Cezaevlerini boşaltmak için af çıkarılmaz

Cezaevlerini boşaltmak için af çıkarılmaz

Erdoğan, MHP'nin teklifine kapıyı kapattı

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, MHP’nin af düzenlemesi konusunda “Bizim ölçümüz mahşeri vicdandır. Şu veya bu kesimin şu veya bu şahsın çıkarına ama milletimizin ortak hissiyatına aykırı hiçbir iş bizim için makbul değildir. ‘Bu affı çıkarır da bundan ne kadar siyasi rant elde ederiz’, biz böyle düşünemeyiz. Cezaevlerini boşaltmak için af çıkarılmaz” dedi. AK Parti Kızılcahamam Kampı’nın kapanışında konuşan Erdoğan, CHP’ye de sert eleştiriler yöneltirken özetle şunları söyledi:

KORKAKSIN, ÜRKEKSİN

“Maalesef bizi üzüntüye gark eden zihniyetin en büyük temsilcisi ana muhalefet partisi CHP’dir. Gezi olaylarında vandallarla mücadele ediyoruz CHP’yi onların yanında buluyoruz. Ülkemizi FETÖ’cülerin tuzaklarından kurtarmak için can pahasına bir mücadeleye girişiyoruz, CHP’yi onların saflarında görüyoruz. Sonra utanmadan sıkılmadan benim bu işle alakam yok diyor. Ya sen böyle bir adamsın korkaksın, ürkeksin, ne millisin ne yerlisin. Bölücü terör örgütünün çukur eylemlerine karşı destansı bir mücadele yürütüyoruz CHP’yi yine karşı safta görüyoruz. Sınır ötesinde pusuya yatarak ülkemizin huzuruna ve güvenliğine tehdit oluşturan terör örgütlerinin üzerine yürüyoruz CHP’yi yine karşı safta görüyoruz. Uluslararası alanda ülkemizin şerefinin, haysiyetinin müdafaası için var gücümüzle çalışıyoruz CHP’yi yine yeminli düşmanlarımızın diliyle bize saldırırken suçüstü yakalıyoruz.

OLSA OLSA ALÇAKLIKTIR

Ama artık milletim yutmuyor şehitlerimizin aileleri artık yutmuyor ve hangi yüzle sen buraya geldin demeye başladılar. Türkiye ekonomik bağımsızlığına yönelik sistematik bir saldırıyla karşı kamusuyla özel sektörüyle tarihi bir mücadele veriyor peki ana muhalefet partisi ne yapıyor? Her zamanki gibi safını ülkesinin ve milletinin değil karşı tarafın yanında belirleyerek olmadık hezeyanlarla ortalığı karıştırmaya çalışıyor. Bunun adı muhalefet değildir bunun adı fırsatçılık bile değildir. Milletin geleceğine umutla bakmaya ihtiyaç duyduğu dönemde büftanlarla umut cellatlığı yapmanın adı olsa olsa alçaklıktır. Şahsıma AK Parti hükümetlerinin en çok gurur duyduğu icraatları sorulsa en başta ifade edeceğim hususlardan biri mutlaka ülkemizi IMF boyunduruğundan kurtarmamız olur. Bunu yapan Bay Kemal biz değil miyiz? IMF boyunduruğundan bu ülkeyi kurtaran biz değil miyiz? Peki IMF meselesi niye bu kadar önemli, IMF’in misyonu ödemeler bilançosu bozulmuş ülkelere kredi vermek, onların sadece mali değil onların siyasi yapılarını da dönüştürmektir. Bu misyonun gereği IMF, kurumlara veya özel firmalara değil sadece devletlere borç verir. Biz o defteri kapattık ve 2013 sıfırladık IMF’le ilişkimiz bitti. Türkiye 1960 darbesinin ardından IMF pençesine düşmüş ve AK Parti’ye kadar kurtulamamıştır. İlk IMF anlaşmasının altında darbe yönetiminin başı Cemal Gürsel’in onu takip eden dört anlaşmanın altında da devrin CHP Genel Başkanı İnönü’nün imzası vardır Bay Kemal bunu da öğren.

IMF BORCUNU SIFIRLADIK

2013 mayısında IMF borcunu sıfırlayıp yarım asrı aşkın defteri kapattık. Zaten ne olduysa ondan sonra oldu çılgına döndüler. Gezi olaylarıyla başlayan ve halen devam eden bu dönemde yaşadıklarımızı IMF boyunduruğundan kurtulmamızdan bağımsız kabul etmiyoruz. Ekonomik göstergelerimiz diğer ülkelerle karşılaştırıldığında çok iyi bir noktadadır. Son dönemde gerçekleşen küresel spekülatif saldırılara ve algı operasyonlarına rağmen temmuz ayında yüzde 123 olan borcu çevirme oranımızı eylül ayı itibariyle yüzde 109’a gerilemiştir. Böyle bir tabloda Türkiye’nin ne kredi ne teknik destek açısından IMF’le yolunun kesişmesi söz konusu olamaz. Türkiye, IMF defterini tekrar açmamak üzere kapatmıştır.

RAHŞAN AFFINI DA GÖRDÜK

Son günlerde birtakım tartışmalara, tehditlere şahit oluyoruz. Af meselesinden çocuk istismarına kadar geniş bir yelpazeye yayılan bu tartışma konularından AK Parti olarak bizim öncelikli ölçümüz mahşeri vicdandır. Şu veya bu kesimin şu veya bu şahsın çıkarına, faydasına ama milletimizin ortak hissiyatına aykırı hiçbir iş bizim için makbul değildir. Geçmişte çok aflar çıkardık, ‘Bu affı çıkarır da bundan ne kadar siyasi rant elde ederiz’... Arkadaşlar biz böyle düşünemeyiz. Geçmişte bunları gördük, Rahşan affını da ondan önceki afları da gördük, hepsini gördük. Başta Adalet Bakanımız olmak üzere kendilerine talimat verdik, çalışmalarınızı yapın, yapılabilecek ki o da onu af olarak değerlendirmeyi kendimiz için zul adlederiz. O çalışmalardan sonra ne gibi adım atarız buna bakalım. Efendim cezaevleri dolmuş, cezaevlerini boşaltmak için af çıkarılmaz. O zaman adama sorarlar bu cezaevlerini niye yaptınız? Bunun bir caydırıcılığı var da onun için yaptık. Adaletin tesisi farklıdır, o hukuktur. Yasal düzenleme de değildir. Hukuk hakların sahibine iadesidir. Önce vicdan terazimizde tartmadan alelacele kararlar vermeyeceğiz.

SEÇİM STARTI

Bu toplantımızı 2019 Mart seçimlerinin bir startı, başlangıcı olarak kabul ediyorum. Sadece bu sürecin her aşamasını yakından takip edeceğimin bilinmesini istiyorum.”

MARSHALL’IN ÖNCÜSÜ İNÖNÜ

IMF konusunun gündeme getirilmesinin gerisindeki hesapları gayet iyi biliyoruz, ama başaramayacaklar. Hani bu meşhur Marshall yardımı meselesi var. Bu yardımın da öncülerinden biri de İnönü’dür. İnönü’nün o işe sadakati, bağlılığı o kadar ileridir ki bakınız burada İnönü’yü görüyorsunuz herhalde elindeki bayrağı da görüyorsunuz. Elindeki bayrak dikkat edin Türk bayrağı değil, Amerika. Bunu elinde niye taşıyor, bu bir teşekkürname bunun için taşıyor. Şu anda güneyimizde Amerika’nın kokartlı komandoları kimlerle yan yana, teröristler. Kim o teröristler PYD, YPG, PKK, onlarla kol kola el ele omuz omuza. Peki bunlar kiminle kol kola, bunlar da yine CHP ile HDP ile kol kola. Bunlara karşı mücadeleyi veren kim, benim Mehmedim. Mehmetçiğimizi bu noktada istismar edenler kim; yine CHP, HDP. Sekiz şehidimiz olduğunda bunun sorumlusu kim, PKK değil mi? Onun perde arkasındaki kimler, HDP, CHP değil mi? Bunların en ufak rahatsızlığını duyuyor muyuz, yok. Sadece dostlar alışverişte görsün kabilinden cenaze merasiminde görünürler. Artık bu millet bunları yutmaz, yutmayacak. İnönü’nün ülkenin başında bulunduğu dönemde Amerikan yardımları bahane edilerek tüm stratejik savunma sanayi projelerimiz iptal edilmiş, araştırma, geliştirme, üretim faaliyetleri durdurulmuş, fabrikaların kapısına kilit vurulmuştur. 

4 Temmuz 1948 tarihinden itibaren Türkiye, Marshall yardımlarını almaya başladı. Buyurun Bay Kemal, hatırlatayım diye gösteriyorum.

TAKİPTEYİM

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın durumuyla ilgili “Bu işin takibindeyim, kovalıyorum, beklentim halen iyi niyetli” diyerek şunları söyledi:

“Özellikle İstanbul’dan giriş çıkışlar havalimanlarından bunların hepsi inceleniyor. Bu takipler neticesinde savcılık ne gibi bir karar verecek ne gibi bir açıklama yapacak biz de onun ısrarla beklentisi içerisindeyiz. Zira bunun ülkemizde olmuş olması bizim için çok çok üzücü. Cemal bey benim aslında çok eski tanıdığım gazeteci bir arkadaşımız. İnşallah diyorum o arzu etmediğimiz bir durumla karşı karşıya kalmayız. 

Ben inanıyorum ki bu dünyada bu özellikle bizim ülkemizi kast ediyorum bu tür bir şeyin olması hususunda özgürlüklerin takipçisi olanlar düşünce hürriyetten yana olanlar bu işin peşini bırakmayacaklardır. Ben de Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı olarak bu işin takibindeyim, kovalıyorum.”

KIZILCAHAMAM BULUŞMASI

AK Parti’nin Kızılcahamam kampına eski bakanlar Cemil Çiçek, Mehmet Ali Şahin ve İsmet Yılmaz da katıldı. AK Parti’li milletvekilleri ve bakanlar gün boyu süren toplantılardan sonra soluğu halı sahada aldı. Önceki gün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun takımı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın takımı yeşil sahada çekişmeli bir maç yaptı. Sahada eski futbolcu, AK Parti milletvekili Alpay Özalan da yer aldı.
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler