Hasta Hakları, Hekim hakları

Bu yazımızda amacımız son gelişmeler ışığında Türkiye’de hasta hakları ve hekim hakları açısından durumun değerlendirilmesidir.

Prof. Dr. Mustafa TÖZÜN

**

Bu yazımızda amacımız son gelişmeler ışığında Türkiye’de hasta hakları ve hekim hakları açısından durumun değerlendirilmesidir. Konu, literatürün taranması ile temelde İnsan Hakları çerçevesinden ele alınarak incelenmiştir (1-8).

Hak Kavramı ve Hukukun Temel Unsurları:

Hak, adalete ve hukuka uygun olarak bireylere tanınan bir yetkidir. Bireylerin toplumsal yaşamda sahip oldukları haklar, adalet ve hukuk ilkelerine dayanır. Haklar, bireylerin özgürlüklerinin ve güvenliklerinin korunması için temel bir unsur olarak kabul edilir. Devletler, hukuk kurallarıyla bu hakları tanımlar ve düzenler; ancak hakların kapsamı ülkeden ülkeye değişebilir ve bu da hak kavramında belirsizlik yaratır.

Haklar genel olarak iki ana kategoriye ayrılır:

  • Pozitif haklar: Bu haklar, belirli bir eylemde bulunulmasını gerektirir. Örneğin, eğitim hakkı pozitif bir haktır; çünkü bireyin eğitim görmesi için devletin veya ilgili kurumların aktif rol üstlenmesi gerekir.
  • Negatif haklar: Bu haklar ise, belirli bir eylemde bulunulmamasını ve bireyin haklarına saygı gösterilmesini gerektirir. Örneğin, ifade özgürlüğü negatif bir hak olarak değerlendirilir; çünkü bireyin düşüncelerini açıklama özgürlüğüne müdahale edilmemesi gerekir.

Hukuk, toplumsal yaşamı düzenleyen yasaların bütünüdür. Toplum düzeninin sağlanması ve bireylerin haklarının korunması amacıyla oluşturulan hukuk sistemi, çeşitli yasa ve düzenlemelerden oluşur.

Yasal düzenlemeler kendi içinde bir normlar hiyerarşisine sahiptir. Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçtiğimizden bugüne Türkiye’de normlar hiyerarşisi şu şekildedir: Anayasa, Uluslararası Antlaşmalar, Kanun, OHCK (Olağanüstü Hal Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi), Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, Yönetmelik, Yönerge, Tebliğ, Genelge, Talimat (9).

Hak ve Ödev İlişkisi: Talepkâr ve Yükümlü İkilisi:

Hak kavramı, karşılıklı hak ve ödev ilişkisini içerir. Toplumda hakların varlığı, her zaman bir ödevle bütünleşir ve bu ilişki iki temel taraf üzerinden şekillenir. Talepkâr, bir hakkı talep eden ve o hakkın kendisine tanınmasını isteyen kişidir. Yükümlü ise, talep edilen hakkın gereğini yerine getirmekle sorumlu olan taraftır.

Hak ve ödevler birbiriyle bağlantılıdır; birinin hakkı diğerinin ödevidir. Yani, bir kişi hak sahibi olduğunda, karşı tarafta bu hakkın hayata geçirilmesi için bir yükümlülük doğar. Bu karşılıklı ilişki, toplumsal düzenin ve adaletin sağlanmasında temel bir rol oynar.

Özellikle hekim ve hasta ilişkisi gibi sağlık alanında bu ikili önemli bir rol oynar. Hasta bir hakkını talep ettiğinde, hekim bu hakkın gereğini yerine getirmekle yükümlü olur. Böylece, sağlık hizmetlerinde hem hastaların hakları hem de sağlık çalışanlarının ödevleri bir arada değerlendirilir ve karşılıklı olarak uygulanır (5).

İnsan Hakları Kuramının Kökeni ve Evrenselliği:

İnsan hakları kuramı, Batı’da modern devletin yükselişiyle ortaya çıkmış, evrensel olarak kabul edilse de uygulamada farklılık göstermektedir. Onurlu yaşam hakkı temel kabul edilirken insan hakları toplumsal ve hukuki gelişmelerle şekillenmiştir. 18. yüzyılda burjuva sınıfı temel haklar elde etmiş, 1850'lerde Almanya'daki işçi hareketleri sağlık sigortasının yayılmasına yol açmıştır ve 1890’larda ise sağlık sigortası, sosyal görev olarak tanımlanmıştır (4).

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi (İHEB):

Haklar açısından dünyada gelinen en önemli nokta İHEB olup Bildirge, 10 Aralık 1948'de Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilmiş, insan haklarının evrenselliğini ve devredilemezliğini ilk kez uluslararası düzeyde ilan etmiştir. Bildirge; insan onuru, özgürlük, adalet ve barışın korunmasını temel alır, üye devletlere insan haklarına saygıyı rehber gösterir ve uluslararası iş birliğinin önemini vurgular.

Başlıca İlkeler:

  • İnsanlık onurunun ve eşitliğin tanınması
  • Özgürlük, adalet ve barışın sürdürülebilirliği için insan haklarına saygı
  • Hukukun üstünlüğü ile insan haklarının korunması
  • Devletler arasında insan haklarının evrensel olarak tanınması ve iş birliği

İHEB Maddeleri ve Hakların Kısa Açıklamaları:

  • Madde 1: Özgürlük ve Eşitlik – Tüm insanlar onur ve haklar bakımından özgür ve eşit doğar; akıl ve vicdan sahibidirler ve birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmalıdırlar.
  • Madde 2: Ayrımcılık Yasağı – Herkes, cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasal veya başka bir görüş, ulusal ya da toplumsal köken gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin bu bildirgedeki haklardan yararlanır.
  • Madde 3: Yaşama ve Güvenlik Hakkı – Herkesin yaşama, kişi özgürlüğü ve güvenliğinin korunması temel bir haktır.
  • Madde 4: Kölelik ve Kulluk Yasağı – Hiç kimse köle ya da kul tutulamaz; kölelik ve köle ticareti her türlü biçimiyle yasaktır.
  • Madde 5: İşkence ve Zulüm Yasağı – Kimse işkenceye, zalimane, insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele veya cezaya tabi tutulamaz.
  • Madde 6: Yasa Önünde Tanınma – Herkes, her yerde hukuk tarafından bir kişi olarak tanınma hakkına sahiptir.
  • Madde 7: Eşitlik ve Koruma – Herkes yasa önünde eşittir ve ayrım yapılmaksızın yasa tarafından eşit korunma hakkına sahiptir.
  • Madde 8: Etkin Yargı Hakkı – Herkes, kendisine anayasa veya yasa ile tanınan temel haklarının ihlâli durumunda yetkili ulusal mahkemelere başvurma hakkına sahiptir.
  • Madde 9: Keyfi Tutuklama Yasağı – Hiç kimse keyfi olarak tutuklanamaz, alıkonulamaz veya sürgün edilemez.
  • Madde 10: Adil Yargılanma Hakkı – Herkes, haklarının ve yükümlülüklerinin ya da kendisine yöneltilen suçlamaların belirlenmesinde tam bir eşitlikle bağımsız ve tarafsız bir mahkemede adil yargılanma hakkına sahiptir.
  • Madde 11: Masumiyet Karinesi ve Savunma Hakkı – Bir suçla itham edilen herkes, savunması için gerekli tüm güvencelere sahip olarak suçlu olduğu kanıtlanana dek masum sayılır.
  • Madde 12: Özel Hayatın Korunması – Kimsenin özel yaşamı, ailesi, konutu veya yazışmaları keyfi olarak ihlal edilemez.
  • Madde 13: Seyahat ve İkamet Hakkı – Herkesin, ülke içinde serbestçe dolaşma ve ikamet etme hakkı vardır; ayrıca, ülkesinden ayrılma ve geri dönme hakkına da sahiptir.
  • Madde 14: İltica Hakkı – Zulüm görme tehlikesiyle karşılaşan herkesin başka ülkelere sığınma ve sığınma hakkından yararlanma hakkı vardır.
  • Madde 15: Vatandaşlık Hakkı – Herkesin bir vatandaşlığa sahip olma ve bunu değiştirme hakkı vardır.
  • Madde 16: Evlenme ve Aile Kurma Hakkı – Evlilik yaşı ve şartlarına ulaşan herkesin, ırk, milliyet veya din ayrımı gözetmeksizin evlenme ve aile kurma hakkı vardır.
  • Madde 17: Mülkiyet Hakkı – Herkesin tek başına veya başkalarıyla ortaklaşa mülkiyete sahip olma hakkı vardır; mülkiyetinden keyfi olarak yoksun bırakılamaz.
  • Madde 18: Düşünce, Vicdan ve Din Özgürlüğü – Herkesin düşünce, vicdan ve din özgürlüğü vardır; bu hak, din değiştirme ve öğretme özgürlüğünü de kapsar.
  • Madde 19: Kanaat ve İfade Özgürlüğü – Herkes, düşünce ve görüşlerini ifade etme, alma ve yayma özgürlüğüne sahiptir.
  • Madde 20: Toplanma ve Örgütlenme Hakkı – Barışçıl olarak toplanma ve dernek kurma hakkı herkes için güvence altındadır.
  • Madde 21: Yönetime Katılım – Herkes, doğrudan veya serbestçe seçilmiş temsilciler aracılığıyla ülke yönetimine katılma hakkına sahiptir.
  • Madde 22: Toplumsal Güvenlik Hakkı – Herkes, toplumun bir üyesi olarak sosyal güvenlik hakkına sahiptir; ekonomik, toplumsal ve kültürel haklardan yararlanma hakkı vardır.
  • Madde 23: Çalışma Hakları – Herkesin çalışmak, işini seçmek, adil ve elverişli çalışma koşullarına sahip olmak ve işsizlikten korunmak hakları vardır.
  • Madde 24: Dinlenme ve Boş Zaman Hakkı – Herkesin, çalışma saatlerinin makul bir şekilde sınırlandırılması ve periyodik ücretli tatil hakkı dahil, dinlenme ve boş zamana hakkı vardır.
  • Madde 25: Yaşam Standartları Hakkı – Herkesin, kendisi ve ailesi için sağlık, refah, barınma, beslenme ve tıbbi bakım dahil uygun bir yaşam standardına sahip olma hakkı vardır.
  • Madde 26: Eğitim Hakkı – Herkesin eğitim hakkı vardır; temel eğitim ücretsiz ve zorunludur.
  • Madde 27: Kültürel Yaşama Katılım – Herkes, toplumun kültürel yaşamına katılma, sanattan yararlanma ve bilimsel ilerlemelerden faydalanma hakkına sahiptir.
  • Madde 28-29: Toplumsal Düzen ve Sorumluluklar – Herkesin, bu bildirgede tanınan hakların tam anlamıyla gerçekleşebileceği bir toplumsal düzende yaşama hakkı vardır; hakların kullanılması başkalarının hak ve özgürlüklerine saygı ile dengelenir.
  • Madde 30: Hakların Kötüye Kullanılmaması – Hiçbir şey bu bildirgedeki hakların ve özgürlüklerin yok edilmesi amacıyla yorumlanamaz veya kullanılmaz (1, 3).

Hekimlik ve İnsan Hakları Bildirgesi:

İnsan Haklarına Bağlılık:

Hekimler, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'ne ve tüm insan hakları belgelerine uymayı, insan haklarının bütünselliğini ve bölünmezliğini kabul ederler.

Ayrımcılığa Karşı Durmak:

Irk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal görüş, sosyal köken gibi ayrımcılıkların karşısında durur; toplumsal cinsiyet eşitliğini gözetir ve eşitsizliklerin kaldırılmasını öncelerler.

Sağlık Hakkının Korunması:

Hekimler sağlıklı yaşam için barınma, beslenme ve temiz su gibi temel belirleyicilerin önemini bilir ve herkesin nitelikli, ücretsiz, eşit sağlık hizmetine ulaşma hakkını savunurlar.

Çifte Yükümlülük ve Klinik Bağımsızlık:

Zor durumlarda dahi hastalarının yararını önceliklendiren hekimler, tıbbi etik ve vicdanlarına aykırı davranmaya zorlanamaz; klinik kararlarında bağımsızdırlar.

İşkence ve İnsan Hakları İhlallerine Karşı Tutum:

Hekimler işkence ve insanlık dışı muameleleri onaylamaz, belgeler ve adalet için mücadele eder; savaş ve çatışma koşullarında da insan haklarını savunurlar

Hekimlerin Toplumsal Sorumlulukları:

Toplumsal Kaynakların Akılcı Kullanımı:

Hekimler, sağlık hizmetlerinde kullanılan kaynakların adil ve akılcı kullanımını savunur; en çok ihtiyaç duyulan alanlara öncelik verilmesini sağlar.

Bütüncül Sağlık Yaklaşımı:

Sağlık sorunlarının sosyal, ekonomik ve çevresel boyutlarını dikkate alarak koruyucu, tedavi edici ve geliştirici sağlık hizmetlerinin bir bütün olarak sunulmasını destekler.

Politika Belirleyicileri ile İletişim:

Hekimler, sağlık ve sosyal politikaları etkileyen yetkilileri uyarmak, kamuoyunu bilgilendirmek ve sağlık eşitsizliklerini azaltmak için çalışmalar yapar.

Demokratik Katılım ve Meslek Örgütleri:

Hekimler, demokratikleşme sürecine aktif katılım sağlar, meslek örgütleri ve halkla iş birliği içinde sağlık politikalarının geliştirilmesine katkıda bulunur.

HEKİM HAKLARI:

Hekim Hakları Bildirgesi:

Hekimin Hizmet Verdiği Kişilere İlişkin Hakları:

Hekimler, hiçbir ayrım gözetmeden tıbbi ölçütlere dayalı olarak hizmet sunar. Şiddet ve kötü muameleye maruz kalmaları halinde hizmet sunmaktan çekilebilirler, ancak acil durumlarda sorumlulukları devam eder.

Korunma ve Güvenlik Hakkı:

Hekimler, çalışma ortamlarında enfeksiyon ve diğer mesleki risklere karşı güncel korunma araçlarına erişim hakkına sahiptir. Bu araçların yetersizliği durumunda, kendilerini koruma önceliklidir.

Mesleki Bağımsızlık ve Karar Verme:

Hekimler klinik kararlarında tam bağımsızdır. Kişisel, toplumsal veya politik baskılar meslek etiğine aykırı kararlar almalarını engeller.

Çalışma Koşulları ve Hakları:

Hekimler, sağlıklı ve güvenli çalışma koşulları, adil ücret, sürekli eğitim ve hukuki destek gibi çalışma haklarına sahiptir. Mesleki uygulamalarında etik olmayan taleplere boyun eğmezler.

Örgütlenme ve Katılım:

Hekimlerin örgütlenme, sendika kurma, yönetsel kararlara katılma ve mesleki denetim hakları vardır. Bu haklar mesleki bağımsızlık ve hakların korunması için önemlidir (2).

Hekimin İlişkiler Örüntüsü: Hak ve Ödevler:

Hekim-hasta ilişkisi; karşılıklı haklar, sorumluluklar ve kurumların desteğiyle şekillenir. Sağlık politikaları ile kamu ve devlet görevler belirlerken, meslektaş dayanışması da mesleki hakları korur. Tarafların yükümlülüklerini yerine getirmesi, etkin ve adil sağlık hizmeti sağlar.

Sağlık Sektörüne Özel Hekim Hakları:

Sanayi: Hekimlere teknolojik ve tıbbi araçlar sunmak, etik üretim yapmak.

Devlet: Hekimlerin yasal haklarını koruyup sağlık politikalarını düzenlemek.

Kurum: Çalışma koşullarını iyileştirmek ve mesleki gelişimi desteklemek.

Hasta ve yakını: Hekimlere saygı göstermek ve tedavi sürecine katılmak.

Hekimin Hukuki Hakları:

Hekimlerin hukuki, bireysel, mesleki ve toplumsal temel hakları şunlardır: Yasal haklarını talep edebilme; güvenli ortamda çalışma ve makul iş yükü; mesleki gelişim fırsatlarına erişim, baskı ve haksız muameleden korunma, kaliteli ve sürekli eğitim alma; etik dışı görevleri reddetme; adil ücret ve sosyal haklardan yararlanma, sağlık politikalarına katılım; meslektaşlarıyla dayanışma ve topluma karşı sorumluluklarını yerine getirme.

HEKİMİN SORUMLULUK ALANLARI:

  • Yasal Sorumluluklar:

Hekimler, mesleki uygulamalarında yürürlükte olan kanun ve düzenlemelere tam bir uyum göstermekle yükümlüdür. Yasal çerçeveye uygun hareket edilmesi, hem mesleki faaliyetlerin hukuka uygunluğunu sağlar hem de hasta ve toplumun güvenini pekiştirir. Yasal sorumluluklar, hekimlerin görevlerini icra ederken karşılaşabilecekleri olası hukuki riskleri en aza indirgemeye yönelik bir zorunluluktur.

  • Etik Sorumluluklar:

Mesleki etik kurallarına bağlılık, hekimlik mesleğinin temel taşlarından biridir. Hekimler, hasta haklarına titizlikle saygı göstermeli ve meslektaşlarıyla dürüst, şeffaf ilişkiler kurmalıdır. Etik sorumluluklar, mesleki uygulamalarda vicdan, tarafsızlık ve doğruluk ilkelerinin gözetilmesini zorunlu kılar.

  • Ahlaki Sorumluluklar:

Toplumun ve bireylerin sağlık haklarını korumak, insan onuruna uygun davranışlarda bulunmak ve vicdani yükümlülükleri yerine getirmek hekimin ahlaki sorumlulukları arasındadır. Bu, yalnızca mesleki bir gereklilik değil, aynı zamanda toplumsal güvenin inşasında da temel bir unsurdur.

  • Sosyal Sorumluluklar:

Hekimler, sağlık hizmetlerinin topluma adil ve eşit şekilde sunulmasını gözetmekle yükümlüdür. Ayrıca halk sağlığının korunması ve geliştirilmesi için çaba sarf etmek, sağlık politikalarına katkıda bulunmak ve toplumsal faydayı ön planda tutmak sosyal sorumlulukların kapsamındadır.

Sorumluluk Kümeleri:

İnsanlık, evrensel etik çerçevesinde hayatı koruma sorumluluğunu taşır. Ulus üyeleri toplum sağlığını destekler ve vatandaşlık görevlerini yerine getirir. Aydınlar bilimsel temelde toplumu bilgilendirir ve etik standartları gözetir. Sağlık çalışanları mesleki etik ve hasta haklarına bağlıdır, ekip çalışmasına katkı sağlar. Kurum üyeleri ise politika ve dayanışmaya uyarak hizmet kalitesini yükseltir.

Uluslararası Düzenlemelerden Gelen Hekim Sorumlulukları:

Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği sözleşmeleri ile Dünya Tabipler Birliği Bildirgeleri, hekimlerin insan haklarına saygı göstermesi, mesleki etik standartlara uyması ve toplumsal sorumluluklarını yerine getirmesini zorunlu kılar. Ayrıca sağlık hizmetlerine erişim ve adil davranış ilkeleri vurgulanır.

Ulusal Düzenlemelerden Gelen Hekim Sorumlulukları:

Ceza hukuku, hekimlerin kusurlu davranışlarını cezalandırır. İdare hukuku, hekimlerin kamu idaresiyle ilişkilerini düzenler. Medeni hukuk, verilen zararların tazminini Borçlar Kanunu'na göre ele alır. Sağlık yasaları ise mesleki kuralları belirler (5).

**

HASTA HAKLARI:

Hasta Hakları Bildirgesi:

Kapsam ve Tanım:

Hasta hakları, sağlık hizmetlerinden yararlanma, bilgilenme, seçim yapma ve mahremiyet gibi temel hakları kapsar. Evrensel insan haklarının tıp alanındaki uzantısıdır.

Sağlık Hizmetlerinden Yararlanma:

Hastalar ayrımcılığa uğramadan, özgür ve güvenli ortamda, nitelikli sağlık hizmeti alma hakkına sahiptir. Kaynaklardan adil yararlanma ilkesi esastır.

Bilgilendirme ve Aydınlatılmış Onam:

Hastaların durumları hakkında anlaşılır şekilde bilgi alma, tıbbi kayıtlara ulaşma ve tedavi seçeneklerini bilerek karar verme hakkı vardır. Onam süreci özgür ve bilinçli olmalıdır.

Mahremiyet ve Güvenlik:

Hastaların kişisel bilgilerinin gizliliği korunmalı, sağlık hizmeti güvenli ve süreklilik içinde sunulmalıdır. Sağlık çalışanları hasta mahremiyetine saygı göstermelidir (2).

HASTA HAKLARI VE HUKUKİ DÜZENLEMELER:

1981 Lizbon Bildirgesi:

Dünya Tabipler Birliği tarafından kabul edilen bu bildirge, hastaların sağlık hizmetlerinde bilgi alma, onam verme ve saygı görme haklarını detaylandırmıştır.

1994 Amsterdam Bildirgesi:

Avrupa düzeyinde hasta haklarının korunmasını amaçlayan bu belge, hasta mahremiyeti ve tedavi sürecine aktif katılımı vurgulamaktadır.

Bali Bildirgesi (1995):

Hasta haklarının geliştirilmesi ve hasta güvenliğinin artırılması için uluslararası standartlar belirlemiş, sağlık kuruluşlarının sorumluluklarını tanımlamıştır.

İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi (1996):

Hasta haklarını insan hakları bağlamında ele alan bu sözleşme, tıbbi müdahalelerde etik ve hukuki sınırları belirleyerek hasta onamının önemini vurgulamaktadır.

Avrupa Hasta Hakları Sözleşmesi:

Sözleşme, Avrupa'da hasta hakları bilincini artırmayı ve korunmasını amaçlar. On dört (14) temel hakkı içerir; onay, bilgi ve seçim özgürlüğü gibi başlıca haklara vurgu yapar. Ayrıca sağlık politikalarında sosyal katılımı teşvik eder ve Türkiye’deki hasta hakları mevzuatına kaynak olur.

**

HUKUKSAL ÇERÇEVEDE HASTA-HEKİM İLİŞKİSİ:

Vekalet İlişkisi Yaklaşımı:

Yargıtay hasta-hekim ilişkisini çoğunlukla vekalet ilişkisi olarak görmekte, hekimin hastanın işini görme yükümlülüğü üstlendiği kabul edilmektedir.

Özel Hukuktaki Yetersizlikler:

Türk Borçlar Kanunu'nda hasta-hekim ilişkisini tam karşılayan özel bir sözleşme türü bulunmamaktadır; bu durum hukuki uygulamalarda karışıklıklara neden olmaktadır.

Diğer Hukuki Nitelikler:

Hekimlik uygulamaları vekalet sözleşmesi dışında "vekaletsiz iş görme", "eser sözleşmesi" veya "haksız fiil" kapsamında da değerlendirilebilmektedir

Sağlık Kurumunun Etkisi:

Hastanın sağlık kuruluşuyla ilişkisi, kurumun özel veya kamuya ait olması ve hastane kabul sözleşmesinin türü uygulanacak hukuki prosedürü doğrudan etkilemektedir (6).

SAĞLIK HAKKININ ÖNEMİ:

Sağlık, bireylerin yaşam boyu vazgeçemeyecekleri temel bir haktır ve hasta hakları bu hakkın korunmasını sağlar. Sağlık hakkı, bireyin sağlıklı ve onurlu yaşam sürmesi için vazgeçilmezdir.

Hasta Haklarının Kapsamı:

Hasta hakları, hastaların sağlık hizmetlerinden adaletli ve eşit şekilde yararlanmasını, bilgilendirilmesini, mahremiyetinin korunmasını ve karar süreçlerine aktif katılımını sağlar.

İnsan Hakları ile İlişkisi:

Hasta hakları, insan haklarının sağlık alanındaki uzantısıdır. Anayasa, uluslararası sözleşmeler ve yönetmeliklerle güvence altına alınmış, insan onurunun korunmasına odaklanır.

Temel Prensipler:

Hasta hakları; saygı görme, özgürlük, güvenlik, mahremiyet, bilgi edinme ve katılım gibi temel prensipler çerçevesinde şekillenir ve uygulanır.

TÜRKİYE'DE HASTA HAKLARININ GELİŞİMİ:

Türk tarihinde hasta hakları, Osmanlı döneminde hastalara sevgi, saygı ve şefkatle yaklaşılmasıyla manevi bir olgu olarak yer almıştır. Bimarhane ve Dar’ülşifa gibi kurumlarda ücretsiz tedavi ve hastaların konforuna önem verilmiştir.

1928’den itibaren Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarz-ı İcrasına Dair Kanun gibi yasal düzenlemelerle başlayan hasta hakları mevzuatı, 1998 Hasta Hakları Yönetmeliği ile kapsamlı bir çerçeveye kavuşmuştur. Ancak bu mevzuat düzenlemesi kanun statüsünde değil, yönetmelik düzeyindedir.

Türkiye’de hasta haklarıyla ilgili bilinçlenme artmasına rağmen, özel bir hasta hakları kanununun bulunmaması eksiklik olarak görülmektedir. Ayrıca hasta hakları konusunda hem sağlık çalışanları hem hastalar arasında bilgi eksikliği devam etmektedir.

Hastaların Sağlık Hizmetlerinden Yararlanma Hakları:

Bireyler, hastalandıklarında sağlık kurumlarına başvurma ve tedavi olma hakkına sahiptir. Sağlık hizmetleri tedavi, rehabilitasyon, koruyucu sağlık ve sağlığın sürekliliğini sağlama amaçlıdır. Herkese, hastalığın türü, zamanı, yeri ve mali durumu gözetilmeksizin eşit sağlık hizmeti sunulmalıdır. Etkili sağlık politikaları ile hastaların sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırılmalıdır

Adalet ve Hakkaniyet Prensipleri:

Sağlık hizmetlerinde adalet ve hakkaniyet gereği, herkese ihtiyaca göre objektif kriterlerle hizmet sunulmalıdır; sağlık personeli bu ilkelere uymakla yükümlüdür.

Bilgilendirme ve Onam Hakkı:

Bilgi Edinme Hakkı: Hasta, tedavi süreci ve riskleri hakkında yeterli ve uygun şekilde bilgilendirilmelidir.

Aydınlatılmış Onam: Her tıbbi işlemden önce hastanın veya yasal temsilcisinin rızası alınır; acil durumlarda ise yasal düzenlemelere uyulur.

Sağlık Kurumu ve Sağlık Çalışanını Seçme Hakkı:

Hastalar, sağlık kuruluşunu ve personelini seçme, değiştirme ve konsültasyon isteme haklarına sahiptir. Bu tercihlerde mevzuata göre ücret farkları doğabilir. Doktor seçimi, hastanın onurunun ve güveninin korunmasında önemlidir.

Mahremiyet ve Özel Hayatın Korunması:

Mahremiyet Hakkı:

Mahremiyet hakkı, bireyin yaşamındaki özel sırlarını, bilgilerini ve kişisel alanını izinsiz paylaşılmaktan korur. Hasta mahremiyeti, hastanın onur ve kişilik haklarının korunmasını sağlar

Bilgi Gizliliği:

Hastanın sağlık durumuna ilişkin tüm bilgiler, kanunla izin verilen durumlar dışında gizli tutulmalıdır. Sağlık çalışanları bu bilgileri yetkisiz kişilere açıklayamazlar.

Bedensel Mahremiyet:

Muayene ve tedavi sırasında hastanın bedensel mahremiyetine özen gösterilmeli, işlemler hastanın rahat edeceği ortamda ve gizlilik içinde yapılmalıdır.

Hukuki ve Etik Koruma:

Mahremiyet ihlalleri hukuki yaptırımlara tabidir. Etik kurallar ve hasta hakları yönetmeliği, hastaların özel yaşamlarının korunmasını zorunlu kılar.

Tedaviyi Reddetme ve Durdurma Hakkı:

Hasta, tedaviyi reddetme veya durdurma hakkına sahiptir; bu karar öncesi hastaya sonuçlar açıklanmalıdır. Tedavi reddi, ileride hastanın aleyhine kullanılamaz. 18 yaş altı veya ayırt etme yetisi olmayanlarda yasal temsilci onam verir. Acilde rıza alınamazsa müdahale yapılır, ardından bilgilendirme sağlanır.

Kayıtların İncelenmesi ve Düzeltilmesi Hakkı

Hastalar, tıbbi kayıtlarını inceleyebilir, kopyasını alabilir ve hatalı bilgilerin düzeltilmesini talep edebilir. Kayıtların doğru tutulması ve gizliliğinin korunması, sağlık personelinin etik ve yasal sorumluluğudur.

Hasta Güvenliği ve Refakatçi Bulundurma Hakkı

Hasta Güvenliği Hakkı:

Hastalar, sağlık kurumlarında can ve mal güvenliği açısından koruma talep etme hakkına sahiptir. Sağlık hizmetlerinin güvenli ve kesintisiz sunulması için gerekli tedbirler alınmalıdır

Refakatçi Bulundurma Hakkı:

Hastalar, tedavi ve bakım süreçlerinde mevzuat ve sağlık kurumlarının imkânları doğrultusunda, ihtiyaç duydukları takdirde refakatçi bulundurma hakkına sahiptir.

İnsani Değerlere Saygı:

Sağlık çalışanları, hastaların insani değerlerine saygı göstermeli; sevgi, saygı ve güler yüzle yaklaşarak hastaların psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarını desteklemelidir.

Dinsel Vecibelerin İfa Edilmesi ve Hizmetlerden Yararlanma:

Hastalar, inançlarına uygun dini vecibelerini yerine getirme hakkına sahiptir ve bu süreçte gerekli destek sunulmalıdır. Dini ihtiyaçların karşılanması, mahremiyet ve saygı gözetilerek sağlanmalı, hastaların iyileşmesine katkıda bulunmalıdır.

Sağlık Kurumu Dışında Sunulan Hizmetlerden Yararlanma:

Hasta Hakları Yönetmeliği’nin 41. maddesine göre, hastalar sağlık kurumuna gidemediğinde bulundukları yerde sağlık hizmeti alma hakkına sahiptir. Bu hak doğal afetler ve olağanüstü durumlarda da geçerlidir; ayrıca ilgili usuller Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenir ve eşit sağlık hizmetine erişimi amaçlar.

Hastalar, hakları ihlal edildiğinde kurum içinde veya dışında şikâyet ve dava hakkına sahiptir. Şikâyet süreçleri hakların korunması ve hizmet kalitesinin artmasını hedefler. Bilgilendirilmiş şekilde yasal yollara başvuru ve sağlık kurumlarının çözüm odaklı yaklaşımı önemlidir.

Ötenazi Düzenlemeleri:

Ötenazi, tedavisi olmayan hastaların acısız ve onurlu şekilde hayatlarının sonlandırılmasıdır. 1623'te Bacon'un tanımladığı ötenazi, Türkiye’de yasaktır ve etik ile hukuki tartışmalar yaratır. Dünyada da çoğu ülkede yasal değildir (7,8).

**

Son olarak;

Avrupa’da Hasta Hakları:

Finlandiya, 1993’te hasta haklarını kanunla düzenleyen ilk Avrupa ülkesidir. Norveç 1999’da ve Fransa 2002’de hasta haklarına dair özel yasalar kabul etmiştir; Fransa’da 2005’te yaşamı sonlandırma hakkı da eklenmiştir. İngiltere’de çalışmalar 1990’larda başlamış, İsviçre ve Belçika’da ise hasta hakları farklı kanunlar içinde ele alınmış, Belçika 2002’de özel yasa çıkarmıştır. Almanya’da hasta hakları önce Medeni Kanun’a (2002), sonra 2013’te özel bir yasaya dahil edilmiştir.

Kaynaklar:

  1. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, 10 Aralık 1948.
  2. Türk Tabipleri Birliği (2010). Etik Bildirgeleri. TTB yayınları, Ankara, 14.
  3. Sağlam, F. (2019). İnsan hakları evrensel bildirgesi’nde tüm hak ve özgürlüklere yönelik kurallar üzerine bir deneme. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, 25(2), 1236-1252.
  4. Alptekin, K. (2004). Sağlık hakkı ve insan hakları üzerine bir değerlendirme. Turkiye Klinikleri Journal of Medical Ethics-Law and History, 12(2), 132-139.
  5. Akdur, R. Hekim Hakları ve Sorumlulukları.
  6. Turla, A., & Aydın, B. (2024). Hasta–Hekim İlişkisine Hukuksal Bir Bakış. Sürekli Tıp Eğitimi Dergisi, 33(4), 316-322.
  7. Hasta Hakları Yönetmeliği (Resmî Gazete Tarihi: 01.08.1998 Resmî Gazete Sayısı: 23420).
  8. Sayılır, N. S. Hasta Haklarının Hasta Hakları Yönetmeliğinde Yer Alan Uygulama Süreçleri Açısından İncelenmesi. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 5(2), 53-90.
  9. Normlar Hiyerarşisi. https://www.tcmevzuat.com/normlar/normlar-hiyerarsisi/ (Erişim: 22.12.2025).

Yanardağ, M. Z. (2016). Hasta Hakları Kurul Üyelerinin Hasta Haklarına Bakışı: İstanbul İli Örneği. Toplum ve Sosyal Hizmet, 27(2),29-46.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri