Doğan Satmış

Doğan Satmış

Salda Gölü’nü korumak veya koruyamamak; işte bütün mesele bu...

 

Salda Gölü bir doğa harikası. Uşak’la Denizli arasındaki bu büyük gölün çevresinde bembeyaz kumlar var. İnanılmayacak kadar güzel bir tabiat hazinesi.

Son dönemlerde bu göl çok moda oldu.

Ama duydunuz, bazıları da kamyonlarda bu doğa harikasının içine dalıp, mahvetmeye çalıştılar.

Neyse ki olay çabuk duyuldu ve gölü mahvetmek isteyenler durduruldu.

Bugün gördük ki, gölü mahveden her kimse, gidip olaya müdahale etti ve gölü mahvetmelerine izin vermedi diye Yeşilova Belediye Başkanı Mümtaz Şenel ile eşini kurşunlamış. İkisi de yaralanmış ve ameliyata alınmışlar.

Artık para ve rant hırsı hangi boyutlara ulaştıysa, insanları kurşunlamaktan çekinmez hale gelmiş ‘mafyatik’ bazı yapılar.

***

Nedense suç işlemiş insanları korumak gibi bir geleneğimiz var.

Hatırlayın gazeteci Abdi İpekçi’yi öldüren ve sonra da Papa’ya suikast düzenleyen Mehmet Ali Ağca’yı hapisten erken çıkarmak için girişimler olmuştu. Tahliyesinde de konvoylar dizildi.

Son infaz düzenlemesinde de benzer şeyler yaşandı, yine konvoylar oluştu.

Tahliye edilecekler arasına bazıları özellikle girsin diye parti liderleri düzeyinde siyasi faaliyet yürütüldü.

Tabii suça karışmış insanlar böyle el üstünde tutulunca, Salda Gölü’nde gözü olan insanların belediye başkanı kurşunlamaları da kolaylaşıyor.

Bakın bir olay daha yaşadık. Kocaeli’nde Ses Kocaeli Gazetesi’nin binası sabaha karşı silahlı saldırıya uğradı.

Emin olun ki, bu olayın gerisinde de gazetenin ortaya çıkardığı veya bir şekilde müdahil olduğu benzer bir olay vardır.

 

Eski bir polis şefi twit attı, “Mafyanın iyisi kötüsü yoktur, tek sermayeleri bir mermi çekirdeğidir” diye.

Hayatı mafya ile mücadele eden bir polis şefinin yazdıkları, aynı zamanda bir isyanın da göstergesi.

***

Kesin olan bir şey var. Eğer devlet bu tür organize işler karşısında zaaf gösterirse ne Salda Gölü’nü koruyabilir ne gazeteleri ne de otoritesini.

Ve daha ilginci, ‘Mafyatik’yapıların kollandığına insanlar tanık oldukça, benzer olaylar teşvik edilmiş olur.

Yani mafyanın kollandığı gören herkes mafyalaşmaya çalışır.

Yapılacak şey basit. Salda Gölü’nü ne pahasına olursa olsun korumak, önce oradaki kumlara dokunan, sonra da belediye başkanı ve eşine saldıranları yakalayıp, adalete teslim etmek, en ağır cezayı vermek. Ama sadece tetikçilere değil, azmettirenlere de.

***

Mesela Salda Gölü’nün hemen yakınında Uşak Sınırları içinde Ulubey kanyonu var.

Bu kanyon 150 metrelik derinliği ile Amerika’daki Büyük Kanyon’dan sonra dünyanın ikinci derin kanyonu olarak biliniyor. Orası da bir doğa harikası. 150 metrelik tepelerden inip, aşağıda şırıl şırıl akan dereye ulaşıyorsunuz. Etraf cennet gibi, dut ağaçları, meyve ağaçları gani.

Ama dere bir lağım deresine dönüştürülmüş durumda. Simsiyah akıyor ve inanılmaz kötü kokuyor.

Tıpkı Salda Gölü’nü talan edenler gibi, dereyi kirletenlere de ‘Dur’ diyen yok.

Ama suç işleyenleri korumaya sıra gelince bazıları yardıma koşuyor.

Bu alışkanlıkla daha çok Salda’lar kaybolur, daha çok dereler kirlenir.

Doğan SATMIŞ

Önceki ve Sonraki Yazılar