Vatandaşın parası dört şirkete gitti!

Vatandaşın parası dört şirkete gitti!

Enerjide özelleştirmeyle hem devlet gelir elde edecek hem de elektrik ucuzlayacaktı.

10 yıl önce enerji özelleştirmeleri böyle pazarlandı. Bugün ise imtiyazlı enerji şirketleri için bütçeden milyarlar akıtılıyor, elektriğe zam üstüne zam yağıyor, elektrik talebini canlı tutmak için kış saati uygulamasına geçilmiyor

Şubat ayında beş partinin uzlaşarak reddettiği 'termik santral ile havayı kirletme izni' veren düzenleme, çarşamba günü yeniden Meclis gündemine geldi. 13 termik Santrala dördüncü kez havayı kirletme izni verilmek istendiğini söyleyen CHP'li Özgür Özel, 'Bu kudretli şirketler, sarayda kimleri ikna ettilerse, milletvekillerinden güçlü, grup başkanvekillerinden imzalarından güçlü olacaklar ki, 2.5 yıllık uzatma almışlar' dedi.

AKP ise enerji ve inşaat gibi "torpilli" sektörlerin nasıl imtiyazlar elde ettiğini kamuoyuna açıklamakta zorlanıyor. Peki halkın bütçesine milyarlarca dolara mal olan bu imtiyazların verilmesinin arka planında ne vardı? Bunun için enerji sektörünün kredi borçlarına mercek tutmakta fayda var. 

Yıl 2009: Elektrik dağıtımı özelleştiriliyor, enerji sektörünün borcu 6 milyar dolar

Hükümetin planına göre 2009 kriziyle beraber yüzde 16,5 küçülme yaşayan inşaat sektörüne cansuyunu özelleştirilen enerji sektörü verecekti. Böylece adını kamu ihaleleriyle sıkça duyduğumuz inşaat şirketleri borçla enerji sektörüne adım attılar. 2007 Eylül ayında 1,8 milyar dolar nakdi kredi borcu olan enerji sektörünün 2009 Eylül ayındaki nakdi kredi borcu yüzde 234 artışla 6 milyar dolara tırmandı. Alınan borçların büyük çoğunluğu ise döviz cinsindendi. 2009 yılıyla beraber Boğaziçi Elektrik, EnerjiSA gibi özel şirketler kamunun elindeki TEDAŞ’ın elektrik dağıtım işlerini satın aldılar. O yıllarda yapılan hükümet propagandası ise “rekabet gelecek, elektrik ucuzlayacak” şeklindeydi. 

Yıl 2013: Elektrik üretimi özelleştiriliyor, enerji sektörünün kredi borcu 22,4 milyar dolar 

Dağıtımdan sonra sıra elektriğin üretimine geldi. Bunun için verimsiz HES’lere milyonlarca dolar yatırım yapan sermayedarlar, kamudan yüksek fiyatlı alım garantileri elde etti. 2013’te ise kamunun elindeki termik santrallar ardı ardına yapılan ihalelerle bildik firmalara satıldı. O kadar ki termik santral ihalelerine teklif veren firma sayısı 7’yi hiç geçmedi. 2013 yılı başında kamunun elindeki toplam termik santral ünitesi sayısı 37’ydi.

2013 yılı başından 2015 yılı sonuna dek bu ünitelerin 25’i toplam 4 şirkete satıldı. Bu şirketler;

1-) Konya Şeker Enerji: 9 santral ünitesi
2-) Çelikler Holding: 7 santral ünitesi
3-) Bereket Enerji: 5 santral ünitesi
4-) İÇTAŞ ve Limak Enerji ortaklığı: 4 santral ünitesi

Bunun dışında bu tarihlerden önce Ciner Grubu’nun da Çayırhan Termik Santralı’ndaki 3 üniteyi aldığı hesaba katılırsa kamu kesiminin, enerji üretiminden tamamen çekildiği daha net anlaşılabilir.

? Yıl 2019: Enerji sektörü batıyor, sektörün kredi borcu 35,9 milyar dolar 

2018 yazında yaşanan kur şoku, enerji sektörünün döviz cinsinden olan borç maliyetlerini altüst etti. Üstüne bir de faizlerde yaşanan yükselme yeni kredi olanaklarını daralttı. Son darbeyi ise ekonomik büyümenin yavaşlamasıyla beraber elektrik talebinin azalması vurdu. Böylece 2009’da büyük umutlarla özelleştirilen enerji sektörü sadece 10 yıl sonra iflasın eşiğine geldi. 10 yılda dolar cinsinden borçları 6’ya katlanmıştı, üstelik ekonomik gidişat toparlanma sinyalleri vermiyordu. Sektör kendisini yaratan hükümete ve onun yönettiği bütçeye muhtaç hale geldi. Hükümet ise yardım elini uzatmakta hiç tereddüt etmedi. Ancak bir avuç şirketi kurtarmanın bedeli 82 milyon yurttaşa ödetilmiş oldu.

Peki hükümet enerji sektörüne hangi imtiyazları tanıdı?

Maliyet artışı olmamasına rağmen yaşanan elektrik zamları

Bu yıl dolar kurunda yukarı yönlü hareketlilik neredeyse yaşanmadı. Petrol fiyatları ise son yılların en düşük seviyelerini gördü. Ancak TÜİK verilerine göre Ocak ayından bu yana elektriğe yüzde 32,1 oranında zam yapıldı.

Elektrik talebini artıran yaz saati uygulaması 

30 Ekim 2016 tarihinde kış saati uygulamasına geçilmedi ve yaz saati uygulaması kalıcı hale geldi. Karanlık saatlerde işe giden ve gelen yurttaşlara düzenlemenin amacı “elektrikte tasarruf sağlamak” olarak açıklandı. Ancak elektrikte tasarruf sağlamak bir yana tüketim artırıldı. Zaten amaç da buydu. 2016 Kasım ayı, 15 Temmuz darbe girişimi yüzünden yaşanan ekonomik durgunluğa rağmen elektrik tüketiminde rekor yaşanan ay oldu.

Elektrik şirketlerinden piyasa fiyatının üzerinde elektrik alım garantisi

Makina Mühendisleri Odası (MMO) 2019 Enerji Görünüm Raporu’na göre özelleştirilen santrallara son yıllarda alışkın olunan “alım garantisi” uygulaması sağlandı. İşletmelerin ricasıyla gerçekleşen bu alım garantisi piyasa fiyatının da üzerinde yapılacaktı. Çünkü piyasa fiyatı işletmelerin üretim maliyetinin altındaydı.

MMO raporuna göre TETAŞ 2016 yılında yerli kömür santrallarından 6 milyar kWh büyüklüğünde elektrik satın aldı. Bu miktar 2017 yılında 3 katına çıkarılarak 18 milyar kWh büyüklüğüne erişti. Üstelik alım fiyatları da TÜFE ve ÜFE göstergeleri ile dolar kuruna endekslendi. Her 3 ayda bir oluşturulan endeksle alım fiyatları güncellendi. Böylece 2018’de 1 milyar 160 milyon lira ilave ödeme kömür santrallarine verilmiş oldu.

Filtre ve arıtma tesislerinin ertelenmesi

Kamunun elindeki neredeyse tüm santralları alan şirketler kanuna göre filtre ve arıtma sistemi kurmak zorundaydı. Ancak 2013’ten bu yana bu yükümlülük sürekli AKP teklifleriyle ötelendi. Sonuncusu ise bütçe görüşmeleriyle başladı. 2009’da “hem devlete gelir kapısı olacak, hem ucuz enerjiye ulaşacağız” denilerek girişilen özelleştirmeler 10 yıl sonra büyük bir fiyaskoya dönmüş durumda. 10 yılın bilançosu, borca batık özel şirketler, bütçeye yüklenen milyarlarca lira kaynak ve yurttaşın elektrik faturasındaki kabarma oldu. Çocukların okula karanlıkta gitmesi ise cabası…

NE OLMUŞTU? 

Anayasa Mahkemesi (AYM) 2014’te termik santralların kirlilik saçmasını yasaya aykırı buldu ve santrallara 31 Aralık 2019’a dek süre tanındı.

Buna rağmen 2019’un şubat ayında AKP grubu Meclis’e bir torba kanun teklifi daha sundu. Teklifin 45’inci maddesi termik santrallere filtre düzenlemesi için 2 yıl daha erteleme getiriyordu. 45’inci maddenin çok tepki çekmesi iktidara da geri adım attırdı ve ilgili madde torbadan çıkarıldı.

Fakat buna rağmen düzenleme, yeniden torba yasaya eklenerek gündeme geldi. Bu sefer de santrallara filtre düzenlemeleri yapmaları için 2,5 yıl daha erteleme verilecek.

Kaç MWh elektrik tüketildi?

Kalıcı yaz saati uygulamasıyla elektrik tasarrufu sağlanacak dendi. Ancak asıl amaç elektrik üretim şirketleri için elektrik tüketimini canlı tutmaktı. Böylece 2016 ekimde kış saati uygulamasına geçilmedi. Çocuklar okula karanlıkta gitti. 2017 kışı (Ocak-şubat-mart ayları) ise son yıllarda en çok elektrik tüketilen yıl oldu.

Enerjinin kara deliği

Özelleştirilen enerji sektörü devlete güvenerek döviz cinsinden borçlandı. Özelleştirmelerin başladığı 2009 Eylül’den 2019 Eylül’e enerji sektörünün nakdi kredi borcu dolar cinsinden dahi yüzde 500 arttı. Yükselen döviz kuru ise sektörü alt üst etti.

Enerjinin borcu kaç milyar dolar?

İşte o santraller

5 yıldır filtre takmayan bugün de filtre takması için ek süre verilmek istenen özel santraller ve bu santrallerin sahipleri şunlar; 


♦ Kütahya Tunçbilek: Çelikler Holding

♦ Bursa Orhaneli: Çelikler Holding

♦ Kütahya Seyitömer: Çelikler Holding

♦ Muğla Yeniköy: Limak ve İÇTAŞ Ortak Enerji Grubu

♦ Muğla Kemerköy: Limak ve İÇTAŞ Ortak Enerji Grubu

♦ Ankara Çayırhan: Ciner Grubu

♦ Şırnak Silopi: Ciner Grubu

♦ Soma B: Konya Şeker Enerji

♦ Sivas Kangal: Konya Şeker Enerji

♦ Karabük: Kardemiş AŞ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler