Biyolojik Savaşlar

Biyolojik Savaşlar

İstihbarat uzmanı Alp Tufan yazılarıyla NGazete’de

İkinci dünya harbinde ALMANYA DEVLETİNİ yöneten NAZİLER dünya savaşını yaparken, karşısındaki MÜTTEFİK güçleri alt etmek için birçok farklı kitle imha silahı niteliğini taşıyacak konularda, bunlar başta TIP, BİYOLOJİ, KİMYA alanlarında çok ciddi çalışmalar yapıyorlardı.

Özellikle Tıp alanındaki insan canlı denekleri üstündeki vahşice yaptıkları GENETİK çalışmalar ve bunun akabinde BİYOLOJİK KİTLE İMHA silahı olabilecek çeşitli VİRÜSLER ile ciddi anlamda önemli çalışmalar yaptılar.

Nazizim yenildikten sonra dünyada oluşan iki kutuplu güç dengesi bunlardan biri SSCB(SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLER BİRLİĞİ) diğeri ABD(AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLER BİRLİĞİ) yeni icat ettikleri NÜKLÜER silahların yanında BİYOLOJİK ve KİMYASAL kitle imha silahlarının geliştirilmesinde çok ciddi ve birbirleri ile rekabet edecek şekilde deneysel çalışmalar yaparken bunların zaman zaman dünyanın insanlardan uzak uç köşelerinde denedikleri veya laboratuvar çalışmalarında kazalar ile çevreye yayıldığını duyuyorduk ve HOLYWOOD sinema sanayinde çokça beyaz perdede seyrediyorduk.

Tüm NATO ve VARŞOVA paktı üyeleri kendi ordularında ÖZEL TALİMATNAMELER geliştirerek NBC(NÜKLÜER, BİYOLOJİK, KİMYASAL) sınıf oluşturmuşlar ve ordularda bu sınıfa özellikle çok gizli ve kozmik derecelendirerek  gizli deneysel ve laboratuvar çalışmaları yaparak büyük bir savaşta yapacaklarını test etmişlerdir.

Özellikle 1980 li yılların başına geldiğimizde ismini burada zikretmiyeceğim bazı devletler kendi iç dengelerini bozabilecek insan sınıflarından tedirgin oldukları için BİYOLOJİK kitle imha silahlarını GENETİK BİLİMLERİ üstünde çalışarak IRKLARIN genlerine göre biyolojik kitle imha silah sistemleri yani VÜRÜSLER üstünde çalıştıklarını duyuyorduk. Bunu genç yaşımızda bizlere anlatan bu konuda DÜNYA ile entegre olmuş çeşitli yetkililer 1980 li yılların başında bizlere bu konuları anlatıyorlardı.

Bunun başlangıç noktası AİDS virüsüydü, özellikle dünyada ve gelişmiş ülkelerde çoğalan çeşitli seksüel sapkınlıklar ve homoseksüel yaşantı tarzlarındaki artışın bazı DERİN yapıların laboratuvar üstünden üretilmiş virüslerle bunların topluma verildiği ve daha sonra PİSİKOLOJİK HARP TAKTİKLERİ ile toplumları yönlendirildiğinin anlatımlarını bizlere yapıyorlardı.

Buna en büyük örnek AİDS hastalığının 1982 yılında çıkması ile ünlü Hollywood yıldız ROCK HUDSON’ın AİDS olduğunun ilanı ile dünyada propagandasının yapılmasınında başı çektiği ve üç yıl sonra 1985 yılında AİDS hastalığı yüzünden hayatını kaybetmesi örnek teşkil eder.

Bugünlerde CORONA-19 virüsüne yakalanan ünlüler ve devlet başkanı düzeyindeki kişilikleri düşünürsek aynı pisikolojik harp oyunu oynanıyor gibi bir düşünce insan aklında beliriyor.

AİDS hastalığı ile öğrenilen virüslerden sonra EBOLA, DELİ DANA, KUŞ GIRİBİ, DOMUZ GIRİBİ, SARS, MERS virüsleri ile dünya bu son kırk yılda belirli sene aralıkları ile virüslerle karşı karşıya kaldı.

Ama ilk defa dünya CORONA COVİD-19 virüsü ile BM (BİRLEŞMİŞ MİLLETLER) dünyada PANDEMİ ilan etti ve şu anda büyük bir mücadele veren dünyamız aynı anda da ekonomik, siyasi, toplumsal bir KAOS sürecinden geçiyor.

1990 lı yılların sonlarına doğru TÜRKİYEDE bir gurup oluşumun büyük bir propaganda ile ülkemizden kan örnekleri alarak bunları ABD laboratuvarlara teslim etmesi ve sonra bunun büyük bir senaryo olduğunun çıkması ile dünyada bazı büyük güçlerin tüm dünya ırklarının GEN haritalarının çıkartıldığını toplumumuz öğrenmiş oldu bu olayla.

Aslında biz bunları 1980 li yılların başında duyuyor öğreniyorduk, GEN haritaları çıkartılan insan oğlunun birbirleri ile karışık IRKLARIN üstünde kullanılacak laboratuvar ortamında geliştirilmiş GENLERE karşı etkili BİYOLOJİK kitle imha silahlarında salgın olarak yayıldığında örneğin BEYAZ insanların genetiğine hiç zarar vermeyen BİYOLOJİK virüsler siyahi, hispanik veya sarı ırkı yok edebilecek nitelikleri taşıyabilecek.

CORONA virüsü COVİT-19 muhakkak kısa bir süre içinde bulunacak yöntemlerle ve ilaçlarla bertaraf edilecek, ama COVİD-19 virüsünün dünya üstünde hayatımızda büyük ekonomik, siyasi, güvenlik politikaları açısından değişiklikleri olacaktır, ama dünyanın geleceğinde özellikle BİYOLOJİK üretilebilen ve geliştirilebilen vürüsler ve bunlarla dünya halklarının bilmediği ULTURA TEKNOLOJİK silah sistemleri ile dünyada olabilecek büyük savaşlarda neleri dünya görücek.

MH 370 sefer sayılı MALEZYA HAVA YOLLARI uçağı bulundu mu?

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler