AK Parti’nin Karar’ı bu noktaya geldi: AK Parti canavara dönüştü

İbrahim Kiras, AK Parti'nin kutuplaştırıcı dilinin canavara dönüştüğünü yazdı.

AK Parti içindeki muhaliflere yakın Karar gazetesinin genel yayın yönetmeni İbrahim Kiras, bugünkü köşesinde AK Parti’ye yönelik dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın yerel seçimler sonrasında yaptığı “artık kızgın demiri soğutmalıyız” açıklamasının, hem AKP seçmenin hem de muhalefet seçmeninde olumlu karşılık bulduğunu anlatan Kiras, bunun AKP için “fırsat” olduğunu ifade etti ve şöyle dedi:

“AK Parti’nin hem bugünü hem de geleceği adına çok değerli bir fırsat, hatta belki de ‘son fırsat’ olabilir bu. Ama galiba bu saatten sonra ‘olabilir’ yerine ‘olabilirdi’ demek lazım. Zira özellikle Kılıçdaroğlu’nun maruz kaldığı saldırı karşısında takınılan tutum iktidar partisinin demiri soğutma doğrultusunda bir yola giremeyeceğini gösterdi.”

İbrahim Kiras, isim vermeden, AKP’nin “Türkiye ittifakı” gibi toplumsal uzlaşı siyasetinin engellenmesine, parti içindeki penguen yapılanmasının ve MHP’nin neden olduğunu ifade etti.

Kiras, AKP’nin kutuplaştırıcı dilinin “canavara” dönüştüğünü söyleyerek, “İlk önceleri parti tabanının konsolidasyonunu sağlamak uğruna başvurulan kutuplaştırıcı siyaset dili giderek bir siyasi hareketin toplumla ilişkisini kemiren ve çürüten bir canavara dönüşmüş durumda. Tıpkı kendi yarattığı canavarın karşısında aciz kalan Doktor Frankenstein gibi…” ifadelerini kullanması dikkat çekti.

Yazısının son bölümünde AKP’nin oy kitlesinin gittikçe daraldığına vurgu yapan Kiras, İstanbul seçimlerinde AKP’nin itirazlarının parti tabanını dahi ikna etmediğini ve süreç içindeki çelişkileri şöyle anlattı:

 

“Yerel seçim sonuçlarına gösterilen tepkinin de partinin kendi tabanında bile sevimli bulunmadığı gerçeği var. Parti medyasının veya internet trollerinin heyecanlandırabildiği dar bir fanatik kitlenin tepkileriyle bunu karıştırmamak gerektiği ortada.

Nitekim Erdoğan seçimin hemen ardından 'Başkanlığı CHP almış olsa da İstanbul ve Ankara belediyelerinde meclis çoğunluğu bizde, her istediklerini yapamazlar' diyerek parti tabanını sakinleştirmeye ve sonucu kabullenmeye yönelik bir tutum sergilemişti. Ama kısa süre içinde bundan vaz geçip seçim sonucunu kabul etmeme tavrını benimsemiş görünmesi, tıpkı kızgın demir çıkışının gerisini getirmekten imtina edişi gibi bir arayış ve bulamayış döngüsünün sonucu galiba.

Özellikle İstanbul’da seçimin tekrarlanmasının doğurabileceği risk çıplak gözle bile görünür durumdayken böyle bir riskin göze alınabilmesinin siyasi rasyonalite içinde izahı mümkün değil. İki çaresiz seçenekten birini tercih etme zorunluğu denebilir belki.

Bu arada şu da var: AK Parti’nin oy aldığı tabanın daralması önemli bir problem ama bundan daha önemli olan, hitap ettiği veya dilini konuşabildiği toplumsal kitlenin giderek daralmakta oluşu. Bir siyasi hareket için aslında en büyük risk budur.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Medya Haberleri