KARANTİNADA 100. YIL

NURAY BAŞARAN

Ulusal egemenliğimizin ilanının 100. yılını yaşadığımız bu yılki 23 Nisan ,ne yazık ki karantinada geçecekti. Bu nedenle de yazmak için bekledim. Zira ‘KARANTİNA’ 23 Nisan’a ne kadar geçit verecek, ya da Türkiye 23 Nisan için karantinaya ne kadar geçit verecekti bunu görmek istedim.

Öncelikle belirtmeliyim ki ; TBMM’nin özel gündemle toplanması gerçekten koronavirüs’e bir meydan okumanın ötesinde,  ‘Ya İstiklal Ya Ölüm’ ruhunu yaşattı tüm Türkiye’ye…

TBMM Başkanına teşekkürler….

Elbette, ‘ görevidir bugünkü günde TBMM’yi açmak diyebilirsiniz’. Ancak TBMM’de görevi gereği bulunması gerekenler olmayınca , bizim de teşekkür etmemiz gerekiyor. 

Bu arada sabah saat 09.00’da Anıtkabir’deki törenlere katılan başta MHP Lideri Devlet Bahçeli ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere , tüm katılımcılara da bir teşekkür borcumuz var. Başta Devlet Bahçeli diyorum, zira kendisi yaşadığı bir takım kronik rahatsızlıklar nedeniyle , koronoya karşı risk gurubunda yer almasına rağmen buna meydan okuyarak ulusal egemenliğin 100. Yılında burada olmayı seçmiştir. Koronavirüs’e rest çekmiştir.

Doğrusu kapalı kapılar ardında belki sessizce konuşulan,  ya da ‘korku’dan yazılamayan o mayınlı alana da girip söyleyeceğim: 

Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın (bir gerekçe belirtmeksizin) gerek Anıtkabir, gerekse TBMM’deki özel oturuma katılmamasını talihsizlik olarak görüyorum. 

Cumhurbaşkanının İletişim danışmanlarının çok büyük eksikliği olarak değerlendiriyorum. Zira kendisi, 15 Temmuz sonrası ülkemizin fabrika ayarlarına dönme noktasında en önemli mücadele eden birisi olarak,  buralarda da olmak isterdi diye düşünüyorum. Huber Köşkü’nden torunları ve çocuklar ile fotoğraf paylaşıp,  İstiklal Marşı okumak elbette önemli ama  eksik! Biliyorum bunları yazdığım içim bana kızanlar olacak. ‘Korkmuyor musun ?’ diyenler de çıkacaktır.

Ama benim tanıdığım ve ‘Kefenimi giydim’ diye yola çıkan bir siyasetçi olan Recep Tayyip Erdoğan , korona korkusuyla böyle bir  toplantı ve buluşmayı ıskalamış olamaz. Belki bu konuda bir gerekçe ve açıklama olur. En azından ben bu beklenti içindeyim. Zira kendisi 100. Yılını kutladığımız bu Meclis’i temsil eden en büyük makamdadır.
Zira bu 100. Yılın anlamı da çok çok büyüktür. 

Neden mi?

Bir büyük komutan ve bir avuç arkadaşı milli mücadeleyi örgütleyip, Anadolu halkının inancını kazanıp, gücünü de yanına alarak; yapılamaz denileni başarmış ve 20. yüzyılın ilk bağımsızlık savaşını kazanmıştır. Kurtuluş Savaşını kazanan ordumuz, Türkiye Büyük Millet Meclisi Orduları olarak tarihe geçmiştir. İşte bu umut ateşinin yandığı, kalbinin attığı yer Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. 

TBMM, Dünyada bir ulusun kurtuluş savaşını yöneten ilk meclistir. Başta Mustafa Kemal olmak üzere Kurtuluş Savaşımızın büyük komutanları, savaş şartlarında bile ortak akla, toplumsal uzlaşıya ve ulus iradesine bağlı kalmıştır.

Bu yönüyle Türkiye Büyük Millet Meclisi saltanata ve düşman işgaline direnişin merkezi, ulusal gücün ve cesaretin simgesidir.

Evet ,tam da bunun için çok önemlidir 23 Nisan’lar….

Kurtuluş Savaşımızın tüm şehitlerini, gazilerini ve kahraman komutanlarını saygıyla anıyorum. Bugün başta özgürlüğümüz olmak üzere , her şeyimizi onlara borçluyuz.

Büyük Liderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK, öyle bir ufka sahiptir ki; ulusal egemenliğimizin ilan edildiği bu özel günü, tüm dünya çocuklarının bayramı olarak ilan etmiştir. Dünyada çocuklar için evrensel bir bayram ilan eden ilk ve tek ülke olduğumuz için kıvanç ve onur duyuyorum. Çocuklarımız Cumhuriyet’i ve devrimleri yaşatacak ve çağdaş uygarlık seviyesine taşıyacak gücümüzdür, aydınlık geleceğe dair umutlarımızdır.

20. yüzyılın ilk bağımsızlık mücadelesini vererek üniter devletini kuran ulusumuz; laik, demokratik ve bağımsız Türkiye Cumhuriyetini korumaya ve yaşatmaya devam edecektir, kimse bizi yolumuzdan geri döndüremez!
Ki karantinadaki Türk halkının saatler 21.00’i gösterdiğindeki , İSTİKLAL MARŞI katılımı , geleceğin Türkiye’sinin ne kadar güçlü ve bölünmez ve yaşayacağının bugün de garantisi olmuştur. 


.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.