NURAY BAŞARAN

Terör olaylarının azdığı günlerde teröristlerin nitratlı gübreler ile bomba yaptıkları haberleri yayılmaya başladı. Bu haberleri fırsat bilen uyanıklar hemen bir proje geliştirdiler. 

Proje ile nitratlı gübrelerin içerisine bir DNA parçası yerleştirilecek, üretilen gübre ile ambalaj üzerine eklenecek barkod sistemi ile bu DNA parçası eşleştirilecek , dolayısı ile bu gübrelerin ne zaman nerede üretildiği ve tarla ile buluşuncaya kadar kimlere gittiği takip edilecekti. 

Bunları okuyunca ne var bunda ne kadar güzel bir çalışma diyesi geliyor insanın. Ama sonrasında bakın sazan sarmalı nasıl işliyor!!!

Bu iş için hemen bir firma bulmak, buradan bir rant elde etmek amaç olunca,  bakınız neler oluyor?

Önce Duygu Havacılık adında bir şirket,  ki  her ne hikmetse sağlık bakanlığı ambulans uçak ihalesinden, savunma sanayi ihalelerine koşturan,  buralarda ihaleler alan bir şirket devreye sokuluyor. Bu anlatılan sitem bu şirkete 
Sorgusuz sualsiz yaptırılıyor ve akabinde bakanlık,  PİYASAYA ARZ EDİLEN GÜBRELERİN İZLENMESİNE YÖNELİK TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2017/17) tebliği yayınlıyor.

Tebliği okuduğunuzda bir bakıyorsunuz nitratlı gübreler haricindeki Türkiye’de dolaşan tüm gübrelere uygulamaya tabi olma zorunluğu getirilmiş. 

Gübre üreticileri ve ithalatçıları ayakta 600 milyon TL’ ilk bir rant oluşuyor. Diğer gübreler için DNA eklenmese de ürün üzerine yapıştırılacak 1 kuruşluk barkod 60 kuruşa gübre üreticilerine satılmaya başlanıyor.  

Buyurun size oyun!

Peki işin uzmanları ve bu alanın temsilcileri ne diyor?

GÜBRE Üreticileri İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği (GÜİD) Başkanı Metin Güneş, nitrat bazlı gübrelerin el yapımı patlayıcılarda kullanılmasına karşı yürürlüğe giren Gübre Takip Sistemi'nin (GTS), tüm gübre çeşitlerinde uygulanmasının, çiftçiye yıllık 600- 800 milyon TL ek yük getireceğini söylüyor. . Güneş, sistemde gübrelere püskürtülen DNA'nın ise bitkiye zarar verdiği, yaş meyve ve sebze ihracatında çok ciddi sorunlar yaşanabileceğini belirtiyor.

Ve Bakanlığa, 6 Nisan 2017 tarihli 'Piyasaya arz edilen gübrelerin izlenmesine yönelik tebliğin' gübre sektörüne ciddi sorunlar oluşturduğu gerekçesiyle yeniden düzenlemesi için başvuruda bulunuyor. 

GÜİD Başkanı Metin Güneş, bu tebliğin çıkış noktasının 2016 yılında özellikle el yapımı patlayıcı (EYP) yapımında kullanılan nitrat bazlı gübrelerin satışı açılınca takip etmek üzere tasarlandığını, ancak yönetmeliğin bir gecede tüm gübreleri kapsayacak şekilde Resmi Gazete'de yayımlandığını belirterek  Türkiye’ de yıllık gübre tüketim maliyetinin 5.5 milyar TL civarında olduğuna dikkat çekip, tebliğe bağlı GTS'nin çiftçiye yıllık 600-800 milyon TL gibi ek bir maliyet yükü oluşturduğunu da söylüyor.

Her şeyden önemlisi , Yönetmeliğin tüm ürünlerde uygulanmasının ise çeşitli riskler ve sorunlar ortaya çıkardığını vurgulayan Metin Güneş, GTS'nin sadece bir firmaya ihale edildiği ve Rekabet Kanunu'na muhalefet edildiğini de kaydediyor.

Tek firmanın Türkiye'deki 1221 firmaya sistemi kurması ve teknik servis hizmeti vermesinin mümkün olmadığını savunan Güneş, "Nisan 2017'de çıkan yönetmelik gereği hali hazırda CAN 26 ve diğer nitratlı gübreler satan yaklaşık 12 firmaya sistem kurulumu henüz tamamlandı. Diğer firmalara tüm ürünler için kurulması zaman, ekip ve donanım olarak mümkün görünmüyor. Bu da pazarda kaosa sebep olacaktır" diyor ve ekliyor:

ÇİFTÇİYE YILLIK 600-800 MİLYON TL EK YÜK

Türkiye'de 6.7 milyon ton taban ve üst gübresi, sıvı ve suda çözünür ve 350 bin ton özel gübre olmak üzere toplam 7 milyon tondan fazla gübre satılıyor. Bu uygulamanın bütün gübrelerde yapılması, minimum 600-800 milyon TL gibi yıllık ek maliyet oluşturacaktır. Bu 5 yılda 3-4 milyar TL demektir. Bu maliyetler çiftçiye yansıyacak olup, ülke ekonomisi için ciddi bir külfettir.

İTHAL ÜRÜNLERE UYGULANAMAZ

Gübre konusunda yeterli hammadde ve kaynağa sahip olmadığımızı da belirten Güneş, bu nedenle Türkiye'de kullanılan gübrenin yüzde 90'ın üzerinde ithal olduğunu açıklayarak,  birçok firmanın paketli ve ambalajlı ürün getirdiğini söyleyen Güneş, "Bu nedenle ithal ürünlere uygulanamaz. Birçok ithalatçı bu uygulamadan dolayı pazardan çıkmayı düşünüyor. Piyasaya arzda ciddi miktarda düşüş yaşanacak ve bu da fiyat artışlarına ve tekelleşmeye neden olacak" dedi.

BÜTÜN GÜBRELERE DNA PÜSKÜRTÜLÜYOR

Metin Güneş, her şeyden önce uygulamanın,  yaş meyve sebze ihracatına da ciddi etkileri olacağını söylüyor. Güneş, GTS'de bütün gübrelere DNA püskürtüldüğünü, barkod yapıldığını, bunun da maliyeti artırdığını söyledi. Gübre bu şekilde uygulandığında bitkiye zarar verdiğini , DNA'lı gübrelerle beslenen yaş meyve sebze için 'DNA'lı' diye antipropagandanın çok kolay yapılabileceğine işaret eden Güneş, "Henüz yeni aşılmış bazı krizleri yeniden yaşamamak için bu tür zeminler hazırlamamak gerekir. Tarım, ülke ekonomisinde katma değeri çok yüksek ve büyük bir sektör. DNA püskürtülmesi ihracatta da ciddi sorunlar yaratacaktır" diyor. Hem de 2 yıldır…

Şimdi açıklayacaklarımız için ise sıkı durun:

Yeni uygulamada, DNA'sından otomasyonuna, kamerasından barkoduna kadar her türlü altyapı ithal!!!!!!

VE DIŞA BAĞIMLIYIZ!

Peki bu şartlarda ne kadar güvende oluruz??????

Yorumu size bırakıyorum.