoktur. Şimdi Nuray Hanım, belediyelerin alım ve satımları hakkında Türkiye'de iki tane ihale mevzuatı vardır. Gider içeren konular 4734 sayılı ihale mevzuatına tabidir, alımlarla ilgili karar getirecek bölümleri de 2886’ya tabidir. Bunların içerisinde belediyenin alımlarını gerçekleştirirken bu iki mevzuatın dışında işlem yapamazsınız. Fakat Mansur Yavaş ve Belediyesi tüm alımlarında toplamda bakıldığında kendisince yapılan alımlarda ihale mevzuatı dışında alımlar gerçekleştirdiğini görüyoruz ve bu alımlarının yani tüm alımlarının yarısından fazlası, ihale mevzuatı dışında. İşte doğrudan gördürme yapıyor, 6103 sayılı yasayla çevirerek işte kentsel dönüşüm yapıyor vs.

NURAY BAŞARAN: Yani bunlar bu şekilde yapıldığında istediğine ihale vermeyi mi getiriyor onu mu sağlıyor?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Aynen onu sağlıyor. Şimdi buna şöyle bir şey söylüyor, diyor ki tabloda görüldüğü üzere belediyenin bu dönemdeki tüm mal ve hizmet alımları ile yapım işlerinin yalnızca yüzde 49,20’lik kısmı 4734 sayılı kamu ihale kanunu kapsamında yapılmıştır. Buna karşın alımlarının yarısından fazlasına isabet eden yüzde 50,79 oranındaki alım 4734 sayılı kanun kapsamı dışında gerçekleştirmiştir.

NURAY BAŞARAN: Totalde ne kadar bir rakamdan söz ediyoruz bu şekilde.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Sadece 2022 yılı için güncellenmemiş rakamlardır diye düşünüyorum 18 milyarlık bölümün yani 9 milyarını 10 milyarını ihale mevzuatı dışında yapmış. Hani şöyle bir şey duyuyorsunuz Mansur Yavaş'tan Türkiye'de ilk yaptık, en büyük yaptık, en iyisi biziz falan böyle aynı Melih Gökçek gibi ilk ve büyük yapma hastalığına tutulmuş Mansur Yavaş. Yaptıkları şeyleri de ilk yapıyorlar dünyada onlardan başka kimse yokmuş gibi davranıyorlar ve bazı şeylerin de mucidi olduklarını söylüyorlar. Burada da ihale mevzuatına yani Bir belediyenin alım satımların yarısından fazlasını ihale mevzuatı dışında yapacak kadar Türkiye'de ilk ve tek belediyecilik yapan bir belediye var. Şimdi bunları yapıyorsanız siz zaten bu işin yarıdan fazlasını ihale mevzuatının dışına çıkarak yapıyorsunuz. İsterseniz şeffaf çok şeffaf deyin. Bir de nereden kimden aldığı belirsiz bir şeffaflık ödülünü ikide bir ısıtıp ortaya da koysanız sadece dışarıdaki insanlara o algı sisteminde ben şeffaf belediyelik yapıyorum diyebilirsiniz. Onları aldatabilirsiniz bizi aldatamazsınız. Şimdi ne oluyor biz ne yapıyoruz.

NURAY BAŞARAN: Yani bu şekilde bütçeden ne kadar para çıkıyor ya da ne kadarını biz kontrol edemiyoruz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Bu bir ihale mevzuat dışına çıkan bölüm. Bir de burada Belediye şirketlerinde alınan satılanlar var şimdi Mansur Yavaş belediyeciliği tipi, Mansur Yavaş tipi diyorum ben, yönetimde Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin belediye şirketleri var15 tane.

NURAY BAŞARAN: Evet

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şimdi belediye şirketlerinin bilgilerini denetim komisyonu istiyor. Diyor ki ey belediye şirketi sen bana bu belediye şirketleriyle ilgili bilgi ve belge ver kar mı ediyorsun zarar mı ediyorsun ne alıyorsun ne satıyorsun? Mansur Yavaş ve Belediyesi 5 yıldır belediye şirketleri ile ilgili denetim komisyonlarına bir tane bilgi belge vermiyor daha acısı şu, kanunla kurulmuş denetim komisyonu bu işle ilgili daireye diyor ki biz belediyenin kaç tane şirketi var, belediyenin kaç tane iştirak şirketi var bunların adını istiyoruz. Bu bilgiyi dahi veremiyor bakın bunlarla ilgili tüm yazışmaların örnekleri burada var.

NURAY BAŞARAN: Peki sizce bunu neden yapıyorlar? Yani bir yolsuzluk mu söz konusu usulsüzlük mü söz konusu ya da yani belediyeyi bir zarara uğratma mıdır bunun adı? Çünkü bu anlattığınız iddialar çok enteresan ve ben de anlamaya çalışıyorum seyircilerimizin de anlaması noktasında biraz daha açabilir miyiz? Yani bu bir yolsuzluk mudur usulsüzlük müdür belediyeyi zarar uğratmak mıdır şeffaflık neden lazımdır?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Demokrasilerde çok önemlidir Bakın ne kadar yaldızlı bir söz Mansur Yavaş'ın ağzından hiç düşmüyor mesele fakat biz de diyoruz ki Mansur Yavaş 5 yılda yaklaşık olarak - yeni verilerle biraz rakam değişti - Mansur Yavaş 5 yıllık belediyecilik döneminde 330 milyar güncellenmiş rakamla bütçe harcamış. Bunun 100 milyara yakın kısmı belediye şirketlerinde harcanmış yani yaklaşık üçte birini Belediye şirketlerinde harcamış ve belediye şirketlerinin bu bölümüyle ilgili, harcanan parayla ilgili belediyenin kanunla kurulmuş Komisyonu Ankara halkına, size bana, hiç kimseye bir tane bilgi belge vermiyor 5 yıldır Mansur Yavaş. Ama Cengiz Topel geldi ne oldu?

NURAY BAŞARAN: Bu arada Bunlar çok önemli iddialar Mansur Yavaş’a da her zaman ekranımız, kanalımız açık bu iddialarla ilgili her zaman gelip konuşabilir bunu da söyleyelim buradan.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Ben de şöyle bir şey söyleyeyim ben bu iddiaları ortaya koyuyorum. Evet gelip tek başına konuşması da gerekmiyor çünkü iki gün evvel bir televizyonda konuştu biraz sonra o bölümlere gireriz. Ben psikolojik durumunu da doğru görmedim biraz dinlenmesi ya da biraz destek alması gerektiğini düşünüyorum çünkü hem rakamlarla ilgili hem söyledikleriyle ilgili çok ciddi tutarsızlıklar var ve biraz da herhalde kaybetme telaşıyla büyük yanlışlıklar yaptığını görüyorum. Daha önce şöyle bir şey de söyledim. Bu strateji ekibini bir gözden geçir. Bir Belediye Başkanı, Ankara'nın Büyükşehir Belediye Başkanı bu kadar rezalete sevk edilmez. Rezil olma yolunda gidiyor biraz dikkat etmeli.

NURAY BAŞARAN: Ama kendisi çok önde olduğunu söylüyor anketlerde. Gerçi siz anketleri de eleştiriyorsunuz ama yani çok rahat seçimi kazanacağını 8-9 puan gibi puanlarla önde olduğunu söylüyor bütün rakiplerinden.

MANSUR YAVAŞ ŞİMDİ HAYALE ALDANIYOR SONRA YANACAK! SEÇİMİ KAYBEDECEK

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Mansur Yavaş ve onun propagandist gazetecileri 14-15 puan farktan falan bahsediyor. Şimdi şu kadar yani küçücük matematik bilseler bunu söylememeleri lazım o kadar da matematik bilmiyorlar bu bizim Neşet Ertaş'ın bir türküsü var der ki hayale aldandım boşuna yandım. Mansur Yavaş Şimdi hayale aldanıyor sonra yanacak.

NURAY BAŞARAN: Çok iddialı konuşuyorsunuz bunları neye dayanarak söylüyorsunuz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Seçimi kaybedecek, kaybettiği gün de onu görecek şimdi şu konuya tekrar dönmeden şöyle bir şey yapalım şimdi Mansur Yavaş'ı bir fanusa koymuşlar etrafını bir güruh sarmış Evren’e gidiyor Evren kazasına Koçhisar'a gidiyor belediyenin şirketlerinde bizim bankamatik dediğimiz tahmin ediyorum ki onlar veya Belediye şirketlerinde çalışan personel otobüslere araçlarına bindiriliyor oraya gidiliyor Mansur Bey de geliyor otobüsün üstüne çıkıyor. Bakıyor ki yer gök insan dolu. Sanıyor ki Evren, Koçhisar, Haymana, ilçeler Mansur Yavaş'ı çok seviyor ve çok beğeniyor.

NURAY BAŞARAN: Bunları nasıl tespit ediyorsunuz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Efendim bunlar her gün internet sitelerinde yayınlanıyor her gün birileri bunları yayınlıyor bunun zaten kimse de aksini söylemiyor çünkü belediye batırılmış bir borca. Batık hale gelmiş bir belediye şirket genel müdürü gittiği o toplantılarda yoklama yapıyor neredeyse orada olduğunu belirtecek şekliyle de zaten kendi sosyal medyasında paylaşıyor. Bunlar herhangi bir şeyden imtina falan da etmiyorlar yani belediyenin kiraladığı araçlarla orada bu faaliyetleri göstermekten geri durmuyorlar. Yılın birinci ikinci ayında bugüne kadar 5 yılda yapılmamış konserler düzenliyorlar belediye Mansur Yavaş Propaganda konserleri düzenliyor. Sanatçı getirip insanları oraya toplayıp koşup gelip el sallıyor onlar da tabii ki alkışlayacak ben de alkışlarım orada olsam. Bana konseri babasının cebindeki parayla da yapmıyor belediye kaynaklarıyla konser düzenliyor, belediye kaynaklarıyla sanatçı getiriyor, gençleri oraya topluyor ve propaganda yapıyor şimdi buralarda şunu görüyor herhalde diyor ki ben açık ara kazanıyorum. Sonra da başka bir şey daha var şimdi bu anket vesairesinde bugüne kadar Mansur Yavaş'ın ağzından hiç kimse şöyle bir şey duymamıştır “bizim yaptırdığımız ankete göre” lafı çıkmamıştır. Hani hukukçu ya bilir bazen neyi nasıl söyleyeceğini. Bir de kendince yalan söylememiş olur. Aslında söylediği bir yalandır. Anket yalancılığını çok güzel Başarır ama şöyle söyler “bir arkadaşın getirdiği”, “bize getirilen”, “duydukları”. Yahu sen koskoca Ankara Büyükşehir Belediye Başkanısın bir Belediye Başkanı bir kere kendisini ölçtürür.

NURAY BAŞARAN: Siz anket yaptırdınız mı?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Yaptırdık evet.

NURAY BAŞARAN: Nasıl çıkıyor?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Biz orada şunu görüyoruz Mansur Yavaş kaybediyor biz bu yükselişle çıktığımız zaman içerisinde de Turgut beyi de geçerek Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne alıyoruz. Yani bizim yükseliş eğimimizdeki trendimiz sürdüğü şekliyle biz bu seçimi alıyoruz.

NURAY BAŞARAN: Ben bu şeye tekrar dönmek istiyorum yıllık denetim raporu ve siz istifaya davet ettiniz Mansur Yavaş’ı, aslında İyi Parti tek ve müstakil seçime girmeye karar verdiğinde biliyorsunuz seçimi kaybettirecek adaylar ya da kaybettiren Parti gibi suçlamalarla karşı karşıya kaldı. Siz şimdi size seçimden çekil denilen noktada Sayın Mansur Yavaş’a çekil diyorsunuz. Bunu neden söylüyorsunuz bir de bu denetim raporuyla ilgili bir takım kolye yüzük telkâri bileziklerle ilgili bir söyleminiz oldu. Bunları açabilir miyiz? Bunlar nedir?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Hangisinden başlayalım?

NURAY BAŞARAN: Hangisinden isterseniz.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Tamam şimdi şöyle bir propaganda mantığı var. Efendim Oylar bölünmesin! Ne kadar konforlu değil mi? Yani oylar bölünmesin peki o zaman kişiye falan vermeyelim Erdoğan'ın karşısına şu çay bardağını koyalım ona oy verelim. Böyle bir durum var şimdi. Bu aslında İyi Parti’nin bu tavrı ve tarzıyla ortadan kalktı. Şimdi seçmenin önüne seçenek koymak ve bu seçeneklerden en iyisini seçmesini sağlamak demokrasinin bence birinci unsuru olmalı. Siz burada oluşturduğunuz konfor düzeninden vazgeçmemek adına oylar bölünür aman oylar bölünür bu gelmesin bu gitmesin diyemezsiniz. Bir de şöyle bir şey var var Nuray Hanım daha ilginci eskiden yandaş medya deniyordu işte şimdi bir muhalif medya oluştu. Baktığınız zaman önce insanlar bu medya bölümünü eleştiriyordu. Nerede var kınıyorduk yani ben muhalifim çünkü. Sonra burada bir medya oluştu şöyle şimdi baktığımızda al birini vur ötekine.

NURAY BAŞARAN: İki mahallenin de medyaları var evet birbirinden hiç farkları yok.

MAÇOĞLU’NU 30 SANİYEDE YERLE YEKSAN EDECEK KADAR...

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Hatta bazen diller o kadar keskin ki Tunceli'de yere göğe sığdıramadıkları bir belediye başkanını Maçoğlu’nu 30 saniyede yerle yeksan edecek kadar dilleri gelişmiş ve riyakar bir medya sistemi olmuş. Türkiye'de yere göğe sığdıramıyorlardı Maçoğlu’nu, adam Kadıköy'e aday olacağım dediğinde 30 saniye sürdü onun ne kadar başarısız olduğunu onun yaptığının neler olduğunu anlattılar.

NURAY BAŞARAN: sonra başka mahallenin medyası biraz PR şirketine dönüştü ve PR şirketi gibi çalışıyor Aslında biraz da ondan kaynaklanıyor sanıyorum.

MASKESİZ ADAYLAR YARIŞSIN!

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Peki öyle diyelim. Ben ona daha başka bir bakış açısı getireceğim biraz vaktimiz varsa bu önemli çünkü halkımız bunu dinlesin. Şimdi şöyle söylüyorlar eğer aday olursa kaybederiz. Bakın şimdi orada kim kaybeder sorusunu hepsine söylüyorum kim kaybeder millet mi kaybeder siz konfor alanlarınızı mı kaybedersiniz? Siz son belediye seçiminden sonra oluşturduğunuz keyifli bol gelirli bol kaynaklı konfor alanınızı mı kaybedersiniz? işte kendilerini Şimdi de kanaat önderi görecek noktaya getirmiş bu arkadaşlar, aslında millet de umurlarında değil. Kaybederiz, kim kaybeder? Kendileri! Millet umurlarında değil. Niye? Çünkü belediyeleri kaybederlerse kaynakları bitecek buradan bunu söylüyorlar. Ben de şunu söylüyorum çok mu bölünmekten korkuyorsunuz? Siz muhalif misiniz eğer muhalif iseniz Ankara'da bir tane muhalif aday var. Bakın bir tane, ben, Cengiz Topel İyi Parti adayı. Ankara'daki tek muhalif adayım o zaman oylar bölünmesin. Mansur Yavaş’ı çekin madem. Oylar bölünmesin herkes bana versin ve hiç kimsenin oyu bölünmeden bir muhalif Belediye Başkanı Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne 30 yıl sonra otursun. Bakın 30 yıl sonra Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde bir muhalefet Belediye Başkanı olsun. Ondan sonra da 5 yıl görün bakalım muhalefet belediye başkanı nasıl olur, Ankara nasıl yönetilir!

Şimdi bu birincisi. İkinci yöntem birkaç gün önce attığımız bir tweet üzerine söyleniyor. Biz diyoruz ki iki maskeli bir aday var iki de maskesiz aday var Ankara'da 3 aday yarışıyoruz bu maskeli aday çıksın ortadan maskesiz adaylar yarışsın.

NURAY BAŞARAN: Maskeliden kastınız ne?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Maskedeki şey şu, ben iyi Parti adayıyım buramda İyi Parti'nin rozeti afişlerde İyi Parti'nin adıyla seçim kampanyası yürütüyorum. Yani beni aday gösteren Parti den utanmıyorum beni aday gösteren partiyi hakir görmüyorum. Hatta o rozeti de beni aday gösterdikleri için gururla taşıyorum. Turgut Altınok’a da baktığınızda diğer aday da o da kendi partisinin logosunu kullanıyor. o da kendi partisinin adıyla kampanya yürütüyor. Peki diğer aday kim Allah aşkına? Diğer aday Cumhuriyet Halk Partisi'nin tüm kaynaklarını kullanıyor. Ağzına geldiği zaman tüm afişlerini Cumhuriyet Halk Partisi il başkanlığının yaptığını, karşıladığını söylüyor. Cumhuriyet Halk Parti'nin oyuyla seçiliyor. Ama Cumhuriyet Halk Partisi'nin ne rozetini takıyor, ne logosunu kullanıyor. Hiçbir şeyini kullanmıyor. Bir maske takmışlar.

NURAY BAŞARAN: Ama onu şöyle bir açıklamayla duyurmuştu biliyorsunuz. Ben herkesin belediye başkanı olacağım. Bu nedenle parti rozetimi çıkarıyorum demişti.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Biz kimin belediye başkanı olacağız acaba? Turgut Bey kimin belediye başkanı olacak? Yani bu herkesin belediye başkanı olmak Mansur Yavaş'a özgü bir şey mi?

NURAY BAŞARAN: Ama o biraz da CHP'nin problemi değil mi? Rozetini takmaması.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şimdi problem iki kişi arasında gerçekleşiyor. Birisi yapmıyor, hakir görüyor. Birisi de o hakir görülmeyi kabul ediyor. Aslında problem burada. Şimdi 5 yıldır Ankara yönetiliyor. 34 tane daire başkanı var. Cumhuriyet Halk Partisi referanslı bir tane daire başkanı var Büyükşehir Belediyesi'nde. O daire başkanının da 5 liralık mal alıp satmaya yetkisi yok.

NURAY BAŞARAN: CHP'de bu tür rahatsızlıklar konuşuluyordu. Ve CHP'li bir adayın tekrar aday gösterilmesi ve Mansur Yavaş'ın tekrar aday gösterilmemesi noktasında da sıkıntı vardı biliyorsunuz. Ama şöyle bir şey oluştu benim tahminim. CHP Mansur Yavaş'sız kazanamıyor, Mansur Yavaş da CHP'siz kazanamıyor noktasından hareketle tekrar aday gösterildi. Yani bu noktada sizin dediğiniz gibi herkes hayatından şu anda memnun gibi görünüyor.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Ama şöyle bir şey var. CHP sizin söylediğinizden Mansur Yavaş'sız olmuyor, Mansur Yavaş da CHP'siz olmuyor. Fakat çok olan kim? Çok olan kim? Cumhuriyet Halk Partisi. Az olan kim? Mansur Yavaş. Mansur Yavaş çoksa eğer bıraksın gitsin bağımsız aday olsun görelim boyunun ölçüsünü. Şimdi CHP'nin aslında 2014'ten bu tarafa yaşadığı problemlerden bir tanesi çoğu azın peşine takmaktır. Her zaman çok azın peşine takılarak bir projeye girmiştir. Bunu her yerde söylerim, eleştiririm. İlk kurtulması gereken şey budur. Şimdi geldiğiniz yerde CHP Genel Başkanı kaç tane aday belirledi Ankara'da sizce?

NURAY BAŞARAN: Etimeskut, Çankaya, Mamak galiba.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Hadi diyelim Mamak. 22 ilçenin adayını kim belirledi?

NURAY BAŞARAN: Mansur Yavaş. Ama o da normal değil mi? Büyükşehir Belediye Başkanı hem takım arkadaşları noktasında hem birlikte seçime gireceği için en çok oy alacak ve uyum içinde sağlanacak adaylarla yola devam etmek isteyebilir.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM:Peki o zaman CHP niye var mesela? Cumhuriyet Halk Partisi'nde hiç bunu sağlayacak liyakati aday yok mu?

NURAY BAŞARAN: Peki Mansur Yavaş'ın diğer ilçelerde belirlediği isimlerin CHP'li olmadığını mı söylüyorsunuz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Bir tanesi CHP'li varsa söylesinler biz de bilelim. Hiçbiri CHP'li değil. Daha şey, Cumhuriyet Halk Partisi'nin başına ne gelecek biliyor musunuz? Bu 2014 yılında geldi. 2014 yılında Mansur Yavaş'ı Cumhuriyet Halk Partisi aday gösterdi. Kendisiyle beraber bazı onun kontenjanından da meclis üyeleri oluştu. 2014 yılında CHP adayı Mansur Yavaş seçimi kaybettikten sonra ya 3 gün ya 5 gün sonra kimseye haber vermeden, hiçbir CHP'ye söylemeden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe vererek CHP'nden istifa etti ve gitti. Şimdi seçime 20 küsur gün kaldı. Mansur Yavaş yine kaybedecek. Hangi CHP'liyi söylüyor? Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı dahil söyleyeyim. Hangi CHP'li içinden göğsünü gere gere mutmain olarak Mansur Yavaş seçimi kaybederse CHP'nde kalacak ve siyasete devam edecektir diyor. O gün, onun olduğu gün ya 2 ya 3 gün içerisinde kimse yine belki duymayacak hem de CHP'ni suçlayarak CHP'nden istifa edecek ve gidecek. Birincisi bu. Şimdi siz Atatürk'ün kurduğu partinin ne hallere karşı karşıya olduğunu görebiliyor musunuz? Bu benim açımdan bir memleket çocuğu olarak, bu Atatürk'e saygımdan, bu Atatürk'ün kurduğu partiye saygımdan bu benim canımı yakıyor. Cumhuriyet Halk Partililerin canını yakıyor mu? Bence yakıyor. Sadece sesleri çıkmıyor. Şimdi biz seçim niye kazanacağız biliyor musunuz? İşte bu sessiz çoğunluk. Her şeyi görüyor. Görmedikleri bir şey vardı. Böyle işte canlı ihaleler gösteren, işte memleketin her bir şeyini yapan, hatta bir kuruşun her kuruşun hesabını veren diye bir hikayeyle önlerine sunulmuş bir belediye başkanı vardı. Şimdi aslında onun öyle olmadığını görüyorlar. Görmeye de devam ettikçe ve seçimi de kaybedeceklerini gördüklerinde işte bu içlerine sine sine oy verecekleri Cengiz Topel'e getirip oy verecekler ve seçimi biz alacağız. Bunu göreceksiniz.

NURAY BAŞARAN: Bir yalan rüzgarından da bahsediyorsunuz. Yalan rüzgarı oynanıyor Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda şu anda diye. Bununla neyi kastediyorsunuz?

BEN SESLENİYORUM MANSUR YAVAŞ'A: DÜN AKŞAM ANKARA'DA 682 ÇOCUK YATAĞA AÇ GİRDİ

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şöyle bir şey söyleyelim. Şimdi Mansur Yavaş neden tercih ediyorsunuz diye soruyorlar vatandaşlara. Diyorlar ki sosyal yardım yaptığı için mesela. Mansur Yavaş 5 yıllık dönemi bitti. 5 yılın projeleri diye bir toplantı yaptı. Yaklaşık bir saat konuştu. İçinde 50 dakikası sosyal yardımlardı. 3 gün önce yanıldı, şaşırdı neden olduysa televizyona çıktı. Çünkü her çıktığı televizyonda 5 puanı gidiyor. Televizyona çıktı yine anlattı anlattı. Benim dediğim en büyük projem sosyal yardımlar. İşte bir de onun yanına şeyi kattı. Ulus projesini kattı. Başka gelecekle ilgili bir tane bir şey söylemedi yok. Şimdi Nuray Hanım. Gerçek şu. Ankara Büyükşehir Belediyesi toplam harcadığı para 300 küsür milyar. Bunun yaklaşık 10 milyar lirasını sosyal yardımlara ayırmış. Yani tüm harcadığı paranın sadece yüzde 3,27'sini sosyal yardımlara kullanmış. O zaman yaklaşık 300 milyarlık, 298 milyarlık bölümüyle de diğer faaliyetleri yapmış olması lazım öyle değil mi? Şimdi bu sosyal yardımların oranını hiçbir zaman Ankaralı bilemedi. Ne oldu? Mansur Yavaş işte iş yapamıyor, sosyal yardımlara yapıyor. Mansur Yavaş ne diyor? Benim kentimde, Ankara'da hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Ben sesleniyorum Mansur Yavaş'a. Dün akşam Ankara'da 682 çocuk yatağa aç girdi.

NURAY BAŞARAN:Nasıl tespit ettiniz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: O hiçbir çocuğun girmediğini nasıl tespit ediyor? Gidip hepsini yemeklerini veriyor, uyutuyor öyle mi biliyor ki? Slogan atıyor sadece. Tamam mı? Sonra ne yapmış? Mansur Yavaş döneminde kimse donmamış. Eskiden Ankara'da yüzlerce insan mı donuyordu Allah aşkına? Slogan atıyor, slogan belediyeciliği yapıyor. Şimdi geldik bu bölümde. Ve dedik ki, birincisi bu.

NURAY BAŞARAN: Bir de bir konuşmanızda 32 bin emekliye bin lira verdiğini söylüyor. Bu yalan diyorsunuz. Bunu nasıl tespit ediyorsunuz? 600 bin ile başladı, 32 bine çıktı. Bin lira veriyor diye duyurdu. Ama vermiyor diyorsunuz.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Evet şöyle oluyor o iş. Şimdi yine Mansur Yavaş tipi algıcılık kampanyacılık sistemi. Emekliye zor sosyal yardım alma kriterlerini karşılayan emeklilere Ağustos ayında Mansur Yavaş kendisi ifadesiyle bir buluş gerçekleştiriyor. Kendisi öyle söylüyor. Çünkü ben buldum diyor. Daha da ileri gidiyor. Türkiye'de hiçbir belediye bunu yapmıyor diyor. Benim projem diyor. Yani bir emekliye sosyal yardımı proje diyecek kadar, proje olarak adlandıracak kadar proje zafiyetli bir belediye başkanından bahsediyorum. Ya proje kavramını bilmiyor ya da böyle zafiyeti var. Ya da bu sloganlarla bu işin gideceğini düşünüyorum. Sonra şöyle bir şey oluyor. Seçim kampanyası başladı. Kampanyanın yaklaşık 40 günü biz ortaya çıkıncaya kadar Mansur Yavaş'ın emeklilere verdiği bin lira yardım konuşuldu. Nuray Hanım, şimdi bu yardım Eylül 2023, Ekim, Kasım, Aralık, Ocak, Şubat, Mart şu ayda dahil devam ediyor. Fakat bunun izahı ve anlatımı şöyle. Şimdi Ankara bir televizyonun Ankara temsilcisi bir hanımefendi ya da o mesela üçüncü kez bu hikayede diyor ki işte şu kadar emekliye üçüncü kez bin lira verdi. Bir başka İstanbul'dan transfer ettikleri şimdi bir televizyon kanalında da çıkmaya başladı. Bir gazeteci hanımefendi de Mansur Bey'in PR'ını yapan. O da mesela diyor ki Mansur Bey dördüncü kez bunu verdi. Şimdi biz geldikten sonra buna inceleme yaptık. Dedi ki nedir bu hikaye? Bu hikayeyle ilgili İsmail Küçükkaya gazeteci her sabah çıkıyor televizyonda emeklilere Mansur Bey yardım yaptığını söylüyor. Aynen okuyorum kelime kelime. Ankara Büyükşehir Belediyesi on bin TL maaş alıp ekonomik zorluklar yaşayan ve sosyal yardım alma şartlarını taşıyan yirmi yedi bin beş yüz altmış dokuz emekli için altıncı kez bin TL destek ödemesi gerçekleştirdi. Şimdi kelime şu yirmi yedi bin beş yüz altmış dokuz emekli için altıncı kez bin TL bu matematik hesabı nedir? Yirmi yedi bin beş yüz altmış dokuz çarpı altı çarpı bin eşittir. Toplam tutarı belirler. Şimdi o zaman bu yaklaşık yüz altmış beş küsür milyona tekabül ediyor. Bu ifadelere göre diğer arkadaşların ifadelerine göre her ay yirmi yedi bin beş yüz altmış dokuz kişiye para veriyor ve yüz altmış beş milyon Ankara Büyükşehir Belediyesi kasasından emeklere para verilmiş demektir. Şimdi biz de dedik ki. Siz yalan söylüyorsunuz. Bu emekliye altıncı yani yirmi yedi bin beş yüz altmış dokuz emekli için altıncı kez bin lira ödemiyorsunuz. Yalan söylüyorsunuz. O zaman şöyle bir tablo yaptık. Yani çok basit ay bazında emekli sayısını bildirin. Şeffaf Mansur Yavaş. İki ay emekli kampanyası emekliye destek kampanyası veren her gittiği yerde bunu anlatan Mansur Yavaş. Ay bazında kaç emekliye biner lira verdiğini yaklaşık herhalde yirmi gün oldu. Açıklayamadı. Şimdi bu o kadar basit bir şey ki Nuray Hanım sadece bir personel diyeceksiniz ki şuradan bankaya bunu yatırıyorsunuz. Kaç kişi bu ay kaç kişi bu ay kaç kişi bunda da yalan söylediler ve bunu açıklayamadı. Şimdi mali açıdan peki hesaplar mı tutmuyor? Siz hangi yolu izleyerek bunu sordunuz? Efendim bu şu şimdi sizin karşınızda birisi var. Dünyanın. Sütte leke var bunda yok. Gösterme bu ama geldiğin yerde nasıl durum emekliye kampanya üzerine kuruyorsun. Yoksulun sırtından belediye kasasından verdiğin parayı bile yüz milyon verdiğini yüz altmış beş milyon diyecek kadar yalan söylüyorsun. Bu yalan çok önemli bir iddia ama bunu siz ortaya koyabiliyor musunuz? Ben söylüyorum. Aksini söyleyebiliyorlar mı? Yüz milyon civarında altıncı kez dediği o tarihle ilgili söylüyorum. Yüz milyon civarında verilen emekliye para var. Çarptığınız zaman kendi söylemlerine yüz altmış beş milyon oluyor. Yani bir şey yüz milyon yüz altmış beş milyon lira anlatılıyorsa bir yalancılık var demektir. Bunu ortaya koyuyoruz. Başka bir şey daha söylüyoruz. Ankara'nın yeri göğü afiş dolu. Mansur Yavaş afişleriyle. Her yerde afişler var. Hatta çıktığı bir televizyon programında iki gün önce bir de yani utanılacak bir şeyi gülerek şöyle söyledi. Duvar kaptık dedi. Hayırdır Mansur Yavaş neyin duvarını kapıyorsun? Duvar kapma ne demek biliyor musunuz? Ben öyle bir duvarların hepsini tuttum ki rakibim olacak kimseler duvarını adını sanını afişini asamasın diye bir de demokrat amca öyle mi? İşte bu da böyle. Şimdi burada şöyle bir şey var.

NURAY BAŞARAN: Siz duvar bulamıyor musunuz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Biz duvar bulamıyoruz. Bize kimse duvar vermiyor.

NURAY BAŞARAN: Şimdi neden çok mu pahalı geç mi kaldınız?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Yok yok Nuray Hanım. Duvar yok. Mansur Yavaş şeyinden başka asılacak duvar yok. Şimdi geldiğiniz yerde bununla ilgili. Halkımız da tabii dikkatini çekiyor. Ne iştir bu şeyin değirmenin suyu nereden geliyor? Böyle olunca soruyorlar. Yani bu nereden geliyor? Mansur Yavaş klasik bir yerde bir şey söyleyip de geçiştirdiği gibi zaten de kimse sormuyor. Zaten trolleri bunu kapatıyor. Zaten o medyadaki bunun slogan isteği, amigo yazarlarla zaten sormaz ve onu da hatta Mansur Yavaş böyle dedi diye anlatır edasıyla. Bildiği için şöyle bir şey söylüyor. Diyor ki bu şeylerle ilgili kendi şeyiyle söylüyorum. 1 kuruş belediyenin parası bu pankartların içinde yok. İl başkanlığı ödüyor bunları. İsteyen herkes de faturasını inceleyebilir diyor. Şimdi biz de aynı gün Nuray Hanım sorduk. Dedik ki Mansur Yavaş bu faturaları madem inceleyebilir diyorsun. Hem yayınla tüm halkımız izlesin bir de biz inceleyelim. Bakın tarih 22 Şubat bugüne kadar ne bir ortada fatura var ne de yayınlanmış fatura var.

NURAY BAŞARAN: Bunlar çok önemli yıllık devletin raporu ile ilgili de telkâri bilezik noktasında çok önemli açıklamalarınız var. Ama kısa bir aradan sonra.

İKİNCİ BÖLÜM

NURAY BAŞARAN: Kaldığımız yerden devam ediyoruz. Doğrusunu isterseniz çok önemli iddialarda bulundunuz. Özellikle bu Büyükşehir Belediyesi'nin şirketlerindeki bankamatik memurlarına değinmiştiniz. İsterseniz oradan devam edelim. Bu nedir? Bankamatik memuru dediğiniz nedir? Büyükşehir Belediyesi'ni ve kamuoyu ne kadar zarara uğrattı? Bunlar ne iş yapıyor? Nasıl tespit ettiniz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Belediye şirketleri ile ilgili bilgi ve belge 5 yıldır Mansur Yavaş tarafından verilmiyor. Verilmemesine rağmen bazı şirketlerin Sayıştay tarafından denetimleri oluyor. Sayıştay raporları da kamuoyuna açık bir şekilde Sayıştay sitesinde bulunabiliyor. Buradan 4 şirketle ilgili bazı bilgi ve belgelere ulaşabildik. Şimdi bu ulaştığımız belgelerden önce şöyle bir şey tespit ettik. Bu belediye şirketlerinin bir borç batağında, iki tanesinin özellikle teknik olarak iflas noktasında ve borca batık halde olduğunun Sayıştay tarafından rapor edildiğini gördük. Ve biz bu iki şirketi söyledik. Dedik ki bu iki şirket borç batağında. Şimdi Mansur Yavaş ve ekibi hala daha bu iki şirketler için hiçbir şey söyleyemedi. Hayır borç batağında değildir diyemez Sayıştay raporu var. Çünkü Sayıştay yazdığında da zaten ona cevap verememiş. İki şirketi teknik olarak iflas şeklinde ve borç batağında. Şimdi başka bir şey var. Bu şirketlerden bir tanesinde belediye ile şirket arasında yapılan sözleşmede 600 kişinin çalışacağı yazıyor. Yani belediye ile yapılan şeyde 600 kişi çalışacak ama bu şirketin sigorta kurumuna gönderdiği bordroları da sigorta prim bildirgelerinde 3529 kişi gözüküyor. Şimdi arada 2929 kişi fark var. Bunu yine bu denetim komisyonu tespit ediyor. 600 kişi çalışacağı işte 3929 kişi çalışıyor diyor. Belediyenin çevre koruma daire başkanlığına soruyor diyor ki bu işçiler nerede çalışıyor? Belediyeden cevap yok. Sonra diyor ki ya buna bu kadar parayı ödüyorsunuz. Sigorta primi yatıyor. Bu işçilerle ilgili bir puantaj kaydı vesaire verin de biz de görelim. Cevap yok. Yani şu belediye şirketinde 600 kişi çalışması yerde 3529 kişi çalışıyor. Aradaki 2929 kişi için nereden çalıştığını Ankara Büyükşehir Belediyesi cevaplayamıyor. Şimdi bu kamuoyunda tabiriyle bankamatik personeldir. 20 gündür söylüyorum. Diyorum ki Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde 600 kişi çalışacak yerde 3529 kişi çalıştırıyorsunuz. Aradaki bu 2929 personel kim? Ve bu 2929 personel nerede çalışıyor? Şimdi buna da cevap yok. Geliyoruz Nuray Hanım. Yine bu süreçte, yine bu kamuya açık kaynaklardan. Belediye şirketlerinde 4 adet şirkette o günün hesaplarıyla 5 milyar 746 milyon 681 bin 631 lira güncellenmiş rakamlarla paranın belediye şirketinin kasasında olması gerekirken olmadığı tespitini yapıyor.

NURAY BAŞARAN: Nasıl Yani?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Yani bu kadar paranın belediye şirketi kasasında olmayıp buharlaştığını görüyoruz. Hesap yaptığınız zaman belli. Sonra ne oluyor? Şimdi biz bunları söylüyoruz. Çok büyük rakamlar tabii. Bunları söylüyoruz ve diyoruz ki Mansur Yavaş, belediye şirketlerinin 5 yıldır gelir ve giderlerini vermiyoruz. Bu belediye şirketlerinin gelir ve giderlerini ilan et. Bu belediye şirketlerinin kar zararı tablolarını açıkla. Bu belediye şirketlerinin bilançolarını açıkla diyoruz. Bir de diyoruz ki bu buharlaşan para nerede ve kimin cebinde diye sorduk. Şu ana kadar cevap yok. Fakat ne oldu? Cengiz Topel sorunca neler oluyor? Bundan 3 ya da 4 gün evvel Mansur Yavaş tweetler attı. Herkes de Büyükbaşkan diye alkışladı. İnternet sitesine seçim öncesi mali raporlar diye bir bölüm koydu. Şimdi orada seçim öncesi mali rapor adı altında bir bölüm vardı. Bunun reklamını yaptı tweetini attı.

NURAY BAŞARAN: Bunu ne ifade ediyor peki?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Orada ne oldu? İşte 2019 yılıyla 2024 yılı arasında belediye faaliyetlerindeki yani şu kadar borçla aldım, şu kadar borçla bıraktım diye bir takım böyle kendince işte doları çevirme, Türk lirasına çevirme, bir ilizyon yaratma, yine ilizyon belediyeciliği manasında bir şeyler yapmaya çalıştı. Şimdi o raporla ilgili zaten tespitlerimiz var. Onu da birkaç gün içinde söyleriz. Fakat orada şöyle bir şey yaptı. O raporda belediye şirketlerinin bizim bulduğu söylediğimiz rakamın buharlaştığını zaten kendisi de tablo olarak anlattı. Şimdi sonra bir şey daha ekledi. Biz diyoruz ya belediye şirketlerine bir şey yok. Cengiz Topel dedi, Mansur Yavaş yazdı. Belediye şirketlerinin faaliyet sonuçları 2019-2024 diye buraya bir sekme dağıttı. Bunu koydu bakın. Bunu hiçbir yerde ilan etmediler. Bunu ne demek istiyorum? Söyleyemediler. Cengiz Topel söyledi de yaptık diyemediler ama bunu da eksik yaptılar. Burada sadece faaliyet sonuçlarını gösterdiler.

NURAY BAŞARAN: Peki bunlarla ilgili bir hukuki süreç var mı? Sizin başlattığınız, başlaması gereken? Yani bunlar çünkü çok önemli iddialar.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM:Efendim şunu şöyle söyleyelim. Şimdi biz burada söylüyorduk. Diyorduk ki 5 milyar 746 milyondan bahsediyorduk. İşte bu şeyde tabloların içerisinde bu rakam Mansur Yavaş'ın 35 numaralı tabloda, kendi yayınladığı ilk tabloda ortaya çıktı. 6 milyar 937 milyon burada. Kendisi yazdığı rakam arasındaki fark. Bu fark 6 milyar 937 milyon lira belediye şirketlerinin kasasında olması gerekirken şu anda yok. Bunu bu seçim öncesi bu raporla Mansur Yavaş kendi internet sitesinde kabul etti. Sonra orada belediye şirketinin nasıl kar zarar böyle bir şeyler anlatmış. O anlattığını ben mülkiye mezunuyum, maliye mezunuyum. Yani bırakın bana ilkokul çocuğunu anlatsa inanmaz. Yaptım demek için yapmış ama Cengiz Topel ona o tabloların bir tanesini yaptırdı. Şimdi Cengiz Topel tekrar soruyor. Bu para nerede Mansur Yavaş? Bu bankamatik personel nerede çalışıyor Mansur Yavaş? Bu para kimlerin cebinde Mansur Yavaş? Bunları çıkıp açıklamak zorundasın. Masanın altına saklanarak görmedim duymadım diyerek bir yere varamazsın. Bunun hesabını bakın tabloyu koydurduk. Ankara halkına sözüm olsun bunları da açıklayacak. Bu çünkü işte tüyü bitmemiş yetimin parası bu hakkı bu. Sen burada 7 milyarı burada harcarsan ondan sonra da çıkıp ben bir kur her kuruşun hesabını veriyorum dersen bu paranın da nerede olduğunu söyleyemezsen Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapamazsın. Aday dahi olmaman gerekir. Eğer şeffafsan çıkıp bunları anlatacaksın. Şimdi bunların biraz evvel söylediğim bu tablo 9 sayfa koydu. Benim eserimdir Mansur Yavaş'a tablo koydu. Sonra başka bir şey daha oldu Nuray Hanım. Cengiz Topel geldi ne oldu? Ankara Büyükşehir Belediyesi toplam 5 yıllık döneminde 20 milyara yakın güncellenmiş rakamlarla gayrimenkul sattı. Ankara Büyükşehir Belediyesi 5 yıllık döneminde belediye envanterine 1 metre kare arsa bir tane daire koydu mu bilmiyorum. Koydukları ilave ettikleri varsa söylesinler. Çünkü bu bölüm bilinmiyor. Fakat ne yaptı? 20 milyara yakın güncellenmiş rakamlarla gayrimenkulünü sattı. Belediyeler arsa da satar, daire de satar orada bir problem yok.

NURAY BAŞARAN: Bildiğim kadarıyla da ihaleleri şeffaf yapıyor.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şeffaf dediğiniz, tekliflerin açıldığı saati gördüğünüz bir 30 saniye, 40 saniye ya da 10 dakika, 5 dakika bir yayın. Yani ona şimdi girmeyelim çünkü vaktimiz onda kapatılıyor. O şeffaf dediğinin aslında sadece bir oradaki tiyatronun vatandaşa gösterilmiş halidir. Ben ihale mevzuatını çok iyi bilirim. O şeffaflığın ne olduğunu bilirim. Onunla ne anlatıldığını bilirim. Daha ilerisi o canlı yayın yapmak ne ihale mevzuatındaki yasak fiil ve davranışları örter ya da o mevzuattakini yok sayar, ne Türkiye TCK'daki ihaleye fesat suçlarını örter diye bir hüküm yoktur. Peki bunlarda ihaleye fesat suçu mu var? Olan var, olmayan. Yani ben genel anlamda söylüyorum. Yani canlı yayınladık dediğin zaman her şey bitmiyor. Yani sen pazarlık ihalesi yapıyorsun. Bizim çok kıymet verdiğim Çiğdem Toker hanımefendi yıllarda pazarlık ihalelerini yazar sözcü gazetesinde. Bir defa şöyle bir şey yazdı. CHP'li belediyeler pazarlığı sevdi dedi. Mersin Belediyesi ile Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin asfalt ihalelerine yazı yazdı. Ertesi gün Mansur Yavaş hanımefendiyi aradı. Artık aralarında ne konuştu bilmiyorum. Ama Sözcü gazetesinde Çiğdem Toker şöyle bir yazı yazmak zorunda kaldı. Ama Mansur Yavaş canlı yayınlıyor. Mansur Yavaş'ın o ihaleleri canlı yayınlıyor olması, 4734 sayılı yasanın 21. maddesinin B bendinde yazılı deprem, sel, felaket, mücbir sebep vs. koşullarında pazarlık yapılabilir hükmünü, canlı yayınlanırsa ne yaparsan yap pazarlık yapılır ha çevirmiyor. Ama ne oldu bir daha hiçbir zaman yazamadı. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin ne kadar pazarlık yaptığı ihale rakamlarını da hafta içerisinde anlatacağım. Çiğdem Toker hanımefendiyi de şeyle yazacağım.

NURAY BAŞARAN: Bunlar da çıkardığınız bir rakam var mı?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Var tabi. Bitireyim efendim şurayı. Şimdi arsa satışına çıktı Ankara Büyükşehir Belediyesi. Biz de şöyle bir şey söyledik. Hayırdır yani giderayak seçime 25 gün kaldı. 4 yılda sattığından daha fazlasını 2 ayda satmaya çıkıştın.

NURAY BAŞARAN: Bu ne kadardı?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: 20 milyar civarında bir toplam var. Bunun ilk 4 yılına tekabül eden kısmıyla ilgili biz karşılaşmaktık onu söylüyoruz. Şimdi bunu satışa çıktı Mansur Yavaş. Biz de dedik ya nereye hayırdır yani bu arsa satışı neymiş. Daha 2024 bütçeni kullanmaya yeni başladın. Şimdi Nuray Hanım hepimiz ev geçindiriyoruz. Hepimiz yaşıyoruz. Şimdi nasıl ne zamanda mesela insanlar bir şeylerine müracaat eder yedek akçelerine. İşte maaşları tükeneceği zaman borçlarını karşılayacak gelirleri olmadığı zaman evini, arsasını, tarlasını satar. Önce mesela gider şey alır alabiliyorsa kredi alır. Krediyle bu işi çevirmeye çalışır. Ondan sonra olmadı menkul gayrimenkul satar. Şimdi Ankara Büyükşehir Belediyesi yılın ilk 2 ayında yaklaşık 3 milyarlık ya da bir tanesi özellikle 2 milyara tekabül eden bir arsa satışına çıkıyor. Ve biz bunu söyledik ne oldu? Bakın ne oldu? Cengiz Topel dedi ki hayırdır Mansur Yavaş giderayak Ankara'nın gayrimenkullerini nereye satıyorsun dedi. Mansur Yavaş A o komisyona bürokrat bulamadı oturtacak kimse oturmadı. B o iş onun için o kadar ehemmiyetliydi ki 5 yıldır kapısından geçmediği hiçbir satışta imzası olmayan belediye meclisinin belediye encümeninin geldi ihale komisyon başkanlığı yaptı. Mansur Yavaş 5 yıldır kapısından geçmediği belediye encümenine ihale komisyonu başkanlığı yaptı.

NURAY BAŞARAN: Neden yaptı yani ne istiyordu orada?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: A buraya şey bulamadı bürokrat bulamadı komisyon başkanı yapacak ya da kimse gelmedi giderayak adam doğru söylüyor dediler. B o ihale onun için o kadar önemliydi ki belki bir arızi durup olmasın diye çünkü bu ihalenin şartnamesiyle ilgili iddialarımız olacak. Bir kısmını söyledik tekliflerin verilme zamanları ve şartnamelerin satılma zamanlarıyla ilgili bu manada Ankara Büyükşehir Belediyesi bunu da yaşadı. Mansur Yavaş da 5 yılda hiçbir yerde imzası olmayan hiçbir satışta imzası olmayan ASKİ yönetim kurulu karar defterinde imzası olmayan belediye meclisinde hiçbir zaman Akçeli işlerde imzası olmayan klasik aynı Melih Gökçek gibi Mansur Yavaş geldi komisyon başkanı oldu.

NURAY BAŞARAN: Bunlar çok önemli iddialar yani buradan böyle hukuki süreçleri tabii ki yürüyecektir ama savcılara filan da sesleniyor musunuz gelin bunları araştırın elimizde belgeler var bilgiler var bunları size verebiliyoruz diyor musunuz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Efendim şu anda savcıya gerek yok çünkü bir ay sonra ben o koltukta oturacağım zaten bunların hepsinin hesabını ben sorarım. Bunları nasıl yaptılar nasıl sattılar ben belediye başkanı olarak sorarım orada bir şey yok savcılarda beni dinleyen duyan varsa zaten görevleri gereği gereğini yapsınlar. Şimdi bakın bu komisyonlarla ilgili hiçbir tanesinde Mansur Yavaş yoktur. Aylarca vardır bunlardan yüzlerce ihale olmuş burada böyle şimdi ne oldu o gün o arsayı satamadı peki Mansur Yavaş o arsayı satamadığında durdu mu? Hayır aynı arsayı satma ısrarını Mansur Yavaş devam ettiriyor. Bugün resmi gazete ilanı aynı arsalar tekrar satışta buyurun Ankara halkı.

NURAY BAŞARAN: O arsaların peki özel bir durumu var mı? Özelliği var mı? Çok mu kıymetli yoksa adrese teslim mi satılacak o adres belli mi?

5 YILDIR MAMAK METROSU YAPILACAK DİYE ANKARA HALKI ALDATILIYOR!

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Efendim şöyle bir tanesi sanayi ve depolama alanı Etimesgut Bahçe Kapı'da yaklaşık muhammen bedeli 2 milyar bir arsa. Bir arsa 2 milyar bir tane Çankaya Dodurga'da var 311 milyon Dodurga'da var 71 milyon böyle gidiyor. Yani 2 milyar 631 milyonluk arsayı Ankara Büyükşehir Belediyesi seçime kalmış 28 gün ne gün satacak? 21.03.2024 tarihinde satacak. Belki ben geliyorum satmayacağım arkadaş Ankara'da arsasını kaynak bulacağım. Niye satıyorsun giderayak? Şimdi neyin peşindesin Mansur Yavaş? Soru bu kadar basit. Şimdi biz geldik komisyon başkanı oldu biz geldik tabloyu açıkladı. Bunları da açıklamaya devam edecek. Başka bir şey daha bu programda değinmek isterim. 2 gün önce Mansur Yavaş bir televizyon kanalına çıktı. Ve 5 yılda neler yaptığını anlatırken dedi ki benim imza projem ulus projesidir. Yani Ankara'nın merkezi ulus projesidir dedi. Şimdi bir de Mansur Yavaş bazen ne yaptın diye sorulduğunda kendisi de aslında ne yaptığını söyleyemediği için bir internet sitesine gönderme yapıyor. Yani insanlar orada bir şey duyamayacağını bildiği için kendince ya kim vakit bulacak da bakacak diyor. Bunlar da diyor işte Mansur Yavaş ne yaptı konuda var. Peki Mansur Yavaş biz de senin prestij projeni, imza projeni, çılgın projeni neyse projenin adı ulus projesine baktık. Buyurun ulus projesinde Ankara Kalesi, Ulus Çarşısı, Anafartalar Belediye Çarşısı, Ego Genel Müdürlüğü'nün taşınacağı bina Eski Gençlik Spor Genel Müdürlüğü işte başka da bir şey yok. Şimdi Mansur Yavaş bunları tadilat yaptırdı. Bakın tadilat yaptırdı. Sıfırdan falan yapmadı. Tadilat yaptırdı. Mansur Yavaş eşittir tadilat belediyeciliği. En büyük imza projesi. Mansur Yavaş'ın en büyük imza projesi tadilat yaptırma. Şimdi bunları yaptırmış. Oradan da aşağıda Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün doğumunun 100. yıl anısına yapılan 100. yıl çarşısını yıkmış. Onun yerine de bir animasyon gösterisi koymuş. Buraya işte kent meydanı yapıyor diye. Bunu sundu ve dedi ki benim imza projem ne hallere düştün Ankara demekten kendimi alamıyorum. Buradan Nuray Hanım şuraya geleceğiz. Şimdi imza projem dediğin iş bakın imza projem dediğin iş toplamı yaklaşık 488 milyonluk bir şey bu EKAP kayıtlarından alınmıştır. Bu işlere harcadığı para. Yani yarım milyar değil. Mansur Yavaş'ın bu imza projenin dediği işe karşılık belediyenin basın yayın dairesinde çalıştırdığı trollere verdiği 5 yılda yaklaşık para 1 milyara yakındır. Bakın asıl Mansur Yavaş'ın imza projesi Ankara ulus projesi değil trollere verdiği 1 milyara yakın 5 yılda trollere verdiği 1 milyara yakın paradır. Şimdi Ankara'lı ve Türkiye işte böyle aldatıldı. Şimdi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün başkentinin 5 yıl belediye başkanlığını yapacaksınız ve geleceksiniz. Ulusta 5 tane binayı ışıklandırdım. 10 tanesini aydınlattım diyeceksiniz. Tadilat yapacaksınız ve bunu da proje diye söyleyeceksiniz. Ankara'nın AŞTİ’sine, terminaline 94 yılında Karayalçın’ın yapıp kulakları çınlasın ona da selam olsun. Yaptığı en prestijli Türkiye'nin şehirler arası otobüs terminaline baştan başa yenilendik diye ortalarda afişlerle donatacaksın. Ne yapmış yenilemiş. Granitin aynı duruyor. Ne yapmış yenilemiş. Bir üst kata 5 tane 10 tane bölme yapıp işte burada video çekip animasyon yapınca proje mi oluyor? Düştüğü durum Ankara'nın bu. Belediye başkanının da içinde bulunduğu çıkmaz bu. Onun için gelinen yerde gerçekten çok üzüldüm. Yani haline üzüldüm. Psikolojik durumuna üzüldüm. Başka başka bir şey daha Nuray Hanım onu söyleyeyim. Bakın 5 yıldır Mamak metrosu yapılacak diye Ankara halkı aldatılıyor. Mansur Yavaş metro için kolları sıvadı. Marşa bastı, ayağa kalktı, düğmeye bastı, harekete geçti diye o troll ordusu 5 yıldır Ankaralı'yı oyalıyor. Şimdi 5 yıl sonra ne oldu biliyor musunuz? 2,5 yıl bunun projesi çizildi. Ondan sonra EGO'dan bu alındı. Gerekçesi nedir tartışılır. Belediyenin Fen İşlerine verildi. Fen işleri bunun projelerini tekrar yaptı. Bakanlığa gitti, geldi, onaylandı ve ihale aşamasına geldi. Şimdi Mansur Yavaş ihale yaptı. Metro ihalesi yaptı. Biz öyle biliyoruz. Artık Mansur Yavaş 5 yıl sonuna gider ayak bundan. Tarihine bakarız. 31 Aralık ayında Mamak'ta metro ihalesi yaptı. Şimdi bu ihaleyi iptal etti. Bu ihaleyi iptali için sponsorlu reklamlar verdi sosyal medyada. Ben ihaleyi iptal ettim.

NURAY BAŞARAN: Peki neden iptal etti?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Kendisi şöyle anlatıyor. Kendi ifadesiyle. Diyor ki 370 milyon euroluk yaklaşık maliyetten bahsediyor. Buna 575 milyon euro teklif verildi. Yüzde 55 fark var, pahalı falan bir şey anlatmaya çalışıyor. Cumhuriyet Halk Partililere şöyle bir mesaj vermeye çalışıyor. Kemal Bey 5'li çete diye söylerdi. Şimdi kendisi de onu yeni tevil etti. Tanınmış firmalar diyor. Onun kalemşörleri var gazetelerde. Onlar da yazdılar. Dediler ki işte vay Mansur Yavaş yaşa var ol. Aslında 5'li çete alacaktı ama sen ona vermedin. Bir şeyle anlattılar. Şimdi durum bu. Diyor ki yani 375 milyon euro yaklaşık maliyet belirlenmiş. Bu 575 milyon olmuş. Yani şuradan çıkarsanız rakamlar da biline 200 milyon euro şeyin üzerinde fark var. Bunu Ersan Şen anlattı televizyonlarda. Bazı gazeteciler yazdı. Bunların işte Cengiz İnşaat, Makgöl, Gülermak, Kolin, Rönesans falan. Yani bunların hepsini anlattılar. Ondan sonra arkasına geldi Mansur Yavaş. İki gün önce şunu söylüyor. Diyor ki ya bunlardan bazı firmalar yeterli kaldı ama teklif vermediler. Yani bir problem var yani. Bu ihaleyle ilgili bir şaibe anlatmaya çalışıyor. Direkt de söyleyemiyor. Ağzı yüreğin olsun. Direkt söyle yani. Eğer şaibe varsa.

NURAY BAŞARAN: Peki siz buldunuz mu şaibe?

''481 MİLYON DOLARI NEREYE HARCADIN MANSUR YAVAŞ?''

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Geleceğim efendim. Geleceğim şimdi. Madem böyle bunu söyle. Dün ne söyledi biliyor musunuz iki gün önce televizyonda? Burada dedi bizim dedi maliyetimizden 600 milyon yukarıya teklif verdiler. Bakın Mansur Yavaş hangisi sensin? 200 milyon yukarı mı sensin? 600 milyon yukarı mı sensin? Ya bir belediye başkanı bugüne kadar yaptığı en büyük ihale diyeceğin bir metronun zaten gider ayak. Yani geldin gidiyorsun bir metro yapamadın Ankara'ya. Yaptığın ihaleyle ilgili anlatırken bile yalan söylüyorsun ya. 200 milyon euro eğer bu söylediğin 375 doğruysa ki onda da tereddütüm var. Diyelim dediğin doğru. 370'e 575 vermişler 200 milyon fark var. Çıktın televizyonda anlata anlata döndün döndün dolaştın. Dedin ki 600 milyon euro fark var. Şimdi tek ayak üstünde bir insan 200 milyon euro ile 600 milyon lirayı karıştırıp yalan söyler mi Allah aşkına? Sen Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün başkentine belediye başkanısın. Ayrıca tekrar da adaysın. Şimdi böyle bir adayla biz yarışıyoruz. Bunu niye yapar? Niye söyler anlamakta zorluk çekiyorum. Yine söylüyorum Mansur Bey kendisine biraz dikkat etsin. Biz buradayız artık kelimelerle konuşurken bazı rakamlarla konuşurken özellikle dikkat etsin. Biz her bir şeyi görüyoruz. Başka bir şey daha. Bakın yatıp yapılan yatırımlar diye şey yaptı. Broşürleri var. Ankara Büyükşehir Belediyesi. Bunları dağıtıyorlar. Şimdi burada bir şey var. Koru bağlıca metro hattı uzatma projesine Mansur Yavaş tamamlanan projeler diyor. Görebiliyor musunuz arkadaşlar? Mamak bağlıca metro hattı uzatma projesine 481 milyon dolar para harcadığını söylüyor. Bunun daha projesini yeni çizdirdin. Sen buraya bırak. Çekiç vurmadın. Bir şey vurmadın. Olan bir şeye nedir yani ilave proje yapı 481 milyon doları nereye harcadın Mansur Yavaş? Şimdi biz böyle bir yalan rüzgarıyla böyle bir algı belediyeciliğiyle olmayan olmuş gibi varı yokmuş gibi yoku abartarak bir aynı Gökçek gibi ilk ve en büyük hastalığına tutulmuş bir belediyecilikle karşı karşıya.

NURAY BAŞARAN: Peki siz neler yapacaksınız? Ben bir tane de sizin bir açıklamanızı okudum. Togo kulelerini yıkacağım diye bir çıkışınız var. Sayın Mansur Yavaş da öyle demişti ama yıkmadı. Mesela buradan başlayalım. Yapacaklarınızdan bir tanesi bu olarak açıkladınız çünkü. Şimdi neler yapacaksınız?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şöyle söylüyoruz yine aynı. Bakın 5 yıl Ankara'lı Togo kuleleriyle yattı kalktı. Eski bir Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili Sinan Aygün'ün yapmış olduğu kuleyle ilgili tüm Ankaralı şunu dinledi. Mansur Yavaş şehrin göbeğine kalbine saplanmış hançer gibi duran o blokları rant bloklarını yıkacak. Aralarında tartışmalar çıktı. Biri rüşvet istedi dedi. Biri itti. İrtifak dedi. İrtikap dedi. Biri rüşvet aldım verdim. Bir ton Sinan Bey ile Mansur Bey arası tartışıldı ve Ankara halkı da bekledi ki burada bir şey olacak. Mansur Yavaş madem halkın milletin parasını savunuyor bunu yıkacak. Kendi ağzından iki defa Mansur Yavaş ben bu kuleleri yıkacağım dedi. Nuray Hanım söz ağızdan çıkar. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı bir şey söylüyorsa yapacak.

NURAY BAŞARAN: Hukuki kararlar fikrini değiştirmiş olabilir mi?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Çıkacak. Hukuki kararlar fikrini değiştiremez. Eğer öyle dediyse o fikir değişikliği olmaz. Hukuki kararlardan kaynaklanma yıkamıyorum diyecek. O zaman vatandaşın gözüne bakacak diyecek ki ben böyle dedim ama bunun için yıkamıyorum. Duydunuz mu öyle bir şey? Şimdi Uğur Dündar'a sesleniyorum. Bu konuyla ilgili programlar yaptı Mansur Yavaş'la. Sorsun Sayın Uğur Dündar. Mansur Yavaş Togo kule'lerini niye yıkamadın? Yoksa bizi mi aldatıyordun? Yoksa Sinan Aygün ile anlaştınız mı? Sorsun.

NURAY BAŞARAN: Sizce hangisi? Bir şey yıkılmıyorsa. Çünkü siz de şimdi yıkacağım diyorsunuz.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM:Ben şunu söylüyorum. Eğer hukuken bu belediye haklı hale gelmiş ve o binaların yapılması hukuken usulsüz ve yolsuzluk içerdiğini hukuk tespit etmişse bir saat durmam gider yıkarım. Bu kadar basit.

NURAY BAŞARAN:Son durumu ile ilgili bilgi sahibi misiniz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Onu şeffaf Ankara Büyükşehir Belediyesi söyleyecek. Hiç duydunuz mu Togokule'lerin son haliyle ilgili? Duymadınız. Böyle bir açıklaması olmadı şu ana kadar. Yok. Yıkamıyorsan niye yıkamadığını söyleyeceksin. Bu kadar basit. Bir, hukuken yıkamıyorum diyeceksin. İki, anlaştık Sinan Aygün ile onun için yıkamıyorum diyeceksin.

NURAY BAŞARAN: Bir de şey vardı ilginç. Bu yıllık denetim raporlarında sanıyorum. Telkari bilezik olayı. Bunu geçtiğimiz günlerde söylediniz. Buna biraz açıklık getirebilir miyiz? Bu nedir?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM:Bu aslında benim çok üzerinde durduğum ya da duracağım bir husus değildi. Bu da yine aynı 2021 yılı Belediye Denetim Komisyonu tarafından tespit edilen bir husus. Aslında biraz böyle de bir ortaya çıkmış oldu.

NURAY BAŞARAN: Biraz magazin yanı da var sanırım.

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Evet, şimdi telkâri bilezik konusu ile ilgili Belediye Denetim Komisyonu gidiyor, tespit yapıyor. Bu ihale ile ilişkili, işte dört kalemde yaklaşık o günün parasıyla 360 bin rakamlı bir alım yapıldığını söylüyor. Ve bunun yaklaşık güncellenmiş rakamı da şu an 1,5 milyona falan yaklaşıyor.

NURAY BAŞARAN: Bilezik, küpe, yüzük, galiba öyle detayları var.

ANKARA HALKI İÇİN SORACAĞIZ: KAYBOLAN PARALAR NEREDE?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şimdi burada tespitinde Denetim Komisyonu aynen şunu söylüyor. Her ihalede farklı kişilerden teklif alınmış gibi gösterilmesine rağmen, bakın. Her ihalede farklı kişilerden teklif alınmış gibi gösterilmesine rağmen, tekliflerin de her seferinde aynı kişiler tarafından verildiği, ihalelerin aynı kişiye verildiği tespit edilmiştir. Hediyelerin kime verildiği tespit edilememiş. Bunların hediye edildiği söylenmiş anlaşılan. Ve hediyelerin kime verildiği tespit edilememiş. Bu konuda teslim ve tesellüm fişleri sunulamamıştır. Yani Mansur Yavaş Belediyesi, Denetim Komisyonu'na bununla ilgili kime verdiğini söyleyememiş. Sadece eşyalarının resimlerinin altına, işte şu kadar adet, parantez açmışlar Mansur Başkan, işte şu kadar 15 adet telkari bilezik teslim edildi demişler. Birine de yüksel ibaresini koymuşlar. Şimdi burada bu husus dahi Ankara'daki Mansur Yavaş tipi belediyeciliği ifade etmek için yeterlidir. Sen hediye de verebilirsin, ben ona karışmam. O tercihtir. Belediye kasasından bir alım gerçekleşiyor. Bu belediye kasasından aldığın telkari bilezikleri vesaireyi de birilerine hediye edebilirsin. Bilmiyorum o ne yapar kişiler, ben yapmam. Onu söyleyeyim. Edebilirsin. Fakat herhalde bunun bir kaydı tutulur. Bir teslim, tesellim tutanı olur. Yok yani. Belediyenin parasıyla alınan hediyeliği bile babalarının hanı gibi kullanmışlar ve bilgi belge dahi verememişler. Şimdi ben belediye başkanı olsam, olduğunda birisi bana dese ki senin belediye şirketlerinde, başında bulunduğun belediye şirketlerinde 8 milyara yakın para kasada olması lazımken yok dese, dese ki kasanıza aldığınız bileziklerin nereye verildiğini söyleyemiyorsun dese, ben bunlara cevap veremesem kahrımdan ölürüm. Bakın, 2 yıl geçmiş telkari bilezikle ilgili Mansur Yavaş ve belediyeden bir tane açıklama gelmemiş. Biz 20 gündür bu para buhar olmuş nereye gitmiş Mansur Yavaş diyoruz, cevap gelmemiş. Şimdi yani cevap vermeyince biz boşa mı iddiada bulunmuş oluyoruz? Ya da arkadaşlar sükut ikrardan gelir diye ikrar mı ediyorlar? Ya da diyecek bir şeyleri yok masanın altına girmiş saklanmışlar oturuyorlar. Bunların Ankara halkı için bakın ben kendim için bir şey söylemiyorum. Ankara halkı için soracağız. Sormaya da devam edeceğiz. O tosuncuklarla beraber bu kaybolan paralar nerede? O tosuncuklarla nasıl büyüttünüz? Nasıl birlikte işler yaptınız? Hepsini tek tek Ankara halkının önüne koyacağız. Biraz evvel söylediğiniz şeye tekrar söyleyeyim. Ben göreve başladığımda zaten bu arkadaşların bu yaptıklarıyla ilgili daha çok bilgi ve belgeye sahip olacağım için gereğini yapacağımdan Ankara halkı hiç şüphe duymaz.

NURAY BAŞARAN:Peki Ankaralılara bunları anlattık. Çok büyük eleştirileriniz var, eksikler var. Bunları da tespit ettiniz. Diyelim ki seçimden sonra belediye başkanı seçildiniz. Koltuğa oturdunuz. Yapacağınız ilk üç şey ne? Projeleriniz neler? Biraz da onlara değinebilir miyiz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Tabi değiniriz. Birincisi bu metro ihalesiyle ilgili. Bu Mamak metrosunun Mansur Bey anlaşıldığı yapamayacak ihalesini. O ihaleyi ben yaparım. Bana da ne beşli çete ne sekizli çete ne öbürü vız gelir tırs gider. En açık rekabet ortamında Ankara'lının en ucuza onu nasıl mal edeceğini de Ankara'nın önüne koyarız. Bu bir. Şimdi bizim Ankara'lıya sözümüz şudur. İlk üçüncü yılında başlamak üzere Ankara'lı musluktan akan suyu içecektir. Şimdi geliyorsun Türkiye'nin en pahalı suyunu Ankara'da içiyoruz. Her ay faturalarımıza zam geliyor. Bir gün zam geldiğini duydunuz mu Mansur Yavaş’tan? Efendim tarifeli diye bir şey anlatıyor. Bir sihirli sözcük bulmuş. Onu da ne dediği anlaşılmıyor da her ay Ankara'da suya zam geliyor. Şimdi bu tüfe oranında artıyor.

NURAY BAŞARAN: Siz zam yapmayacak mısınız?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Diğer herkese söylüyorum. Bizi izleyen yurttaşlarımıza soruyorum. Her ay maaşınıza tüfe oranında zam geliyor mu? Gelmiyor. Şimdi Mansur Yavaş size bu suyu her ay tüfe oranında arttırarak veriyor. Ankara'nın su fiyatı nerede var elektrik parasını geçti. Şimdi gelelim. Biz suyu tabii ki ucuzlatacağız. Şimdi bir Turgut Bey söylemiş suyu ucuzlatacağım deyince Mansur Yavaş türlü türlü derelerden su getirmiş. Yine efendim sayıştaycı denetlemiş de sayıştaycı demiş ki ne demiş sayıştaycı maliyetin altında veremezsin. Tamam katılırız. Ben de söyleyeyim. Maliyetin altında verilemez. Sen maliyeti şişirirsen sen maliyeti düşürmezsen zaten pahalı vermeye devam edersin. Geldin geleli Ankara'nın su kaçak oranı kayıp kaçak oranı yani şebekeye gelinceki borularda kayıp olan miktarı suyun yüzde 54 Nuray Hanım. Yüzde 54 su çeşmemize gelinceye kadar kayboluyor. Kaç metre boru döşemişsin kaç bere bununla nasıl azaltmaz azaltmışsın. Hiçbir işlemin yok. Sadece pansuman tedbirler burada su patlamış orayı yap. Burada su basmış orayı yap. İnsanlar ölmüş toplu hiçbir şey yok. Ama böylelikle üç yüz milyarda harcamışsın. Bunların da nasıl harcandığını anlatacağız vatandaşa. Şimdi hiçbir şey yapamamışsın. İşte biz bu bölümde kademeli olarak üç yıl içinde bu kayıp kaçağı normal gerçek dünyadaki normlara yani yüzde 20’nin altına indirecek tez şey şebeke boru değişimini gerçekleştirdik. Başka bir şey daha var. Ankara'da asbestli borulardan insanlarımız hala su içiyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş 2019'dan bu tarafa en büyük projelerinden bir tanesine asbestli boruları değiştirmek üzerine kurmuş. Tüm sokaklardaki afişlerde yurttaşlarıma sesleniyorum. Diyor ki afişler 400 kilometre asbestli boru değiştirdik. Belediyenin afişleri. Mansur Yavaş üç gün önce çıktığı bir televizyonda dedi ki 300 kilometre değiştirdik. Şimdi Mansur Yavaş afişe yazdın 400 kilometre. Kendin söylüyorsun 300 kilometre. Biz hangisine inanalım? Şimdi bu bir. İki daha ileri. Gazeteci arkadaş soruyor. Tüm işte diyor ki Ankara'nın altyapısının çok eski olduğu borularında asbestli olabileceği endişesi de var. Cevap veriyor Mansur Yavaş. Tümünü değiştirdik. Yani üç yüz kilometreye yakın asbestli boruyu değiştirdik diyor. Kendi ifadesi. Şimdi birinci sorum şuydu. Afişte 400 diyorsun. Burada 300 dedin hangisi? Şimdi Cengiz Topel konuşuyor. Sayın Mansur Yavaş Ankara'da 5 bin kilometre yakın eskimiş ve asbestli boru var. Hepsini değiştirdik diyorsun. Bak dikkat et.

NURAY BAŞARAN:Bunları nasıl tespit ettiniz?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Efendim bunların hesapları kolay. Bu asbestli eskimiş borular yaklaşık yirmi yirmi beş yıldır var. Daha da ilerisi şöyle basit bir hesapla yapabilirsiniz. Ankara bütün kent olmadan yani büyük şehir yasası gelmeden ilçelerde İller Bankası'nın döşediği borulardır bunlar. O borular asbestlidir zaten. Şimdi sen 5 bin kilometre asbestli boru var Ankara'nın. Kendi sözünde 300 kilometresini değiştirmişsin. Afişlerin 400 diyor. Al benden sana bir yüz daha 500 olsun. Yani yüzde 10’unu değiştirememişsin. Asbestli borunun. Ankaralı'ya hala asbestli borudan su veriyorsun. Cengiz Topel ne yapacak? Kalan bu 4 bin 5 yüz kilometre asbestli boruyu. Üç yıl içinde bin beş yüz, bin beş yüz, bin beş yüz kilometre olarak değiştirecek. Ve Ankara halkının asbestli borudan su kullanımına son verecek.

NURAY BAŞARAN: Ankaralı sizi neden seçsin? Ne vaat ediyorsunuz Ankaralı'ya?

CENGİZ TOPEL YILDIRIM: Şimdi birincisi Ankara'nın otuz yılı heba olmuş. Ankara ziyanı. Ankara'nın 25 yılı tarumar edilmiş. 5 yılında da imar edilememiştir. Sadece suyuyla ilgili söylediğim şeyler bile halkımızın beni seçmesi için yani bu iki vizyonsuz ve vasat aday karşısında ben yeterli olacağını düşünüyorum. Bakın Ankaralı neyle karşı karşıya? Tehlikeye bakın. Bir aday diyor ki biz emekliye bin lira veriyoruz. Diğer aday diyor ki ben de beş bin lira vereceğim. Bir aday diyor ki biz Ankaralı'ya et veriyoruz. Bir aday da diyor ki but veriyoruz. Sonra neyi tartışıyorlar biliyor musunuz? Biri ben yirmi bin kişiye verdim diyor. Sen ilkende beş kişiye vermişsin. Bu tartışıyor. Yani ikisinin vizyonu ve Ankara için tasarımı et ve but arasında. Bazıları dinozorla çorba arasında diyor. Böyle gelişen bir belediyecilik vizyonu. Siz neyi vereceksiniz? Biz neyi veriyoruz? Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün başkenti dünya başkentleriyle bırakın yarışır. Onların bizde yarışır hale gelecek vizyon projelerle yönetilmelidir. Ve bu vizyon proje halka ve insana bakışla alakalıdır. Biraz evvel söyledim. Kadın belediyesi dedim. Bugün kadınlar günü tekrar ediyorum. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde otuz dört tane daire başkanından sadece bir tanesi kadın. Ama ne yapıyorsunuz? Ego'ya dört tane kadın şoför aldığınızda bir hafta kampanya yapıyorsunuz. O kampanya için harcadığınız trollere harcadığınız para belki milyarlarca lira ediyor. Şimdi bu bakış işte. Siz şeyden halkın parasını doğru ve vizyoner bir şekilde kullanırsanız her şey olur. Ankara üniversite kenti. Mansur Yavaş bir metrekare bir tane yurt yapabildi mi Ankara'da sizce? Bir öğrenci yurdu yapabildi mi? Yok yok yok. Hacettepe Üniversitesi ile Mansur Yavaş yurt projesi yaptın. Sözleşme yaptın. Hacettepe Üniversitesi ile yaptığın yurt projesi nerede? O yurt projesi kaç öğrenci şu anda kalıyor? O proje ile hangi yurdu yaptınız? Ben Ankara halkı adına sizin programınızda soruyorum. Hacettepe Üniversitesi ile beraber ortaklaşa yaptığınız protokol imzaladığınız yurt nerede? Kaçıncı katında kaç öğrenci yatıyor? Buyurun. İşte onun için öğrencisi de bize oy verecek. Çünkü biz öğrencinin de yanında olacağız. Daha ileri bu kadar yetişmiş insanın bulunduğu bir kentte eğitimin çok kolaylıkla bambaşka seviyelere geleceğini görüyoruz. Ankara'da 4 tane Gökçek döneminden kalmış, yüzer metrekare yere 5 tane bilgisayar koyarak e-spor merkezi yaptım diyen bir belediyeye karşı Ankara'da gerçekten bilim insanı yetiştirecek, yazılımcılar yetiştirecek, bir bakış açısı olan bir belediye başkanına oy verecek. İşte öylelikle de biz seçimi kazanacağız.

NURAY BAŞARAN: Peki çok teşekkür ederiz. Bugünkü konuğumuz İYİ Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sayın Cengiz Topel Yıldırım'dı. Projelerini anlattı, eleştirilerini dile getirdi. Hoşçakalın.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler