Medicana Sağlık Grubu'ndan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Eda Tuna Yalçınozan, kış aylarında sıklaşan burun tıkanıklığının, uyku kalitesini bozarak günlük yaşamı, okul ve iş performansını olumsuz etkileyebileceğini belirtti.
Gruptan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Doç. Dr. Eda Tuna Yalçınozan, burun tıkanıklığının çocukluk çağından yetişkinliğe kadar her yaş grubunda sıkça görülen ve çoğu zaman hafife alınan önemli bir sağlık sorunu olduğuna dikkati çekti.
Yalçınozan, özellikle kış aylarında üst solunum yolu enfeksiyonlarının artmasıyla burun tıkanıklığı şikayetlerinin belirgin şekilde yükseldiğini, toplumda yaklaşık her 5 kişiden birinin günlük yaşamını olumsuz etkileyen bu problemle karşı karşıya olduğunu ifade etti.
Basit bir rahatsızlık gibi algılansa da tedavi edilmediğinde burun tıkanıklığının yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşürdüğünü ve zamanla önemli sağlık sorunlarına zemin hazırlayabildiğini vurgulayan Yalçınozan, bu durumun alerjik rinitten üst solunum yolu enfeksiyonlarına, burun kemiği eğriliğinden sinüzite, geniz eti büyümesinden burun içi etlerine kadar pek çok farklı nedene bağlı olarak gelişebildiğini aktardı.
Yalçınozan, sorunun kaynağının doğru şekilde tespit edilmemesi halinde bilinçsiz uygulamaların şikayetlerin kronikleşmesine yol açabileceğini, erken dönemde doğru tanı ve kişiye özel tedavi planlamasının büyük önem taşıdığını kaydetti.
- Kısa süreli bile olsa yaşam kalitesini düşürüyor
Burun tıkanıklığının günlük yaşamı önemli ölçüde etkileyebileceğine işaret eden Yalçınozan, şunları kaydetti:
"Kısa süreli burun tıkanıklığı bile uyku kalitesini bozarak gündüz yorgunluğu, dikkat dağınıklığı ve performans düşüklüğüne neden olabilir. Özellikle çocuklarda bu durum ders başarısında azalma olarak karşımıza çıkabiliyor. Uzun süre devam eden burun tıkanıklığı ise büyümeyi ve gelişmeyi olumsuz etkileyebilir, işitme sorunlarına yol açabilir. Ağızdan nefes alma alışkanlığı geliştiğinde horlama, diş ve çene yapısında bozulma gibi sorunlar da ortaya çıkabiliyor. Ayrıca sağlıklı nefes almanın engellenmesi, uzun vadede kalp ve solunum sistemi üzerinde de olumsuz etkilere neden olabiliyor."
Yalçınozan, burun tıkanıklığında kalıcı rahatlama sağlanabilmesi için öncelikle altta yatan nedenin doğru şekilde belirlenmesi gerektiğine değinerek, tedavi sürecine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Burun tıkanıklığında ilk aşamada deniz suyu veya okyanus suyu içeren solüsyonlarla burun yıkama yapılabilir. Ancak şikayet bir haftadan uzun sürüyorsa mutlaka bir uzmana başvurulmalı. Geniz eti büyümesi, burun eti hipertrofisi, polip ya da burun kemiği eğriliği gibi durumlarda cerrahi tedaviyle kalıcı çözüm sağlanabilir. Alerjiye bağlı burun tıkanıklıklarında ise uygun ilaç tedavisi ve alerjenlerden uzak durmak şikayetleri azaltabilir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarına bağlı burun tıkanıklıkları genellikle birkaç gün içinde gerilerken, bazı durumlarda ek tedavi gerekebilir. Altta yatan tıbbi bir sorun olmadığı durumlarda, doğal içerikli burun yıkama ürünleri uzun süre güvenle kullanılabilir."
- Burun tıkanıklığında en sık yapılan hatalar
Toplumda burun tıkanıklığına yönelik bazı yanlış uygulamaların yaygın olarak görüldüğünü belirten Yalçınozan, özellikle bilinçsiz burun spreyi kullanımının uzun vadede ciddi sorunlara yol açabileceğini vurguladı.
Yalçınozan, burun tıkanıklığında toplumda en sık yapılan hatalara dikkati çekerek, tıkanıklığın hafife alınmasını, burun açıcı spreylerin hekim önerisi olmadan uzun süre kullanılmasını, ağızdan nefes almanın normal görülmesini, her burun akıntısında antibiyotiğe başvurulmasını ve alerjen faktörlerin göz ardı edilmesini hatalar arasında sıraladı.