Gazeteci Nuray Başaran Haber Türk kanalında yayınlanan Türkiye’nin Nabzı programında CHP’nin 2023 Kurultayı hakkında açılan soruşturmayla ilgili açıklamalarda bulundu.
Kurultay davasının yeni bir dava olmadığını belirten Başaran, “Tamamıyla Cumhuriyet Halk Partisi içerisindeki kişilerin şikayetleriyle olmuş ve bugüne kadar taşınmış bir davadan söz ediyoruz. Bu dava Bursa CHP İlçe Başkanı’na, eski Muş Gençlik Kolları Başkanı Erkan Çakır’ın ithamları ve iddialarıyla başlıyor ve Nihat Yeşiltaş da bununla ilgili suç duyurusunda bulunuyor. Orada karşılıklı iddialar ve savunmalar yapıldıktan sonra Erkan Çakır ikinci bir suç duyurusunda bulunuyor ve Nihat Yeşiltaş’tan da şikayetçi oluyor” sözleriyle anlattı.
Soruşturmanın kamuoyunun gündeminde zaten olduğunu belirten Başaran, kendisinin de en az 4-5 kez bu konuyla ilgili gazeteci olarak açıklamalarda bulunduğunu belirterek “Soruşturmanın başlangıcının hem Akif Hamzaçebi’nin son açıklamaları hem de CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katıldığı bir televizyon programında sarf ettiği sözler sonrası Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ifadeye çağırılması olarak gözükmesine rağmen bu konu uzun zamandır gündemdeydi” dedi.
Soruşturma ile ilgili “Ama sadece Mesut denilen kişinin değil Hasan Şenyurt isimli bir işadamı çıkarak televizyonlarda konuştu. “Ben şu kadar adet daireyi şu isimlere verdim, şu delegelere verdim” dedi. Feriha Karasu isimli Kadın Kollarında görevli bir hanımefendi çıktı, hatta bunun videoları YouTube kanallarında var, dedi ki “150 bin TL’ye satılan delegeler ben bu partide istemiyorum. Ben bunların konuşmalarını, ses kayıtlarını aldım ve bağlı bulunduğum İl Başkanlığı’na götürdüm. Gerekli disiplin soruşturması açılmasını istedim ancak bir baktım ki ben ihraç edildim” dedi. Ben bunları neden söylüyorum bu dosyada çok ciddi şeyler var. Dosyada gizlilik kararı olduğu için de ben hep bu örnekleri vererek de defalarca anlattım.” Sözleriyle bu soruşturmanın yeni olmadığını tekrar dile getirdi.
Bu soruşturmanın çok ciddi bir soruşturma olduğunu dile getiren Nuray Başaran, detaylara erişmek için önce iddianamenin görülmesi gerektiğini belirtti.
Nuray Başaran, her ne kadar kurultayın iptali için başvuru süresi aşılsa da kamuoyu gündemine Akif Hamzaçebi’nin açıklamaları ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun televizyon programında söyledikleri sonrası tanık olarak ifadeye çağırılmasından itibaren 30 gün içerisinde herhangi bir delegenin bu kurultayın soruşturulması noktasında Asliye Hukuk Mahkemesi’ne bir başvuru yapmasıyla kurultayın iptalinin tekrar gündeme gelebileceğini belirtti.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun tekrar Genel Başkanlık koltuğuna oturma arzusu olup olmadığı ile ilgili bir soruya da cevap veren Başaran, olası bir kurultayın yok hükmünde sayılması ve iptali durumunda tekrar aday olmakla ile ilgili Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir ihtirasının olmadığını kendisine ilettiğini belirten Başaran, “Yok hükmünde sayılan bir kurultayda Genel Başkanlık tekrar sayın Kılıçdaroğlu’na iade edilecektir ve yasal süre içerisinde Cumhuriyet Halk Partisi’ni kurultaya götüren kişi olacaktır. Ama tekrar aday olup olmayacağını da sordum Kemal Bey’e. Sayın Kılıçdaroğlu aday olmayacağını söyledi” dedi.
Nuray Başaran’ın bu açıklamalarından sonra söz alan Gazeteci Şükrü Küçükşahin, Başaran’ın sözlerini çarpıtarak “İddianameyi yazdı Nuray Hanım, Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurultayının da yok hükmünde olduğuna karar verdi. Şunu merak ediyorum Sayın Kılıçdaroğlu’na şunu sordu mu? “Efendim bunları bana anlatıyorsunuz da niye savcıya anlatmıyorsunuz” diye bir soru da sordu mu?” diyerek tepki gösterdi.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun da Nuray Başaran’ın da Cumhuriyet Halk Partisi’ni çok ciddi bir şekilde suçlayan ifadeler kullandığını belirten Küçükşahin, Nuray Başaran’ın Cumhuriyet Savcılığına tanık olarak ifade vermeye gidip gitmeyeceğini sordu.
Kendisinin gazeteci olduğunu ve gazetecilik yaptığını dile getiren Nuray Başaran, “Ben iddialarda bulunmuyorum, iddiada bulunan kişilerle ilgili isimlerini vererek bilgi veriyorum” dedi.
Nuray Başaran’ın açıklamalarını çarpıtarak sanki iddiada bulunuyormuş izlenimi çıkarmaya çalışan Şükrü Küçükşahin’e programı başından beri dikkatle izleyenler sosyal medya üzerinden birçok eleştiride bulundu.