Mitolojiler toplumların rüyalarıdır. Aslında biz özellikle modern zamanlarda bir şeyin gerçek dışılığını tarif ederken mitoloji, masal ya da efsane terimlerini pervasızca biraz da haksızca kullanırız. Evet kast edilen şey beş duyunun algılayamadığı şeyse tamam mitler belki bu duyu ve mantık sınırlarını zorlar. Ancak onlara temsil ettikleri sembollerin arka planından baktığınızda aslında hepsi soyut bir hakikate karşılık gelir.

     Türk destan ve efsanelerindeki semboller de böyledir. Siz Bozkurt gösterenini sadece gösteren merkezli alımlar gösterileninin ne olduğu üzerine kafa yormazsanız o zaman o, sadece içi boş masalsı hakikaten de hayatta karşılığı olmayan bir figür olarak algılanır. Oysa yukarıda da ifade ettiğimiz gibi hepsi gerçek hayatta bireyin hayallerinin rüyalarına yansıttığı semboller gibi toplumların gerçek hayattaki ideallerinin rüya zeminine düşen gölgesidir.

   Bozkurt yahut Kurt miti bugün, Türk milletinin manevi şahsiyetinin, karakterinin, hayat karşısındaki duruşunun kolektif bilinçdışından görünen şeklidir. Bu anlamda, yol göstericilik yönü itibariyle aydınlığı, aydınlatmayı ve aydınlanmayı karşılayan bu sembol, bağımsızlık, hürriyet, özgürlük gibi dizgeye karşılık gelmektedir.

    Meseleye Çin’ce karşılığı Aşina olan Asena perspektifinden bakıldığında aslında altında kadın ve kadın özgürlüğü, onun cemiyetteki rolü gibi meselelere köksüz yaklaşımlara parmak ısırtacak dersler görürüz. Bu mesele gündeme geldiğinde işe Avrupa merkezli yaklaşan özenti Avrupai liberaller aslına bilerek ya da bilmeyerek çok önemli bir tarihsel gerçeği atlamaktadırlar. Han’ın yanında bulunan Hanım gerçeği aslında Asena mitinin reel zemindeki gölgesidir. Hal böyle olunca Türk kadını bırakın özgürlüğü cemiyette toplumun her kesiminde söz sahibi olma kudretini töresinden almıştır. Bunun yakın tarihteki en güzel örneği kadına verilen seçme ve seçme hakkındaki Türk’ün kronolojik önceliğidir.

 İşin birey tarafına ve benim şahitliğime dönük yanına gelince. Bir süredir hem bayram hem tatil vesilesiyle hem de pandemiden doğan uzun ayrılıklardan dolayı birkaç kez memleketim olan Konya ve civarında hem eş dost akraba ziyareti hem de bazı temasları gerçekleştirme adına seyahatteydim. Haber düzeyinde bilgilerle kendisi hakkında bilgi sahibi olduğum değerli vekillerimizden biri olan Esin Kara’nın gayretli kişiliğinin ikinci ve üçüncü ağızdan bir kez daha şahidi olmakla onur duydum. Bunun bir sebebi de bir anlamda ikinci ev adreslerimden biri olan dedemin mahallesinde (Kara’nın) kardeşlerinden biri de dahil olmak üzere ilk gençliğimi yaşadığım bir muhitten böyle bir değerin çıkması beni sevindirdi. Bu sebeple hakkındaki haber ve röportajlarını taradım. Bölgenin tarımından, kadın haklarına, mali müşavirlere, maliyecilere, milletin boğazından geçen Çin tuzunun sağlık yönüne toplumun her kesimine ait bir meseleyi taşıyana toplumdaki rolü itibariyle Bozkurt denirken önce toplumu ve insanı olmak üzere bütün canlılara yönelik şefkatli tarafına da Asena denir.

   Temennimiz odur ki akademik meseleler gibi hususiyle de memleket evladının eğitimini ilgilendiren zeminde liyakati de gündeme getirirler.