Hamas'ın Telegram hesabından, İsrail'in iki haftadır kuşatma altında tuttuğu Nasır Hastanesi'ne ilişkin yazılı açıklama yayımlandı.

Açıklamada, İsrail'in kuşattığı ve yardım ulaşmasını engellediği Nasır Hastanesi'nde yaralılar, sağlık ekipleri ve sığınmacıların insani bir felaketle karşı karşıya olduğu ifade edildi.

Hastanedekilerin ilaç ve gıdaya ulaşamadığı, en basit yaşam koşullarından yoksun olduğu vurgulanan açıklamada, bunun yanı sıra hastanedekilerin İsrail güçlerince doğrudan hedef alındıkları, çevrede keskin nişancıların konuşlandığı ve bazı Filistinlilerin öldürüldüğü belirtildi.

Birleşmiş Milletler'den (BM) ve ilgili tüm uluslararası kuruluşlardan İsrail'in hastaneyi işgalini engellemek için acil harekete geçmesi istenen açıklamada, İsrail'in saldırılardan kaçacak yeri olmayan sağlık ekipleri, hastalar ve sığınmacılara yönelik korkunç katliamlarının önlenmesi çağrısında bulunuldu.

İsrail ordusu, iki haftayı aşkın süredir kuşatma altında tuttuğu yerinden edilen Filistinlilerin sığındığı Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'nin dün boşaltmasını istemişti.

İsrail askerleri bugün Nasır Hastanesi'ne sığınan binlerce Filistinliyi silah zoruyla tahliye etmiş, yerel medyada "askerlerin hastaneyi işgale hazırlandığı" yönünde haberler yer almıştı.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, daha önce yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin, Nasır Hastanesi'nin kapılarına, binalarına ve avlusuna yoğun şekilde ateş açtığını ifade etmişti.

Kudra, Nasır Hastanesi'nde bulunan 300 sağlık personeli, 450 hasta ve yaralı ile 10 bin yerinden edilmiş Filistinlinin hayatından endişe ettiklerini bildirmişti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, 11 Şubat'ta yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin kuşatma altında tuttuğu Nasır Hastanesi çevresinde yoğunlaşan çatışmalar nedeniyle hasta ve sağlık personelinin güvenliği konusunda derin endişe duyduklarını dile getirmişti.

DSÖ misyonunun Nasır Hastanesi'ne ulaşmasının engellendiğini belirten Ghebreyesus, sağlık hizmetleri ve personelinin hedef olmaması yönündeki çağrılarını yinelerken, Gazze için ateşkes çağrısında bulunmuştu.