Özdil: Mazallah, bahçeye inerlerse teyakkuzda olun

Yılmaz Özdil, "Montrö-darbe kumpasıyla gözaltına alınan, varlığıyla onur duyduğumuz emekli amirallerimize, oturdukları şehrin dışına çıkmasınlar diye elektronik kelepçe taktılar iyi mi!" ifadelerini kullandı.

Sözcü gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, bugünkü yazısında Möntro bildirisi nedeniyle gözaltına alınmalarının ardından serbest bırakılan emekli amirallare elektronik kelepçe takılmasını köşöesine taşıdı. 

Cezasız kalan suçları hatırlatan Yılmaz Özdil, "Montrö-darbe kumpasıyla gözaltına alınan, varlığıyla onur duyduğumuz emekli amirallerimize, oturdukları şehrin dışına çıkmasınlar diye elektronik kelepçe taktılar iyi mi! Aman dikkat edin ha. Kapılarına da toma dikin. Mazallah, bahçeye mahçeye inerlerse teyakkuzda olun." ifadelerini kullandı. 


 
Sözcü gazetesi yazarı Yılmaz Özdil'in "Elektronik kelepçe" başlıklı yazısı şöyle oldu:

Çok rezalet görmüştük ama, böylesine ilk kez tanık olduk.

Akp'li belediyeler tarafından sağlanan hizmet pasaportlarıyla resmen insan kaçakçılığı yapıldığı ortaya çıktı.

Akp'li belediyelerden inceleme gezisi, sportif faaliyet ayaklarıyla vizesiz gri pasaport kapanların Almanya'ya giderek, araziye uydukları, geri dönmedikleri anlaşıldı.

İstanbul'da sinagogları, bankayı, konsolosluğu havaya uçurup, 59 insanın ölümüne sebep olan, müebbet hapse mahkum edilen köktendinci terörist, Suriye'de Esad'a karşı savaşırken öldürüldü.

Böylece…

Güya müebbete çarptırılan teröristin, kaşla göz arasında serbest bırakıldığı, yurtdışına çıkış yasağı bile konmadığı ortaya çıktı.

Reyhanlı'da 52 insanın canına malolan bombalamanın bir numaralı şüphelisi Nasır adındaki teröristin, Türkiye'den Suriye'ye, Suriye'den Türkiye'ye bir yıl içinde 400 defa geçtiği anlaşıldı, 400 defa!

Türkiye'ye beş milyon Suriyeli girdi.

İki milyonunun kimliği bile yok.

En az bir milyonunun hangi şehirde yaşadığı, adresi bile bilinmiyor.

Ne zaman giriyorlar, ne zaman çıkıyorlar, bilinmiyor.

İstanbul Kumkapı'da Somali sokağı var.

Aslında Katip Kasım Cami Sokağı ama, mahallede yaşayanlar komple kaçak Somalili olduğu için Somali sokağı diye biliniyor.

Somalili otoparkçı var birader, Somalili manav var, Somalili çaycı var.

Mahallede Somalilerin yanısıra Ganalı Nijeryalı Etiyopyalı Fildişi Sahilliler var, tek kelime Türkçe öğrenmeden beş senedir burada yaşayan var.

Geçen hafta haber oldu… Türkiye'nin başkentinde, Kızılay'da iki sokak, Somali sokağı olmuş, Somalili berber var, Somalili market var.

Genelkurmay'ın resmi internet sitesinden “yasadışı sınır geçişleri”ni takip edin lütfen… Myanmarlıların Çanakkale'ye, Moritanyalıların Mersin'e, Bangladeşlilerin Karabük'e, Gabonluların Edirne'ye, Burkina Fasoluların Sivas'a, Eritrelilerin Erzincan'a, Kongoluların Kırşehir'e geldiğini görürsünüz.

Vietnamla aramızda 11 bin kilometre var, kaçak Vietnamlıların Bursa'ya geldiğini görürsünüz.

Sınırlarımız sınır değil, kevgir…

Memlekete enlemesine giren var, boylamasına giren var, çapraz geçen var, Boğaz köprülerinde bile böyle yoğun trafik yok!

İstiklal Caddesi'nde Arapça ve Svahili lisanı konuşuluyor.

Kaçak Kamerunlu gözlük satıyor, kaçak Ruandalı çakmak satıyor, kaçak Ugandalı parfüm satıyor, kaçak Kenyalı şarkı söylüyor.

Zabıtadan fazla kaçak Tanzanyalı işportacı var.

İzmir'de oteller sokağına uğra, kahvede can yeleğiyle oturanlar var.

İnsan kaçakçılığının öylesine boku çıktı ki, can yeleklerini taşımak için ekstra kamyonet masrafı çıkmasın diye, tekneye gitmeden, oteldeyken dağıtıyorlar.

Basmane'de zodyak satılıyor.

İnsanlık tarihi boyunca, dünyada sadece bu ülkede başbakanın yatıyla insan kaçakçılığı yapılıyor kardeşim…

Tansu Çiller'in başbakanken kullandığı President adındaki yatı bastılar, kamaralardan Suriyelilerle Pakistanlılar çıktı.

Bu üçüncü yakalanışıydı.

Vapur seferleri gibi çalışıyor.

Resmi raporlara göre, Türkiye'ye her yıl 300 binden fazla kaçak göçmen giriyor.

Camide uyurken imamın ihbarıyla enselenen Cezayirli var, çöp kamyonuyla kaçırılan Faslı var, okul servisiyle kaçırılan Senegalli var.

Jandarma ekipleri Sakarya'da şehirlerarası asfaltta bavullarıyla yürüyen 90 kişiyi durdurdu, hayrola hemşerim dediler, meğer Pakistanlıymışlar, kaçakçılar yolda bırakmış, yürüye yürüye Edirne'ye gidiyorlarmış…

Konya'da köpek ısırması sonucu hastaneye kaldırılan kişi, kaçak Afganlı çıktı.

Adamını bulursan Türkiye'ye kaçak deve bile sokabiliyorsun.

Suriye'den giriyor.

Hem de öyle tek tük değil, sürü halinde sokuyorlar.

Kaçak papağan giriyor.

Tekirdağ'da kaçak kuğu bulundu.

Havayoluyla kedi sokuyorlar, bavulla akvaryum balığı sokuyorlar,

Edirne'de kanguru bile bulundu, kaçak sokulmuş memlekete…

Ukrayna'da herifin birini limanda yakaladılar, Türkiye'ye spor çantalarının içinde aslan yavruları götürdüğü ortaya çıktı.

Turist ayağıyla Gümüşhane'de dolaşan İsveçli, biyokaçakçı çıktı, endemik bitki türlerimizi ve böceklerimizi yurtdışına kaçırdığı anlaşıldı.

Antalya'da turist ayağıyla dolaşan Macar'ın bitki soğanlarımızı ve toprak numunesi arakladığı anlaşıldı.

Kaçak arı getiriyorlar.

Kaçak kaplumbağa getiriyorlar.

Kaçak maymun getiriyorlar.

Kaçak piton getiriyorlar, üç metre.

Türkiye'den çalınan otomobiller vızır vızır Suriye'ye götürülüyor.

Hem binek araç olarak, hem bombalı araç olarak kullanılıyor.

Sınırlarımız folofoş…

Akp'li bakan yardımcısının makam otomobilini bile araklayıp, Suriye'ye götürdüler.

Çiftlikbank'ın tosunu internette sanal çiftlik kurdu, beğendiğiniz ineğin üstünü tıklayın, şahsi banka hesabıma parayı yatırın, o ineğin etinden sütünden size kar payı ödeyeyim dedi, 400 milyon doları balyaladı, pırrr… Uruguay'a kaçtı.

Tankerbank kurdum diyen uyanık bir arkadaş, akaryakıt tankerleri işleteceğiz, herkes bütçesi kadar hisse alacak, hissesi kadar ortak olacak, her ay elden tiko para ödeme yapacağım, önce Allah'a sonra bana güvenin dedi, 70 milyon lira topladı, vınn… İran'a kaçtı.

TSK içinde saadet zinciri kuruldu, “Forex piyasasında acayip para kazanacağız, bir koyup on alacağız” denildi, özellikle jandarma teşkilatı içinde beş bin rütbeli asker oltaya takıldı, 450 milyon lira tokatlandı… Bu işi organize eden uzman çavuş, Irak'a kaçtı.

Müebbet hapis cezası verilen, Yargıtay tarafından cezası onanan Metro Turizm'in sahibi, Gürcistan'a kaçtı.

Sosyetenin mimarı olarak tanınan tikitoş bir arkadaş, yatırım vaadiyle 20 milyon lira topladı, Miami'ye kaçtı.

Öz kızına cinsel istismar suçundan 18 yıl hapis cezasına çarptırılan medya patronu, İspanya'ya kaçtı.

Sırf bankalara 215 milyon lira borcu olan İnanlar İnşaat'ın sahibi, Kanada'ya kaçtı, tapu bekleyenler birer bardak soğuk su içti.

Foça açık cezaevinden firar eden Sevan Nişanyan, Yunanistan'a kaçtı.

Güya fetoyla mücadele ediliyor…

Zekeriya Öz, Almanya'ya kaçtı.

Ekrem Dumanlı, ABD'ye kaçtı.

Eyüp Can, İngiltere'ye kaçtı.

Akın İpek, İngiltere'ye kaçtı.

Hakan Şükür, ABD'ye kaçtı.

Arif Erdem, Yunanistan'a kaçtı.

The Taraf'ın sahibi, yurtdışına kaçtı.

Uçakla kaçan var, helikopterle kaçan var, tekneyle kaçan var, nehri salla geçerek kaçan var, botla kaçan var.

Elini kolunu sallaya sallaya kaçan var.

Fetonun bankasını kuran armatör, ABD'ye kaçtı.

Hatalı ameliyatlarla ve hakkında 73 soruşturma açılan tüp bebek doktoru, yurtdışına kaçtı.

Kara para aklamakla suçlanan SBK Holding'in patronu Sezgin Baran Korkmaz, Lüksemburg'a kaçtı.

Cami cemaatini ve akrabalarını dolandıran imam, Rus sevgilisiyle birlikte Rusya'ya kaçtı.

Hal böyleyken…

Montrö-darbe kumpasıyla gözaltına alınan, varlığıyla onur duyduğumuz emekli amirallerimize, oturdukları şehrin dışına çıkmasınlar diye elektronik kelepçe taktılar iyi mi!

Aman dikkat edin ha.

Kapılarına da toma dikin.

Mazallah, bahçeye mahçeye inerlerse teyakkuzda olun.
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri