DİKİLİ AĞACI YOK


İyi günler sevgili okuyucularım, bu yazımın başlığını uzun zamandır belirli merkezlerde kullanılan bu cümle ile yaptım,

DİKİLİ AĞACI YOK.
Bu son dönemin cümlesi, bir de son yirmi beş yıldır kullanılan başka bir cümle var, o da şu AÇ TAVUK KENDİNİ BUĞDAY AMBARINDA SANIRMIŞ.
Diyeceksiniz ne alaka, hayat insana öyle şeyler gösteriyor ve duyuruyor ki insan Ortadoğu coğrafyasında neye uğradığını şaşırıyor.
Dikili ağacımızın olmamasının sebebi kendimizin ve vatanımızın bekasına bir zarar gelmesin diye uğraşmamızdan kaynaklanıyor, buradan söyleyelim de bunu telaffuz edenlerin utanma arlanma duyguları yoktur sadece sizlere hatırlatmış olalım.

1997 yılında kozmik bir kurumumuzun benle irtibatını sağlayan hemşerim KONYALI arkadaşım geldi, rakı içiyoruz boğazda.
Bak Kenan kardeşim dedim, bu işleri yaptık resmen bunu yapmamın sebebini size baştan söyledim, hatırı kırılmayacak bir devlet yetkilileri için bu ülkeye bu işi yaptım.


Yoksa siz bilmezsiniz kendi derinlerinizi ben derinden geliyorum, bunlar için bu işleri yapmam.
Şimdi sizin bu seferberlik yapınız üstüme geliyor, bu camiayı benden uzak tutun bu iş yaptığımız kompartımanda kalsın benim ile kimsenin bir bağı olmasın, tamam mı?
Biz öyle demedik öyle bir üstümüze geldiler ki hayatımızı perişan ettiler,17-25 aralık 1998 den sonrada gücü tekrardan ele geçirdiler.

Yıkım ekibinin balyozu oldu, sayın GALİP başkan(GALİP TUĞCU) SAĞIR ODA dizisinde dediği gibi bunu ele geçiren REJİMİ bile yıkar.
Bırakın bizden öyle nefret ediyorlar ki kendi vatanımızda kaçırılıp psikolojik işkence yapılıp tarlaya bırakıyorlar, soran soruşturan olmadığı gibi asılsız ve mesnetsiz iddialarla dava açıp bütünüyle sıkıntıya sokuyorlar.
İnsan ekmek yediği yere böyle yaparsa TANRIDAN cezasını bulacaktır.
Sayın em. MİT müsteşar yardımcısı MEHMET EYMÜR bey 7 şubat 1983 yılında rahmetli babamın ölümünden beri uzaktan hep bana PUSULA olmuştur.

Onun verdiği bilgiler ve benim sessiz ve derinden yaşantım beni doğru ve dürüstlük içinde kötülere karşı koymama ve karanlığa karşı mücadele etmemi sağlamıştır.

Geçenlerde tanınmış bir eski siyasetçi tatlı tatlı tehdit eden tarafın yine tatlı tatlı tehditlerini sayarken seversin değil mi MEHMET ağbini dedi.
Severim tabi ki dedim, kim sevmez CUMHURİYETİN başından gelen insanları dedim.
Sayın MEHMET EYMÜR beyin son kitabı deşifrede rahmetlik OSMAN NURİ GÜNDEŞ beyle ilgili bir anısını anlattı.
Bu ülkemiz tarihinde ilk anlatılan bir konuydu, dedi ki OSMAN BAŞKANA söyledim bak bu sayın DOĞU PERİNÇEK bizim üstümüze geliyor saldırıyor sağda solda anlatıyormuş OSMAN başkanın İSVİÇRE devletinde ALTIN HESAPLARI var, bunlar OSMAN BAŞKANA nerden gelmiş diye konuşuyormuş.
Bu bize saldırıyor yarın size de saldıracak durdurun dedim hiç oralı olmadı diye kitabında bu konuya değinmiş.
Osman başkan köken olarak Konyalı’dır yardımcısı ÖNDER başkan Kafkasya kökenli benim hocam olan insanlardan biridir.
Bazen yanımdan telefon eder, general gündeşi bağla kızım derdi, gülerdim bu ne zaman general oldu ÖNDER başkan.
Durur derin derin düşünür bizim onla ne günlerimiz geçti biliyor musun derdi.
Osman başkan yarbay rütbesi ile TSK emekli olup ayrılıp, MİT geçmiş.
Buradan söyleyeyim MİT üstüne alınmasın hemen dava açıyorlar yüz yıllık bu ülkeye hizmetlerimize karşı, bu işlerin MİT ile ilgisi yok bunlar daha DERİN MAHFİLLERDE uluslararası alanda geçen kırk yıllık birikmiş konular, sizi farkında değilsiniz bir çok kanunsuzlukla bugüne kadar geldi.
Kanunu koruyan bizken maalesef kanun karşısına çıkanda hep biz olduk.
Yani OSMAN başkan ve ülkemizdeki diğer mahfildeki biraderlerinin böyle İsviçre’de ALTIN hesabı olacak bir güçleri yok, nerden geliyor bu güç ki sayın DOĞU PERİNÇEK beyefendi bunu o dönemlerde söylüyor.
Tabi insanın ataları aniden gidince sana kol kanat gerecek ülkede ikinci adamları bırakıyorlar ama bizde bir laf vardır YETİM SEVERLER, çıkarlar menfaatler MAHFİLLERDE fazlaca olunca ne YETİMİ SEVERLER,NE VATANI,NE MİLLETİ.
Yeşilyurt spor kulübünde rakı masasına almadığın adam zamanı geldiğinde gücü eline aldığında kapına adam dayandırıp kapıdan seni alır her türlü ahlaksızlığı yaptığı gibi boynundaki ALTIN AYYILDIZLI kolyene bile tenezzül ederler.

Çünkü TÜRK'e düşman geçmişte sana karşı hırs yapmış yaşantını izlemiş kıskanmış kinlenmiş, gücü ele geçirdiğinde KÖTÜLÜĞÜNÜ kusuyor.
Bizler AVRUPAlı zihniyeti ve sosyal yaşantısı içinde fikriyatımız olduğu için bize düşmanlardır.
Hiç muhatap almadım bu kırk yılda çünkü dürüst insanların kirli insanlarla en ufak işi olmaz. 
En son kritik noktada iki kişi ile temasımı kestiler, çünkü bu temasları o dönemde kesmeleri önemliydi biri ALMANYA’dan dr OTTO SCHULTZ diğeri HOLLANDA devletinden ANTONY BOHNEN.
Dr OTTO SCHULTZ sanırım emeklilik hayatını G.KIBRIS LARNAKA şehri kırsalında ceviz ağacı yetiştirerek yaşıyormuş.

Tabi Yeşilyurt deyince İstanbul BARONLAR en önemlisi Arap kökenli baronlar, bunları çok iyi takip ettim, bir gün ARAP nüfusumuzda TÜRK nufusu kadar olduğunda ülkemize katkılarının İSKOÇYA nezdinde daha iyi anlayacağız.
Biyografik istihbarat çok önemlidir, bir kişinin nerden geldiğini nasıl olduğunu gösterir.
Kuyumculuk dede mesleği, savaşlarda dedelerden gelen mesleğimiz.
Bazen diyorum ne kadar çok KONYALI varmış.
Sayın İLKER BAŞBUĞ komutanımız ben direndim kozmik odayı açtırmadım açtıktan sonra belgeleri genel kurmay başkanlığında kasada saklıyorduk,2013 yılında mart ayında dönemin GENEL KURMAY başkanı sayın NECDET ÖZEL tarafından verilmiş ama kime verilmiş bilinmiyor diye beyanı var.
Kimdir diye baktım sayın ÖZEL için ANKARA doğumlu bir paşamız ama aslen baba tarafından KONYA’lıymış:)
Merhum AYTUNÇ ALTINDAL beyin güzel bir anektodu var yazılan tarih sizin okuduğunuz doğru tarih değil,birde suyun altında gerçeklerle yaşanan doğru tarih var.
Yıllarca KURTLAR VADİSİNİ ağzınızın suları akarak izlediniz, ama gerçeklerin arkasında bir gün durmadınız çünkü kurtarıcı psikolojisiyle yaşayan bir toplumuz.
Ne verirlerse onunla yetinen sorgulamayan, bunu sokaktaki halk için söylemiyorum olmayan suni TÜRK entellektüel dünyasına, herkes bir yerden bir limana teknesini bağlamış gerçeklerin bir önemi yok sanal konularla ülkeyi ve gündemi götürelim.
SAYGILARIMLA,
ALP TUFAN.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.