Şeytan Diyorlar

Şeytan Diyorlar

N Gazete yazarı Alp Tufan, yakın dönem siyasi olaylarına yön veren kritik detayları analiz etti. İşte o yazı...

Sevgili okuyucularım hepinize iyi pazarlar diliyorum, umarım herşey iyi olur, kötülük ve kötüler ŞEYTANA hizmet edenler yok olur.
Bir süredir muhterem haşmetmeap PAPA FRANCİS Şeytan ile ilgili açıklama yaptı.
İlk açıklaması şeytan vardır, arkasından ikinci açıklaması da ŞEYTANIN adı soyadı da vardır dedi.
Tabi biz konuya sadece basit insan noktasından bakabildiğimiz için nedir bu PAPA FRANCİS haşmetmeapın söylemek istediği anlam veremedik.

ŞEYTAN KİM?
Bildiğim bazı yaşantım içinde olaylar var şeytan kelimesinin çokça kullanıldığı zeminler ve yerler, onlarda şu;
Masonik alemde Şeytan kelimesi çok kullanılır, bunu da kullanmalarının sebebi kurdukları insan odaklı büyük oyunlarda bunu bozan ve konuyu çözen olursa onu ŞEYTAN olarak adlandırırlar.
Bu oyunlar neticesinde gidecekleri bir yol ve hedef olduğu için oyun bozulduğunda kişinin üstüne oynadıkları senaryo açığa çıktığında kızar ve bunu yapana ŞEYTAN derler.

Bu konuyu en iyi ALPACİNO’nun oynadığı ŞEYTANIN AVUKATI isimli Hollwood yapımı filmde izleyebilirsiniz.
Birde MASONİK yapının adlandırdığı başka bir konu vardır, bu da tek bacaklı.
Tek bacaklı diye adlandırdıkları kişilikler önemli misyon taşıyan ama Mason olmayan kişiliklere denir.
26 eylül 1990 MUSTAFA HİRAM ABAS eski MİT müsteşar yardımcısına evinin yakınında yapılan hain bir tuzak ile şehit edilmiş ve o günden bugüne elde gerçek olan hiç bir bulgu olmamış .
Ben çocukluğumdan beri sahada çalışan bir insanım, ailem Osmanlı devleti döneminden itibaren ülkenin derin yapılarından geldiği için bir MİSYON yüklenerek dünyaya geldim.
Hiram Usta’nın şehit edilmesinde en gerçekçi ayrıntılar KURTLAR VADİSİ dizisinde gerçek kod adı olan Hiram beyin ASLAN bey ismi ile BARON KARAHANLI arasında geçen konuşmadır.
Bu konuşmayı Youtube’ta ASLAN bey KARAHANLI buluşması diye bulabilirsiniz.
Bu tip dizilerde bu kadar net ve doğru ayrıntı verilirken şunu da bilin ki bazı yanlış izlenimler verilerek de bazı konular kapatılır veya karıştırılır.
Buda sanırımki suikasti yapan kişilikler konusunda, belki de suikasti bu tip birilerinin üstünde göstermek tamamen hedef şaşırtmak bir çok başka konuların üstünü örtmek.
Bu konuda tek bir şey doğru olabilir herkesin gözünde olan RAYBAN gözlükler.
1982 yılında ilk tanıdığım, sadece ÇINAR OTELİNDE benim yanına sokularak çay kahve servisi yaptığım HİRAM USTAYI kimler ve neden öldürmüştü.
Derin işler bir tarih tüneliyle akarak gelir. ASALA örgütüne operasyon yapıldığı günler.
Acaba ASALA operasyonları ve sonrası kamuoyuna yansıtıldığı gibi miydi, yoksa kamuoyunun hiç bir zaman bilmediği başka bağlantılar sonra devreye girdi mi.
Bu devreye giren yapı derin İsrai'le bağlı bir örgütlenmeydi ve satrancın on hamle sonrası bizi çok farklı bir noktaya götürdü ve derin İsrail buna göre hesaplamıştı olayları.
Bu konuda en önemli Orly Havaalanı katliamı ve sonrasında ATİNA’da AGOP AGOPYAN’nın ortadan kaldırılması asıl bunları hangi el ve neden yapmıştı ne için yapmıştı ve bu olaylardan sonra ASALA faaliyetleri yok olmuştu.
Hiram usta bir müddet sonra taşıdığı üstündeki misyonu dürüstçe ve düşmana ağar hamleler yapacakken sistemin içerde ve dışardaki büyük oluşumunun yeni bir planını bozacağı içinmi katledildi.
Hiram usta ve diğer çevremizde yok edilerek kaybettiğimiz dostlarımız yaşamlarına devam etseler ve dünyanın getirdiği düzen içinde yaşam sürselerdi, benim ve başka dostlarımızın başlarına bu konular gelir miydi?
Tanrıya inanalım gelmezdi...

Hiram ustanın katledilmesinde stratejik ülkenin geleceği ile ilgili alınan bir karar var, BİR NUMARA için.
Birincisi tarihinde ilk defa İngiltere ve ABD adına çalışan asker kökenli bir istihbaratçıyı yakalamak kurmay albay SABAHATTİN SAVAŞMAN’ı 1977 yılında tarihi hadiselerin döndüğü, bugünümüzde bile sınırımıza gelmiş MÜTTEFİK devletlerin neyin peşinde olduklarını o gün olayın ortaya çıkması ile bize anlatan.
Bu BARON ve onun müttefikleri için çok önemli bir konuydu, çünkü HİRAM USTA vatansever bir insan bu işleri görevli olmasa bile SEFERBERLİK yapısı içinde organize eden çalışan ve durmadan ülke menfaatlerini düşünen bir insandı.
Baronlar iki şeyi kaybetmek istemiyorlardı, HİRAM USTANIN eline alacağı en önemli gücü.
Bu neydi operasyonları götüren uluslararası alanda operasyonlara kolaylık sağlayan ekonomik güç.
Baron ve ekibi HİRAM USTA’yı katletmek ile MÜTTEFİK ülkelerdeki karargahlarda güçlerini pekiştirdikleri ve sağlamlaştırdıkları gibi, VATİKAN devletindeki ekonomik güçlerini de sağlamlaştırdılar.
O dönemdeki büyük Baronun familyasından gelen İTALYA ,ABD ,İNGİLTERE bağlarına iyi bakmak lazımdı.
Hiram usta bunların hepsini en ince ayrıntısına kadar biliyordu, o yüzündeki hafif tebessümde hep onun içindi, belki de son tebessüm ettiğinde de o ince ayrıntıyı gördüğü için.
Ustanın ölümünden sonra kimler bertaraf olmuşsa ve o tarihten bugüne BARONLAR konseyine kimler yerleşip,
özellikle ABD,AVRUPA ve VATİKAN devletinin gücünü bugüne kadar kullanmışsa bilin ki 26 eylül 1990 günü HİRAM USTAYI onlar şehit etmişlerdir.
Sahte kahramanlar ve sahte yapılar ve hırsızlık, arsızlık ile elde edilmiş servetler olunca tüm bu zamana kadar yapılan gerçek işler ve doğru işlerin üstü örtüldü.
Maalesef milli olmayan derin yapılarımız ciddi anlamda dezenformasyon ile iftira, komplo, şantaj suikastlar, sabotajlar ile kendilerini hep suyun üstünde tuttular.
Hiram Ustayı da vurduktan sonra MAFYA babasının sonu diye gazetelerde manşet yapanlar vardı.
Onlar hayatta bugüne kadar da HİRAM usta ve diğer dürüst insanları ortadan katlederek yada bertaraf edip etkisiz hale getirerek kurdukları yasal görünümlü suç dünyasını da dürüst insanların ekonomik ve siyasi güçlerine çökerek sahtekarlıkla yaşamlarını her alanda sürdürdüler.

26.GENELKURMAY BAŞKANIMIZ sayın İLKER BAŞBUĞ paşamız dün duayen gazeteci sayın UĞUR DÜNDAR beyle yaptıkları röportajda 1967 Kıbrıs hadiselerinde merhum Muhterem Süleyman Demirel beyin ve yine Merhum eski CUMHURBAŞKANIMIZ İsmet İnönü beyin karşılıklı diplomatik çalışmalarını ve vatanın bekası için yaptıklarını anlatmış.

Tabi o günlerin seferberlik yapısında suyun altında olanları ben biyografimde yazdım, macera filmi gibi olanları.
Ben ORHAN PERTEV TUFAN’ın oğlu olarak 1961 yılında daha sayın KOMUTANIMIZ İlker paşa genç bir teğmen iken BANCO Dİ ROMA daki hesapların ne olduğunu bilirim.
1982 ZÜRİH’te Kenan Evren'e resim dersi veren VELİYE hanım gibi çok güzel bir hanımefendinin nasıl Anadolu kadınlarının önüne aniden çıktığını bilirim.
İşimiz hep ŞEYTANA yol vermemek için MELEK’lerle geçti.
İyi pazarlar,
ALP TUFAN.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler