‘Cumhur’dan Başkana… (Halkçılık) ve 1. tur

Dünkü yazımda CHP’nin adayını, ‘ neden CHP’nin belirleyemeyeceğini’ yazmıştım. Yakın çevrem hemen , ‘zaten bir önceki seçimde de CHP’nin adayını CHP değil, İngiltere’nin belirlediğini’ söyledi. Hatta daha ileri giderek, ‘Ekmeleddin Bey’den sonra bu seçimde de Abdullah Gül aday olabilseydi, yine CHP’nin adayını İngiltere belirlemiş olacaktı. Şimdi beklentimiz o ki, devletin partisinin adayını bu kez ‘devlet aklı’ belirlesin. Zaten Gül seçimi de, seçimi daha ilk turda kaybetmek demekti. Ki ‘GÜL’lü CHP’nin oyu sadece yüzde 16 olabilecekti.’

Peki 1. tur neden önemli?

Çünkü Meclis aritmetiği 1. turda belirlenecek. Ve bu da çoğunluk kimdeyse diğer tarafa karşı 2. turda önemli bir psikolojik üstünlük sağlayacak. Anketlere bakılırsa; şu anda İYİ Parti’nin oy oranı yüzde 16-18 bandında. CHP ise çıkaracağı ‘sürpriz’ adayın kim olacağına bağlı olarak, 16-26 bandında değişiklik gösterebilir. CHP-İYİ Parti- Saadet Partisi- DP birlikteliği, TBMM çoğunluğunu alabilecek imkana sahip görünmektedir. Bunun en önemli sağlaması da zaten geçtiğimiz 7 Haziran seçimlerinde de yapılmıştır.

Kaldı ki o gün seçimin tekrarında gidecek adres bulamayan seçmen o gün seçimler yenilendiğinde tekrar Ak Parti’ye dönmüştü. Ancak bu kez seçmen açısından hem karşısında yeni bir İYİ Parti var. Hem de baraj sorunu olmayan (yapacağı ittifakla ) Saadet Partisi var. Hatta, ‘nasılsa partimiz kazanamaz, bari bize en yakın olan Ak Parti’ye oy vereyim’ diyen Saadet Partili seçmen için artık bugün kendi partisinin, (yeni ittifakla) baraj sorunu yoktur. Bu şartlarda TBMM’nin çoğunluğu, muhalif ve ‘çatısız ittifak’ ta olacaktır. Dikkat! Bu şartlarda iktidar, erken seçim kararını yeniden gözden geçirmek isteyebilir. 7 Haziran seçimleri ile daha önce tecrübe kazanan iktidar partisi, yine böyle bir olasılık hissederse ne olur dersiniz? Bekleyip göreceğiz.

Bu çerçevede şimdiden şunu söylemek mümkün mü? Türkiye siyaseti bir darboğazda mı?

Evet. Peki ama neden?

Birinci sorun, karşımızda yıpranmış bir iktidar var. 16 yıldır iktidarda ( ki kim olsa yıpranır bu sürede). İkinci sorun iktidar olamayan bir muhalefet var.

Muhalefetin suçu; ‘devlet’e sığınmak.

İktidarın suçu; ‘devletin düzenini bozmak’ (Mesela TBMM Başkanı Karaman kalkıp laikliği Anayasa’dan çıkaralım teklifinde bulunabiliyor.)

Ve Laik Cumhuriyet, yıllardır siyasal islamla bastırılmaya çalışılıyor. Ve bu kavga da yıllardır Ak Parti’yi iktidarda tutuyor. Ancak bugün gelinen noktada, ‘devlet aklı’ buna kırmızı kart gösteriyor.

Ve , ‘nasıl bir toplum modeli bizi bir arada tutar*’ bunun cevabını arıyor. Ayrıca, ‘ söz konusu olan bu ülkenin üniter yapısıysa, gerisi teferruattır’ diyor.

‘Peki nasıl bir toplum modeli?’ sorusunun cevabı ise çoktan verilmiş durumdadır. Tercih net ve tektir:

Atatürkçü toplum modeli ve halkçılık. Adalet zemininde halkçılık!

Gelinen noktada karşımızda kutuplaşmış toplum vardır. Dün alevi-sunni, bugün kürt-Türk, dindar-laik, başörtülü-açık, milli-gayri milli, militarist-demokrat, darbeci-özgürlükçü, küresel-milli gibi kavramlar artık günlük yaşamımızın ayrılmaz parçaları ve sıfatları haline getirilmiştir. Hatta liderler bazında milli ve yerli kavramlarından tutun da, her türlü kavramlar üzerinden bölmeye dönük siyaset yapılmaktadır. Ancak bölgesel konjonktür; bölünmeden değil, birleşmeden geçen siyaseti mecbur kılmaktadır. Bu nedenle ‘devler aklı’ herkesi, her partiyi halkçılık ilkesinde yapıştırma kararı almıştır. İlelebet Payidar Türkiye için! Devlet ebed-müddet için!

Görünen o ki seçim sonuçları TBMM’de çok sesliliği ve büyük koalisyonu sağlarken, halkta da paralel bir koalisyon oluşmasına neden olabilecektir. Bu konuda Prof. Dr. Anıl Çeçen Atatürk’ün Cumhuriyet rejmini dayandırdığı Halkçılık anlayışını ‘Atatürk’ün Kültür Kurumu:Halkevleri’ adını taşıyan kitabında inceledi ve yeni baskısı da yayınlandı. Bu kitapta kurucu iradenin halkevlerinde halkı nasıl birleştirdiğini görmek ve anlamak bugünün sorunlarına da çözüm niteliğindedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.