Piramitlerin tepesinde sevişmeye cesaret etmek ve ‘Züppelik’

Doğan Satmış

Doğan SATMIŞ

Haberlerde duymuşsunuzdur. Danimarkalı fotoğrafçı Andreas Hvid, yanına sevgilisi Josephine Sarah’ı da alıp, Mısır’ın başkenti Kahire’de Büyük Piramit’in tepesine tırmanmış.

Dünyanın 7 Harikası arasında bulunan Piramit’lere çıkmak yasak. Mısır, bu yasağa uymayanlara ceza veriyor.

Ancak anlaşılan Danimarkalı çift, hava karardıktan sonra bu yasağı delmiş, 146 metrelik piramitin tepesine kadar çıkmış.

Çıkarken ve tepede otururken çektikleri görüntüleri de bir video klip haline getirip, yayınlamışlar. Kolay bulasınız diye ben de size sansürsüz linkini vereyim.

https://www.timesofisrael.com/egyptians-incensed-by-danes-nude-shoot-atop-great-pyramid/

 

 

Görüntülerde, çift basamak basamak Piramit’e tırmanıp, tepede oturuyorlar. Sonra burada sigara içiyorlar. Ve kadın üstündeki kazağı çıkarıyor. Görüntülerin sonunda bir de çırılçıplak sevişme anı var.

Görüntüye bakılınca, çiftin Piramit’in tepesinde seviştiği anlaşılıyor.

Rahmetli Çetin Altan yaşasa, “Züppelik etmişler” derdi ve eklerdi:

“Toplumlara böyle züppeler de lazım.”

Züppeliğin Türk Dil Kurumu sözlüğü’ndeki tam karşılığı şöyle:

Giyinişte, söz söyleyişte, dilde, düşünüşte toplumun gülünç ve aykırı saydığı yapmacıklıklara ve aşırılıklara kaçan.”

Tam Danimarkalı çiftin yaptığı yani...

Böyle bir züppeliği, günümüz Türkiyesi’nde normal karşılayan pek çıkmaz herhalde. Şimdi benzer bir olayın Nemrut Dağı’nda yaşandığını duysak neler olurdu neler?

Belki İlber Ortaylı’ya sorsak, “Cahiller” diyerek geçiştirirdi ama, Murat Bardakçı’ya sorsak, “Bunu yapanları asmalı” diyebilirdi. Ve bu görüş çok da destek alırdı.

Şahsen ben, Çetin Altan gibi olaya “Züppelik” deyip geçiştirme taraftarıyım.

Bakın bir çift Piramit’e çıktı diye dün tüm dünyada günün konusu oldu. Herkes, 3 dakikalık video klibin sonundaki sevişme görüntüsünü görmek için sonuna kadar sabırla bekledi.

Dün gece itibariyle YouTube’daki klibi izleyenlerin sayısı 250 bin civarındaydı. Eminim sayı bugün milyonlara ulaşacak.

Böyle bir tanıtımı yapmak için ne kadar para harcayacaktı Mısır? Oysa şimdi bedavaya getirdiler.

Ayrıca kimbilir dünyada kaç çift, “Bucket list”ine bu olayı ekledi.

Bilir misiniz, yıllar boyu İstanbul’da yaşayıp, New York Gazetesi’nin temsilciliğini yapan Amerikalı Gazeteci Stephen Kinzer, Türkiye’den ayrılırken son olarak ne yapmıştı? Gazetecinin “Hilal ve Yıldız” kitabında yazdığını göre, Kinzer İstanbul Boğazı’nı yüzerek geçmek için yanıp tutuşuyormuş. Son gün, bir arkadaşıyla İstanbul’un kuzeyine gitmişler, Rumelikavağı-Anadolukavağı hizasında suya atlayıp, karşıya yüzmüş.

O yüzerken gemi trafiğinin aktığını, ölüm riski olduğunu hatırlatmaya gerek yok.

Ama yapılan bir tür “Züppelik”ti işte. Ve toplumlar, bu tür “Züppeliklere” de sahne olabilirler ve bunu tolere etmeliler.

Ya da daha açıkça şöyle diyebiliriz ki, bir toplumun gelişmişliği, züppeliği tolere etmesiyle doğru orantılıdır. Gelişmiş ülke hoş görür, gelişmemişi ceza verir.