Kuşadası Ege’nin en önemli turizm alanlarından. Yıllar önce Hülya Koçyiğit’e yaptığı ev sahipliği ile Türkiye gündemine oturan bu sahil kasabası,  şimdilerde Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ve Kuşadası’nın genç, dinamik hukukçu Belediye Başkanı Ömer Günel ile tüm dünyanın gündemine oturmaya hazırlanıyor.

Aydın’ın ‘Topuklu Efesi’ Özlem Çerçioğlu’nun tecrübesi ve Ömer Günel’im genç heyecanını Kuşadası’nda, ‘birlikten güç doğar’ sloganıyla birleştirmeleri ile bana göre pandemiye hazır bir turizm şehri haline gelmiş bir Kuşadası karşılıyor sizi. Çerçioğlu’nun deyimiyle, ‘halk istiyor, onlar yapıyor!’

Bütün kışı şantiye gibi geçiren şehir, aynı zamanda ata tohumlarından üretilen sebze meyveyi doğrudan halka ulaştırmanın yanında,  pandemiye hazır ve safe turizm modelini de sunuyor. Hem de modern Kamping alanları ile…

Peki başka nasıl bir Kuşadası karşılıyor ya da karşılayacak sizi bu yaz? Biz sorduk Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel cevapladı. İşte o sohbet ve o soruların cevapları:

NURAY BAŞARAN - Başkanım pandemi ile aranız nasıl?

ÖMER GÜNEL - Tabii covid 19 salgını ve tüm dünyada var olan pandemi herkesi olduğu gibi bizi de çok etkiledi. Çünkü aynı zamanda bir turizm kentiyiz, en çok etkilenen kentlerden biri olduk. Ama bir yönden şöyle mutluyuz,  bu süreci iyi yönetebildik. İlk maske üretmeye başlayan, ilk çocuk maskesi üreten belediyelerden biri olduk. Kadınlarımızı doğru organize ettik hızlı bir şekilde maske üretimine geçtik, maskede sıkıntı yaşanan dönemde biz rahat bir şekilde atlattık.

NURAY BAŞARAN - Kadınlar derken onun haberlerini de biz yaptık gördüm ama, Kuşadası’ndaki ev hanımları ile mi yaptınız.

ÖMER GÜNEL - Evet, Bizim burada Ada üretim kooperatifimiz var, kadın üretim kooperatiflerimizi kurmuştuk göreve gelir gelmez,  o kooperatifin çatısı altındaki kadınlarımız dışarıdaki ev hanımlarını da organize ederek, kimisi evde kimisi atölyede üretmek kaydıyla çok ciddi maske ürettik ve hiç maske sıkıntısı çekmedik diyebilirim

NURAY BAŞARAN - Bir nevi istihdam da yarattı size pandemi, demek yanlış olmaz o zaman.

ÖMER GÜNEL - Tabii Tabii çok gönüllü çalışanlarımız da vardı tabii ki ama bunun yanında kooperatif çatısı altında var olanlar da vardı. İyi geçti yani o dönemde . Dezenfektan üretimi yaptık, maske ürettik, yardımlaşmayı iyi kullandık.  Olan olmayana el uzatabildi .  Burada dezenfekte noktasında hemen hemen bütün sokakları dezenfekte ettik,  kamu kurumlarını, iş yerlerini, yani burada da sonuçlar itibari ile de iyi rakamlarla süreci yönettik diyebilirim.

NURAY BAŞARAN - Sizin de dediğiniz gibi pandemi turizm ile çok bağlantılı. Bu açıdan geçen yılı kaybettik diye düşünüyorum ben ülke olarak, ki bütün ülkelerde de bu şekilde oldu.  Bu yılı nasıl görüyorsunuz?

RUSYA VE UKRAYNA’DAN MİSAFİR BEKLİYORUZ

ÖMER GÜNEL - Belediye hizmetleri bakımından sanki hiç pandemi yokmuş gibi biz çıtayı yükselterek devam ettik geçen sene.  Bir turistik bölgeyi eski bir mahalleye, bu sene çok büyük bir turistik bölgeyi ve eski bir mahalleyi yaparak devam ediyoruz.  Yani sanki hiç pandemi yokmuş hiç ekonomik olarak etkilenmemişiz gibi bir davranış içerisindeyiz.  Planladığımız süreci yürütüyoruz ama onun yanında tabi ki esnafımıza çok ciddi destekler oldu.  Kiralarını sildik kendi kiracılarımızın,  sonraki etapta erteledik faizsiz bir şekilde. Pazar yerlerinde ciddi indirime gittik.  Yani olabildiğince kendi imkanlarımız çerçevesinde esnafımıza destek verdik geçen sene.  2 ay kadar yurt içi turizm bakımından bir hareketlenme oldu ama tabii ki bu yetmez, yetmesi mümkün .  Bu sene birazcık daha fazla bir hareketlenme bekliyoruz ,süreçle ilgili yine yurt içi turizm haraketliliği olacaktır.  Yakın zamanda Moskova fuarına gittik,  Rusya seyahat kısıtlaması getirmiyor.  O nedenle Rusya’dan bir misafir alabileceğimizi düşünüyoruz . Ukrayna aynı şekilde seyahat kısıtlaması getirmiyor. Ki önümüzdeki ayın ilk haftasında fuar var oraya da katılacağız . Moskova fuarına katıldık Ukrayna’ya katılacağız.

NURAY BAŞARAN - Fuarlar böyle bağlantı kurmanıza katkı sağlıyor mu?

ÖMER GÜNEL - Tabii

NURAY BAŞARAN - Yani geçen yıllara göre bir hareket getirecek mi?

İNSANLAR SEYAHAT ETMEYİ ÖZLEDİ

ÖMER GÜNEL - Fuarlar çok kalabalıktı yani Moskova fuarı çok kalabalıktı, Ukrayna’da da kalabalık olacağını düşünüyoruz.  Çünkü insanlar seyahat etmeyi aslında özlediler ama ülkelerin aldığı tedbirler kapsamında kimse seyahat etmiyor edemiyor

NURAY BAŞARAN - Ne diyorsunuz katıldığınız bu fuarlarda? Kuşadası’nın  pandemi ayrıcalığını nasıl ifade ediyorsunuz?

SAFE TURİZM SERTİFİKASINI EN HIZLI ALAN KENTLERDEN BİRİYİZ

ÖMER GÜNEL - Yani tabii ki bu bir teşvik midir bilemiyorum ama Türkiye genelinde rakamlara baktığımızda, Aydın oldukça iyi.  Kuşadası Aydın’dan da iyi bu bir avantaj. Onun yanında tabii turizm alanlarındaki aşılamanın önceliğe alınacağı haberi ara ara yayılıyor.  Bunu da ifade ediyoruz . Üçüncüsü biz burada pandemi kurallarına oldukça uyan bir turizm kenti olduk.  Yani safe turizm sertifikasını en hızlı alan kentlerden biri olduk. Bunun yanında bütün pandemi kurallarına dört dörtlük uyuyoruz yani maske, mesafe, hijyen kuralına bütün tesislerimiz uyuyor biz şimdi çarşılarımızı tamimiyle yeniledik yenilemeye devam ediyoruz sanki kentte hiçbir olağanüstü süreç yokmuş gibi kenti bir turizm kenti olarak ciddi bir hazırlık içerisine soktuk.

NURAY BAŞARAN - Peki turizm sezonu geldiğinde , buranın nüfusu tekrar arttığında -turistler geldiğinde-  pandeminin de artması yada böyle bir risk görüyor musunuz? Bu sizi korkutmuyor mu?

ÖMER GÜNEL - Tabii bu ihtimal her zaman var.  Bu konuda da sıkı denetimler yapıyoruz,  yani Kuşadası Kaymakamlığıyla beraber, ekipler ile birlikte, bizim ekibimiz hiç durmadan hem işyeri , hem sokak denetimlerini yapıyor.  Bir taraftan tedbiri olabildiğince katı alıyoruz , diğer taraftan da hayat devam ediyor. Müsaade edildiği çerçevede turizm yapabilmenin yollarını arıyoruz , şu anki içinde bulunduğumuz paradoks bu

NURAY BAŞARAN - Kuşadası’ndaki otellerde ne gibi bir standart olacak turizm sezonunda,  neler sunacaksınız pandemiye dönük?

PANDEMİ İÇİN ADA KAMPİNG ALANI KURDUK

ÖMER GÜNEL - Bir kere safe turizm, yani o sertifikanın gerektirdiği bütün kuralları açık olan bütün otellerimiz uyguluyor .  Bu konuda turistler çok gönül rahatlığıyla Kuşadası’na ziyarete gelebilirler, bunun yanında çarşılarımızda ve kamu alanlarında pandemi kurallarına dört dörtlük uyuyoruz.  Üçüncüsü de bizim pandemi sonrası şekillenmiş çok önemli turizm tesislerimiz var.  Bunlardan bir tanesi Aydın Büyükşehir Belediye Başkanımız ile birlikte yaptığımız Ada Kamping Alanı burası Türkiye’nin en iddialı kamping alanı.  Yani lüks standartı yüksek bir kamping alanı ve 20-25 dönümlük bir alanda kurduk.  Tamamıyla ciddi bir doğal ortamının içinde denize sıfır ve buraya gelen misafirlerimiz o hijyen ve doğal yaşam kurallarının içinde tam bir turizm tadabilecekler.

NURAY BAŞARAN - Özlem Hanım bana bir çadır kentten bahsetmişti?

ÖMER GÜNEL - Evet o kamping alanı.  Turizm alanı, tuvaletlerinin lavabolarının yeni sisteme göre düzenlendiği,  lüks çadırları kurduğumuz, karavan alanlarının olduğu,  restoran ve kafesinin olduğu.

NURAY BAŞARAN - İnsanlar karavan turizmine de çok yöneldi pandemi nedeniyle  ve alan bulmakta sıkıntı çekenler oldu.

ÖMER GÜNEL - Yeni dönemde,  pandemi sonrası karavan kamping pazarı çok yükseliyor, ben de gençliğimde çok severdim,  çok giderdim ama ekonomisizlikten giderdim.  Şimdi bu baya glamping dedikleri lüks bir doğal konaklama alanı

NURAY BAŞARAN - Kaç kişi orada aynı anda tatil yapabilecek?

ÖMER GÜNEL - Orada şu an bizim 150’ ye yakın konaklama alanımız var.  Yani bu ne demek?  2 kişi kalsa ortalama 300 kişiye yakın bir konaklama alanı yarattık.  Bir tane daha yapıyoruz şimdi

NURAY BAŞARAN - Peki insanlar oraya nasıl başvuracak , otel gibi rezervasyon şeklinde mi olacak?

ÖMER GÜNEL - Tabi internet siteleri olacak,  oradan rezervasyonunu yapıp gelecek,  kendi çadırı olan kendi çadırını getirecek,  olmayan bizim var olan kendi çadırlarımızı kullanacak,  karavanı olan karavanıyla gelecek, olmayan bizim karavan alanlarımızı kullanacak.

NURAY BAŞARAN – Peki bütçesi ne olacak?  Yani sizin gençliğinizdeki gibi tercih edilecek bir bütçe mi,  yoksa biraz da otellere de yakın bir bütçe mi?

ÖMER GÜNEL – Hayır,  kesinlikle uygun bir bütçe. Tabii ki iki belediyenin iş birliğinin hissedildiği ve pandemi sonrası aslında beklenti içinde olan turiste beklediğinin verildiği , daha uygun fiyatlı,  daha uygun bütçeli tatilin yapılabildiği ama uygun bütçeye rağmen daha kaliteli bir konaklama yapabilme imkanı sunacak.

NURAY BAŞARAN - Bunu yerel turist dışında dışarıya da sundunuz mu? Yani bunun tanıtımı da yapıldı mı?

ÖMER GÜNEL - Tabii yurtiçi,  yurtdışı tüm mecralarda bu konuyu tanıttık

NURAY BAŞARAN - Peki kaçar gün kalınabiliyor? 

ÖMER GÜNEL - İstedikleri kadar kalabilirler.

NURAY BAŞARAN - Yani bir sınır yok

ÖMER GÜNEL - Tabi orada belli bir süreden sonra kalışla ilgili bazı fiyat düzenlemelerimiz var ama çok keyifli bir konaklama alanı oldu.

NURAY BAŞARAN - Az önce söylediniz benim de dikkatimi çekti,  2 yıl oldu galiba ben Kuşadası’na iki yıl önce gelmiştim.  O zaman siz de yeni belediye başkanı olmuştunuz,  hani bir görüntü kirliliği vardı Kuşadası’nda ? Çarşılarında karmaşa vardı,  bunlar biraz giderilmiş gördüm .  Neler yapıldı bu iki yılda?

ÖMER GÜNEL - Biz tabii yoğun bir şekilde kent estetiğine ve alt yapısına hizmet veren bir politika izliyoruz. Şöyle ilk yıl sahildeki balıkçılar meydanı dediğimiz bölgeyi alt yapı, üst yapı ve cepheyle beraber toparladık. Aynı yıl içerisinde orayı yaparken eski bir mahalleyi- 3 yıl girilmemiş eski bir mahalleyi- doğalgaz hattı diğer 5 kurumun da dahil olduğu yani elektrik, su, internet altyapısının hazırlandığı, doğalgaz hattının altyapısının hazırlandığı bir bölge halinde tamimiyle yapıp çıktık.  100 km üzerinde sıcak asfalt döktük. Bir taraftan birçok şantiyemiz devam ediyor, yaptığımız birçok iş var ama önemli görsel katkısı olan işler bakımından söylüyorum,  bu yıl turistik çarşılarımızın tamamına girdik;  altyapı, üstyapı ve cephe çalışması yapıyoruz.

Yine aynı anda eski bir mahallemizi - 40-45 yıl hiç çivi çakılmamış olan eski bir mahallemizi- tüm sosyal donatı alanları ile beraber altyapı, üstyapı ve 5 kurumla beraber girdik ve yeniliyoruz.. Tabii Büyükşehir Belediyemizle o iş birliği ve uyumun getirdiği çok ciddi bir avantaj var.  Yani ASKİ planlamasını bizimle müşterek yapıyor, büyükşehir fen işleri daire başkanlığı aynı şekilde yapıyor, diğer kurumlar da bu uyuma ayak uydurdu ve birlikte planlayabiliyoruz.  Böylece bir bölgeye girdiğimiz zaman, bir daha 30 sene o bölgeye girmeye gerek kalmayacak çözerek gidiyoruz, bir daha dönerek geriye bakmayacağız.

NURAY BAŞARAN - Kuşadası’nın bir başka özelliği dünyanın en iyi kuruvaziyer limanı. Pandemi bu alanı nasıl etkiledi?

1 MAYIS’TA İLK GEMİMİZ GELİYOR

ÖMER GÜNEL - Dünyanın en iyi kurvaziyer limanı Kuşadası. İstanbul’dan sonra da Türkiye’nin en önemli kurvaziyer limanı ve biz o seçildiğimiz yıl verilen emeklerimiz sonucunda çok ciddi bir rezervasyon ve iyi rakamlarla sezona başlamayı hayal etmiştik 2020 sezonuna.  Fakat tabi pandemiyle beraber herkes ne yapacağını bilemediği için o sektör de durdu. Şu anda dörtyüzün üzerinde gemi seferi rezerve edilmiş durumda.  Eğer pandemi süreci ile ilgili olağanüstü bir koşul planlaması şartları olmazsa 1 Mayıs’ta ilk gemimiz limana geliyor.

NURAY BAŞARAN - Kesin mi?

ÖMER GÜNEL - Evet kesin. Tabi pandemi ile ilgili farklı bir kural uygulaması olursa, iptal olacaktır ama şu an rezervasyon sayımız dört yüz geminin üzerinde. Şimdi şu çok önemli bizim için.  Kurvaziyer limanı bu kentin yaşam kaynağı, ana arterimiz o, o gelirse esnaf rahat eder, tabii yurtiçi turizmin etkisi mutlaka var ama o turist olmadığı sürece buradaki esnaf arzu ettiği performansı yakalayamaz. Kurvaziyer sektöründe aslında ciddi bir şişme var,  bize göre de pandemi koşullarında en iyi alanlardan biri.  Çünkü bir gemide seyahat ediyorsunuz, kurallara uygun bir şekilde yolcuyu alıyorsunuz, izole bir ortamda seyahat ettiriyorsunuz, indiği kentte de bu kurallara özenli davranılırsa hiçbir sıkıntı kalmayacaktır. Bu noktada biz bunu çok önemsiyoruz ve hazır bekliyoruz.

Biz aslında kenti pandemi sürecini göz ardı etmeden ama çokta kafaya takmadan,   bunu bir fırsata çevirerek ciddi bir yatırım yapıyoruz şu anda. Yani şu an buranın bütün sokaklarında, bütün caddelerinde çok ciddi bir altyapı ve üst yapı çalışması var cephe çalışmaları ona keza, peyzaj çalışmaları aynı şekilde trafik sakinleştirme projesini bu sene büyükşehirle beraber devreye aldık .  Uyguladık çok az bir kısmı kaldı.  Sahil düzenlememiz başlıyor,  büyükşehir belediye başkanımız o talimatı verdi ve yapacağız inşallah.

NURAY BAŞARAN - O zaman bu sene yetişmiyor sahil projesi?

ÖMER GÜNEL - Bu sene başlar ama bu büyük bir proje iki, iki buçuk yıldan önce bitmez.

NURAY BAŞARAN - Neler var o projede?

ÖMER GÜNEL - Şehrin girişinden sahilin sonuna kadar,  Güvercin Ada’ya kadar bütün o sahil kesiminin altyapısı, üstyapısı her şeyi değişecek. Bitki örtüsü, taşları, altyapısındaki tüm eksiklikler giderilmek kaydıyla,  akıllı bir sahil projesi yapacağız.  Yani interneti, güvenlik kameraları, akıllı parklara, ciddi bir bisiklet yolu 16.5KM bisiklet yolu geliyor. Ciddi bir yaya alanı, yayalaşma alanı oldukça genişleyecek bir taraftan TARİŞ alanımızın projesi başladı.

NURAY BAŞARAN - Ne yapıyorsunuz, orası tartışmalı bir durumdaydı.

ÖMER GÜNEL - Aslında tartışılacak bir şey yok ama, her şeyi tartışacak bir zihniyet var bazen. Orası çok güzel bir proje oluyor.

NURAY BAŞARAN - Başladı mı orası?

ÖMER GÜNEL - Tabii başladı

NURAY BAŞARAN - Geçerken biraz gördüm ama sormak istedim

ÖMER GÜNEL - Büyükşehir yapıyor,  başladı.  Önde iki tane eski bina restore edilecek,  kafe restoran olacak, arkada bir kültür salonları ve sergi salonlarının olduğu bir bina yapılacak ama ortası tamamı ile meydan yeşil peyzaj olan bir yer.  Altında 300 araçlık bir otopark olacak , onun tam karşısındaki toprak sahayı da biz yapıyoruz proje hazır, ona da bu sene başlıyoruz,  orada da yine 550 araçlık otopark alanı, üstünde bir yaşam alanı, spor ve kültür alanı olacak.  Yani kentte bu projeler tamamlandığında kentin silüeti tamamı ile değişmiş bir hale gelecek ve gerçekten bir turizm kenti halinde olma noktasında emin adımlarla ilerleyecek.

NURAY BAŞARAN - Bir çok plajınız var ama benim Kuşadası’nda kalıcı olur ve devamı gelir dediğim şehrin içinden de neredeyse denize girilebiliyor olması. Ama o da tartışılıyor tabii, arıtma tesisi ile ilgili bir problem vardı o gerçekleşti mi?

ÖMER GÜNEL - Bitti çok şükür

NURAY BAŞARAN – Bir de bu otellerin atıklarının denize gittiği söyleniyordu,  buna bir tedbir alındı mı

ÖMER GÜNEL - Yok bunlar tamamı ile bitti .  Artık hiçbir sıkıntımız yok büyükşehir belediyesi tamamladı bu projeyi,  2019 Mart’ta bitti.  Bir iki eksiği arıza oldu ama sonra toparlandı .  Şu anda denize verilen hiçbir akıntı yok.  Biyolojik arıtmamız var,  bütün atık toplanıyor,  biyolojik atık arıtmaya basılıyor, orada arıtılıp denize hiçbir şekilde kirli su yada atık verilmiyor şu anda.

NURAY BAŞARAN - Denize Güvercin Ada’dan giriliyor benim bildiğim,  bir de Marinanın orada bir plajınız var

ÖMER GÜNEL - Her yerden var;  Güvercin adadan var, çarşı da 4 plajımız var, Marinanın yanından var, onun yanında var, yani sahil boyunda denize girebileceğiniz en az 4 yada 5 alan var.

NURAY BAŞARAN - Yani şehrin içinden her yerden denize girilebilir ve güvenlidir diyorsunuz?

SAHİLLERİMİZDE 24 MAVİ BAYRAĞIMIZ VAR

ÖMER GÜNEL - Evet gönül rahatlığıyla, kesinlikle. 24 tane mavi bayrağımız var sahillerimizde.

NURAY BAŞARAN - Pandemide hangi alanlar etkilendi ?  Turizm tabii çok etkilendi ama Kuşadası’na bu nasıl yansıyor, bütün dünyada durum böyle ama sizde nasıl?

ÖMER GÜNEL - Yani bizde iki sektör var ; birinci turizm sektörü hizmete dayalı ve yüzde yüz etkilendi, yani bu işten tek tük istisna dışında herkes etkilendi.  O istisnalar nelerdir,  şehir oteli açık kalmıştır gelen misafir orada kalmıştır ama kapasitesi zaten az.  Ama yüzde yüz turizm sektörü etkilendi, turizme bağlı yeme içme sektörü, kafe - restoran sektörü çok daha fazla etkilendi.  Çünkü bunlar kapatıldı,  orada çalışanlar ve sahipleri muhtaç duruma düştü.  Yani dün muhtaç değilken , o süreçte muhtaç durumuna düştüler, inşaat sektörü biraz daha devam etti.  Covid-19 salgını öncelikle seyahati durdurdu,  seyahatin durduğu bir yerde turizm olması mümkün değil .  O yüzden biz en başta etkilenen kentlerden ve bununla ilgili çağırı da yaptık.  Turizm kentlerine ayrıcalık yapılması lazım , yardım ve desteklerin burası ile ilgili ayrı planlanması lazım diye ifade ettik.

NURAY BAŞARAN - Onlar yapıldı mı peki, ayrıcalık , destek olundu mu?

ÖMER GÜNEL - Yani bir takım imkanlar sağlandı ama bizim bu bölgede, turizm kentlerinde hibeye ihtiyaç var. Yani erteleme, bir miktar kredi verme gibi, kısa çalışma ödeneği faydalı oldu mu? Oldu.

NURAY BAŞARAN - Hibe dediğiniz ne mesela, hükümet olarak mı yoksa…

ÖMER GÜNEL - Yani vergi avantajı sağlanmalı, turizm sektörüne aktarılacak olan paranın bir kredi mahiyetinde olmaması lazım.  Karşılıksız olması lazım ki nefes alabilsin.  Ertelemiş olmak yetmiyor, turizm sektörünün tekrar normalleşebilmesi iki senemizi alır, en az iki sene 2023 e kadar.

NURAY BAŞARAN - Bu pandeminin farklı bir boyutu daha var;  sizin gibi sahil kentlerine bir göç de başladı.  İnsanlar kendilerini, apartmanlardan sahil kasabalarına taşıdı ya da bunu planladı.  Sahil kasabalarına,  kendi üretimini de yapabilecek yerlere yöneldi , eminin buraya da öyle bir yönelme vardır.

ÖMER GÜNEL - Var.

NURAY BAŞARAN - Bu noktada kentin alanlarında ne gibi önlemler aldınız, yani inşaat alanları var mı, kendine böyle bir yaşam seçecek olan insanlar için , işte gelin Kuşadası’nda böyle bir avantajlarımız var yada Kuşadası buna ne şekilde hazırlandı belediye olarak? Siz neler yaptınız , nasıl bir plan sunabilirsiniz, ne gibi çağrılarda bulunabilirsiniz? Yoksa Kuşadası’nın nüfusunun artması Kuşadası’nı yıpratır mı, şehirleştirir yada özelliklerini kaybettirir mi, ne düşünüyorsunuz bu konuda?

ÖMER GÜNEL - Kendimize koyduğumuz vizyon turizm kenti vizyonu, burası artık bir turizm kasabası değil.  Olmasını da beklemiyoruz çünkü şu anda 31 ilden büyüğüz nüfus olarak

NURAY BAŞARAN - Ne kadar?

ÖMER GÜNEL - 120.000 Kayıtlı nüfusumuz var.  Ortalama şu anda yaşayan nüfusumuz 200.000-250.000 kişi

NURAY BAŞARAN - Peki bu son senelerde artış var mı ?

YAZLIKÇILAR GELDİ VE GİTMEDİ

ÖMER GÜNEL - Tabii şu anda 200.000 kişi çünkü yazlıkçılar geldi ve gitmedi.

NURAY BAŞARAN - Mesela Bodrum Belediye Başkanı, ‘ artık gelmeyin ‘gibi bir şey söylüyordu sizin öyle bir isteğiniz var mı? Ne düşünüyorsunuz?

ÖMER GÜNEL - Yani şöyle, gelmeyin demek çok rasyonel bir şey değil, ilk zamanlarda Ahmet Başkan pandeminin ilk zamanlarında söyledi, pandeminin ne olduğunu bilemediğimiz dönemlerde ama bu rasyonel bir çağrı değil.  Çünkü insanlar seyahat edecektir, engellemediğin sürece edecektir ve bizim bölgelerimizde pandemi sürecinde cazip bölgeler haline geldi.

NURAY BAŞARAN - Evet şimdi yazlıkçılar da artık burada mı yaşıyor?

ÖMER GÜNEL - Evet çoğunluğu burada. Şu anda 70.000 fazla nüfusumuz dolayısıyla burada da bu varken…

NURAY BAŞARAN - Mesela onlara ikametgahınızı da buraya alın diyor musunuz?

ÖMER GÜNEL - Evet diyoruz, arada bir diyoruz

NURAY BAŞARAN - Alanlar var mı peki?

ÖMER GÜNEL - Evet alanlar var, göçün arttığı doğru .  Tabii biz ne yapıyoruz;  inşaat sektörü devam ediyor, inşaat sektörü bizim yabancı olduğumuz bir sektör değil,  hep vardık.  Bunu olabildiğince doğru düzenlemeye çalışıyoruz ; peyzajıyla, mimarisiyle , kentsel dönüşümü teşvik etmeye çalışıyoruz çünkü biz de deprem yaşadık.  O süreci de doğru yönetmeye çalışıyoruz ve ilk defa Türkiye’de bir belediye olarak kentsel dönüşüm müdürlüğü kurduk. Hem depreme hazırlık bakımından ciddi bir çalışma yürüteceğiz,  hem de depremden etkilenmiş olan bu binalarla ve kentsel dönüşüme girecek olan yapılarla ilgili sistematik bir çalışma yapacağız.  Çünkü bu kent betonla kirlenmiş durumda ve bu çevreyi düzeltmemiz lazım, miladını doldurmuş çok ciddi yapı var.

NURAY BAŞARAN - Onların tespitini yapabildiniz mi?

ÖMER GÜNEL - Evet yapıyoruz başladık yapmaya,  yapıyoruz dolayısıyla burada Kuşadası’nın bir özelliği daha var;  Kuşadası’nda tarım da var , dünyanın en iyi şeftalisini, kirazını, üzümünün üretildiği bir bölge burası.

NURAY BAŞARAN - Evet tarımda da siz gördüğüm kadarıyla ata tohumlarını hem Aydın hem Kuşadası’nda da böyle bir uygulama başlattınız.

ÖMER GÜNEL - Yani o kendi özgün yaşamını ufak bir bahçem olsun, kendi üretimini yapan kişiler için doğru bir bölge Kuşadası.

NURAY BAŞARAN - Yani şöyle diyebilir miyiz, pandemi sonrası böyle bir hayal kuran ve gerçekleştirmeye adım atan insanlar var, Kuşadası’na gelip hem kendi üretimini yapacak ortamı belediye olarak nasıl düzenlemeniz gerekiyor, o tür yerler hazır mı? İnsanlar buraya gelip onları bulabilir mi?

ADAMARKET İLE ORGANİK SEBZE

ÖMER GÜNEL -  Yani şöyle;  bu insanların özel girişimi.  Bizim bir tarım alanı açmamız söz konusu değil ama biz ne yaptık,  Adabahçe diye bir projeyi devreye aldık ve şu anda kendimiz bir çok konuda ata tohumlarıyla üretim yapıyoruz ve Adamarket Express aracımızla da Kuşadası’nda satıyoruz. Yani şu anda doğal ürünlerimizi, doğal üretim biçiminde ucuz bir şekilde hem şehirlilerimize veriyoruz, satıyoruz.

NURAY BAŞARAN - Araçlar mı geziyor?

ÖMER GÜNEL - Evet, araçlarımız var, o araçlarımızın özel tasarlanmış kasaları var, belli noktaları var,  ilan ediyoruz , hem şehirlilerimiz geliyor , bizim o kendi ürettiğimiz kendi bahçemizde ürettiğimiz doğal ürünleri alıyor.

NURAY BAŞARAN - Neler var mesela o markette?

ÖMER GÜNEL - Domates, biber, patlıcan, acur var üretim her geçen gün artıyor ve ayrıca sabit bir ada market daha açıyoruz, hazırlıyoruz .  O da bugün yarın faaliyete girecek. O market de , hem kendi ürettiğimiz ürünlerimizi satacağız hem de bölgenin ürettiği doğal ürünleri burada satmayı planlıyoruz.

NURAY BAŞARAN - O zaman, üretimden aracılar kazanıyor diye Türkiye gündeminde de çok konuşulan konu ortadan kalkıyor?

ÖMER GÜNEL - Direk üreticiden satıcıya gelen bir ürün skalasından bahsediyorum.

NURAY BAŞARAN - Genellikle bunu yapmak daha kolay herhalde

ÖMER GÜNEL - Tabii, çoğunlukla da kadının üretime katıldığı bir süreci yönetmek istiyoruz , yani onu buraya taşımak istiyoruz, kadın da ürettiği ile sattığı ile evine bir şeyler götürebilsin.

NURAY BAŞARAN - Peki o ne kadar ekonomi sağlıyor vatandaşa, yüzde kaç daha indirimli alıyor sizin marketlerinizden

ÖMER GÜNEL - Yani şimdi hiç aracısı yok, hal yok , bahçeden arabaya.

NURAY BAŞARAN - Büyük marketler kızmıyor mu size?

ÖMER GÜNEL - Şu ana kadar çok ses çıkartmıyor büyük marketler.  Büyük üretime geçmediğimiz için ama sonuç itibari ile biz onların da rakibi değiliz.  Çünkü o araçları konumlandırdığımız yer bir markete rekabet edecek bir konumda da değil,  doğru konumlandırıyoruz, iyi ürüne ucuz ulaşmak isteyen kesimin yoğunlukta olduğu bölgede direk ayağına götürüyoruz , o da bizim için ciddi bir avantaj oldu.

NURAY BAŞARAN - Özel bir gelir dağılımı, mahalle seçimi var mı? Fakir bölgeler mi bunların değerini bilen insanlara mı götürüyorsunuz.

ÖMER GÜNEL - Tabii ekonomik durumu daha orta ve alt seviyede olan kesimlerde noktalar belirlemeye çalışıyoruz, niyetimiz bu yönde.

YARIN : HEDEFLERİMİZİ TUTTURDUK….