Ab'den Türkiye'ye Sağlıkta Kapasitesini Geliştirmesi İçin 5,3 Milyon Avroluk Destek

Ab'den Türkiye'ye Sağlıkta Kapasitesini Geliştirmesi İçin 5,3 Milyon Avroluk Destek

Dışişleri Bakan Yardımcısı Kaymakcı, AB Katılım Öncesi Yardım Aracı kapsamında desteklenen "Kovid-19 ile Mücadelede Ulusal Kapasitenin Güçlendirilmesi Projesi"ne ilişkin, "Bu sayede Türkiye'nin Kovid-19'la mücadelesinde gücü daha da artacak." dedi.

ANKARA (AA) - Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, AB Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) kapsamında desteklenen "Kovid-19 ile Mücadelede Ulusal Kapasitenin Güçlendirilmesi Projesi"ne ilişkin, "Bu sayede Türkiye'nin Kovid-19'la mücadelesinde gücü daha da artacak." dedi.

AB Başkanlığı'nda projenin açılışına ilişkin düzenlenen törene Kaymakcı'nın yanı sıra Sağlık Bakan Yardımcısı Emine Alp Meşe, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ve DSÖ Türkiye Temsilcisi Batyr Berdyklychev katıldı.

Kaymakcı, açılışta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin hızlı antijen test kapasitesini arttırma ve halk sağlığı laboratuvarları hem insan kaynağı hem de teknik kapasiteyi geliştirmeyi amaçlayan projenin bütçesinin 5,3 milyon avro olduğunu söyledi.

IPA fonlarından en fazla yararlanan ülkeler arasında bulunan Türkiye'nin AB ile yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadelede de iş birliği yaptığına işaret eden Kaymakcı, "Salgının ilk günleri Türkiye, gerek diğer Avrupa ülkelerine gerek dünyanın farklı bölgelerindeki ülkelere hızlı şekilde tıbbi malzeme yardımında bulunan ülkeydi. Türkiye, 156 ülke ve kuruluşa o dönemde yardım etti." diye konuştu.

"Kovid-19'la mücadele, kıtamız Avrupa'da ortak hareketi gerektiriyor"

Kaymakcı, salgınla mücadele için uluslararası iş birliği gerektiğinin altını çizerek, "AB ile Türkiye, Kovid-19'la mücadele bağlamında, AB Dayanışma Fonu çerçevesinde birlikte çalışmaya başladı. Umarız Türkiye önümüzdeki dönemde bu fondan da kaynak sağlayabilir çünkü Kovid-19'la mücadele, kıtamız Avrupa'da ortak hareketi gerektiriyor." ifadelerini kullandı.

Salgın süresince yapılan iş birliklerine de değinen Kaymakcı, güvenli mal sevkiyatı yapılması için başlatılan Yeşil Hat projesine vurgu yaparak, "Yeşil hatlar sayesinde Türkiye'ye mal girişi ve Türkiye'den Avrupa ülkelerine gerek normal mal, gerek tıbbi malzemelerin gidişinde hızlı hareket etme imkanına sahip olduk." bilgisini paylaştı.

Kaymakcı, açılışı yapılan projeye ilişkin ise, "Bu proje Türkiye'nin salgınla mücadelesinde ulusal kapasitesinin güçlendirmesi için 5,3 milyon avroluk bir proje. Bu sayede Türkiye'nin Kovid-19'la mücadelesinde gücü daha da artacak." değerlendirmesinde bulundu.

Proje ile salgınlara karşı erken uyarı sistemi güçlenecek

Başlatılan aşı programı kapsamında kısa sürede 1,3 milyon kişinin aşılandığını söyleyen Sağlık Bakan Yardımcısı Meşe de, "Aşılamanın eklenmesiyle salgına karşı süregelen mücadelemizde yakın zamanda iyi noktalara ulaşacağız." diye konuştu.

Meşe, açılışı yapılan projeye ilişkin, "Bu proje bizlere zor zamanlarda uluslararası iş birliğinin ne kadar önemli olduğunu göstermiştir. Başından beri DSÖ ve AB ile bilgi ve tecrübe paylaşımına önem veren bakanlığımız ilgili paydaşların katkısıyla bu projeyi hazırladı. Projemizi başta Kovid-19 olmak üzere potansiyel halk sağlığı tehditlerine karşı bakanlığımızın laboratuvar alt yapısının ve acil duruma hazırlık kapasitesini geliştirmesini sağlayacaktır." dedi.

Bulaşıcı hastalıkların gözlemi ve erken uyarı kapasitesinin daha da güçlenmesi için projenin önemli olduğunu söyleyen Meşe, "Projemiz kapsamında Halk Sağlığı Viroloji Laboratuvarlarında ileri düzey moleküler tekniklerin alt yapısının oluşturulmasına katkı sağlanacak ve bulaşıcı hastalıkların izlemi ile salgınlarda büyük önemi olan erken uyarı sistemi daha da güçlendirecektir." ifadelerini kullandı.

"Pandemiye karşı en iyi yanıt ve aynı zamanda en zor süreç aşılama süreci"

Meyer-Landrut da Türkiye ile AB arasındaki iş birliği ile salgın süresince hem günlük ekonomik ve sosyal faaliyetlerin sürdürülmeye çalışıldığını hem de sağlık tehdidiyle mücadele edildiğini söyledi.

Avrupa'nın da Türkiye gibi hızlı bir aşılama sürecine girdiğini belirten Meyer-Landrut, "Pandemiye karşı en iyi yanıt ve aynı zamanda en zor süreç aşılama süreci." diye konuştu.

Pandemiye karşı AB üyesi, aday ülkeler ve diğer ülkelerle birlikte çalışmak gerektiğinin anlaşıldığını dile getiren Meyer-Landrut, tanıtımı yapılan projeyle Türkiye'nin sağlık alanındaki kapasitesinin artırılmasının hedeflendiğini vurguladı.

DSÖ Türkiye Temsilcisi Berdyklychev ise Kovid-19 ve gelecekteki salgınlara karşı cevap verme kapasitesinin artırılması için ortak projeler yürütüldüğünü belirterek, "Hepimiz bu virüsün daha fazla bulaşmasını, ölümlere neden olmasını engellemeliyiz. Bu projenin amacı tam da bu. Bu proje Kovid-19 testi ve antijen kapasitesini geliştirmeyi amaçlıyor." dedi.

Berdyklychev, zamanında tespit ve önlemin salgınlarda önemli olduğuna işaret etti.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler