Çin aşışı gündemdeki yerini korurken Türkiye-Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği Başkanı İhsan Beşer, 20 milyar dolar üzerinde ticaret hacmi olduğunu belirterek, "Türkiye’nin hemen hemen her yerinde yetişen tıbbi aromatik bitkileri Çin başta olmak üzere bütün dünya ülke pazarlarında değerlendirmek istiyoruz" dedi. Koronavirüs salgını nedeniyle maske, eldiven gibi ihtiyaçların oluştuğunu belirten Beşer, eldiven üretimi için yatırım yapan firmaların olduğunu, makinelerinin ise Çin'den geldiğini söyledi.

Beşer, Türkiye ile Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki ticarete ilişkin ANKA Haber Ajansı'nın sorularını yanıtladı. Dernek olarak, Türkiye'deki ihracatçı firmaların Çin'e gitmesi, Çin'deki firmaların da Türkiye'ye gelmesinde aktif çalıştıklarını söyleyen Beşer, koronavirüs salgını öncesi Çin'de bulunan 35 firmanın, 50 yönetim kurulu başkanı ve CEO'larıyla Ankara, Afyonkarahisar, Denizli, Isparta ve İzmir'de fabrikaları ziyaret ederek görüşmeler yaptıklarını vurguladı. 

"BİR KUŞAK BİR YOL ÜZERİNDEKİ LOKOMOTİF SEKTÖRLER VE YENİ PAZARLAR' BAŞLIKLI TOPLANTI DÜZENLİYORUZ"

Çalışmalarla Türkiye'nin ihracatına katkı sunduklarını ifade eden Beşer, "Önümüzdeki yıl Türkiye ve Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerin başlangıcının 50’nci yılı olması sebebiyle 'Bir Kuşak, Bir Yol Üzerindeki Lokomotif Sektörler ve Yeni Pazarlar' başlıklı toplantı organize edeceğiz. 2021 yılının ikinci yarısında gerçekleştireceğimiz bu toplantıya, Çin’de 100’den fazla iş insanını davet ettik. Türkiye'den de çok sayıda firma bu toplantıya katılacak" dedi. 

"İPEK YOLU ÜZERİNDEKİ DİĞER ÜLKELERİ DE DAVET EDECEĞİZ"

Beşer, 5 gün sürmesi planlanan toplantıya 200'den fazla firmanın katılacağını belirterek, "Toplantının ilk gününde maden, daha sonraki günlerde gıda, enerji, e-ticaret ve bilişim, son gün ise turizm ve lojistik alanlarında iki ayrı toplantı gerçekleştireceğiz. Hem Türkiye hem de Çin’den çok fazla firmanın katılacağı bu toplantının verimli geçeceğini umut ediyoruz" dedi. Beşer, İpek Yolu üzerinde bulunan Tayland, Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan, Azerbaycan, Türkmenistan gibi ülkeleri de toplantıya davet edeceklerini kaydetti. 

"KORONAVİRÜS, TİCARETİN DENGESİNİ DEĞİŞTİRDİ"

Toplantının, koronavirüs salgınıyla birlikte daha da önem kazandığını vurgulayan Başer, “Koronavirüs, tüm dünyada ekonomide etkisini gösterdi. Maliyet arttı, pazar şartları, lojistiğin oluşması ciddi anlamda ticaretin dengesini değiştirdi. Yeni süreçte biz dernek olarak üyelerimizle birlikte hazırlık yaparak geçtik. Çin Halk Cumhuriyeti başta olmak üzere ihraç edeceğimiz ürünlerin hangi alanlarda hangi pazarlarda doğru bir çalışma üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu.

"ÇİN'DEKİ TİCARET ODALARIYLA DERNEĞİMİZ ARASINDA PROTOKOL VAR"

Türkiye-Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği’nin hem Türkiye Cumhuriyeti hem de Çin Halk Cumhuriyeti’nde akredite bir dernek olduğunu söyleyen Beşer, şu açıklamayı yaptı:

“Özellikle Çin’de yaptığımız pek çok çalışma sonucu Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçisi, ekonomi ve ticaret müsteşarı, kültür müsteşarı tüm güçleriyle dernek olarak bizlere destek oluyorlar. Bizim Çin’deki faaliyetlerimizde, Türkiye Büyükelçiliği, Şangay Başkonsolosluğu, Guanco Başkonsolosluğu ile doğrudan çalışma içerisindeyiz. Çin Büyükelçiliği’nin bize verdiği destekle Çin’deki çok fazla ticaret odasıyla derneğimiz arasında protokol var. Böylece üyelerimizin Çin pazarına kolay ve güvenli bir şekilde ulaşmalarını sağlıyoruz."

"SAĞLIK ALANI, EKONOMİ DÜNYASINDA BÜYÜYEREK DEVAM EDECEK GİBİ GÖRÜNÜYOR"

Beşer, koronavirüs salgınıyla birlikte sağlık alanının yeniden şekillendiğini işaret ederek, "Bunların arasında maskenin kullanımı ve tüketimi, eldiven, solunum cihazları ve şimdilerde aşı, ateş ölçer, dezenfektanlar bir anda hayatımıza girdi ve ciddi anlamda tüketimi arttı. Bu noktada Türkiye’de de 80’den fazla maske üretimi için tesis kuruldu. Yeni dönemde sağlık alanı, ekonomi dünyasında ciddi büyüyerek devam edecek gibi görünüyor" dedi.

"MAKİNELER ÇİN'DEN GELİYOR"

Koronavirüse karşı geliştirilen aşının yanı sıra Çin’den tıbbi ihtiyaçların da karşılandığını ifade eden Beşer, "Maske, eldiven ihtiyaçlar oldu. Şu an Türkiye’de de eldiven üretimi için yatırım yapan birkaç firma var. Bazılarının makineleri de yine Çin’den geliyor" dedi.

"TIBBİ AROMATİK BİTKİLERİ, BAŞTA ÇİN OLMAK ÜZERE DÜNYA PAZARINDA DEĞERLENDİRMEK İSTİYORUZ"

Beşer, tıbbi aromatik bitkiler konusunda dernek olarak önem verdiklerini, dünya pazarında da değer verildiğine dikkat çekerek, “Tıbbi aromatik bitkiler, kozmetik ile birleştiğinde 20 milyar doların üzerinde bir ticaret hacmi olan bir sektör. Türkiye, flora açısında tıbbi aromatik bitkiler için uygun bir ülke. Burada önemli olan pazar. Pazar da her geçen gün artıyor. Biz de dernek olarak Türkiye’nin hemen hemen her yerinde yetişen tıbbi aromatik bitkileri Çin başta olmak üzere bütün dünya ülke pazarlarında değerlendirmek istiyoruz” diye konuştu.

"YATIRIMLAR SEVİNDİRİCİ, DAHA FAZLA FİRMA DAVET EDİLEBİLİR"

Türkiye’nin koronavirüs salgını sonrasında lojistik anlamda daha fazla öneme sahip olduğunu belirten Beşer, şöyle konuştu:

“Asya, Avrupa ve Orta Doğu’da Türkiye’nin lojistik önemi artıyor. Bu süreçte en çok maliyet girdilerinden biri de lojistik. Salgın nedeniyle seferlerin belirsizliği ve ürünlerin geç gitmesi bizim maliyetlerimizi etkiledi. Türkiye bu noktada stratejik olarak önemli noktaya geldi. Bu yatırımlar ve doğru iş birlikleriyle beraber ben Türkiye’nin önümüzdeki dönemde ciddi anlamda yatırım üssü olabileceğini düşünüyorum. Türkiye’de bir teknoloji firmasının yatırım yapması sevindirici. Hızlıca daha fazla firma da davet edilebilir. Avrupa’dan da görüşmeler var." (Anka)