Mustafa Kurubacak yazdı: 18 Mart Çanakkale Zaferi, Şehit ve Gazileri Anma Günümüz 104. yılı kutlu olsun (2)

Mustafa Kurubacak yazdı: 18 Mart Çanakkale Zaferi, Şehit ve Gazileri Anma Günümüz 104. yılı kutlu olsun (2)

Mustafa Kurubacak yazdı: 18 Mart Çanakkale Zaferi, Şehit ve Gazileri Anma Günümüz 104. yılı kutlu olsun (2)

Mustafa Kurubacak

Çanakkale nedir? Neresidir?
 

İrfan ehli Kuran-ı kerim’de İlmel yagiyn, Aynel yagiyn ve Haggal yagiyn

İlm-ül-yagiyn, ilimle bilmek, 

Ayn-ül-yagiyn, gözle görerek bilmek, 

Hakk-ul-yagiyn, her şeyi ile bilmek, vakıf olmak demektir.

Görmek ve olmak ayeti kerimesini sona bırakalım. 

Öncelikle bir şehri bilmek için o şehrin coğrafyasından, tarihine, kültüründen, ekonomisine malumat sahibi olmakla mümkündür.

Diğer bahsettiğimiz bütün hususları da bir kenara bırakıp sadece tarih noktasından soralım sorumuzu?

Hatta şehrin tarihin ve milletin tarihi ile kesiştiği zamanı göz önüne alarak soralım sorumuzu. 

Çanakkale'yi bilir misiniz?
 

Çanakkale destanını bilir misiniz?

ÇANAKKALE 

Çanakkale de savaş yenilmiştir. Tarihçiler Çanakkale'den savaşın yenildiği yer diye bahsetmişlerdir.

Metrekareye 6000 merminin düştüğü, havada mermilerin çarpıştığı kahraman askerlerimiz düşmanla birlikte çarpışarak, toprağa 251 bin Vatan evladının şehit Düştüğü 10 binden fazla mehmedimiz’in kayıp olduğu yerdir ÇANAKKALE.

3 Kasım 1914'te 9 Ocak 1916 tarihine kadar süren Çanakkale savaşlarının istatistik bilgilerine de beraberce göz atalım. Bunu hem okuyalım hem anlatalım.

Yaklaşık 1 yıl süren çatışmalar sonucunda, İtilaf Devletleri 252 bin kayıp verirken, Osmanlı Devleti 251 bin Şehit vermiştir.

3 Kasım 1914'te seddülbahir Kalesi’ndeki cephaneliğe yapılan saldırıda 5 subay, 83 er şehit olmuştur. Bu şehitlerimize Çanakkale’nin ilk şehitleri denilmektedir.

19 Mayıs 1915'te cepheye katılan 100.000 kadar İstanbul tıp fakültesi öğrencisi çok kısa bir zaman içinde şehit düşmüştür.

İstanbul Tıp Fakültesi 1921 yılına kadar hiç mezun verememiştir.

Anadolu'daki birçok okulda aynı durumdadır.

1915'te üç lise tek mezun veremedi çünkü bütün öğrencilerini şehit vermişti.

Çanakkale ve İstiklal Savaşı'na katılan çok sayıda çocuk vatan savunmasında kahramanlık örnekleri sergiledi. 

Öyle ki bütün öğrencileri şehit düşen 

Galatasaray Lisesi, 

Konya Lisesi ve 

İzmir Liseleri 1915'te tek bir mezun veremedi.

Türk milletinin vatan savunması verdiği dönemlerde erkek ve kadınlar kadar çocukların da çok önemli görevler üstlendiğini bilmeliyiz.

Tarihin tozlu sayfalarını karıştırınca 11 yaşında, 12 yaşında kahraman çocuklarımızı görmekteyiz. 

Türk halkının ve çocuklarının milli bir sorumluluk şuuru içinde gösterdikleri fedakârlıklar, çektiği çileler ve eziyetler, Anadolu’nun hemen her köşesinde, özellikle işgal gören yörelerde, çocukların bir destan niteliğinde kahramanlık örnekleri sergilediğini bilmeliyiz. Öyle ki;

Çanakkale Savaşındaki karşılıklı siperlerin mesafesi 5 metreye kadar düşmüştür. Çatışmalar bu halde devam etmiştir. 

Çanakkale Savaşı'nda 60 İngiliz uçağına karşılık, 22 Türk uçağı bulunuyordu. 

İngilizler 205 bin, Fransızlar ise 47 bin kayıp verirken, itilaf devletlerinin toplam kaybı 250 bin olarak tespit edilmiştir.

Sömürgeci devletler savaşa 469 bin askerle katıldı.

O gün için 700 bin Türk askeri bulunuyordu. 10 bin askerimiz kayıp olarak kayıtlara geçti. 

Savaşta 57. Alay bütün mensupları şehit düştü bir daha 57 Alay kurulmadı.

Çanakkale destan muharebesinde En çok şehit veren ilk 5 ilin sıralaması da şöyle 

Bursa 3274, 

Balıkesir 3003,

Konya 2683, 

Kastamonu 2527, 

Denizli 2258 dir. 

Savaş sırasında Saroz körfezine 300 Yunan askeri çıkarıldı. Ancak bunlar korktukları gerekçesiyle geri gönderildi. 

Çanakkale savaşında böyle listeyi uzatmak mümkün, ama yedi düvele Çanakkale Geçilmez dedirten destanın listelerle belirlemek imkânsız ve biz imkânsız denilenin mümkün kılındığı Çanakkale'yi bilmek zorundayız.

 Neden Çanakkale?

Müttefik orduları başkomutanı General Hemoltun; neden Çanakkale? Sorusunun cevabını hatıratında nasıl veriyor. 

Çağımızın ekonomik Zaferi'nin 1. Şartı İstanbul'u Türklerden almaktır. Her ne pahasına olursa olsun alacağız. Ümit ediyorum ki geleceğin Harp Okulu öğrencileri büyük bir imparatorluğa harakiri yapmaya mecbur bırakmak için neden bu Kıraç beş para etmez kayaların eteklerinde sıkıştığı mızı değerlendireceklerdir.

Bu kayalıklar Osmanlı sultanının ve hanedanının kalbine hançerin saplandığı en ideal yerdir.

Yalnız Hançer henüz elini deldi ve yarasından yeni yeni kan akmaya başladı. Her gün ölümden kurtulmak için çırpınıyor.

Bir metre ilerlemek dahi olsa halifenin canı alıncaya kadar kanı bu kaba akıtılacaktır.

Altın Harp Okulu öğrencileri bu değerlendirmeyi yapıyorlar mı acaba?

Yapıyordur yapmasalardı bugün yönetemediği devletleri teröristlere destek vererek şekillendirmezlerdi. Savunmasız mazlum insanları camide Pazar yerinde evinde uyuyan masum insanları kimyasal silahlar ile imha etmezlerdi.

Çanakkale savaşları sırasında Anafartalar grup komutanı olarak vazife yapan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ün bir mücadelesini nakil edelim, milli şuurumuz artsın, şahlansın.

Bomba sırtı vakasını anlatmadan geçemeyeceğim, siperler arasında mesafe 8 metre, yani ölüm Muhakkak. Birinci seferdekiler hiçbiri kurtulamayacağını kâmilen düşünüyor.

 2.seferdekiler de onların yerine geçiyor, Fakat ne kadar gıpta edilecek bir itidal ve tevekkülle biliyor musunuz, Öleni görüyor, 3 dakikaya kadar öleceğini de biliyor, hiç ufak bir korku ve endişe göstermiyor, sarsılmak yok. 

Okuyabilen ellerinde Kuranı Kerimi okuyarak cennete gitmeye hazırlanıyor, Bilmeyenler de kelime-i şahadet getiriyor, gülüyorlar. Bu Türk askerinin ruh kuvvetini gösteren şayan'ı Hayret ve tebriki misal, Emin olmalısınız geri Çanakkale savaşlarını kazandıran bu yüksek ruhtur. 

Çanakkale'yi Görmek zorundayız. Burhan olan Çanakkale'yi En azından Japonlar kadar Görmek zorundayız.

Bir Onbaşı bir İngiliz Zırhlısına meydan okuyan Mehmet Seyit Onbaşıyı unutmayalım;

Çok çetin ve şiddetli bombardıman ile bataryada tek top ayakta kalabilmiş, Fakat onun da Vinci kırılmış olduğundan mermileri namluya sürülemiyordu. 

Yüzbaşı Hilmi Bey etraftan birbirlerinden yardım alabilmek düşüncesiyle bataryadan uzaklaştığı sırada, Niğdeli Ali ile Koca Seyit ümitsiz ve perişan ne yapacaklarını düşünüyorlar ve seyit onbaşının dudaklarında bir dua sürekli tekrarlıyor. Ordumuza yüce Allah'tan başka hiçbir güç ve kuvvet veren yoktur. Seyit onbaşı ve Niğdeli Ali bu duayı defalarca okudu.

Bu yakarış Şüphesiz hiç kim seninkine benzemiyordu.

Aşk ile kendinden geçmesi ve 257 kiloluk top mermisini kucaklayıp sırtına alması bir oldu. 
Seyit onbaşı basamakları inip çıktı. Yanında bulunan Niğdeli Ali, Seyit onbaşının göğüs ve omuz kemiklerini çatırtısını duyuyor. Hayret ve Dehşet içinde kalıyordu. Topun namlusuna sürülen 3 mermi savaşın kaderini Böylece değiştiren olayı doğurmuş ve İngilize ait olan Ocean isimli zırhlı seyit onbaşının top atışı, mermi isabeti ile korkunç Yara almıştır ve Çanakkale boğazının dibini bulmuştur. Ortaya Türk milletinin unutmaması gerektiği için dağlarına şu yazı yazılmıştır.

"Dur yolcu" bilmeden gelip bastığın bu topraklar bir devrin düşman gemilerinin boğazlarda denizin dibini boyladığı ve "Çanakkale Geçilmez" destanının yazıldığı yerdir.
 

 

Kaynak: Çanakkale Zaferi, Şehitleri ve gazileri Anma Gününün 104cü yılı kutlu olsun. (2) - Gazi ne diyor?

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler