Bestami Bozkurt

Bestami Bozkurt

İNSAN ODAKLI EĞİTİM

2019-2020 eğitim öğretim dönemi milletimize, öğrencilerimize hayırlara vesile olsun. İnsan odaklı eğitimi konuşabileceğimiz yıl olsun inşallah. 

Eğitim sisteminin dayattığının ötesinde öğretmenin ürettikleri ve velilerin duyarlılığının ve hassasiyetinin farkındalığının istendik doğrultuda arttırılmasıyla ve eğitim sistemine bunun sistematik bir biçimde kazandırılmasıyla eğitim öğretim niteliği yeni ve özgün bir boyut kazanabilir ve bu ülkece eğitim sistemimizin düştüğü kötü durumdan kurtuluşumuzun vesilesi olabilir. 

Her zaman savunduğum değişmez ilkem şudur:

Öğretmenlerin yetiştiği fakülteler nitelikli hale getirilebilirse, eğitim fakülteleri önemsenirse ve öğretmen adayları seçkin kişilerden oluşturulabilirse ve insan odaklı hale getirilebilirse sistemin bize icbar ettiği niteliksizlik de doğal bir vetire olarak silinip gidebilir.

Çünkü insan odaklılık esasına dayanarak hareket edebilirsek kaliteli öğretmenler veliyi de harekete geçirip nesilleri makbul seviyede ihya edebilir. Eğer bunu başarabilseydik “sistem kötü, eğitim kötü” mottosunda bocalayıp durmazdık. 

Yıllardır acı bir şekilde ortaya konulan radikal sistem değişiklikleri insan odaklılık esasına göre yapılamayınca karşılık bulamıyor ve sil baştan farklı metotlar deneniyor ve bu arada nesiller sistemin çarkları arasında eziliyor. 

Bir zamanlar 60 aylıkların ilkokul birinci sınıfa gidebileceği ihdas edildi. Zamanla bu deneme yanılmalar sonrası yanlış olduğu tespit edilerek 69 aylığa kadar çıkarıldı. Bence antrparantez 72 aylık altında kesinlikle alınmamalı. 

4+4+4 eğitim sisteminde şu anda 6 yaşında başlayan bir öğrenci 12 yıllık eğitimin ardından 18 yaşında lisede mezun olabiliyor. 

Üniversite vb. 26, 28 yaşına kadar mezun olup iş bulma arayışına başlıyor.

Bu yüzden evlilik yaşı, bir düzene binme yaşı ilerledi. Şimdilerde iş bulamadığı için 30’lu yaşlarda gençler bekarlıktan kurtulamıyor, hayatlarını düzene bindiremiyor ve halen babalarından harçlık almak zorunda kalabiliyorlar. Bu da bir çok sıkıntıyı beraberinde getiriyor. 

Eğitim sistemi deyip geçmemek gerekir. Gördüğünüz gibi toplumsal travmaların altından maalesef hayata geç atılma, iş bulamama, dinamik gençlerimizin handiyse beceriksiz muamelesi görmesi ve toplumsal patlamaları doğurmasını kaçınılmazlaştırıyor.

4+4+4 yerine farklı bir formülasyon bulunabilir. Liseden mezun olma yaşı aşağılara çekilebilir. Kırmızı çizgimiz ilkokula başlama yaşı 72 aylık olduktan sonra ortaokulda veya lisede 4 yıl eğitimin gerekliliği uzmanlarca araştırılıp sisteme senkronize edilebilir. 

Sait Faik Abasıyanık yakaladığı balık pek küçük olunca onu öper ve tekrar denize atar. Yanındaki balıkçı “ne yaptın, hiç balık öpülür mü” deyince Abasıyanık “olsun, bu denizde benim öptüğüm bir balık dolaşıyor” der.

Yapay zekanın sınırlarının zorlandığı, teknolojinin 5. Boyutunun geldiği noktanın pazarda doyuma ulaştığı dünyada biz hala eğitim sistemimizin yanağından öptüğü gençlerimizin işsizlik belasıyla topluma angaje olamayışları sonucunda kaotik toplum olma görünümünden kurtulamıyoruz. Günlük haberleri seyretmek toplumun geldiği acı bilançoyu gösteriyor.

Türkiye dinamik bir yapıya sahip… Coğrafi özellikleriyle göz önünde…

Start Up’larla gençlerimizin önünü gerçekten açmayı başarabilirsek 5-10 sene gibi kısa sürelerde harika işler yapabiliriz. 

Yeter ki eğitim fakültelerini nitelikli hale getirip insan odaklı eğitimi kalıcı hale getirebilelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.