Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu sosyal medya hesapları üzerinden gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Sağlık çalışanlarının yaşadığı sorunlara değinen Davutoğlu şöyle konuştu:

* Her şeyi bir kenara koyalım sağlık çalışanlarının ihtiyaçlarını öne koyalım. Onları ve ailelerini koruma altına alalım. Bugün oteller boş, bu otelleri sağlık çalışanlarına tahsis edelim.

* Toplu taşıma araçlarıyla gelmeleri risk. Kendi özel araçları varsa ihtiyaçlarını karşılayalım, geçiş üstünlüğü verelim. Gerekirse çift maaş verelim. Özel hastanede çalışanlarının hakları da aynı şekilde sağlansın

“YAP-İŞLET-DEVRET FARK ÖDEMELERİ ÖTELENMELİ”

Taşıt ve yolcu garantisi verilerek Yap-İşlet-Devret modeliyle gerçekleştirilen köprü, otoyol ve havaalanı yatırımları konusunda acil tedbir alınmasını isteyen Davutoğlu “Bu yatırımların bu yılki fark ödemeleri ya önümüzdeki yıllara kaydırılmalı ya da devir süreleri uzatılmalı” dedi.

“2020 BÜTÇESİ REVİZE EDİLMELİ, ÖNCELİK SAĞLIĞA VERİLMELİ”

2020 bütçesinin revize edilmesi gerektiğini de söyleyen Ahmet Davutoğlu, “Bütçede harcama önceliği sağlık, gıda tedariki, eğitim ve sosyal yardımlara verilmeli. Kamu harcamalarında israfa son seferberliği başlatılmalı.” dedi.

Davutoğlu maske tanzim satışı için hazırlık yapıldığını açıklayan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan'ı da eleştirerek” Devletin görevi maske satmak değil, maske sağlamaktır. Bir bakan maske satacağız diyorsa, devletin acziyetini ortaya koymaktadır” diye konuştu.

“BÖYLE BİR DÖNEMDE YARDIM ETMEK İSTEYİNİN ÖNÜ KESİLMEZ”

“Böyle bir dönemde yardım etmek isteyenin önü kesilmez” diyen Ahmet Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

* Devletin yardım toplaması yanlış. Devletin yardımları denetlemesi gerek. Yardım toplama işini AFAD, Kızılay, başta olmak üzere STK'lar ve yerel yönetimler tarafından yürütülmesi gerekir.

* Merkez bankası devlete 100 milyon TL bağışlamış bunun ne mantığı var. Bunun yerine Merkez Bankası halka korona tahvili için fon tahsis etsin. Doğrudan halka versin.

* Devlet kurumlarının bir yardım kampanyasına katılması kadar anlamsız yardım kampanyası olamaz. Bir cebinizden aldığınızı diğer cebinize koyuyorsunuz. İş adamlarının bağışları, vergiden düşüyorlar. Devlet bir şey kazanmış olmuyor.

“İSTİKRARIN SONU TEKALİF-İ MİLLİYE İLE BİTMEMELİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ‘Tekalifi Milliye' açıklamasını da eleştiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı:

* Bugün bu benzetme hem yanlış hem tehlikelidir. Tekalifi Milliye emirleri, kaynakları tükenmiş bir milletin son kaynaklarını kullanmak için seferber edilmesidir. 2002'den bugüne istikrar döneminin sonu Tekalifi Milliye ile bitmemeli.