Bahçeli’nin Kartları: Zamanında Seçim mi, Yeni Bir Oyun mu?!

Devlet Bahçeli, MHP’nin grup toplantısında bir kez daha sahneye çıktı ve “KKTC, Türkiye’nin 82. vilayeti olsun” çıkışı ile gündemi sarsmayı bildi.

Maça Ası?!
Öncelikle...
Bahçeli, destek verdiğini değil, vermediğini yüceltir.

“Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur.”
Peter F. Drucker
...
Devlet Bahçeli, MHP’nin grup toplantısında bir kez daha sahneye çıktı ve
“KKTC, Türkiye’nin 82. vilayeti olsun” çıkışı ile gündemi sarsmayı bildi.
Ancak bu kez, erken seçim çağrısı yapmaktan kaçındı.
Tam aksine, 22 Nisan 2025’te,
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesiyle yayımladığı mesajda;
“Erken seçim yalan ve yaygarasıyla partimizi tartışmaya yeltenenlerin hevesleri boşa çıkacak.
Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı’nın kararı nettir:
Seçimler zamanında yapılacak, bundan taviz yok!”
diyerek
Muhalefetin umutlarını bir kez daha suya düşürdü.
Nitekim...
Bahçeli’nin bu çıkışı, Ankara kulislerinde zaten fısıltı halinde dolaşan
“Erken Seçim” dedikodularına bir tokat gibi indi.
Hatırlanacak olursa, geçmişte, 2002’de anketlerdeki MHP oylarının yüksekliğine güvenerek
Mesut Yılmaz’ın Aydın Doğan’ın Almanya’daki matbaa açılışını bahane edip
Türkiye’yi erken seçime sürükleyen de Bahçeli’ydi.

3 Kasım 2002 seçimi, Bahçeli ve dönemin TBMM Başkanı Ömer İzgi’nin ortak eseriydi.
O seçimde ne DSP, ne MHP, ne de Anavatan barajı aşabildi; AK Parti ise %34,4 oyla Meclis’i domine etti.
Şimdi, 2025’te, Bahçeli’nin “zamanında seçim” vurgusu, acaba yeni bir oyunun perdesini mi aralıyor?!
Süleyman Demirel’in dediği gibi, “Erken seçimin dedikodusu çıktı mı, durdurmak mümkün değil.”
Eski deyişle, “Şüyuu vukuundan beter”; yani, bir şeyin lafı çıkması, gerçekleşmesinden daha beterdir.
Bürokrasi yavaşlar, çarklar durur, hayat seçime kilitlenir.
Ancak Bahçeli, bu kez “dedikodu”yu kesip atarak, “Zamanında seçim”le mesajını netleştirdi.
Peki, bu ne anlama geliyor?!
CHP, İyi Parti ve yeni filizlenen siyasi hareketler, erken seçim için hazırlık yaparken,
Bahçeli’nin bu çıkışı, ittifakın iç dinamiklerini mi sağlamlaştırıyor, yoksa başka bir hesabın mı habercisi?!
Soru:
Bahçeli, neden tam da muhalefetin “erken seçim” naraları attığı bir dönemde “zamanında seçim” kartını oynadı?!
Elcevap:
Bahçeli, destek verdiğini değil, vermediğini yüceltir.
2002’de AK Parti’nin iktidara “getiriliş” sürecinde olduğu gibi...
Koray Aydın pazarlıkları, Abdullah Gül’ün Çankaya’ya uzlaşmayla çıkarılışı,
Meydanlarda “asacağız” dediği Öcalan’ın adına anayasa yazma girişimleri, federasyon tartışmaları...
Bahçeli, siyaseten “şehla gözlü”dür.
Erdoğan’a bakıyor gibi görünüp, bir başkasını kesiyor olabilir.
Kaldı ki, bu “zamanında seçim” vurgusu sürpriz değil.
Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir.
9 Ocak 2025’te yazdığım bir yazıda demiştim ki:
“Bayram değil, seyran değil, Bahçeli neden Erdoğan’ın adaylık tartışmalarını gündeme getirdi?”
Bahçeli, 2023’te başlayan “Yenikapı ruhu”nu hatırlatarak,
“MHP, cumhurbaşkanlığı adayı çıkarmayacak, genel başkanı aday olmayacak” demişti.
Ancak eklemişti:
“Eğer Recep Tayyip Erdoğan, herhangi bir nedenle adaylıktan vazgeçerse, bu onun bileceği iştir.”
Bu sözler, perde arkasında bir baskı ve pazarlık sürecinin döndüğünü ima ediyordu.
Peki, yerine kim geçer?!
Var mı böyle bir isim?!
Fidan mı, Bayraktar mı, B'Erdoğan mı?!
Demem o ki:
AK Parti’yi 2002’de NATO konseptinde iktidara getiren, 2007’de Gül’ü Çankaya’ya çıkaran,
Ergenekon ve Balyoz davalarında üç maymunu oynayan Bahçeli,
şimdi de şu mesajları veriyor:
a. “Erdoğan’ı tepede kilitledik, manevra alanı daraldı.”
b. “İran’la gerilim, Neo-Sevr ve bölgesel planlar aynen devam ediyor.”
c. “Erbakan’a yapılan operasyonun bir benzeri, Erdoğan için sahneleniyor.”
Hasılı:
Medyanın sorması gereken soru şu:
Bayram değil, seyran değil, Bahçeli neden “zamanında seçim” diye bastırıyor?!
Açık başlık: Bahçeli’nin dilinin altında ne var?!
Hülasa:
Hiçbir şey göründüğü gibi değil!
Step by step: Acem HAARP.
Ve..
Son olarak...
Geçmişten adam hisse kaparmış...
Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi?!
‘Tarih’i ‘tekerrür’ diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?!

Mehmed Akif Ersoy
Nüans?!
24 saat yüksek siyasette çok uzun bir süredir.
Siyasi satranç tahtasında her hamle, bir sonrakini şekillendiriyor.
“İskambil Falı”nda, “Maça Ası”nın gölgesi, her zaman belirsizlik ve risk taşır.
(İskambil kartlarında “Maça Ası”, değişim ve son demektir.)
ABD’nin Irak işgalinde “arananlar” için dağıtılan iskambil destesinde, liderlerin kaderi bir karta yazılmıştı.
Ezcümle:
Bahçeli’nin “zamanında seçim” çıkışı, bir yol ayrımının habercisi.
2025’te, siyasi dengeler yeniden kurulurken, kimileri “yeni bir sayfa” der, kimileri “eski defterler” açılır.
1 Mart Tezkeresi’nin öç güncesi kapsamında, med-cezir.
Bugün aslında dündü.
ABD hangi ABD?!
Türkiye hangi Türkiye?!

Geriye kalan bir avuç 24 bağlamında, siyasetin aktörleri “net tercih”lerini yapmak zorunda!
Mübaşire dert anlatılmaz!
Yolun sonu, yeni bir başlangıç mı, yoksa bir kapanış mı?!

Cüneyt Şaşmaz

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri