SİYASAL ETİK VE ABD

Etik nedir ?  Ahlaktır.

Neden Etik diyoruz? Kimse anlamasın diye..

Adama “ bu yaptığın siyasi etiğe sığmaz” diyorsun.

Adam gayet pişkin “ biraz da etiksiz olsun “ diyor.

Ahlak kelimesi kullanılsa bunu diyemez.

“Ehhh ahlaksızlara o kadarcık kolaylık sağlanmalı” diyenlerden değilim.

Bu nedenle bu küçük açıklamayı yaptım.

ABD Başkan adayı Biden’in yaptığı tuhaf açıklama  tam bir ahlaksızlık örneği olunca ister istemez geçmişte gezmeye başlıyoruz.

Artık  anılarda kalan 1 Mart teskeresi unutulmamalı.

Ne olmuştu o günlerde?

ABD askerlerinin güneydoğuda konuşlanarak Irak'a saldırması TBMM'de engellenmiş, günlük küçük çıkar peşinde koşan ucuz insanlar bundan rahatsız olmuşlardı.

Evlerini, arazilerini, depolarını kiralayanlarla, bar, pavyon, genelev sahipleri, fahişeler ile güneydoğuda kurulacak Kürdistan hayalindekiler, ABD'nin gönüllü uşakları, hainliği meslek edinenler askerlerin gelmemesine çok üzülmüşlerdi.

Geliş tarihleri belli fakat gidiş tarihleri bilinmeyen 100 bin  tam teçhizatlı  ABD ordusunun  konuşlanmasına Kurtuluş Savaşı geleneği olan TBMM izin vermemişti.

185 bin ABD  askeri güneydoğuda konuşlansaydı ne olurdu ?

Bir PANAMA öyküsü ile belki ne olabileceğini anlarız.

1800'lü yıllarda Panama diye bir devlet yoktu.

Panama'yı bir koloni olarak 1519 da Pedro Adrias Davila kurdu. 1563 de Peru'ya bağlandı.

1819 da Büyük Kolombiya 'ya bağlı bir kent oldu.

Fransızlar Panama Kanalını açmaya başlayınca ABD bu bölge ile ilgilenmeye başladı.

Kanalın gelecekteki konumunu saptamak için Kolombiya Cumhuriyeti temsilcileri ile anlaşma yaptılar.

Fakat  başkent BOGOTA 'daki Kolombiya Kongresi ABD'ne istedikleri toprakları ve ayrıcalıkları vermeyi red edince anlaşma onaylanmadı.

1903 Kasımında ABD, üzerinde geniş haklar istediği bu topraklarda yaşayan halkın isyan çıkarmasını sağladı.

Baş kaldıranlar Kolombiya Devletinden  ayrılarak Panama Devleti'ni kurduklarını açıkladılar.

Orada bulunan ABD gemileri, ayaklanmayı bastırmaya gelen Kolombiya askerlerinin kıyıya çıkmalarını engellediler.Washington yeni kurulan devleti hemen tanıdı.

Bu yeni devlet de, 10 mil derinliği olan bir koridorda ABD ne geniş haklar tanıyan bir anlaşma imzaladı.

ABD bu anlaşmaya göre Panama kanal bölgesi ile birlikte Panama körfezindeki beş adayı da aldı.

Dönelim Güneydoğu'muza ;

Diyelim ki meclisten teskere geçti ve 100 bin ABD askeri bölgeye yerleşti.

Bir süre sonra PKK bu bölgede bir isyan çıkardı ve Türkiye'den ayrılarak Kürdistan Devletini kurduğunu açıkladı.

Orada bulunan 100 bin  veya daha fazla ABD askeri de, Türk askerlerinin bölgeye girip isyanı bastırmasına engelledi.

Kurulacak Kürt devletini ilk tanıyan ABD olurdu.

ABD, Türkiye'nin dostudur diye yırtınanlar bilmelidirler ki, devletler arasında asla dostluk olmaz. Sadece çıkar birliği veya zıtlığı vardır.

O zaman çok büyük bir tehlikeyi savuşturmuştuk.

 Biraz içiniz kararacak ama bu tehlike devam ediyor.

Meclisten çıkan bir  teskerenin içine yine bir şeyle sokuşturdular.

Ülkenin geleceği söz konusu ama yaşamsal konuda  “torba yasa” muamelesi çekiliyor.

Türk askerinin sınır ötesine gitmesi için izin verilmesi yadırganmaz ama, yabancı askerin ülkemizde konuşlaması konusu neden  araya sıkıştırıldı?

Güney Doğu 21. Yüzyılın Panama’sı olma yolunda uygun adım gidiyor.

ABD gibi küresel haydutluğu onaylanmış ülke yöneticileri veya adayları  yanlışlıkla bir şey söylemezler.

Her konuşulan bir planın ayrıntısıdır.

Türkiye iktidarı ve muhalefeti ile dikkatli davranmak zorundadır.

Biden’nin konuşmasına tek net karşı çıkış YENİLİK PARTİSİ Genel Başkanı Öztürk Yılmaz’dan geldi.

Aymazlıklardan ayılındığında ortada yurt falan kalmaz.

Fahişelerin yurt sorunları yoktur fakat ulusların vardır.

Ülke sorunlarına da yurtsever gibi yaklaşmak gerekir.

Tarih yazmak isterken ucuz polis romanına konu olmak da var…

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.