Prof. Dr. Mustafa TÖZÜN
**
İlk kez Prof. Dr. Hamit Hancı önderliğinde gündeme getirilen Chemtrails konusunda siyaset üstü bir platform olarak “Chemtrails Araştırma Platformu (CAP)” çalışmalarını sürdürmektedir. CAP; Chemtrails ve Dünya’da İklim Savaşları Sempozyumu üç büyük ilimizde gerçekleştirdi. Birincisi 18.5.2025 tarihinde Ankara’da Meyra Palace Hotel’de; İkincisi 5.7.2025’de İstanbul’da, Bostancı Green Park Otel’deydi. İlk iki sempozyum konuşmaları basılı bir kitap haline getirildi. Üçüncü Sempozyum 18.10.2025’de İzmir’de Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi ve bu Sempozyum Kitabı “pdf” olarak yayımlandı.
Kimyasal İzler (Chemtrails) ve çevre ve insan sağlığına etkileri:
“Chemtrails (Kimyasal İzler) “belli bir süre zarfında uçakların bıraktığı yoğun beyaz bulutların, yani uçağın arkasında oluşan buhar izlerinin daha uzun süre havada kalmasını ifade eden bir terimdir. Bu terim, “kimyasal izler” (chemical trails) ifadesinin birleşiminden türetilmiştir.” şeklinde tanımlanır.
Püskürtülen Kimyasal ve Toksik Maddelerin Evrimi, Chemtrails içeriği:
Son 25 yıl içinde sürekli değişmiş, evrilmiş ve gelişmiştir. Başlangıçta basit metalik bileşenlerden oluşan bu kokteyl, günümüzde çok daha karmaşık ve teknolojik bileşenleri içermektedir:
Erken Dönem Metaller ve Metal Oksitler (1996-2005): Alüminyum oksit (Al₂O₃), Baryum tuzları (BaCl₂, BaSO₄), Stronsiyum, Titanyum dioksit.
Gelişmiş Bileşenler (2005-2015): Polimer fiberler, Silikon karbür, Toryum, Çeşitli ağır metaller.
İleri Teknoloji Bileşenleri (2015-Günümüz): Smart dust (akıllı toz) – mikroskobik sensörler,
RFID mikro çipler, Piezoelektrik kristaller, Kendini organize eden nano yapılar, Genetik modifiye mikroorganizmalar, Nöronal etkileşim yaratan biyolojik ajanlar.
Chemtrails uygulamalarında kullanılan Alüminyum, Baryum, Stronsiyum gibi ağır metaller içerdiğini ve bunların solunum yolu hastalıkları, Alzheimer, kanser, Morgellons sendromu gibi sağlık sorunlarına yol açtığı biliniyor.
Chemtrails; toprağı, havayı, suyu zehirliyor. Çevreye bazı etkilerini şöyle özetleyebiliriz:
1.Sülfat Aerosolleri (Sülfür Dioksit – SO₂): En yaygın önerilen maddedir. Volkanik patlamaların doğal olarak yaptığına benzer bir etki yaratır. Stratosfere püskürtüldükten sonra sülfat aerosollerine dönüşerek güneş ışığını uzaya yansıtır.
2.Kalsiyum karbonat (CaCO₃): Sülfata alternatif olarak düşünülmektedir. Asidik etkisi daha az olabilir ama atmosferdeki davranışı ve etkileri daha az bilinmektedir.
3.Alüminyum Oksit (Al₂O₃): Bazı araştırmalarda incelenmiştir, ancak toksik etkiler ve çevresel belirsizlikler nedeniyle dikkatle yaklaşılmaktadır.
4.Titanyum Dioksit (TiO₂): İnsan Sağlığına ve Doğaya Olası Zararları: a. İnhalasyon (Solunum yoluyla maruz kalma): Solunabilir partikül formu (özellikle nano boyutta), akciğerlere zarar verebilir.
Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC), titanyum dioksiti “muhtemelen insan kanserojeni” (Grup 2B) olarak sınıflandırmıştır — bu, özellikle soluma yoluyla maruz kalınması durumunda geçerlidir. Yüksek dozlarda toz formunda solunması akciğer iltihabı ve akciğer kanseri riskini artırabilir (özellikle işçiler için).
b. Gıdalarda Kullanımı: Gıda katkı maddesi olarak “E171” koduyla bilinir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), 2021 yılında titanyum dioksitin gıda katkı maddesi olarak güvenli olmadığını açıklamıştır. E171’in DNA’ya zarar verebilecek genotoksik etkileri olabileceği düşünülmektedir (özellikle nano partikül formu). Fransa, 2020 itibarıyla gıdalarda E171 kullanımını yasaklamıştır.
c. Cilt Teması ve Kozmetiklerde Kullanımı: Güneş kremlerinde kullanılan titanyum dioksit genellikle ciltte kalır ve deriden emilmez. Bu nedenle topikal (ciltten) kullanımda genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak aerosol sprey ürünlerinde (örneğin bazı makyaj spreyleri) solunum yoluyla maruz kalınma riski nedeniyle zararlı olabilir.
d. Çevresel Etkiler: Nano formdaki titanyum dioksit suya karıştığında su canlılar için toksik olabilir.
Stratosfere Püskürtülenlerin Etkileri:
1. Solunum Sistemi Üzerindeki Etkiler: Stratosferdeki partiküller doğrudan solunmaz, ancak zamanla troposfere (alt atmosfer) inebilirler. Sülfat partikülleri özellikle astım, bronşit gibi solunum rahatsızlıklarını tetikleyebilir.
2. Asit Yağmurları: Sülfat aerosolleri sülfürik asite dönüşerek asit yağmurlarına neden olabilir. Bu, toprak ve su kaynaklarını etkileyebilir.
3. Ozon Tabakası Üzerindeki Etkiler: Sülfat partikülleri, ozon tabakasını incelten kimyasal reaksiyonlara katkıda bulunabilir. Bu da UV radyasyonunun artmasına ve dolayısıyla cilt kanseri, katarakt gibi hastalıkların riskinde artışa yol açabilir.
4. Besin Zinciri ve Tarım: Işık spektrumundaki değişiklikler fotosentezi etkileyebilir. Asit yağmurları toprak kalitesini ve ürün verimini olumsuz etkileyebilir.
5. Psikolojik ve Sosyal Etkiler: Toplumda “gizli deneyler” ya da “komplo” korkusu yaratabilir. Yönetim eksikliği durumunda, uluslararası gerilimler ortaya çıkabilir.
Chemtrailde püskürtülen bazı maddelerde stronsiyum gibi metaller Sülfat, titanyum dioksit gibi partiküller mevcuttur. Bunlar bazı toksikolojik çalışmalarda, yüksek dozlarda DNA hasarı, nörotoksisite veya üreme sağlığı üzerinde olumsuz etkilerle ilişkilendirilmiştir. DNA hasarı, genellikle şu mekanizmalarla oluşur: Oksidatif stres, İyonizan radyasyon, Kimyasal bağlanma, Replikasyon hataları, Epigenetik değişiklikler. Bu hasarlar, özellikle gelişmekte olan embriyolarda kalıcı bozukluklara yol açabilir (1).
**
Chemtrails Araştırma Platformu, Türkiye’nin bulutlarının nasıl çalındığını (Bulut Hırsızlığı!) her gün paylaşıyor: Yağış çalma teknikleri: Spreyleme/ Ani sıcaklık/ yağış Anadolu ya gelince/ Poyraz/ ve İsrail’e Suud’a Dubai ye taşınıyor. Sıcaklığın artırılmasının iki yolu var: Rüzgâra kapatma ve aeresol enjeksiyon. Yağış ihtimali yoksa spreysiz uçarlar uçaklar ve sadece yağış zamanı spreyleme yapılıyor …
**
Durup yetkililerimize sormak ve kamuoyunun dikkatini çekmek istiyoruz:
İzmir ve Bursa gibi illerimizde kuraklık, baraj seviyesinin düşmesi, orman yangınları, su kesintileri, yağışların azalması, bulut hırsızlığı… Bunların hepsi tesadüf mü? Yoksa ülkemizin çöl olması için çalışanların saldırısıyla mı karşı karşıyayız?
**
Chemtrails bir Komplo mu? Değil.
Küresel güçlerin bu olay için komplo teorisi demelerine karşılık dünyanın her yerinde chemtrails olaylarının gözlemleri yapılıyor ve sosyal medyada paylaşılıyor. İyi bir gözlem ile iklim hadiselerine müdahale edildiğini ve meteorolojik tahminlerdeki tutarsızlıkları, İsrail, Dubai gibi yerlerde olmaması gereken yağışların çokluğunu ve Türkiye’ye yağması beklenen yağmurların yağmadığını anlamak mümkündür.
İzin verilecek bilimsel çalışmalar bu konuda kanıtlar sunacaktır.
Dünyada iklim savaşları başlamıştır!
Ülkemiz için bir araya gelmek ve konuyu iç siyasetten uzak, bir millî mesele olarak ele alma zamanı gelmiş ve geçmektedir.
**
ENMOD Anlaşması’na Uyulmalıdır:
Çevresel Değişiklik Sözleşmesi (ENMOD), resmi olarak Çevresel Değişiklik Tekniklerinin Askeri veya Diğer Düşmanca Kullanımının Yasaklanması Sözleşmesi 18 Mayıs 1977’de Cenevre’de imzaya açılmış ve 5 Ekim 1978'de yürürlüğe girmiştir. Bu anlaşma; İklim, hava, çevre ve doğa sistemlerine müdahale edilerek savaş veya düşmanca faaliyetler yürütülmesini yasaklamaktadır.
Ülkemizde gökyüzünde görülen çizgilerin contrail değil, chemtrail olduğu ve insan sağlığı ve çevre sağlığına olumsuz etkileri olan bu durum hakkında kamuoyunun aydınlatılması gerektiği açıktır.
“Chemtrails ve Dünya’da İklim Savaşları” Sempozyum Kitabında TBMM 28. Dönem İYİ Parti Ankara Milletvekili Yüksel ARSLAN’ın “Chemtrails ve TBMM Çalışmaları” yazısı ve “Arslan’ın Meclise Verdiği Soru Önergesi” yer almaktadır. Soru önergesine millî mesele bağlamında cevap verilmeli ve yürütülen faaliyetlerin tespiti halinde gerekli mücadele devletimizce verilmelidir (2).
**
Bir Halk Sağlığı Uzmanı olarak biz de (Prof. Dr. Mustafa TÖZÜN) 3. Sempozyum kitabında ve daha önceki gazete köşesi yazılarımızda “Chemtrails’e karşı Koruyucu Sağlık Hizmetleri Organizasyonu”nu ele aldık.
Chemtrails Tehditine Karşı Koruyucu Sağlık Hizmetleri Organizasyonu nasıl olmalı?
Bu başlık altındaki yazıyı 4.10.2025 tarihli ve “Chemtrails ve Halk Sağlığı” başlıklı köşe yazımızdan okuyabilirsiniz (3).
**
Konu TBMM’ye taşındı!
Buraya kadar anlattığımız hususlar Chemtrails Araştırma Platformu (CAP) tarafından TBMM’ye taşındı.
4-5 Kasım 2025 tarihlerinde CAP adına ünlü sanatçı Tuğba Özay, Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı ve İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı olarak biz (Prof. Dr. Mustafa Tözün), çevre duyarlılığıyla tanınan Zümrüt Orman Yargıcı’dan oluşan heyet önce CHP Genel Başkanı Özgür ÖZEL ile görüştü. Chemtrails ve Dünya’da İklim Savaşları Sempozyum Kitabı ve hazırlanan bilgi notu takdim edildi.
Görüşmeler Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’ndan Erkan Doğan’ın haberi olarak kamuoyuna duyuruldu. Haber’den alıntı:
“Heyet, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel başta olmak üzere Meclis’teki farklı partilere mensup milletvekilleriyle görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmelerde, Chemtrails olgusunun çevre, iklim ve insan sağlığı üzerindeki muhtemel etkileri bilimsel, hukuki ve toplumsal yönleriyle ele alındı. Ayrıca heyet Sağlık Turizmi Konfederasyonu (SATKOF) Genel Başkanı Prof. Dr. Aysun Bay ile de bir araya gelerek, gökyüzünde gözlemlenen kimyasal izlerin toplumsal farkındalık ve ulusal çevre politikaları açısından değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Yüksek İhtisas Üniversitesi Kurucu Rektörü Sayın Prof. Dr. Mehmet Rüştü Karaman da görüşmede hazır bulunarak, heyetin çevre duyarlılığına yönelik çabalarını takdir etti ve bu konuda farkındalık yaratma yönündeki girişimlerinden dolayı teşekkürlerini iletti. Adli Bilimciler Dernek Başkanı Prof. Dr. Hamit Hancı yaptığı açıklamada, “Artık gökyüzüne sadece hayranlıkla değil, bilinçle bakma zamanı. Bu konu bir komplo değil, bir çevre ve insan sağlığı meselesidir.” dedi. Tuğba Özay ise, sanatçı kimliğiyle toplumsal sorumluluk bilincine dikkat çekerek, “Doğanın sesi olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Bu mücadele, hepimizin geleceği için biz siyaset üstü bir platform olarak buradayız vatanını seven herkesin bu paydada birleşmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Hamit Hancı ve Prof. Dr. Mustafa Tözün, konunun bilimsel veriler ışığında araştırılması ve ulusal düzeyde bir izleme-denetleme mekanizması oluşturulması gerektiğini belirtti. Heyet, önümüzdeki günlerde konuyla ilgili kapsamlı bir raporu Meclis Çevre Komisyonu’na sunmayı planlıyor.” (4).
Görüşmeler sonunda mücadeleye en baştan destek veren Milletvekilleri Mehmet AŞILA (Yeniden Refah Partisi) ve Sema SİLKİN ÜN (Yeni Yol Partisi) olmak üzere iktidar ve muhalefet kanadından pek çok milletvekiline ulaşıldı.
Mücadele yeni başlıyor, devamı gelmeli ve bu konuda yasal düzenlemelere geçilmeli!
**
Foça Bağarası’nda İklim Savaşları:
Çok kısa bir süre sonra 9 Kasım 2025, Bağarası Think Tank Programı, Foça Yeniköy Yörük Evi’nde yapılan programda gündem konuları içerisine “İklim Savaşları” konusunu da taşıdık. Chemtrails Araştırma Platformu her fırsatta konuyu gündeme taşımaya devam ediyor.
**
ABD’de gelişmeler:
Bu konu bir komplo değil! En büyük kanıt
Florida Eyaleti 2025 Yasası – SB 56. Jeomühendislik ve Hava Durumu Değiştirme Faaliyetleri Hakkında Yasa:
Bu konunun bir komplo olmadığına dair kanıt Florida’dan geldi.
Bu konu hakkında Prof. Dr. Hamit Hancı gazete köşesinde şunları yazdı:
“Florida’da “chemtrail” adıyla anılan hava modifikasyonu / geo-mühendislik faaliyetlerini yasaklayan bir yasa 2025 yılında kabul edilmiştir.
“Florida Eyaleti 2025 Yasası – SB 56. Jeomühendislik ve Hava Durumu Değiştirme Faaliyetleri Hakkında Yasa. Florida Eyaleti Yasama Meclisi tarafından kabul edilmiştir”
Yıllardır komplo teorisi diye görmezden gelinen hava modifikasyonları ABD nin bir eyaleti tarafından yasayla yasaklanmış, dolayısıyla bu eylemlerin varlığı kabul edilmiştir.
Yasanın ilgili kısımlarının tam metni şöyledir:
“Florida Yasaları’nın 403.411 maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
403.411 – Jeomühendislik ve hava durumu değiştirme faaliyetleri yasaktır; ceza.—
(1) Bu eyalet sınırları içinde, atmosferin sıcaklığını, hava durumunu, iklimi veya güneş ışığının yoğunluğunu etkilemek amacıyla herhangi bir kimyasal, kimyasal bileşik, madde veya cihazın her ne şekilde olursa olsun atmosfere enjekte edilmesi, salınması veya dağıtılması yasaktır.
(…)
Yasaya göre, Florida sınırları içinde atmosferde sıcaklık, hava durumu, iklim ya da güneş ışınım yoğunluğunu etkilemek amacıyla kimyasal, bileşik, madde veya bu amaçla kullanılan herhangi bir cihaz/rölese salım, yayma, enjekte etme ya da dağıtım yapmak yasaktır.
Yasa, eskiden yürürlükte olan hava modifikasyonu izin ve düzenleme hükümlerini iptal etmektedir.
Yasa, ihlal edenler için üçüncü derece suç (felony) olarak tanımlanmış; para cezası verilebilmesi ve hapis cezası uygulanabilmesi öngörmüştür.” (5).
**
Yasanın en önemli etkisi, yıllardır komplo teorisi olarak gösterilmeye çalışılan Chemtrails/Hava Modifikasyonu yani havanın bir silah olarak kullanılması olayının ABD’ nin önemli bir eyaleti tarafından kabul edilmiş olmasıdır.
**
Tekrar edelim: Bu Yasa, başlı başına bir kanıttır. Ülkemizde de konu aydınlatılmalı ve yasal düzenlemelere gidilmelidir.
**
Ardından ABD’de yeni gelişmeler:
Florida’da yasanın çıkmasıyla birlikte diğer eyaletlerde de Chemtrails yasaklayıcı yasaların çıkacak olduğuna dair haberlerin olması umut verici!
"Chemtrails" ile ilgili ABD'deki yasal gelişmeler 2024’den bu yana birçok eyalette (8'den fazla) yasama gündemine geldiği ABD basınında geniş yer buldu. Ancak, mevcut yasa tasarıları "chemtrails" kelimesini kullanmaktan kaçınmakta ve bunun yerine bilimsel bir terim olan "jeomühendislik" (geoengineering) veya "hava durumu modifikasyonu" (weather modification) terimlerine odaklanmaktadır. Bu tasarılar, genellikle iklim değişikliğiyle mücadele amacıyla güneş ışığını yansıtmak için atmosfere kasıtlı olarak aerosol (sülfat gibi) püskürtme gibi teorik teknolojileri yasaklamayı amaçlamaktadır. 2025 yılı itibarıyla en az 10 eyalette (Arizona, Iowa, Kentucky, Mississippi, New Hampshire, North Dakota, Rhode Island, South Carolina, Utah ve Wyoming) jeomühendislik karşıtı yasaların teklif edildiği bildirmiştir.
SRM360’ın yazısından bir alıntı:
“2025'in ilk birkaç ayında, güneş jeomühendisliğini (güneş ışığı yansıtma yöntemleri (SRM)) yasaklama önerilerini değerlendiren ABD eyaletlerinin sayısında keskin bir artış görüldü. 9 Nisan 2025 tarihli "Güneş jeomühendisliği için yasak ve moratoryum çağrılarını anlamak" adlı canlı tartışmamızın uzman panelinden, bu eğilim ve SRM araştırmalarının geleceği için ne anlama gelebileceği hakkındaki düşüncelerini paylaşmalarını istedik.
Hava durumu modifikasyonu ve güneş jeomühendisliğini yasaklama önerileri Amerika Birleşik Devletleri (ABD) genelinde ivme kazanıyor ve 2025 yılına kadar 22 eyalet yasa tasarısı sundu. Bugüne kadar 30 eyaletteki milletvekilleri, güneş jeomühendisliği olarak da bilinen SRM'yi yasaklayacak yasa tasarıları sundu.
Nisan 2024'te Tennessee, Cumhuriyetçi Vali Bill Lee tarafından yasalaştırılan yasağı kabul eden ilk eyalet oldu. Yasa, "bu eyalet sınırları içinde kimyasalların, kimyasal bileşiklerin, maddelerin veya cihazların, sıcaklığı, havayı veya güneş ışığının yoğunluğunu etkilemek amacıyla, herhangi bir yolla atmosfere kasıtlı olarak enjekte edilmesini, salınmasını veya dağıtılmasını yasaklıyor".
Tennessee şu anda yasağı kabul eden tek eyalet, ancak Arizona ve Florida'daki yasa tasarıları eyalet senatolarından başarıyla geçti; bu da eyalet yasası haline gelme yolunda önemli yasal engeller oluşturuyor. (Not: Filorida’da bu yazıdan sonra yasalaştı).
(…) SRM360 analizi, güneş jeomühendisliğini yasaklama önerilerini değerlendiren eyalet sayısında keskin bir artış olduğunu gösteriyor.” (6).
**
Sağlıcakla kalın.
**
Kaynaklar:
- Chemtrails ve Dünya’da İklim Savaşları, İç: Dr. Havva Çuhadar Yekrek. Chemtrails’in İnsan Sağlığına Etkileri, Çizgi Kitabevi, sy. 308-312, 2025.
- “Chemtrails ve Dünya’da İklim Savaşları, İç: Yüksel Arslan. Chemtrails ve TBMM Çalışmaları ve “Arslan’ın Meclise Verdiği Soru Önergesi, Çizgi Kitabevi, sy. 16-22, 2025.
- Prof. Dr. Mustafa TÖZÜN. Chemtrails ve Halk Sağlığı.
https://www.ngazete.com/chemtrails-ve-halk-sagligi-4547yy.htm (Erişim: 4.10.2025).
- Erkan Doğan. Bilim ve Sağlık Haber Ajansı. Chemtrails Gerçeği Meclis Gündeminde! https://www.bsha.com.tr/chemtrails-gercegi-meclis-gundeminde/ (Erişim: 11.11.2025).
- Prof. Dr. Hamit HANCI. Buda mı Gol Değil? https://www.ngazete.com/buda-mi-gol-degil-4555yy.htm (Erişim: 3.11.2025).
- SRM360. A Growing Number of US States Consider Bills to Ban Geoengineering. (01.04.2025). https://srm360.org/news-reaction/us-states-consider-bills-to-ban-geoengineering/ (Erişim: 11.11.2025).
**
Prof. Dr. Mustafa TÖZÜN KISA ÖZGEÇMİŞ:
İzmir’de 08.05.1976’da doğdu. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden (2001) mezun oldu. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Halk Sağlığı Uzmanı unvanını aldı (2007). Toplum Sağlığı Merkezi Sorumlu Tabibi, İlçe Sağlık Müdürü, Halk Sağlığı Müdürü görevlerinde bulundu. Halen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalında öğreti üyesi olarak görevini sürdürmektedir. Akademik alanı dışındaki ilgi alanlarında da kitapları bulunmaktadır. Evlidir ve iki kız çocuğu babasıdır.