GÜNDÜZ VAKTİ ŞEKERLEME YAPMAK İLE KALP HASTALIĞI VE İNME TEHLİKESİNİN AZALMASI ARASINDA POTANSİYEL BİR BAĞLANTI OLDUĞU BULUNDU

GÜNDÜZ VAKTİ ŞEKERLEME YAPMAK İLE KALP HASTALIĞI VE İNME TEHLİKESİNİN AZALMASI ARASINDA POTANSİYEL BİR BAĞLANTI OLDUĞU BULUNDU

Yapılan yeni bir çalışmada, haftada bir veya iki defa gündüz vakti şekerleme yapmak ile kalp hastalığı ve inme tehlikesinin azalması arasında potansiyel bir bağlantı olduğu bulundu. Fakat söz konusu faydalar, daha fazla şekerleme yapıldığı zaman kayboluyo

Araştırmacılar, İsviçre’deki 3.462 gönüllüyü yaklaşık beş yıl boyunca gözlemlemiş ve bu kişilerden şekerleme alışkanlıklarını not etmelerini isteyip, daha sonra bu alışkanlıkları kalp damar hastalığı vakalarıyla karşılaştırmışlar.

Rakamların gösterdiğine göre ara sıra şekerleme yapılması (haftada bir veya iki defa), hiç şekerleme yapılmamasına kıyasla kalp krizi, kalp yetmezliği ve inme tehlikesinin daha düşük olmasıyla ilişkilendirilmiş.

Fakat bu ilişki, daha sık şekerleme yapıldığı zaman kaybolmuş ve 65 yaşın üzerinde mevcut değilmiş (belki de daha karmaşık sağlık sorunları yüzünden).

Çalışmada yer almayan iki psikiyatri araştırmacısı, Heart bültenindeki çalışmaya eşlik eden bir başmakalede şöyle yazıyor: “Gündüz vakti yapılan şekerlemeler ile kalp damar hastalıklarını ilişkilendiren fizyolojik güzergâhlar tam olarak bilinmese de; bu araştırma, şekerleme yapmanın sağlık üzerindeki etkilerine yönelik devam eden tartışmaya katkı yapıyor ve sadece sürenin değil, sıklığın da önemli olabileceğini akla getiriyor.”

Bu durum, bu konuda yapılan önceki çalışmalarda nadiren incelenmiş bir şeyi; şekerlemelerin ne sıklıkta yapıldığını vurguluyor.

Fakat siz şekerleme planı yapmadan önce; bu çalışmanın gözlemsel olduğunu ve bu yüzden sebep ile sonuç bağlantısını kanıtlamadığını belirtmekte fayda var.

Bununla beraber araştırmacılar, gün içinde uyuklama ve gece vakti uyku süresi gibi birkaç etmeni de göz önünde bulundurmuş. Yapılan şekerlemeler, kalp damar hastalığı vakalarındaki değişikliklerden doğrudan sorumlu olmayabilir.

Mesela; haftada bir veya iki kez şekerleme alışkanlığı olanların, daha sağlıklı ve daha düzenli yaşam biçimleri olabilir. Kalp damar hastalığı tehlikesini etkileyen şey ise, ara sıra uyuklamaktan ziyade bu şekilde yaşamak olabilir.

Akılda tutulması gereken diğer kısıtlamalar ise; yapılan şekerleme sayısı bakımından, kişilerin kendi verdikleri rakamlara bel bağlanmış olması ve toplamda, nispeten az sayıda kalp damar hastalığı vakası (155) yaşanması. Hal böyle olunca, geniş sonuçlar çıkarmak zorlaşıyor.

Yine de araştırma, çekici olmayı sürdüren bu konuya bazı faydalı veriler ekliyor. Daha önce yapılan bazı çalışmalar, şekerlemelerin kalp damar hastalığı tehlikesini azaltabildiğini gösterirken; diğerleri ise bunun tersi bir durum bildirmiş.

Şekerleme sıklığı, bu sonuçlardaki uyumsuzluğun bazılarını açıklamaya yardımcı olabilir mi? Yeni araştırmanın ardındaki takım, böyle olduğunu öne sürüyor ve gelecekte yapılacak çalışmalarda, haftalık şekerleme sayısının da analize dahil edildiğini görmek istiyor.

Eğer merak ediyorsanız; çalışma başladığı zaman yaşları 35 ile 75 arasında değişen katılımcıların yaklaşık beşte biri, haftada bir veya iki defa şekerleme yapmış. Katılımcıların yarısından biraz daha fazlası (yüzde 58), gündüz vakti hiç uyuklamadıklarını söylemiş.

Gündüz vakti biraz kestirme yapanlar için, işaretler ümit verici olmaya devam ediyor. Yapılan diğer çalışmalarda; şekerlemeler ile bilişsel işlevlerin gelişimi, ruh halinin iyileşmesi ve duygusal kontrolün daha iyi hale gelmesi arasında bağlantılar olduğu gösterilmiş.

Ayrıca hiç kimse, haftada bir çift şekerleme yapmanın, kalp damar hastalığı tehlikenizi önemli miktarda azaltacağını söylemiyor fakat bu son çalışma, söz konusu alana ilginç bir ekleme yapıyor.

Başmakalede şöyle belirtiliyor: “Şekerleme yapmanın, en uygun kalp sağlığını sürdürme konusundaki alâkası üzerinde karar varmak bakımından henüz erken olsa da; bu bulgular .. cevabın muhtemelen basit bir ‘evet’ ya da ‘hayır’dan daha fazlası olduğuna; ve şekerleme hakkında öğrenecek çok daha fazla şeyimiz olduğuna yönelik bazı güvenceler sunuyor.”

Araştırma Heart bülteninde yayınlandı.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler