Davutoğlu ölümünün 7. yılında Müslüm Gürses'i böyle andı: Biz babadan böyle gördük

Davutoğlu ölümünün 7. yılında Müslüm Gürses'i böyle andı: Biz babadan böyle gördük

Türk arabesk ve halk müziğinin en önemli isimlerinden biri olan ve hayranları tarafından “Baba” lakabıyla anılan Müslüm Gürses, 7 yıl önce hayatını kaybetti.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da Gürses mezarı başında anıldı.

Anmaya sanatçının birçok seveni katıldı.

”Seni unutmayacağız, Müslüm Baba sevgisi hiç bitmez” yazılı atkı takan hayranları Gürses'in şarkılarını da mezarı başında çaldı.

Anma programına yoğun bakımda tedavisi devam eden Müslüm Gürses’in eşi Muhterem Nur ise katılamadı.

Twitter'da da gündem olan Müslüm Gürses'i, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da unutmadı. 

Davutoğlu, kültleşmiş, “Bilmeyiz hiç yalan dolan, böyle yaşar insan olan” ifadelerin yer aldığı “Biz babadan böyle gördük” şarkısının sözlerini Twitter hesabından paylaştı.

screenshot-2020-03-04-davutoglu-olumunun-7-yilinda-muslum-gursesi-boyle-andi-biz-babadan-boyle-gorduk.png

7 yıl önce 03 Mart 2013

15 Kasım 2012 tarihinde İstanbul Memorial Hastanesi'nde geçirdiği by-pass ameliyatından sonra yoğum bakımda tedavi gören 59 yaşındaki Gürses'in 3 Mart 2013 tarihinde hayatını kaybetti.

Gürses’in cenazesinin defnedildiği Zincirlikuyu Mezarlığı’na o dönem Şişli Belediye tarafından nöbetçiler dikildi.

Gerekçe ise, Müslüm Gürses fanatiklerinin sanatçının cenazesini kaçırıp doğduğu Şanlıurfa'ya ya da büyüdüğü Adana'ya götürecekleri ve oraya defnetmeleriydi.

Müslüm Gürses kimdir?

Doğum adı Müslüm Akbaş olan ünlü sanatçı, 5 Temmuz 1953 yılında dünyaya gözlerini Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesinde açtı.

Müslüm Gürses'in çocukluğunun ilk yılları Şanlıurfa'da geçti.

Gürses üç yaşındayken ekonomik nedenlerden dolayı ailecek Adana'ya göç ettiler.

Müslüm Gürses, şarkıcılığa 1965 yılında, küçük yaşta Adana'da bir çay bahçesinde şarkılar söyleyerek başladı, aynı zamanda Halkevine de gitti.

Terzi çıraklığı ve kunduracılık yaptı, o yıllarda bir gazinoda sahneye çıktı.

Ayrıca ilkokuldan mezun olduktan sonra 14 yaşındayken, 1967 yılında Adana Aile Çay Bahçesi'nde düzenlenen yarışmaya katıldı ve birinci oldu.

Soyadını da orada çalışırken "Gürses" olarak değiştirirler.

1967 yılından itibaren TRT-Adana-Çukurova Radyosunda da her hafta Cumartesi günü canlı olarak türküler söyledi.

1968 yılından itibaren piyasaya ilk 45'likleri çıkarmaya başladı.

İlk plağı 1968 tarihli "Emmioğlu/Ovada Taşa Basma" plağıdır ve Ömür Plak, Adana basımıdır.

Ömür Plak ile toplam 4 adet 45'lik yaptı.

İstanbul'a gelen Gürses, Selahattin Sarıkaya'nın sahibi olduğu Sarıkaya Plak ile 2 adet 45'lik plak doldurdu:

Giyin Kusan Selvi Boylum/Hayatımı Sen Mahvettin" ile "Gitme Gel Gel/Haram Aşk.

1969 yılında yine İstanbul'da Palandöken firması ile çıkış parçası olan "Sevda Yüklü Kervanlar"ı içeren "Sevda Yüklü Kervanlar/Vurma Güzel Vurma" isimli 45'lik Plağı çıktı.

Bu plak tam 300.000 adet satarak rekor kırdı.

Gürses, bu plaktan sonra askerliğini yaptı, tekrar İstanbul'a gelerek aynı firmada plaklarını çıkarmaya devam etti.

Palandöken firması ile 13, Bestefon firması ile 4, Hülya Plak ile 15, Çın Çın Plak ile 2 adet 45'lik plak doldurdu.

1999 yılında Müslüm Gürses'in o dönemde 15 yıl boyunca albümlerini çıkardığı Elenor plak firmasıyla yolları ayrıldı.

Ocak 2006'da Gönül Teknem adlı albümü Seyhan Müzik etiketiyle raflardaki yerini aldı.

Gürses'in, 2006'da yazar Murathan Mungan'la ortak projesi "Aşk Tesadüfleri Sever" Pasaj Müzik etiketiyle müzik marketlerdeki yerini aldı.

Mungan'ın sözlerini yazdığı, David Bowie'den Garbage'a, Leonard Cohen'den Jane Birkin'e birçok yabancı müzisyenin bestesini yaptığı şarkıları seslendirdi.

2009 yılında yine aynı firmadan "Sandık" ile Müslüm Gürses sahnelere geri döndü.

2010 yılında Kasım ayında yeniden Pasaj Müzik ile "Yalan Dünya" isimli bir albüme imza attı.

Müslüm Gürses, 15 Kasım 2012 Perşembe günü Memorial Hastanesi'nde geçirdiği by-pass ameliyatından sonra akciğer ve kalp yetmezliği nedeniyle yoğun bakıma kaldırıldı.

Kendisine solunum cihazı bağlandı.

Gürses, 3 Mart 2013'te, yaklaşık dört aydır tedavi gördüğü İstanbul Memorial Hastanesinde hayatını kaybetti.

4 Mart 2013 günü Teşvikiye Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler