Pakistan Başbakanı Imran Khan’ın ilk yurtdışı ziyareti Suudi Arabistan'a gerçekleştirildi. Bu ziyaretin, Körfez ülkeleri ve Orta Doğu ülkeleri ile hayati önem taşıyan strateji ve güvenlik çıkarlarını değerlendirmek için yapıldığı belirtildi.

Pakistan haber ajansları, bu ziyaretin 'masum sebeplere dayanmadığını' belirtti. Maddeler halinde sıralanan hedef ve kazanılması gereken perspektifler, Pakistan'ın sınırötesi genişlemesine ve kabul gören bir İslam imparatorluğuna dönüşmesine işaret ediyor.

 Arap dünyasının Pakistan'da yeni değişen yönetim ile değişime açık- kavgasız ve stabil bir yönetim anlayışı gördüğünü ve Pakistan'a yakınlaştığı belirtildi.

Yayımlanan ortak çıkar raporunda,Çin'in Pakistan ile Körfez ülkelerine ve Orta Doğu'ya ulaşmak istediği ve bunun için ekonomik bir proje geliştirdiği belirtildi. Pakistan'ın bu kadar büyük ekonomik,stratejik ve güvenlik çıkarları bulunan bir projede,ülkenin çıkarı için yer almak zorunda olduğu söylendi. 

Pakistan,coğrafi açıdan önemli İslam bölgelerini düşman güçlerine bırakmak istemediği ifadesinde bulundu.

Pakistan'ın, 2018 yılında diasporalarına (ülke dışındaki Pakistan vatandaşlarının oluşturduğu topluluklara) 5 milyar dolar değerinde para gönderdiği ve bunun stratejik bir hamle olduğu açıklandı.

Yemen'deki savaşın ve Orta Doğu'daki savaşsızlık dengesini bozacak her türlü aşırı hareketin Pakistan'ın Çin ile geliştirdiği proje tarafından desteklenmeyeceğinin altı çizildi.

Çin, Pakistan'ı İslam İmparatoru Yapacak

Basın ise İslam dünyası güçleri Suudi ve Körfez bölgeleri savaş ve terörden arındırılırsa milyonlarca Pakistanlı'nın işlerini kaybedeceği, Pakistan'ın diplomatik destekten uzak kalacağı endişesini taşıyor. Ancak Çin ile geliştirilen bu projede, Pakistan'a İslam önderi rolünün verileceği kararlaştırıldı. Çin'deki Müslümanların İslami eğitim ve müfredat programlarının hazırlanmasının Pakistan'a devredilmesi, bunun bir işareti sayıldı.