Yıldızlı Pekiyi

Prof. Dr. Erkan SEVİNÇ

“Pişmiş tavuğun başına gelmek” deyimi İzmir için söylendi herhalde. Kent iki senedir corona belası yetmemiş orman yangınları, depremler, seller ile uğraşıyor. Ve son olarak İzmir’in ilçesi Çeşme hortumu da yaşadı. Hortum ve aşırı rüzgar nedeniyle 16 kişi yaralandı. İlçede bazı araç ve tekneler de hortum ve fırtınadan zarar gördü.Bu arada kente dolu yağdı.

İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, "Daha önce İzmir'de görülmemiş bir vaka yaşandı. Bu oldukça kuvvetli bir hortum. Şimdi sahili gezdik. Özellikle Alaçatı Port bölgemizde araçları 8-10 metre havaya kaldırıp binaların üzerinden aşıp diğerlerinin üzerine atmış ve oldukça fazla araçta tahribat olduğu anlaşılıyor. Urla ilçesindeki 700 sera da doludan zarar gördü” derken Büyükşehir Belediyesi tüm kurumsal gücüyle yine vatandaşların yanında yer aldı.

2019 un Ağustos ayında  Seferihisar, Menderes ile Karabağlar ilçelerinin sınırları içindeki binlerce hektar ormanlık alanın kül olmasına yol açan büyük yangının yarattığı doğa tahribatını gidermek için Orman İzmir kampanyasını başlatan İzmir Büyükşehir Belediyesi, yaklaşık bir yıldır kampanya hedeflerine ulaşmak için önemli adımlar atıyor. O günden bu yana 321 bin 846 adet ağaç diken ve dağıtımını yapan Büyükşehir kent genelinde 213 bin 470 metrekare yeni yeşil alan oluşturdu. Toplanan bağışlardan. 60 römork alındı .

İzmir Büyükşehir Belediyesi Ekim 2020’de meydana gelen depremin yaralarını da hızla sarıyor. Başkan kentin, yedi stratejik hedefinden birinin, altyapı ve kentsel dönüşüm olduğunu ifade ederken yürürlükte olan mevzuatın, yerel yönetimlerin elini kolunu bağladığı mesajını verdi.

 “İnsan tabiatın misafiridir ve ona uygun davranmalıdır” der Hundertwasser. O ne bir doğa bilimci ne antropolog ne de sosyal psikologdu. Çağının iyi mimarlarındandı ve eserlerinde bu önermenin izi her daim yer buldu. Dr.Zeki Hozer “Ne zaman bir deprem sonrası deniz dolgu alanlarındaki sahil şeridi evler yıkılsa, “Doğa kendine ait olanı er geç geri alır’ der toplumun yaşlı bilgeleri. Sonra yine unutur, daha yüksek binalar inşa ederiz yerlerine.

İnsan-doğa ilişkisi ilk çağlardan bugüne süregelen bir ilişkidir. Dönemlerini etkilemiş filozoflara göz attığımızda bunun ipuçlarını fazlasıyla bulmak mümkün. Misal, İlk Çağ’da doğaya yönelişlerinin özünde doğaya egemen olma değil, onu anlama çabasının yattığını görürüz. Denebilir ki o dönemlerde doğayla aralarına mesafe koymayıp, aksine onunla bütünleşmeyi seçmiştir insanlık. Asırlar boyu süren bu insan-doğa ilişkisi 16. yüzyıl sonları ile 17. yüzyılda değişmeye başlar. Bir anlamda ‘aklın ana ölçüt’ alındığı bir bilim serüvenidir yaşanan. Bu yeni bakış, ‘İnsanın gerek kendisini gerekse yaşadığı çevreyi algılama biçimini değiştirip, doğayı akıl, bilim yoluyla ve tasarlayarak dönüştürme’ sürecini başlatmış oldu. Günümüzde daha da berraklaşan ‘Ekolojik yaklaşımlar ise sonrasında insan doğa ilişkisinde duygulara da yer açmış’ oldu. Nihayetinde, “İnsanı ve onun ihtiyaçlarını merkeze alan yeni bilim anlayışı yerine, çevreyi ve onun sorunlarını merkeze alan” yeni bir çevreci anlayış yeşerdi” diyor.

Yıllardır doğayla imtihanımız bizleri sınamakta. Kah su baskınları olarak kah depremler şeklinde. Biz biz olalım doğayı tüketmeyelim diyorum. Aslında orman yangınlarında da, sel olaylarında da, depremlerde de Başkan Tunç Soyer ve ekibi merkezi yönetimle işbirliği arzularını hep dillendirdirdiler .Şubat 2021 başında meydana gelen selle ilgili Başkan hasar tespit çalışmalarının ardından herkese gereken desteğin verileceğini, kimseyi selin mağduriyetiyle baş başa bırakmayacaklarını belirtti. Selde Karşıyaka gibi İzmir’in en gelişmiş ilçelerinden birinde mahsur kalmışlardan biriyim. Eğer İzmir Valisi bir gece önce başkanın önerisini ciddiye alıp işyerlerini tatil yapsaydı o gün insanımız sabahın köründe işe gitmek için sokaklara dökülmeyecekti ve bu denli sıkıntı yaşanmayacaktı.

İzmir’in yaşadığı doğal olaylarda dayanışmanın nasıl olması gerektiğini gösteren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı kesinlikle yıldızlı pekiyiyi hakediyor.

 

 

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.