GARNİZON DEVLETİNDEN SAVAŞ DEVLETİNE

Amerikan –İsrail politikaları son zamanlarda bu coğrafyada sürekli olarak Türkiye ve İran’ı hedef almaktadır.  Bu doğrultuda  da iki büyük devletin Ortadoğu’daki ağırlığının önünün kesilmesi için çalışmalar yapıldığı aşikardır.
Dünya jeopolitiğinde, ‘ merkez bölge ‘olarak ifade edilen Ortadoğu maalesef  günümüzde bir çekişme alanı haline dönüştürülmüştür. 
Günümüzde artık Ortadoğu Savaşı’nın,  Orta Asya’ya taşınma gibi bir riski bulunmaktadır.
Batılı ülkeler,  Ortadoğu’ya egemen olmak için İsrail’i ajan ülke olarak kullanmışlardır. Ve İsrail üzerinden kendi çıkar politikalarını geliştirmeye çalışmışlardır. 
Bu doğrultuda İsrail,  Ortadoğu’da bir batı hegagamonya alanı haline dönüştürülmüştür. Ve savaşın Orta Asya’ya doğru kayma aşamasına gelmiştir. Bugün Ortadoğu’daki İsrail durumuna benzer bir ülke konumunu,  batılıların Orta Asya için düşünmeye başladıkları görülmektedir. 
Batılı emperyal güçler,  dünyanın en büyük kıtası olan Asya’da bulunan büyük devletlerin batı emperyalizmine karşı bir araya gelmeleri ve birleşik bir askeri örgütlenme modeli geliştirmelerini önlemeye çalışmaktadır. Bunu yaparken de  Ortadoğu’daki savaş ortamını, Orta Asya’ya hızlı bir biçimde taşımaya çalışmaktadırlar.
Ortadoğu’daki bugünkü savaş süreci, SSCB’nin dağılmasıyla birlikte ABD’nin Basra Körfezi’ne gelmesiyle başlamıştır. Daha sonra,  Irak ve Suriye  savaşlarıyla gelişerek bugüne kadar gelmiştir. 
Bugün, gelinen noktada artık Ortadoğu Savaşı’nın Orta Asya savaşına dönüştürüldüğü açıktır. Bu sayede merkezi coğrafyada var olan Rusya’nın, Çin’in ve Hindistan’ın önü kesilmeye çalışılmaktadır. O nedenle bugün Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde oluşturulmuş olan Garnizon Devlet’in, (Daha doğrusu Garnizon Devleti adıyla anılan PKK-PYD Devleti’nin ) yavaş yavaş orta Asya’ya yönelen sıcak gelişmeler ile bir savaş devletine dönüştürüldüğü görülmektedir. 
Yani Ortadoğu için düşünülen Garnizon Devleti, bugün artık Orta Asya’ya yönelik bir savaş devleti şeklini almıştır. Bu durumun en açık göstergesi de, Amerikan gemileri ve tırlarıyla bölgeye taşınan milyonlarca silah ile ortadadır.
Garnizon Devlet adı verilen,  Kuzey Suriye ve Irak’taki askeri yapılanmanın,  aslında 100 bin kişilik bir Peşmerge ordusu projesine dayandığı bilinmektedir. 
İngilizler,  bu coğrafyayı terk ederken;  Türkiye-Suriye ve Irak sınırını Kuzeyde Türkler, Güneyde Araplar olarak ikiye bölmüştür.  Kürtleri devre dışı bırakmıştır. Ama bugün,  İngilizlerin Fransız desteğiyle kurmuş oldukları Sykes-Picot haritası değiştirilmek istenmektedir.  Kürtler ve Türkler arasına İsrail işbirlikçisi Amerikan desteğinde bir Kürt yapılanması zorla monte edilmeye çalışılmaktadır. İşte İngiliz-Fransız planına karşı gündeme getirilen ABD-İsrail planı;  Türk-Arap dengesine karşı, ‘ Kürt kozu’nu bölgede savaş çıkarmak ve yaymak üzere genişletmiştir. Ve karşımıza Ortadoğu’nun Garnizon Devleti çıkmıştır.
Bu Garnizon Devlet oluşumu,  savaş sürecinde beslenerek büyümüştür.  Bugün ise bölge devletlerini parçalayarak ortadan kaldırma noktasına gelmiştir. Gelmiş olduğumuz yeni aşamada ise,  artık Garnizon Devlet de geride kalmıştır.  Ortadoğu Savaşı,  Orta Asya’ya taşınırken,  Amerikan silahlarıyla bu devlet savaş devletine dönüştürülmektedir. 
Dünya hegamonyasının peşinde koşan en büyük güç ABD,  aslında bugün artık en büyük savaş devleti de konumundadır. Güvenlik yerine de,  savaş tehdidi yaratarak tüm dünya devletlerini karşısına almıştır. Bunun en açık örneği de BM’deki Kudüs kararı uygulamasıdır. Kudüs kararının arkasında,  Amerika ve ABD’yi destekleyen 10 tane küçük ada devleti vardır. Diğer devletler dünya hegamonyası peşinde koşan ABD’ye karşı direnmişlerdir. İşte bu aşamada,  ABD’nin başına HİTLER benzeri bir yeni başkan gelmiştir. Tüm dünyayı savaş alanına çevirmek üzere,  katı ve saldırgan bir tutum belirlemiştir.
Şimdi Ortadoğu Savaşı Orta Asya’ya taşınırken,  ABD’nin gerçek rakibi olan Çin arkadan kuşatılmaktadır. Orta Asya Savaşı da,  İran ile Pakistan üzerinden hem Hindistan yarımadasına,  hem de uçsuz bucaksız Rus topraklarına yayılmaya çalışılmaktadır.
Soğuk savaş dönemimde bir çok savaş tehdidini atlatan bugünkü dünya,  iki Dünya savaşından çıkan dersleri iyi hatırlamak zorundadır.  İki büyük savaşta 100 binden fazla insanını kaybeden dünya,  bir 3. Dünya savaşıyla yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. 
O nedenle; Ortadoğu Savaşını Orta Asya’ ya taşıyabilecek bir savaş devleti örgütlenmesine Türkiye komşuları ve bölge devletleriyle bir araya gelerek önlem almak durumundadır. Garnizon devletlerinin savaş senaryolarına karşı ,bölge devletleri de barış devleti ve barış bölgesi oluşturmaya çalışmalıdır. 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.