Kuşoğlu:"Gara'nın Tek Sorumlusu Erdoğan'dır"

Kuşoğlu:"Gara'nın Tek Sorumlusu Erdoğan'dır"

CHP'li Bülent Kuşoğlu ile yapılan röportajın üçüncü bölümünü yayınlıyoruz.

N Gazete İmtiyaz Sahibi Nuray Başaran'ın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu ile yaptığı röportajın üçüncü bölümü şöyle. 

BUGÜN ÜLKEDE TERÖR VARSA , YARIN DA TERÖR OLACAKSA;  BUNUN SEBEBİ ERDOĞAN’DIR .  O’NUN MAL VARLIĞIDIR . O’NUN MAL VARLIĞI TEHDİDİ İLE BARIŞ PINARI HAREKATINI DURDURMASIDIR.

HDP İLE RESMİ BİR İTTİFAKIMIZ YOK. MUHALEFET PARTİSİS OLDUĞU İÇİN YANIMIZDA DURUYOR

İKİ ÖNEMLİ TERÖR ÖRGÜTÜNDEN BİRİ PKK, DİĞERİ FETÖ’DÜR

TÜRKİYE ŞU ANDA BİR KURTULUŞ MÜCADELESİ VERİYOR

KURTULUŞ MÜCADELESİ ATATÜRK ÖNDERLİĞİNDE VERİLİRKEN ATATÜRK HİÇBİR KESİMİ AYIRT ETMEDİ.

NURAY BAŞARAN: Son zamanlarda CHP’nin fabrika ayarları ve Atatürk çizgisinden uzaklaştığına dair söylemler var. Siz de CHP’ ye merkez sağdan gelen bir kişisiniz.  Belki size de içeride zaman zaman tepkiler oluyordur, bilmiyorum.  CHP’nin içi kaynıyor mu?  Kulislerde böyle konuşuluyor en azından . CHP nereye doğru gidiyor açıklar mısınız?

BÜLENT KUŞOĞLU -  Benim daha önce de CHP’de çalışmam da söz konusu . Kurtuluş mücadelesi Atatürk önderliğinde verilirken Atatürk hiçbir kesimi ayırt etmedi.  Kurtuluş ve kuruluş sırasında  özellikle tüm kesimleri,  tüm Türkiye’nin güçlerini bir araya getirmeyi başardı.  Şu anda Sayın Kılıçdaroğlu da buna benzer bir mücadele içerisinde.  Tüm unsurları Erdoğan’ın deyimiyle, ‘ beş benzemez ‘ diyor,  beş benzemesi bir araya getirmeyi başardı.

NURAY BAŞARAN - Aslında yeni sistemde ona mecbur bırakıyor sanırım biraz.

BÜLENT KUŞOĞLU -  Türkiye aslında bir kurtuluş mücadelesi veriyor şu anda . Böyle bir dönemdeyiz.  Bu dönemde de Atatürk’ün yaptığı mücadelenin benzerini yapmak zorundayız.  Dolayısıyla belli güçleri bu mücadelenin dışında tutmamız çok büyük bir yanlışlık olur.  Böyle bir yanlış yapamayız.  Herkesi CHP çatısı altında toplamak Sayın Kılıçdaroğlu’nun da son yıllarda başardığı en önemli konulardan bir tanesidir.  2019 ‘da bir seçim zaferi söz konusuysa , bu çalışmanın bir sonucudur.

NURAY BAŞARAN -  Gerçi yeni sistemde az önce dediğim gibi bunu mecbur bırakıyor. Millet ittifakı ve Cumhur ittifakı diye Türkiye adeta iki yapılı bir siyasi sisteme dönüştü.

BÜLENT KUŞOĞLU -  Ama bu siyasetin yaptığı bir ayrım.  Biz onu mümkün olduğunca yapmamaya çalışıyoruz . Bizim içimizde bizimle hareket eden bizim öncülük ettiğimiz ittifak içerisinde , milliyetçi , dindar,  çok farklı kesimler söz konusu.  eEki deyimle,  sağcısı,  solcusu , milliyetçisi muhafazakarı,  çok farklı kesimler var.  Biz bunları bir arada tutup,  bu mücadeleyi,  bu haklı mücadeleyi başarıyla sonuçlandırabilmek zorundayız. Kurtuluş için.

 

NURAY BAŞARAN - Bir parti var ki , onunla olan ittifakınız çok eleştiriliyor: HDP.

BÜLENT KUŞOĞLU -  HDP ile bir ittifakımız söz konusu değil.  Resmiyetti bir ittifakımız söz konusu değil.  Ama HDP de bu iktidara muhalif bir parti olduğu için,  bizimle aynı cenahta duruyor tabii ki.

NURAY BAŞARAN -  Bazı partilerin terörist olarak ilan edilmesi yada terör unsurlarıyla birlikte anılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?  Özellikle Gara’da ki olaylardan sonra CHP’lilerin terör örgütünün adını kullanarak terör örgütü demediği noktasında eleştiriler var. Siyaset terörle arasına nasıl bir çizgi çekmeli?

TERÖR ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAK EN BÜYÜK ALÇAKLIKTIR,  EN BÜYÜK YANLIŞTIR.

BÜLENT KUŞOĞLU -  Terör zamanımızda uluslararası bir sorun.  Hem de uluslararası desteği olan bir sorun. Şu anda bizim başımızda olan önemli terör örgütleri var. Ki bunun bir tanesi PKK , diğeri de FETÖ’ dür.  Maalesef ikisi de  yine uluslararası desteğe sahip biliyorsunuz.

İktidar bu uluslararası desteği önemsemiyor, görmüyor,  göstermiyor.  Bu terörü sadece ulusal , yurtiçi sorun gibi göstermeye ve bunun üzerine basit bir siyaset anlayışıyla prim toplamaya çalışıyor.  Bunun bir sonucu olmaz, böyle sorun çözülmez. Bunun ne kendilerine siyaseten hayrı olur,  ne de ülkeye bir yararı olur .  Çünkü terör üzerinden siyaset yapmak en büyük alçaklıktır,  en büyük yanlıştır. Terör üzerinden siyaset yapılmaması lazım .  Terörü siyasette kullanmak,  bir ülke için en büyük yanlıştır.

Maalesef bunu yapıyorlar şu anda.  Halbuki bu uluslararası bir sorun.  Bir taraftan PKK’yı temizlediklerini,  ülkede dağa çıkan kalmadığını söylüyorlar,  PKK’yı temizlendiklerini söylüyorlar .  Öbür tarafta Amerika’nın himayesinde YPG’nin ne kadar güçlendiğini,  asında PKK’nın bir diğer mutasyonu olduğunu ihmal ediyorlar.  Bununla mücadeleyi asla yapmıyorlar.  Halbuki hatırlayacaksınız 1.5 yıl önce barış pınarı harekâtıyla YPG ‘ye karşı savaş açmışlardı ve 3 hedefleri vardı  . Erdoğan’ın söylediği , kendi ağzından defalarca söylediği barış pınarı harekatının 3 hedefi vardı : 30 km derinliğinde , 800 km genişliğinde alanı zapt etmek.  YPG’yi yok etmek ve Suriyelileri bu alanda iskan etmek.  Bunların hiçbirisini yerine getiremediler.  6. gününde harekatı durdurmak zorunda kaldılar.  Halbuki askerimizin karşısında durabilecek hiçbir güç yoktu,  duramamışlardı.  Ama sayın Erdoğan’ı siyaseten durdurdular .  Mal varlığı ile tehdit ettiler . Bugün ülkede terör varsa , yarın da terör olacaksa bunun sebebi Erdoğan’dır , O’nun mal varlığıdır . O’nun barış pınarı harekatını durdurmasıdır. Ve bugün bunları gözden ırak tutmak için başkalarına çamur atıyorlar.  Özellikle bize çamur atıyorlar ama bu, bu ülkeyi karıştıracak büyük sıkıntılara sebep olacak bir konudur. Böyle bir yanlış yapılmaması gerekir. Terörle siyaseti birbirine karıştırıyorlar. Devlet yönetimiyle,  parti yönetimini birbirine karıştırdıkları gibi. Bu konuyu da karıştırıyor ve ülkeye çok büyük zarar veriyorlar..

NURAY BAŞARAN -  Net olarak sormak istiyorum CHP’nin içinde FEÖ’cü var mı ?Dağ ile, terör örgütü ile,  PKK ile bağlantılı kişiler var mı ? Siz FETÖ’yü destekliyor musunuz?  Parti olarak FETÖ nedeniyle terörist olarak ilan edilmiş insanlarla bir bağ kuruyor musunuz ?

TERÖRİSTİ TESPİT ETMESİ GEREKEN MERCİ DEVLETTİR

 

BÜLENT KUŞOĞLU -  Ben de çok net olarak cevap vereyim;  hiç bir bağ kurmadık . Hiçbir şekilde ne PKK ile, ne FETÖ ile bir bağımız olamaz.  Biz parti olarak en başından beri bu konuyla ilgili çok titiz söylemlerde bulunduk.  Hep karşı söylemlerde bulunduk.  Eğer böyle birileri varsa bizim partimiz içerisinde;  ki siyasi partilere girişlerde biliyorsunuz devletin verdiği temiz kağıdı şartı var. O zaman bu temiz kağıdını veren mercilerde sorun var demektir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları her siyasi partiye katılabilir . Böyle bir durum söz konusuysa bunu devletin bilmesi gerekir.  Benim bilme durumum söz konusu olamaz . Ben hiçbir vatandaşımı Fetöcülükle ya da PKK terörüne alet olmakla suçlayamam.  Bu suçlamayı yapması gereken devlettir, yargıdır.  Tespit etmesi gereken ve suçlaması gereken yer devlet kurumlarıdır.  Ama ben bunu bildiğimde,  gördüğümde,  tabii ki o hassasiyeti gösteriyorum.  Parti yönetimi olarak hiçbir zaman o unsurları partimde belli görevlere getirmiyorum.  İl ilçe yönetimlerinde yer vermiyorum.

 

NURAY BAŞARAN - Sayın Erdoğan da, Sayın Bahçeli de CHP’yi son zamanlarda çok yoğun bir şekilde terör örgütleriyle , -başta FETÖ olmak üzere -iş tutmakla suçluyor. Buna ne diyorsunuz?

 

YEREL SEÇİMDE TERÖRİSTTEN MEDET UMANLARIN BİZİ TERÖR İLE YANYANA OLMAKLA SUÇLAMALARI ABESLE İŞTİGALDİR

 

BÜLENT KUŞOĞLU -  Halbuki görüyorsunuz 2019’ daki İstanbul seçimlerinde bile terör örgütünden medet umdular.  Terör örgütünün elemanlarından Osman Öcalan’ı TRT ye çıkardılar.  Bu bir taraftan da terörist olduğu kabul edilen bir kişi.  Onun haricinde bir akademisyeni İmralı’ya göndererek terör örgütünün başından yardım istediler .  Şimdi bunu yapan iktidarın,  başka partileri terör örgütüyle suçlaması abesle iştigaldir,  vatan hainliğidir.  Neredeyse yani affedersiniz ama bu noktalara gelebilecek,  bu vatanı,  bu ülkeyi , bu ülkenin geleceğini inkar etmektir. Çok tehlikeli bir iş yapılıyor

 

NURAY BAŞARAN -  En son Gara’ya gelecek olursak , çok üzgünüz 13 şehidimiz var.  İçişleri Bakanı Sayı Soylu ve Sayın Savunma Bakanı Akar, CHP Genel Başkan Sayın Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etti.  Ancak hemen akabinde Sayın Kılıçdaroğlu CHP Grubu’nda buna rağmen çok sert bir konuşma yapmayı tercih etti. Kılıçdaroğlu’nu o görüşmede iki bakan ikna edemedi mi? Ki sonrasında Sayın Erdoğan da buna çok sert tepki verdi.

 

GARA KONUSUNDA VERİLEN BİLGİLER BİZİ İKNA ETMEDİ

 

BÜLENT KUŞOĞLU -  Evet bize iki bakan gönderildi ve açıklama yapıldı.  Meclise de açıklama yapıldı.  Siz de gündemi çok iyi takip eden bir gazetecisiniz,  böyle bir önemli operasyonun sorumlusunu biliyor musunuz? Böyle bir operasyonun başarısızlığa uğramasının nedenini biliyor musunuz? Yani bir teknik nedenle,  bir teknolojik bir istihbaratı nedeniyle mi başarısızlık söz konusu oldu ? Ve bu başarısızlığın sorumlusu kimdir,  bilebiliyor musunuz? Biz de bilmiyoruz? Bize böyle bir bilgi verilmedi.

NURAY BAŞARAN -  Acaba o konuşmada bunlar soruldu mu?

BÜLENT KUŞOĞLU -  Evet soruldu bunlar.

 

NURAY BAŞARAN -  Cevap alınamadı mı ?

 

BİZE BİLGİ İÇİN GÖNDERİLEN BAKANLAR SONUÇTAN SORUMLU DEĞİLLER

 

BÜLENT KUŞOĞLU -  Cevap alınamadı.  Şimdi bunların tabii ki,  devletin her şeyi açıklaması söz konusu olamaz.  Bazı gizli konular muhakkak devletler için vardır . Ancak bize bilgi vermek için gönderildiği söylenen bakanları ben sorumlu olarak görmüyorum.

NURAY BAŞARAN -  O zaman ikna olmadı mı Sayın genel başkan?

BÜLENT KUŞOĞLU -  Sayın Erdoğan,  yürütme erkinin tek seçilmiş kişisi  ve  millete ve TBMM ye karşı bu olaydan sorumludur. O bakanları o iki bakanı meclise göndererek , bize göndererek,  o sorumluluktan kurtulamaz.  Sanki onlar bu işin içindeymiş gibi gösteremez . Onlar bu işin sorumlusu değillerdir.

NURAY BAŞARAN -  İki bakan sorumlusu değil dediniz değil mi? Doğru anladım.

BÜLENT KUŞOĞLU -  Evet . Hiçbir Milli Savunma Bakanı,  askerlikten gelmiş bir Milli Savunma Bakanının veya İçişleri Bakanının oraya operasyon yapmaya cesaret edeceğini  ,yapmanın  makul olduğunu düşünebileceğini,  kendi bürokratlarından asker sivil bürokratlarından böyle bir bilgi aldığını düşünemiyorum.

GARA’NIN TEK SORUMLUSU ERDOĞAN’DIR

NURAY BAŞARAN -  O görüşmede o hissedildi mi ?Veya söylendi mi?

BÜLENT KUŞOĞLU -  Ben katılmadım görüşmeye .  Ama bildiğim kadarıyla evet öyle.  Yani asker ya da sivil bürokrasinin hiçbir suçu yok.  Eğer olsa şimdiye kadar çoktan alınmışlardı görevlerinden ve cezalandırılmışlardı.  Sonuç olarak başarısız ve şehitler verdiğimiz bir olay söz konusu.  Dolayısıyla,  o seviyede,  bürokrasi seviyesinde bir sorumluluk söz konusu olsa gereği yerine getirilirdi . Şimdiye kadar hiç kimse suçlanmadı,  hiç kimse böyle bir sorumluluğu üstlenmedi. Tek sorumlu Sayın Erdoğan’dır.  Çünkü bu hadiseyi,  terör hadisesini siyaseten kullanmak istemiştir.

 

YARIN : ABD SEÇİMLERİ, BİDEN VE TÜRK SİYASETİNE ETKİLERİ

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler