Uzak durun! Çinli subayın şirketi dünyayı korkutuyor

Uzak durun! Çinli subayın şirketi dünyayı korkutuyor

Çin ile ABD’nin ticaret kavgasının ortasındaki Pekin’in teknoloji devi şirketi Huawei, dünyayı da tedirgin ediyor.

5G teknolojisinde liderliği elinde bulunduran Çinli şirketin istihbari faaliyetlerinden korkan ABD “Bu teknoloji ile kişisel, kurumsal, resmi, ticari tüm sırlar Pekin’in eline geçer” uyarısı yapıyor. Çin Komünist Partisi üyesi olan şirketin sahibinin aynı zamanda Çin ordusunda da görev yapan bir mühendis olması şüpheleri daha da artırıyor. 

ABD ile Huawei arasında buzlar bir türlü erimiyor. ABD’nin Çin ile arasındaki soğuk savaş küresel teknoloji şirketin Huawei de hedef alıyor. ABD, Huawei’nin Çin hükümeti ile ilişkileri ve yeni nesil mobil teknoloji olan 5G piyasasına küresel ölçekte egemen olması nedeniyle Batılı ülke vatandaşları, kurumları ve devletleri hakkında bilgi toplayabileceğini savunuyor. Washington, Huawei’yi bir ‘ulusal güvenlik tehdidi’ olarak görüyor ve federal hükümet tarafından açılan ihalelere katılmasını yasaklıyor.  

ABD ayrıca, müttefiklerine de 5G mobil şebeke için açılan ihale sürecinden Huawei’yi uzak tutmaları baskısı yapıyor ve hatta bu teknolojiye geçiş planlarında ‘güvenilmeyen servis sağlayıcıları’ kullanan ülkelerle veri paylaşımını durdurabileceğini söylüyor. Şirket, Çin hükümeti tarafından veri toplaması konusunda baskı altında olduğu iddialarını reddediyor.

Ren Zhengfei, CNN televizyonuna yaptığı açıklamada, ABD hükümetinin Huawei’ye yönelik kaygılarını haklı çıkaracak kanıtlar olmadığını ifade etti. Öte yandan şirket Türkiye’de de oldukça etkin. Devletin desteklediği 5G teknolojisinde ilk yıl yüzde 30 olarak belirlenen yerlilik oranı 2017 yılında yüzde 1’in altında kaldı. Yol haritasının tam olarak paylaşılmaması ve 80-100 bin liraya mal olan belge maliyeti Türk şirketlerin dışarıda kalmasına neden olmuştu. Haberleşmede geliştirilecek yenilikçi ürünlerde yerliliğini belgeleyen tek firma Türkiye’de faaliyet gösteren Çin Huawei oldu.

BBC Türkçe’nin haberine göre, Huawei’nin kurucusu Ren Zhengfei, hem Çin Komünist Partisi üyesi hem de Çin ordusunda görev yapan bir mühendis. Her ne kadar bu, Çin için pek rastlanılmamış bir durum olmasa da ABD ve Batı’da kaygı yaratan bir özellik. Amerikalılar, Çin’in Çinli bir teknoloji şirketinden diğer ülkelerde elde ettiği bilgileri vermesini talep etmesi halinde şirketin de bu bilgileri vermek zorunda kalacağını savunuyor. Amerikalılar, Çinli şirketlerin ABD’deki rakipleriyle özel hayatın gizliliğine dair aynı düzenlemelere tabi olmadıklarını söylüyor. ABD Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi, 2012 yılında hazırladığı raporda, telekom şirketleri Huawei ve ZTE’nin ABD’de faaliyet göstermesine izin verilmesi halinde haberleşmeyi izleyebileceklerini ve hatta elektrik şebekesi gibi ABD’deki altyapı tesislerine yönelik siber saldırılar düzenleyebileceklerini öne sürdü. 

 ‘UZAK DURUN UYARISI YAPIYOR’

Uzmanlar, teknoloji şirketlerinin uygulamalarına koydukları “arka kapılar” sayesinde donanımın kontrolünü ele geçirebileceklerini söylüyor. Bu yöntemle, acil durumlarda erişime olanak tanınmasını sağlayan güvenlik protokollerini de baypas edebilirler. Ren Zhengfei, Çin devletinin şirketinden hiçbir zaman ‘uygunsuz bilgileri’ paylaşmasını istemediğini söylüyor. Ren Zhengfei, Huawei’nin özel bir şirket olduğunu ve Çin devleti ile tek ilişkisinin vergi ödemek olduğunu belirtiyor. ABD güvenlik yetkilileri, 5G teknolojisini hayata geçirirken “arz zinciri güvenliğini” güçlendirmeleri konusunda İngiltere ve Almanya üzerinde baskı kuruyor. Bu bir bakıma “Huawei’den uzak durun” anlamına da geliyor.

7'İNCİ MADDEDEN BATI TEDİRGİN

Çin Komünist Partisi, Haziran 2017’de Ulusal İstihbarat Yasası’nı kabul etti. Yasada istihbarat kavramının tanımının muğlak olduğu ve bunun da her türlü verinin toplanmasının önünü açacağı eleştirileri yapılıyor. Yasanın 7’nci maddesi ise özellikle Batılı ülkeleri kaygılandırıyor. Bu madde hem şirketleri hem de vatandaşları, yasalar uyarınca ulusal istihbarat çalışmalarını desteklemek, yardımcı olmak ve işbirliği yapmakla yükümlü kılıyor.  

Ancak Çinli hukuk uzmanları, uluslararası medyaya yazdıkları yazılar ve verdikleri beyanlarla bu kanunu savunuyor ve içindeki ifadelerin çarpıtıldığını söylüyor. Yine de uluslararası alanda Çin’e yönelik güvensizliğin cezasını Huawei çekiyor. Çinli şirketler başka ülkelerde altyapı projeleri yaptıkları zaman genellikle yerel hükümetlerin güvenini kazanmakta zorlanıyor. Tüm bu tartışmalar, ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşlarının hızlandığı bir dönemde yaşanıyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler