Kılıçdaroğlu: Kabahat Bizde

Kılıçdaroğlu: Kabahat Bizde

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuşuyor.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Kısa çalışma ödeneği 456 gün sürdü, ücretsiz izin aylığı 433 gün. Bu ayın sonunda bitmemesi gerekiyor, en azından pandemi hala devam ediyor. KÇÖ ve ücretsiz izin aylığı uygulamasını sürdürmek gerekiyor. KÇÖ’den 3 milyondan fazla kişi faydalandı. bunlara yada 225 lira veriyorlar. Ücretsiz izin aylığından 2,5 milyon insan yararlanmış. Bunlara da 268 lira ödenmiş. Bu paraları kesmeyin. Keserseniz zaten işsizlik büyük bir sorun daha da büyütürsünüz.

Devletten habersiz. En tepedeki insan devletten habersiz. MEB’in verielrine bakıyorsunuz 107 bin 909 öğretmen açığı var. Sayıştay’ın raporuna göre, 138 bin 393 öğretmen açığı var. Ama Erdoğan’a göre öğretmen açığı yok. Çünkü sarayda öğretmen yok ki! Allah akıl fikir versin. Bunlar yönetiyor memleketi, onun için memlekette işsizlik bu boyutlarda.

“SİYASİ İDAMLAR DOĞRU DEĞİL”
CHP’nin ihvan konusundaki tutumunu bütün dünya bilir. Biz inançların siyasete alet edilmesini asla istemeyiz. Mısır’daki değişime de saygı duyduk her zaman. Siyasi idamlar doğru değil. Mısır’daki yöneticilere seslenmek isterim; Türkiye’de de geçmişte siyasi idamlar oldu. Başbakan astık, bakanlar idam edildi, gencecik filinta gibi evlatlarımızı dar ağacında ölüme yolladık. Ne oldu? Şimdi hepimiz üzülüyoruz. Şimdi astığımız insanlar için havalimanları yapıyoruz, okullara adını veriyoruz. Siyasi idamlar doğru değildir. Umarım Mısır’da siyasi idamlar olmaz.

ERZURUM ELEŞTİRİSİ
Uzun yıllardır Erzurum’da milletvekili çıkaramıyoruz. Kabahat kimde bizde. Erzurum’a gittik mi? Gidip vatandaşın çayını kahvesini içtik mi? Yapmadık. Şimdi gidiyoruz, dertlerini dinliyoruz. yardımlar kesilir mi diye bir endişe var. Erzurumlu kardeşim ihtiyaç sahibi kardeşim iktidar değiştiğinde yardımlar kesilmeyecek yardımlar artacak. Bizim belediyeleri görüyorsun sen. Yardımlar kesilecek diyorlardı hayır efendim tam tersine arttı. Ama yardımı nasıl yapıyoruz? Sağ elin verdiğini sol el görmeyecek diyoruz. İhtiyaç sahibi ailelerin onurunu koruyoruz. İşsizlik kol geziyor, sadece Erzurum’da değil. Doğu’da rahmetli babam görev yaparken Erzurum bizim gözümüzde çok büyük bir kentti. Ama giden arkadaşlarımın giden arkadaşlarımın bana verdiği raporlar hiç iç açıcı değil.

“HIRSIZ BAYRAĞIMIZI TEMSİL EDİYOR”
Ülkücü kardeşim, sana sesleniyorum: Rüşvetçinin büyükelçi tayin edildiği bana dünyada bir devlet göster. Tek örneği var, Türkiye Cumhuriyeti. Hırsız bayrağımızı temsil ediyor.

SERİK’TE RÜŞVET TARTIŞMASI
Devletin iyi yönetilmediğini hepimiz biliyoruz. Çünkü saray otoritesi devleti yönetmek için değil devlet olmak için geldi. Ben devletim diyor. Devlet dediğiniz kurum yıpranmaya ve çürümeye başlıyor. Öyle bir noktaya geldik ki 19 yılın sonunda ekonomi ve hukukta devlet kayıt dışına çıkmaya başladı.

Bunu bilinçli yaptılar. Önce, bütün bakanlıklarda özellikle Maliye ile ilgili bakanlıklarda teftiş kurullarını kapattılar. Gerek yok bunlara dediler. Böylece ekonomide kayıt dışılığın bürokratik alt yapısını süratli bir şekilde oluşturdular. Devlette liyakat vardı tamamen kaldırdılar yandaşları getirdiler.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bu tür rezalet hiç görülmedi. Bakanların, vekillerin, valilerin önünde rüşvet tartışması yapıldı. Serik’te. Belediye Başkanı tahammül edemiyor, “Yazıklar olsun size” diyor. Devleti kayıt dışına çıkarıyor. Savcı soruşturma açtı mı? Tık yok.

Türkiye şu anda Avrupa’nın en büyük kara para aklayıcısı ülkelerinden biridir. Böyle bir rezaleti Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç görmemiştik. Uyuşturucu parası, kumar parası, organ ticareti, insan ticareti, kadın ticareti ne kadar rezil iş varsa hepsini kabul ettiler. Parayı getirin dediler. Haramla besleniyorlar. Helali kabul edemiyorlar. Ekonomiyi aşama aşama kayıt dışına çıkardılar. Hukuku da kayıt dışına çıkardılar. Peki bu paralar nereye gidiyor? Kim alıyor bu paraları? Neden Saray ve beslemeleri sessiz kalıyor bu konuda? Beslendikleri için. Bugün, Türkiye’de rüşvetsiz iş yapmak mümkün değil. Devlette muhatap olduğun andan itibaren rüşvetsiz iş yapmanın mümkün olmadığını görüyoruz.

“KAYIT DIŞI EKONOMİ, KAYIT DIŞI HUKUK”
Devlet Planlama Teşkilatı yatırımları belirlerdi. Artık devletin bütün yatırımlarını beşli çete belirliyor. Kendilerine göre planlama yapıyorlar. Garanti de veriyorlar. “Ya CHP iktidar olur elimizden alırsa?”, “Meraklanmayın. Londra mahkemelerini yetkili kılarım” diyor. Dolayısıyla devletin bütün büyük yatırımlarını beşli çete sarayın desteği ile yapıyor. Bunu da Cumhuriyet tarihinde ilk kez tanık oluyoruz. Kime hangi rantlar, garantiler verilecek kimse bilmiyor. Ekonomi kayıt dışında. Böyle olunca rüşvet vermek daha kolay oluyor. Çünkü paranın hesabı hiçbir yerde kayıtlı değil. Havuz medyası var malum. Hala kayıt dışı tirajlar üzerinden devleti soymaya devam ediyorlar. Onlar da verilen bu rüşvete ortaktırlar. Böyle bir rezaleti Türkiye hiç yaşamadı.

“DAMAT İLE KAYINPEDER 128 MİLYAR DOLARI BUHARLAŞTIRDI”
Kayıt dışının en temel özelliği kayda alınmamasıdır. Bunun önüne devletin şeffaf olmasıyla geçilir. Kim getirecek bunları? Devleti yöneten siyasi partinin getirmesi lazım. En güçlü kurumlarımdan biri olan şimdi şamar oğlanına dönen Merkez Bankası. Kanuna aykırı olarak yetkiyi aldılar Hazine ve Maliye Bakanlığı’na verdiler. Damat ile kayınpeder 128 milyar doları buharlaştırdı.

Sayın Süleyman Soylu “her ay bir siyasetçiye 10 bin dolar para ödeniyor” dedi. Erdoğan ne dedi? Ak Partili kardeşlerime sesleniyorum: Rüşveti savunanlara oy vermeye devam edecek miyiz? Kendi vicdanınıza sorun. Çocukların yüzlerinize bakın. Bakan yerinde Erdoğan da yerinde her ay 10 bin dolar rüşvet alan da yanında. Sahtekarlığın bu boyutu hiç çıkmamıştı.

Parlamentonun bu kadar aşağılandığı dönemi hiç yaşamamıştık. Yolsuzluklara ve hırsızlıklara destek veren bir organa dönüştürdüler burayı. Peki TBMM Başkanı ne yapıyor? Bu Meclis’in itibarını koruyacak olan da biziz.

Milletvekili soru önergesi veriyor beyfendi cevaplamam diyor senin önergeni.
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler