Katilin Bahanesi! Sevgiliydik…

Türkiye her gün bir yenisini duyduğumuz, vahşice işlenen kadın cinayetlerini engellemenin yollarını ararken canavar katiller cezada indirim için 'sevgiliydik' , 'erkekliğime laf etti' gibi sözcükleri neden söylüyor?

Kadın cinayeti davalarında, sanıklar genellikle savunmalarında aldatıldıklarını, sevgili ya da eski sevgili olduklarını öne sürüyor. Öğretim üyesi Aylin Sözer'in öldürülmesine ilişkin soruşturmada, şüpheli Kemal Ayyıldız ifadesinde bir dönem ilişki yaşadıklarını iddia etmiş, Aylin Sözer'in ailesi ise bu iddianın doğru olmadığını söylemişti. Kadın cinayeti davalarında karşılaştığımız benzer savunmaları, bu savunmalara neden başvurulduğunu ve öne sürülen ‘sevgiliydik’ gibi ifadelerin cezada indirim uygulanmasına etkisi olup olmadığını kadın hakları savunucuları ve hukukçulara sorduk.

‘İLİŞKİLERİ YOKSA DA VARMIŞ GİBİ YAPIYORLAR’

Avukat Süreyya Kardelen Yarli, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) kasten öldürme fiilinin sevgili ya da eski partner tarafından işlenmiş olmasına yönelik cezayı azaltıcı bir madde bulunmadığını belirtiyor.

Yarli, hukuktaki farklı yargılama pratiklerinden dolayı suçun faillerinin ‘haksız tahrik' maddesinden yararlanarak cezada indirim aldıklarını söylüyor.

Yarli, “Bu noktada failler, öldürülen kişi ile arasında bir ilişki olsa da olmasa da her fırsatta bir ilişki varmış gibi deklare etmekte ve bu ilişkiden doğan bir problemden dolayı öldürmek zorunda kaldıkları savunmalarını yapmaktadır” ifadelerini kullanıyor.

Haksız tahrik maddesinin özellikle kadına yönelik cinayetlere çok sınırlı ve dar bir yorumla uygulanması gerektiğini düşünmekteyim.

Avukat Yarli

Avukat Yarli, ‘Beni aldatıyordu öldürdüm.', Beni terk etmek istedi, çok üzüldüm yaraladım.', ‘Bana veya erkekliğime laf etti', ‘Gözüm döndü bıçakladım.' gibi ifadelerin haksız tahrik indirimi alabilmek için savunmalara eklendiğini aktarıyor.

Haksız tahrik maddesinin Türk Ceza Kanunu'nda çok geniş yorumlandığını anlatan Avukat Süreyya Kardelen Yarli, “Bu madde her sinirlenen, aldatılan veya gözü dönen için uygulandığından dolayı, failler bunu bilmekte ve o kişi ile hiçbir ilişkileri olmasa dahi varmış gibi yargılama makamını yanlış yönlendirerek bu maddenin uygulanmasına çalışmaktadır. İyi hal indirimi gibi bu maddenin de her dosya için değil istisnai durumlarda uygulanması gerektiğini düşünmekteyim” ifadelerini kullandı.

‘HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ CESARETLENDİRİYOR'

Yarli, medyada yer alan kadın cinayeti haberlerinde özel hayata vurgu yapılmasının öldürmeyi meşru bir pozisyona soktuğunu bunun da failleri yüreklendirdiğini söylüyor.

Avukat Yarli sözlerini şöyle noktaladı: Bu sebepte haksız tahrik maddesinin özellikle kadına yönelik cinayetlere çok sınırlı ve dar bir yorumla uygulanması gerektiğini düşünmekteyim. Aksi halde tüm potansiyel faillerin önünü yargı camiası olarak elbirliği ile açmış olacağız

NE YAPMALI?

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü kadın cinayetlerinin önlenmesi için yapılması gerekenleri anlatıyor. Güllü'ye göre Türkiye'de bir kadın politikası yok ve kadınlar dönem dönem siyasetin malzemesi yapılıyor.

İstanbul Sözlemesi ve 6284 sayılı kanunun olduğunu fakat uygulamaların sadece mevzuatta kaldığını aktaran Güllü, “Yargı dağıtacak hakim ve savcılarda zihniyet dönüşümünü sağlamazsanız mevzuat işe yaramaz. Şiddet konulu vakada cezasızlık yaşanırsa, hukuka güven azalır ve kadın yalnızlaştırılarak, kaderine mahkum edilir” değerlendirmesinde bulundu.

Sokak ortasında katledilen Emine Bulut'u anımsatan Canan Güllü “Ölmek istemiyorum diyen bir kadının çığlığını duymaktan aciz bir mahkeme vardı. Hepimiz kadına karşı şiddet konusunun taraflarıyız ve siyaset üstü olarak mücadele etmeliyiz. Medya dilini değiştirerek, yargı ve kolluk önyargısız yaklaşarak ve kanunları uygulayarak, yerel yönetimler mekanizmalara ulaşmayı sağlayarak, özel sektör çalışanlarını bilgilendirerek, bu çalışmaları acilen yapmalıyız. Yoksa daha çok kadın, çocuk istismara uğrar. Birlikte mücadele ağını hızlıca örmeliyiz” diyerek sözlerini noktaladı.

‘GERÇEK DIŞI BEYANLARDA BULUNUYORLAR’

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu avukatlarından Gül Erdoğmuş tarafların sevgili olmasının kanun gereğince ceza miktarı üzerinde etkisi olmadığını söylüyor. Erdoğmuş birçok davada sanıkların gerçek dışı beyanlarda bulunarak cezada indirim almaya çalıştıklarını anlatarak, “Hatta bu senaryoda öldürülen kadının sanığa hakaret ettiği ve sanığın da bu hakaret karşısında haksız tahrik ile eylemini gerçekleştirdiği ileri sürülüyor” ifadelerini kullandı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri